Liderlik Tablosu

Ohh be içim rahatladı..Ne zaman yakıt ödemesi için kartı uzatsam hep elim titriyordu bende yaşlılıktan zannetmiştim meyersem radyodanmış bir dahaki ödememde arabadan inerken radyoyu kapatayım bakayım :P

Kimsenin ne içtiğine karışırım ne başka bir şeyine kimsede bana karışmasın isterim. Karşıyakalıyız her görüşe saygılıyız

Kemal Ulusaler'in makalesidir: "Amerikan yerlisi bir kabile şefi ölmek üzeredir. Oğluna son kez uyarılarda bulunur: “Bak oğlum hayatta en çok korkacağın şey yalan olmalıdır. Yalan ve iftira, altından zor kalkılır güçlükler barındırır. Kulaktan kulağa çok hızlı yol kateder. Sen makosenlerini bağlayıncaya kadar o dünyayı dolaşır. Ve elbette yalan söylemeyeceksin. Şef böyle söylerken, uzun mesafe koşucusu olan Kenyalılar ise; “Bir yalan, ne kadar hızlı olursa olsun hakikat ona yetişip geçer.”demişler. Yalan konusunda bin yıllardır çok şey söylenmiştir. İnsanlar,”yalan kötüdür” lafzı üzerinde hem fikirdirler, ancak ihtiyaç duyulduğunda ona başvurmaktan da kaçınmazlar. Siyasette yalan söylemek ise en çok başvurulan yoldur. Elan, içinde bulunduğumuz ve bizi kıskacı içine almış olan Liberal- Muhafazakar siyesetin en büyük dayanak noktalarından biridir yalan. Olmazsa olmazıdır dersek abartmış olmayız. Daha önceleride bu satırlarda “Noble lies” yani “Asil yalan” söylemine değinmiştim. ABD’nin yeni liberal-muhafazakar Başkanı Bush’un “Asil yalan” söyleminin sahiplerinden Leo Strauss’un şaşmaz bir izdeşi olduğundan ve politik yönelimlerinde onun argümanlarını nasıl kullandığından bahsetmiştim. Bush’un zamanında Irak’ı işgal planlarını; ‘Saddam’ın kitle imha silahlarına sahip olduğu’ yalanı üzerine kurduğunu ve buna Blair’i ve diğerlerini de kattığını bir kez daha anımsayalım. Bu gün Obama benzer bir yalanı Ortadoğu’da tezgahlıyor. Bu kez ABD’nin ardılında olanların başını Türkiye ve Tayyip Erdoğan çekiyor. Erdoğan, Leo Strauss izdeşlerinden biri olup yalan ve riyanın toplumun bekası için gerekli ve elzem olduğuna gönülden inanlardandır. Zaten dini bir takım argümanlarda onu desteklemektedir; “Hayır için söylenen yalan, fitne için söylenen doğrudan iyidir” diyerek zaten Muhammed de bu yolu açmış bulunmaktadır. Yalanın beyaz olanı her ne kadar hoş görülse de unutmamak gerekir ki en çabuk kirlenen renk te beyazdır. “İnsanın kendi vatanı için yalan söylemesi bir vatanseverlik sanatıdır. Buna diplomasi denir” diyen Ambroce Bierce’de siyaseten yalanın mubahlığına yol açanlardandır. Bu bağlamda; “durmak yok yola devam” diyen Erdoğan da siyaseten ‘vatanı’ için yalan söylemekten kaçınmamaktadır. 2002 seçimleri öncesi İzmit mitinginde "Şu sisteme bakın hele ülkede 72 bin öğretmen açığı var sen sınavla öğretmen seçiyorsun(KPSS) hangi akla hizmet ediyorsunuz? Bırak da öğretmenlerimiz okul seçsin göreve başlasın önüne niye engel koyuyorsun. Ama inşallah biz hükümetimizi kurduğumuzda bütün öğretmenlerimizi göreve başlatacağız ve öncelikli olarak eğitim sorununu çözeceğiz” diyen Erdoğan’ın bu yalanı yüzlercesinden sadece biridir. Bugün Suriye’ye yönelik bir emperyalist müdahele, bir işgal hayata geçirilmeye çalışılırken; Suriye’nin iç işlerine müdahele edip, başta mafyavari unsurlar olmak üzere bir çok başıbozuk kesimi silahlandırıp eğiterek Suriye’nin içine salarken, Van’da kendi halkından sakındığı yardımları, ABD dolarları ile birlikte kamplarda bol keseden dağıtırken, Antakya’da cirit atan ajanlar Harbiye’de bir tek boş daire bırakmamışken, sınırlarımızda silah yüklü kamyonlar yakalanırken, barıştan söz etmek ne büyük bir yalan değil mi? Montaigne; “Bir yalancı, iyi bir hafızaya sahip olmalıdır” der. Yine 2002‘de ; “Orta-Doğu’da akan kan, tüm dünya kamuoyunu olduğu gibi, bu bölge ile yakın kültürel ve tarihi ilişkileri olan Türk halkını da üzmekte ve endişeye sevk etmektedir. AK PARTİ, din ve ırk ayırımı yapmaksızın, kime ait olursa olsun dökülen kanın ve göz yaşının acilen durdurulmasını sağlayacak tek yolun, kalıcı bir barıştan geçtiğine inanmaktadır.” diyerek iktidara gelen Erdoğan’ın hafızası, şimdilerde Ortadoğu’da sünnilerin hamiliğine soyunurken bu yalanı anımsar mı? Sanmıyorum, zaten yalan zihni kalın kabukluların kolayca kıvırabileceği bir şeydir. Sadece Erdoğan değil tabi, bu AKP başta olmak üzere hakim sınıfın içine işlemiş bir olgudur. Nitekim Aziz Çelik birkaç gün önce “Muhalefette grevci, iktidarda yasakçı” başlıklı yazısında benzer örnekleri vererek bunun AKP içinde ne kadar yaygın bir olgu olduğuna değinmişti. Yine, kapitalizmin yalanı ne kadar içselleştirdiğine dair bir kelam da Bakunin etmiştir; "ekonomik eşitlik olmayınca verilen politik eşitlik bir teranadir, bir sahtekarlıktır, bir yalandır; ve işçiler yalan söylemiyor.” AKP’nin Referandum, Anayasa, 12 Eylül yargılamaları vs edimlerinden olumlu sonuçlar çıkarmaya çalışan liberallerin de kulağı çınlasın.. Peki, bunca laftan sonra gelelim sadede; adını andığımız bu güruh neden yalan söyler? Özdemir Asaf’ın şu sözü bir yanıt, bir son söz olsun; “Yalan, korkunun tortusudur.” (17 Nisan 2012 / Birgün) ********************* Ben mi? O kadar çok yalan duyuyor ve söylüyorum ki artık neyin gerçek olduğunu bildiğimden kuşkuluyum... Yalancılar sizi...! :kıhkıh:

Olmaz olurmu beya kalp var damar var kolestrol var şugar var. ayykırı maykırı epten zıkkımın bokunu çıkardınız beya.

Hani arkadaşlarımızdan bazıları basmıyor almıyor diyordu ilk basışta.. işte sebebi yukarda yazıyor, kızdırma işlemi tamamlanana kadar çalışmaz...

2 biraylamı korkutacan beni.Ismarlarız nolucak Yalnız ben kola için diye ısmarlarım siz bira alın farketmez .Ben ortak olmayayım günaha

Astra cdti ise yokuş kalkış desteği ile alakalı değil araç zaten çok zor kalkıyor; gaza baya bir basmak gerekiyor.Hele birde rampadaysan iyice zor; klima açık ve rampadaysan zaten kalkamıyorsun.

yok ya...bogulmayız kaztüyü yastık birde...starbuckslarda varya frapitotto motto bişiler...oglan gidip konuşuyor birsürü anlamadığım terim kendimi recep sanıyom..wendy trendy bilmemne verişte soguk bişi içelim... enson biryerde oglan gene güldü bana...dedimki dur ölçelim..garson geldi..dedimki bu tırıvırı terimleri hiç doğru söyleyen oldumu... evet beyfendi dedi biraz önce bir bey telaffuz hatası yapmadan söyledi...eee bravo dedim... yanlız dedi yabancıydı kendisi turist yani...

Rolantide 1 saatte yakilan litre gosterilir. Biraz hizlaninca o saat 100kmdeki yakida doner benim aracimda rolentide 0.8 l/h gosteriyor buyrun ( yeni gostergemle hava atiyim )

Benim evde samsungta var, LG de var, her birsey var. Koc grubu urunleri haric her markayi da alirim. Hatta bekarken Westpoint diye vestel cakmasi bir camasir makinesi almistim, yalan olmasin ama 10 yil falan tik demedi. Sonra bizim ki bu kucuk ben 8 kg lik isterim deyince degistirdim. Hala calisiyordu yoksa. Beyaz esya kesinlikle sans isi. Birde cok teferruatlisini almak pek hayirli olmuyor. Basit olan teknoloji her zaman iyidir.

Tamam be ya...koy..koy. .. :) Benim en iyi dosttum içkim ve sıgaram olmasa param onlarda terkederdi beni.......peeeeeeee :P

Abe trakyamı ora ? Ortalık nasıl yanıyor aberin varmı senin

Sek içeceksin ki iyi gelsin ağrıya sızıya

Yakup alem adamsın Ne yaptın ettin sonunda kitapçığı dolaylıda olsa okuttun....peee :P

Karadenizliyiz evin delisiyiz... :kıhkıh:

Bu hill holder olayını çok sevdim Yakup; şöyle bir geriye kaykılıyor sonra kalkıveriyorsun Yanlız F3 tdci nin 1. vitesi bir parça ustalık gerektiriyor; daha doğrusu alışmak gerekiyor biraz.

Sonra da 2012 model aracın deb. balatası niye bu kadar erken bitti diye feryat edersin

Bu adamn yüzünden bilimteknik dergisi almayı bıraktım...

sen bilirsin..canım herkes yiyor birşeylerden de..ama yazan olurmuki...cünkü ben şöyle kazık yedim diyen zor cıkar...yalan söylemediğini iddia edenler oldu görmüyonmu...

bir an Yakup yazdı zannettim bunu...

hay ağzın bal yesin, Aydın abi olay bu işte... ulan arkadaş ben de diyorum ben mi her seferinde yamuk yumuk oturuyorum da bu aynanın ayarı bozulup duruyor..

Şaka gibi yaaa... Siteyi yine güncellediler ve yine trendXler, yeni stylelar ve tüm 1.0lar fiyat listesinden kaldırıldı. Sanırım otosan pazarlama müdürü veya webmasterının oğlunun yazın gidceği yer yok, işe geliyor, şifreyi de ele geçirmiş. çocuk fiyat listeleriyle oynayıp duruyor.. Böylece 7-8 gün içinde 4 kez liste değişti.. Bayillerdeki basılı fiyat listesinde yeralan cmax 1.6 tdci trend websitesinde hala yok..

1.3 90 hp cdti astra; 1.4 90 hp d4d corolla bu yollarda gidiyorsa ve millet performans konusunda bu araçlara toz kondurmuyorsa, senin hiç korkun olmasın. Piyasadaki F2,5 şirket araçlarının bir çoğu 90 hp lik versiyon; yolda giderken focus için bak bu 90 hp yavaş gidiyor bak bu 109 hp uçuyor diyormusun? hepsi füze gibi gidiyor maşallah.

Focus ST reaksiyonlar. Abla 3. vitesle mi kalktı ??? Mini etek falan iyi de biraz da güzel olaydı

Boşverin ST yi zaten. Ben bunu sevdim. (baktım konusu yok forumda) http://www.youtube.com/watch?v=6pyr80XVzCE&feature=g-all-u

Kurban Bayramında gelmeyi planlıyorum araç gelirse memnuniyetle kabul ederim, hem de Pierre Loti'de közde kahve içebiliriz, gelme imkanı olan herkese ayrıca sponsor olabilirim

Yaw bilemedim ben çabuk gaza geldim galibaaa..... :P

Kıskanma kop gel :D

Abi dur daha erken

:kıhkıh: :kıhkıh: :kıhkıh:

sagol evlat...cünkü muhabbet oralara kayıcaktı..önlem alınması lazımdı... :kıhkıh: :kıhkıh:

neyse işimiz şaka elbette...yalan söyleme sanatında ki bir kitapta..şöyle diyor...en büyük yalancılar mücevharat satıcıları falanmış..önce kendiniz inanın o yalana ki satacagız kişide inansın size... o da değilde senin monster fordu gördüm gecen hafta genesis ayakkabının önünde adam ona merdivenlemi biniyor ya..çok yüksek...

Kerem için diyorumm.. ühüüüüüü

Şehir içi hız ortalaması 52 km/h ise eğer .... Ben 15 bin nufuslü küçücük şehirde bile ş.içinde 25 km/h'ı aşamıyorum..

Göztepeliyiz senle aynı fikirdeyiz

Bizde emitasyon bir tane ayakkabıyı bırak kemer bile bulamazsın İşin şakası bir yana bizim ürettiğimiz tüm ayakkabılar deridir.Daha fabrikaya emitasyon malzeme girmemiştir bile ama diğer mağazalardan gelen bayan ayakkabıların bazılarında emitasyon vardır

empedans yazacaktım ama hem iş hem cevap bu kadar oluyor...Empedans şu oluyor Sayın Doktorum Bred Pitim.... http://www.baybul.com/diger-elektronik-konulari/784267-empedans-nedir-oz-direnc.html Ses dalgalşarı ön camda direnç oluşturuyor ve bu direnç aynen ev camlarındaki gibi ön camda titreşime neden oluyor..Ön cama yapışık iç dikiz aynası da haliyle titriyor....

Arama kısmına yazarsın abi, activity Monitor, fan sesi duyduğun an anlaki bu velet çalışmaya başlamış üstüne çift tıkla quit yap düzelecek.

Şimdi deniz kenarında ağaç altında hamakta uyumak isterdim buzgibi bir meyve kokteyli elimde diğer elimde kitabı okurken uykuya dalmak...

Ucuz bulacaz sana da abi merak etme.. km'li bulursak ayar kolay.

Aynen Engin abi bu sabah düzelttim yine dedim acaba dik mi oturdum bu sefer güneş vuruyordu ön cama sıcaktan genleşmeyle oynamış olabilir

Aynada titremeyi bende hissediyorum. Birde 2-3 günde bir aynanın ayarı bozuluyor sanki. Yukarı aşağı bir oynama yapmak zorunda kalıyorum.

Ön cam olur mu yahu; ön cam titrer mi hiç. Bildiğin dikiz aynası müzikle göbek atıyor; çok eğleniyor ama hakkını vereyim

Var ısıtmalı ön cam.

Titanium + Park Paket ve Titanium + Plus Paket Tamamen aynı.

Cunku hem USB hemde Aux kablolari bu modul uzerinden calisiyor. Evet o modulden bende iki tane daha var. Ancak dili almanca olmasi lazim. Takinca ih mohte kam son bitte snel derse karismam. Dili degisebiliyormu onu da bilmiyorum acikcasi..

katılmamak mümkün değil.. siemens ve bosch birebir aynıdır bu arada.. aynı ürünün üzerinde farklı isimler yazar.. nedense siemens birazcık daha pahalıdır..

Sayın meslektaşım, emeğe dikkat edelim yeter; siteye herkesin sahip çıkması gerekiyor. Mühendislikte ilk kural sanırım düzen ve dikkat

Nussbaum WAB 02 CCT nasıl çalışıyor? ... bu gün ölçüm yapılırken başında durdum. (resimledim) bir kere toplam işlem (lifte alma, ayarlama,manual bilgi girişi, ölçüm ve sonuç alma toplam 7 dakika sürdü.) oldukça kısa. adım bir ... kuzu'yu lifte alma. kazalı araç lifte alınır, buradaki temel amaç şase düzeltme .. kaynak vs. işlemler sonucunda fabrika değerlerine ulaşılıp ulaşılmadığını görmek. aracı lifte aldıktan sonra sisteme girip fusion'u seçiyoruz ve işlem başlıyor. adım iki kameralar ve lazerler başlıyor ölçüm yapıp data aktarmaya. adım üç araç lift üzerinde kayar plakalar aracılığı ile (sistem tarafınca) otomatik olarak ileri - geri hafifçe hareket ettiriliyor ve ilk alınan ölçümlerin doğruluğu teyit ediliyor, burada amaç liftin üzerine yanlış konumlandırma var ise olası insan hatasını devre dışı bırakmak (yani sistem bize güvenmiyor,kendi bir kere daha kontrol ediyor) adım dört ölçüm bittiğinde frenlere sanki pedala basılıyor gibi baskı uyguluyoruz. (sistemin talimatı ile) adım beş sistemin talimatı ve kontrolünde direksiyon sıfırlanıyor. adım altı sistem izin verdiği için bu defa direksiyonu aparat ile sabitliyoruz. adım yedi frene basılı,direksiyon sabit durumdayken sistem data verip neleri ayarlamamız gerektiğini söylüyor ve biz "ayar" yaparken ölçümlüyor. söz gelimi kamber/kaster'mi yaptınız. siz çekildiğinizde yaptığınız işi kontrol edip eğer fabrika değerleri içindeyse size "yeşil" veriyor. amaç tüm değerleri "yeşil" yapmak. çok akıllandı bunlar,çooook.