Liderlik Tablosu

Biz hazırız, şimdi onlar düşünsün

Elektrikli araçlardaki gelişmeleri ilgiyle izlesem de kısa menzilleri ile hiç cazip gelmedi.... Bugüne kadar! Kalifornya'lı üretici Tesla'nın S modelini görünce bu düşüncemden yüzseksen derece dönüş yapmaya hazır hissettim kendimi... Halen satışta değil ama 5000$ verip ayırtabiliyorsunuz. Satış fiyatları da ABD'de 49.000 ile 97.000$ arasında değişiyor. Aslında bu standartta bir araç için çok da uçuk değil. En güçlü modeli olan S Performance 85 kW/h batarya ile 480 km menzile sahip, son hız 210 km/h, ancak 0-100 5 saniye civarında. Pnömatik süspansiyon pek çok diğer özellik gibi içerideki kontrol panelinden (büyük ekran meraklıları bayram yapacak) ayarlanabiliyor. Şimdiden 13.000 ön sipriş verilmiş, 3.000'i Avrupa'ya gelecekmiş. Birisi de muhtemelen Türkiye'de malum müteahitindir... Hoş!

Yahu simülasyonlara ne gerek var, geç arabanın direksiyonuna en bir canlısından kullan... Ama "game over"a dikkat tabii...

Yine Pazar, yani Nürburgring'in turist günü. Bu seferki aracımız Focus EB 1.6 182 PS, araç standart motor, ancak 235/40-18 lastikler ve Eibach yay var. Ayrıca OBD portundan BT ile Android aplikasyonu ile motor verileri kaydedilmiş. Turbo basıncını, overboost anını ve hızı takip etmek mümkün. Buyrun birlikte bir tur atalım...

Almanya'nın Nürburgring pisti meşhurdur, özellikle "Nordschleife" adı ile anılan kuzey virajı her zaman sürprizlere gebedir... Yılın belli günlerinde Pazar günleri ücretini yatıran gerekli güvenlik tedbirleri alınmış olan piste aracı ile çıkıp yarış atmosferini yaşayabilir. Kulağa hoş geliyor değil mi? Ancak kendini her yarışçı sanan bu yeteneklere sahip olmadığı gibi, her spor arabası olan da arabasının yola yapıştığını zannediyorsa yanılıyordur. Sonuç? Videoda....

Güzel araç da bunun ikinci eli sorun olur yok bataryasının ömrü bitmiş yok yağmurlu havada çarpıyor falan :P Şaka bir tarafa adım adım fosil yakıttan kurtulacağız yada bitirip rahatlayacağız.....

Benim için değmez, ben iç görselinden çok sürüş keyfi ve performansına odaklanıyorum, ve yapacağım ekstra masrafları da o yönde yaparım. Yoksa tüketimimi renkli görsem ne olur monokrom olsa ne olur... Sony ise hem kullanım zorluğu hem de parmak izi mıknatısı olarak özellikle uzak duracağım bir panel! Neyse zevkler tartışılmaz. İlk aşamada güzel bir süspansiyon modifiyesi bana yeter.

Göstergeyi taktık şu ana kadar tüm fonksiyonları normal.Kamera focusun camerası uymadı.Modül de tek soket ,oda uygun değil.Kamerayı focusa takmak İcin,monte edilecek yeri kesmek gerekiyor,plakalık lambasının yerine uygun değil.

Çakal işte...Bu çıkmacıların çoğu böyle..Biliyorlar sıfırının fiyatı daha yüksek,tutturduğuna satıyor,nasılsa sıfırı 1000 tl ben 800 e satsam bile bir kek çıkar alacak mutlaka diye ellerine tutuyorlar parçaları..Bu tür parçalar zaten genelde BONUS parçalar adamlar için,o yüzden satamam korkusu yaşamıyorlar,satamasalar bile çok da sıkıntı etmiyorlar...Sonuçta onlara asıl para kazandıran bu parçalar değil,mekanik parçalardan para kazanıyorlar çünkü...

Çalıntı olduklarını sanmıyorum...Çoğu ufak defolardan dolayı kalite kontrolden geçememiş parçalar...Ya da bazıları servise şikayet nedeniyle gelmiş ve ıskartaya çıkmış parçalar...Hepsinin vakumlu poşette ve üzerlerinde parça koduyla ve niteliğini belirten etiketleri var,hırsızlık mallar böyle satılmaz...Öte yandan şanslıysanız elektronik parçaların sırf göndesindeki çizikler cart curt için kalite kontrolünden onay almamışını bulabildiyseniz gayet güzel çalışır göstergeniz ya da elektronik parçalarınız..Ama devre-elektronik sistem probleminden dolayı ıskartaya çıkmış bir parça aldıysanız sıkıntı yaşarsınız..Bunu anlamanın en kolay yolu aldığınız plastik aksamda hiçbir çizik vs yoksa o parça fabrika üretiminden ıskartaya çıkmıştır,plastik aksamında kırık vs olmaz, bu durumda elektronik kontrolünde hata vermiştir,o zaman iyice kontrol etmenizi öneririm...Ancak sonradan çıkan bazı parçalarda mutlaka bir tornavida çizik izi vs olur,onlarda ise risk daha büyük tabii,bu durumda parçayı ücret ödemeden bir kaç gün kullanmanızı tavsiye ederim... Beyler bu parçaların orjinalleri çok yüksek fiyattan satılıyor,bu kadar ucuza bulunmaları mutlaka bir sıkıntının göstergesi,sonuçta garantisi olan bir parçayla garantisiz bir parça arasında bile dünya kadar fark var...Almayın demiyorum ama çok iyi kontrol edip öyle alın...Hatta sıfır paketinde bile olsa dikkat edin,çünkü orjinal paketinde olup da kalite kontrolü yada serviste takılma sonrası sıkıntı olduğu için olduğu gibi geri sökülüp ihale ile hurdacılara satılan bir sürü parça dolaşıyor ortalıkta.... En büyük sıkıntıyı göstergede yaşarsınız..Zira sıfır km yazdığı için dur deneyeyim,bozuksa iade edeyim diyemezsiniz km almıştır çünkü,elinizde patlayabilir...O yüzden göstergeyi mümkünse orjinal almanızı tavsiye ederim,diğer parçalarda ise bu sorun yok ,o nedenle gösterge konusunda hassas devranmak lazım,tecrübeyle sabittir...Ha ben 450-500 TL. yi umursamıyorum,bozuk çıkarsa atarım kardeşim diyorsanız tamam bişey diyemem, FOR EXAMPLE :Ben ...

Bu arada Serdar Sony ekranını almış takmış am ses kontrol sistemini çalıştıramamış,servise gidip yazılım yükleticem demiş..Fakat akibeti ne bilmiyorum..Belki sen biliyorsundur Ozan...Sony ön panel ve çerçeveyi ben bir arayagetirdim...Elinde 3 tane sony panel vardı...1 ini ben aldım,2 tane daha var...Sony Çerçeve ise 1 tane ve numune olsun diye elinde tutuyor,bana vermedi...Çerçeveyi bekliyoruz,bu arada talebe göre getirtecekmiş,talepleriniz varsa bana söylyin Ümite ileteyim...Parçalardan bazılarının fiyatları şöyle..Dizel gösterge 450 TL...Bi-Xenon farlar 1.200 TL...Kör nokta donanımlı yan aynalar 250 TL...Elinde led ışıklı plaka lambası,kromajlı sis farı da var...Taleplerinizi ve sorularınızı buradan yazarsanız kendisine iletebilirim..Ümit orada çalışan bir çocuk ve başı çok kalabalık,telefonlarınıza cevap veremeyebilir,ulaşamazssanız bana bildirin ben yardımcı olurum sizlere arkadaşlar..Bu bir Focusclubtr hizmetidir...

Volkswagen Binek Araç, 1-11 Kasım tarihleri arasında düzenlenen İstanbul Autoshow’da Jetta Hybrid modelinin Avrupa Prömiyeri’ni gerçekleştiriyor. Volkswagen’in ilk 1,4 lt TSI motor, DSG şanzıman ve elektromotor kombinasyonuna sahip hybrid modeli olan Jetta, gerektiğinde tamamen elektrikli sürüş gerçekleştirebiliyor. Volkswagen Binek Araç’tan Avrupa Prömiyeri Volkswagen Binek Araç İstanbul Auto Show’da otomobil tarihinin efsane modelleri arasında yerlerini alan Golf ve Beetle modellerinin yeni nesillerini otomobil severlerle buluşturuyor. Fuar’da ayrıca Volkswagen’in ilk kez 1,4 litrelik TSI motorda kullandığı hybrid teknolojisine sahip Jetta Hybrid modelinin de Avrupa Prömiyeri gerçekleştiriliyor. 01-11 Kasım tarihleri arasında düzenlenen İstanbul Auto Show’da, efsane modeli Golf’ün merakla beklenen yedinci nesli ve ‘The Beetle’ modellerinin sergilendiği Volkswagen Binek Araç standında, ayrıca halen satışta bulunan mevcut modellerden oluşan ürün gamı da yer alıyor. Dünyanın en verimli otomobillerinden biri; Jetta Hybrid Volkswagen Binek Araç, Dünyanın en verimli otomobillerinden biri olan Jetta Hybrid’in Avrupa Prömiyeri’ni İstanbul Autoshow’da gerçekleştiriyor. 150 PS’lik güç sağlayan yüksek teknolojili TSI motor ve sıfır emisyonlu 20kW’lık (27 PS) elektrik motoruna sahip Jetta Hybrid son derece performanslı ve verimli bir sürüş sunuyor. Bu sportif sedan geleneksel sürüş sistemleriyle karşılaştırıldığında yüzde 20 daha az yakıt tüketiyor. Şehir trafiğinde, yakıt ekonomisi avantajı yüzde 30’la kadar çıkan Jetta Hybrid, ayrıca sadece elektrikli modda kullanıldığında sıfır emisyon değeri veriyor. En hızlı hybrid; Jetta Hybrid Volkswagen Jetta Hybrid, verimli olmasının yanısıra son derece de performanslı bir model. Aerodinamik olarak özel olarak modifiye edilen bir Jetta Hybrid, hız denemelerinin yapıldığı ve yüzeyi tuzdan oluşan Bonneville’de gerçekleştirilen rekor denemesinde 298 km/s hıza ulaşarak, bir dünya rekoruna imza attı. Motor Trend yazarlarından Carlos Lago tarafından kullanılan otomobil 298.363 km/s yaparak hybrid modeller arasında en yüksek hıza ulaşan otomobil oldu. Bir otomobilde aranan her şey Yeni Golf’te var. 1974 yılında pazara sunulmasıyla birlikte yeni bir sınıfın oluşmasını sağlayan ve bugüne kadar 30 milyon adede yakın bir satış rakamına ulaşan Golf modelinin yedinci nesli Kasım ayı ortasından itibaren biri dizel olmak üzere dört farklı motor seçeneğiyle satışa sunuluyor. Volkswagen’in MQB ‘Modular Transverse Matrix’ platformu üzerinde yeniden tasarlanan Yeni Golf, yeni multimedya sistemleri, standart sunulan gelişmiş güvenlik ve sürüş destek sistemleri, yeni iç ve dış tasarımıyla segmentinin standartlarını yeniden belirliyor. Beetle artık daha sportif Volkswagen Binek Araç, İstanbul Autoshow’da bir başka efsane modelini daha otomobil tutkunlarıyla buluşturuyor: Beetle modelinin yeni nesli ‘The Beetle’. Türkiye’de, DSG şanzımana sahip 1,4 TSI 160 PS ve hem DSG hem de manuel şanzımanla sunulan 1,2 TSI 105 PS benzinli motorlarla yer alacak olan ‘The Beetle’, tasarımı, fiyatı ve yüksek standart donanım listesiyle son derece iddialı. The Beetle, Beetle ve Design olmak üzere iki farklı donanım seviyesine sahip. Volkswagen Binek Araç’ta herkese göre bir model var Volkswagen Binek Araç, Fuar’da sergilediği model gamıyla, herkese uygun bir seçenek sunuyor. Fuar’daki Volkswagen standında, geçtiğimiz günlerde satışa sunulan ve Trend & Fun ile Sport & Style donanım seviyelerinde alınabilen Tiguan modelinin 1,4 TSI BlueMotion Technology 150PS’lik DSG şanzımanlı versiyonu ve yine Tiguan’ın 1.4 TSI BlueMotion Technology122 PS Sport&Style R-Line versiyonu da bulunuyor. Fuar’da ayrıca, 2012 yılında satışa sunulan Yeni Volkswagen CC modeli, aralarında BlueMotion ve GTI versiyonlarının da bulunduğu Polo modelleri, Passat, Passat BlueMotion ve Passat Variant, Touareg, Jetta ve Scirocco GTS de yer alıyor. Volkswagen Binek Araç ayrıca Dünya Ralli Şampiyonası’nda yarışan Polo WRC’nin cadde versiyonu olan Polo WRC Street Car’ı da otomobil tutkunlarının beğenisine sunuyor. Volkswagen’in MQB ‘Modular Transverse Matrix’ platformu üzerinde yeniden tasarlanan Yeni Golf, yeni multimedya sistemleri, standart sunulan gelişmiş sürüş destek sistemleri, yeni iç ve dış tasarımıyla segmentinin standartlarını yeniden belirliyor. Bir otomobilde aranan herşey Yeni Golf’te var. 1974 yılında pazara sunulmasıyla birlikte yeni bir sınıfın oluşmasını sağlayan ve bugüne kadar 30 milyon adede yakın bir satış rakamına ulaşan Golf modelinin yedinci nesli Kasım ayı ortasından itibaren biri dizel olmak üzere dört farklı motor seçeneğiyle satışa sunuluyor. Tamamen yenilenen tasarımı, sürüş destek sistemleri ve konforun yanısıra düşük yakıt tüketimiyle de önceki nesillerinden ayrılan Yeni Golf, üçü benzinli, biri dizel olmak üzere dört farklı motor seçeneğiyle Kasım ayı ortasından itibaren satışa sunuluyor. Bir önceki neslin başarısını yukarıya taşıyacak: Yeni Golf 1974 yılında pazara sunulmasıyla birlikte yeni bir sınıfın oluşmasını sağlayan ve bugüne kadar 30 milyon adede yakın bir satış rakamına ulaşan Golf modelinin yedinci nesli önümüzdeki günlerde Türkiye’de satışa sunulacak. Türkiye’de üçü benzinli; biri dizel olmak üzere dört farklı motor seçeneğiyle satışa sunulacak olan Yeni Golf, 42 bin 900’den başlayan fiyatlarla satın alınabilecek. Bugüne kadar geliştirilen en iyi Golf ünvanını taşıyan yedinci nesil Golf, malzeme, işçilik kalitesi, konfor ve teknolojisiyle sınıfının üzerinde konumlanıyor. Volkswagen’in sunduğu tüm yeni sürüş destek sistemlerinin; ESP (elektronik stabilizasyon programı), XDS (elektronik dinamik diferansiyel kilidi), DSR (dinamik direksiyon önerisi), ikincil çarpışma freni ve yorgunluk tespit sisteminin standart olarak sunulduğu Yeni Golf, tüm motor seçeneklerinde bulunan BlueMotion Technology özelliği sayesinde ‘Start/Stop’ ve ‘fren enerjisi geri kazanımı’ gibi teknolojilerin sağladığı düşük yakıt tüketimi ve karbon salınımı ile çevre dostu yolculukları mümkün kılıyor. Yeni Golf ailesinin benzinli versiyonları 1,2 TSI 105 PS, 1,4 TSI 122 PS ve 1,4 TSI 140 PS, BlueMotion Technology ile sunuluyor. Ayrıca, yine 1,4 TSI 140 PS versiyonunda ACT adı verilen aktif silindir yönetimi sistemi mevcut. Aktif silindir yönetimi “ACT”, 140 PS’lik motorun 100 km’de sağladığı 4,8 litrelik yakıt tüketimi değeriyle, bir önceki nesilden yüzde 16 oranında daha tasarruflu. Yeni Golf’ün yine BlueMotion Technology ile donatılan dizel versiyonu ise 1,6 litrelik TDI motora sahip ve 105 PS güç üretiyor. Midline Plus, Comfortline ve Highline olmak üzere üç farklı donanım seviyesiyle satın alınabilecek olan Yeni Golf, daha güvenli, daha konforlu ve boyutları itibariyle bir önceki nesle göre daha geniş olmasına karşın, 100 kg’a kadar daha hafif. 1.2 TSI 105 HP Midline Plus donanımıyla ve 42 bin 900 TL’den başlayan Tavsiye Edilen Anahtar Teslim fiyatlarıyla Yeni Golf, Kasım ayı 2’inci haftası itibarıyla satışa sunulacak. Volkswagen’in devrim niteliğindeki modüler platform yönetimi MQB üzerinde yeniden tasarlanan 7. nesil Golf, yeni multimedya sistemleri, gelişmiş sürüş destek sistemleri, yeni iç ve dış tasarımıyla segmentinin standartlarını yeniden belirliyor. Bir önceki versiyona göre 13mm daha geniş olan Golf VII’nin bagaj hacmi de önceki nesle oranla 30 litre artırılmış. Ayrıca Yeni Golf’te ikincil çarpışma freni (Multi Collision Brake) ve yorgunluk tespit sistemi (Fatigue Detection) gibi gelişmiş güvenlik sistemleri standart olarak sunuluyor. Tamamen farklı bir Golf Yeni Golf, tasarımı, sahip olduğu sürüş destek sistemleri ve kendi sınıfında fark yaratan donanım özellikleriyle, önceki nesillerinden tamamen ayrılıyor. Bir önceki nesliyle bile oldukça geniş bir kullanım alanı sunan Golf, yedinci nesliyle bunu bir adım daha ileriye taşıyor; Aracın uzunluğu 56 mm artarken, dingil mesafesinin 59 mm artmasıyla ön ve arka koltuklardaki diz mesafesi de olumlu yönde etkileniyor. Bu değişim aynı zamanda, aracın ön ve arka gövde çıkıntılarının kısalmasına ve 28 mm alçalan tavanıyla birleşerek çok daha sportif bir görünüme kavuşmasına yardımcı oluyor. Yeni Golf, bir önceki neslinde sadece BlueMotion modelinde sunulan ve Start/Stop ve fren enerjisi geri kazanımı sistemlerini barından BlueMotion Technology’yi artık tüm motor seçeneklerinde standart olarak sunuyor. Yeni Golf’de yer alan yeniliklerin en önemlilerinden biri, aynı zamanda diğer pek çok gelişimin de temelini oluşturan MQB yani enlemesine yerleşimli motorlar için modüler platform kiti. Segmentler arası da kullanılabilen MQB, bu sayede üst sınıflarda yer alan teknolojilerin Golf VII’de de kullanılmasına olanak sağlıyor. Ayrıca, üretim hattında ve aracın yaşamı boyunca karşılaşabileceği onarımlarda standardizasyon da sağlayan MQB, aracın ağırlık merkezini daha ortaya taşıyarak dengeyi de olumlu etkiliyor. Golf VI’da sadece DSG şanzımanlı modellerde standart olarak sunulan elektronik stabilizasyon programı (ESP)’nin yanısıra, elektromekanik park freni ve AutoHold, yorgunluk tespit sistemi (Fatique Detection), ikincil çarpışma freni (Multi Collusion Brake), elektronik dinamik diferansiyel kilidi (XDS) ve dinamik direksiyon önerisi (DSR) gibi özellikler, Yeni Golf’te standart olarak sunuluyor. MQB’nin kazandırdığı üst sınıf pasif güvenlik önlemleri arasında yer alan çarpışma hazırlığı (PreCrash) ve yine MQB’nin Yeni Golf’e taşıdığı adaptif hız sabitleyici (ACC), Front Assist, şehir içi acil durum fren sistemi (City Emergency Brake), şerit takip asistanı (Lane Assist) gibi gelişmiş sürüş destek sistemleri de opsiyonel olarak alınabiliyor. Beetle artık daha sportif Otomobil tarihinin efsane modelleri arasında yer alan Volkswagen’in Beetle modelinin tamamen yenilenmiş hali ‘The Beetle’, İstanbul Autoshow‘da. Volkswagen Binek Araç, İstanbul Autoshow’da bir başka efsane modelini daha otomobil tutkunlarıyla buluşturuyor: Beetle modelinin tamamen yenilenmiş hali ‘The Beetle’. Türkiye’de, DSG şanzımana sahip 1,4 TSI 160 PS, hem DSG hem de manuel şanzımanla sunulan 1,2 TSI 105 PS motorlarla yer alacak olan ‘The Beetle’, tasarımı ve standart donanımlarıyla son derece iddialı. The Beetle, Beetle ve Design olmak üzere iki farklı donanım seviyesinde sunuluyor. Türkiye’de de son derece sevilen ve özel bir müşteri grubuna hitap eden Beetle’ın yeni nesli, ilk planda DSG şanzımana sahip 1,4 TSI 160 PS ve hem DSG hem de manuel şanzımanla sunulan 1,2 TSI 105 PS’lik versiyonlarıyla alınabiliyor. Farklı modele, farklı uygulama; The Beetle iPad’ten sipariş edilebiliyor Pazarlama çalışmalarına entegre ettiği dijital uygulamalarla fark yaratan Volkswagen Binek Araç, ‘The Beetle’ için de sıradışı uygulamalar gerçekleştiriyor. Bunlardan ilki, ‘The Beetle’ için hazırlanan iPad uygulaması; uygulamada modelle ilgili tüm yenilikler, özellikler, donanım detayları ve merak edilen her şey iPad üzerinden eğlenceli bir şekilde kullanıcıya aktarılıyor. Ayrıca araç oluşturucu özelliği sayesinde istenilen renk ve jant seçeneği kullanarak kullanıcıya özel bir The Beetle oluşturulabiliyor ve Facebook, Twitter gibi sosya mecralarda paylaşılabiliyor. Tasarımı ve donanımlarıyla son derece iddialı Beetle, standart olarak sunduğu donanım özellikleriyle de son derece iddialı; Beetle ve Design olmak üzere iki farklı donanım seviyesinde sunulan ‘The Beetle’ın 1,4 TSI 160 PS DSG versiyonu sadece Design donanım seviyesiyle, 1,2 TSI 105 PS ise her iki donanım seviyesiyle alınabiliyor. Beetle donanım seviyesinde, 16” Whirl alüminyum alaşımlı jantlar, ön/arka park sensörleri, lastik basınç uyarısı gibi özellikleri içeren Teknoloji Paketi, ön kol dayama, hız sabitleyici, Klimatik gibi özellikleri içeren Konfor Paketi ve RCD 310 radyo, CD, Mp3 çalar standart olarak sunuluyor. The Beetle, 22 bin 900 Euro’dan başlayan Tavsiye Edilen Anahtar Teslim Fiyatları ile dikkat çekiyor. Design donanım seviyesinde ise, 17” Rotor alüminyum alaşımlı jantlar, %65 karartılmış arka ve arka yan camlar ile yağmur/far sensörü, kararan iç dikiz aynası gibi özellikleri kapsayan Işık ve Görüş Paketi, turbo basıncı, yağ sıcaklığı ve kronometre gibi özelliklerin yer aldığı ek gösterge paneli, 3 renkli ambiyans aydınlatması ve RCD 510 radyo, CD, Mp3 çalar standart olarak sunuluyor. Design donanım seviyesinde ayrıca sadece 1,4 lt TSI 160 PS versiyonda standart olarak yer alacak olan arka spoyler de mevcut. Efsanelerin buluşması: Beetle Fender ® Edition Gitar ve amfi üretiminde bir efsane haline gelen Fender ®‘in ürettiği özel Hi-Fi ses sistemiyle donatılan özel model Beetle Fender ®Edition, Volkswagen Binek Araç’ın sergilediği The Beetle modelleri arasında dikkat çekiyor. 400 watt’lık ses sistemiyle ilgi çeken Beetle Fender ® Edition, iki renkte üretilecek : 'siyah‘ ve 'sedefli derin siyah‘. Standart olarak 18-inç jantla sunulan Beetle Fender ® Edition bir çok krom ayrıntısıyla göze çarpıyor. Standart özellikleri arasında Bi-Xenon farlar ve LED gündüz farları da yer alan özel serinin içi de çok zarif bir görünüme sahip. Modelin öne çıkan ayrıntalarından biri, birçok Fender ® gitarında olduğu gibi iki renkli ahşaptan oluşan dashboard ve üzerindeki krom Fender ® logosu. Beetle Fender ® Edition’da sunulan diğer standart özellikler arasında spor koltuklar ve USB arabirimi (Medya-In) sayılabilir. Jetta Hybrid bir dokunuşla elektrikle çalışmaya başlıyor Volkswagen İstanbul Autoshow’da dünyanın en verimli otomobillerinden birinin Avrupa Lansmanı’nı gerçekleştiriyor: Jetta Hybrid. İleri teknoloji bir benzinli motor (150 PS gücündeki TSI motor) ve sıfır emisyonlu bir elektrikli motordan (20 kW=27PS) güç alan Jetta Hybrid, son derece etkileyici bir sürüş performansı sunuyor. Öte yandan yeni Jetta Hybrid, 100 kilometrede ortalama 4,1 litrelik yakıt tüketimi değeriyle aynı ölçüde etkileyici verimli ve tasarruflu. Geleneksel çekiş sistemine sahip ve benzer performans sunan bir otomobile kıyasla yaklaşık yüzde 20 daha az yakıt tüketimi değerine sahip olan Jetta Hybrid, şehir içi trafiğinde yakıt tüketim tasarrufunu yüzde 30’a kadar çıkarabiliyor. Sadece elektrik enerjisiyle de çalışabilen Yeni Jetta Hybrid, sıfır emisyon ile 70 km/s hıza çıkabiliyor ve arazi ve sürüş koşullarına bağlı olarak 2,0 km’ye kadar benzinli motorunu çalıştırmadan yol alabiliyor. Son derece sessiz. Jetta Hybrid, Touareg Hybrid’den sonra satışa sunulan ve motor kapağının altında bir benzinli motor ile bir elektrikli motordan oluşan hybrid tahrik sistemine sahip ikinci Volkswagen modeli. Bu iki motor mümkün olan en düşük yakıt tüketim değerlerini elde etmek ve her alanda mükemmel bir performans sunmak için bir araya getirildi. Jetta Hybrid, aynı zamanda yeniden tasarlanan egzoz sistemi, akustik ön camı, kalınlaştırılmış ön yan camları ve çeşitli diğer önlemleri sayesinde Volkswagen’in şimdiye kadar bu sınıfta sunduğu en sessiz otomobil. Mutlak verimlilik. Bugüne kadar birçok ödül kazanan ve son olarak dünyanın en prestijli ödüllerinden biri olan 2011 “Yılın Motoru Ödülü”nün sahibi olan Volkswagen’in TSI motorlarının kullanıldığı Jetta Hybrid, dakikada 1.500 devrin hemen üzerinde 200 Nm tork üretiyor. TSI motorun önemli bir özelliği ise, 4.000 d/d’ye kadar bu yüksek maksimum torku koruyabilmesi. Elektrikli motorla bir araya geldiğinde, yeni Jetta Hybrid’in çekiş sistemi bir spor otomobilin performans ve özelliklerine sahip oluyor. İleri teknolojilerin işbirliği TSI motor, elektrikli motor ve bir ayırma kavramasıyla bir araya gelerek hybrid modülünü meydana getiriyor. İki sürüş sisteminin arasına entegre edilmiş olan ayırma kavraması, araç tamamen elektrikle çalışırken veya ‘serbest sürüş’ modundayken (araç boştayken/fren yaparken) benzinli motoru aktarma organlarından tamamen ayırıyor. En yeni batarya teknolojisi Elektrikli motorun çalışması için gerekli olan enerji bir lityum-iyon batarya tarafından sağlanıyor. Kompakt batarya sistemi arka koltuğun arka kısmına entegre edildi. Sonuç olarak: Batarya iç kısımda en ufak bir yer kaybına dahi sebep olmuyor. Batarya, yapı olarak 60 ayrı hücreden oluşuyor. Bu hücrelerden her biri 5 amper saatlik bir enerji kapasitesine sahip; Hücreler bir araya geldiğinde, 220 Volt nominal gerilim üretiyor ve 1,1 kWs’lik bir enerji kapasitesine sahip oluyor. Hybrid çalışma sisteminde deşarj ve şarj döngülerinin sıklıkla birbirinin yerini alması, bataryanın yüksek performansla soğutulmasını gerektiriyor. Bu ise, doğrudan enerji depolama cihazına monte edilmiş bir fan sayesinde gerçekleştiriliyor. Batarya aynı zamanda kendi yönetim sistemine de sahip. Bu sistem, güvenlik, kontrol ve izleme fonksiyonlarını yerine getirmenin yanı sıra sıcaklığı da kontrol altında tutuyor. Fanın ihtiyaca dayalı kontrolü sayesinde (dış sıcaklık ve anlık güç ihtiyacı gibi faktörlerin bir fonksiyonu olarak), batarya sürekli olarak optimum bir sıcaklık aralığında çalışıyor. Ayrıca kullanılmadığında veya herhangi bir çarpışma durumunda, özel koruma sistemleri akünün elektrik bağlantısını kesiyor. Hızlı çift kavramalı şanzıman Yönlendirmeli ön aksa güç transferi otomatik ve verimli bir şekilde çalışan yedi ileri çift kavramalı şanzıman (DSG) sayesinde gerçekleşiyor. Burada hybrid aktarım ile DSG şanzıman benzersiz bir bileşim meydana getiriyor. Yeni bir ek yağlama devresi sayesinde, 74 kg ile son derece hafif olan ve çok kompakt bir konstrüksiyona sahip olan bu şanzıman, 250 newton metreye kadar çıkan tork dayanımıyla yeni bir standart getiriyor. Hafif çekiş sistemi bileşenleri sayesinde Jetta Hybrid’in ağırlığı, batarya sisteminin varlığına rağmen yalnızca 100 kg arttı. Araç yapısında güvenlik için gerçekleştirilen ek değişikliklere rağmen, Jetta Hybrid’in brüt ağırlığı hâlâ 1.500 kg’dan daha az. Elektrikli motor sayesinde sıfır emisyonla sürüş Jetta Hybrid’in bataryası yeterince şarj edildiğinde, tamamen elektrik enerjisiyle ve dolayısıyla sıfır emisyonla yol kat edebiliyor. Jetta Hybrid otomatik olarak (60 km/s’e kadar) veya bir düğmeye basıldığında (70 km/s’e kadar) elektrikli sürüş moduna geçebiliyor. Elektrikli sürüş moduna geçmek için sürücünün vites kolunun sağında yer alan E-mode düğmesine basması gerekiyor. Her iki durumda da, bir ayırma kavraması sayesinde TSI motorun aktarma organlarıyla bağlantısı kesiliyor. Bu sayede enerji tüketimi azaltılıyor ve elektrik enerjisiyle sürüş mesafesi artırılıyor. Jetta Hybrid’in yakıt tasarruf potansiyelinin yaklaşık üçte birini elektrik enerjisiyle sürüş oluşturuyor. Batarya rejenerasyonla şarj oluyor Frenleme esnasında, Jetta Hybrid’in bataryası rejenerasyon moduna geçiyor. Bu sayede kinetik enerji ‘depolanıyor’ ve elektrik enerjisine dönüştürülerek bataryaya aktarılıyor. Sürücü fren yapmak amacıyla ayağını gaz pedalından çektiği anda, ayırma kavraması açılarak motoru devreden çıkarıyor ve bu aşamadaki sürtünme momenti kayıplarını azaltıyor. Bu anda sürücü fren pedalına basarsa, elektrikli motorun enerji üretimi pedalın hareketine bağlı olarak artıyor. Bu şekilde üretilen elektrik enerjisi ise bataryada depolanıyor. Depolanan enerji ise daha sonra elektrikli sürüş veya boosting (aracın anlık performansının artırılması) için kullanılabiliyor. Bataryanın rejenere edilmesi, Jetta Hybrid’de elde edilen yakıt tasarruf potansiyelinin üçte birini oluşturuyor. Şehir içi trafiğinde TSI motor mümkün olan her an sessiz bir sürüş sağlıyor Araç şehir içinde park ettiğinde veya trafikte dur-kalk yaparak ilerlerken, Volkswagen’in benzinli motoru araç durur durmaz çalışmayı durduruyor. Bunun için sürücünün frene basması ve bataryanın yeterince dolu olması yeterli oluyor. Öte yandan ısıtma ve klima sistemi ile ses sistemi gibi elektrikli sistemler çalışmaya devam ediyor. Özellikle ilginç olan nokta ise, geleneksel sistemlerdekinin aksine, Jetta’nın benzinli motoru yalnızca çalışmayı durdurmakla kalmıyor; aynı zamanda ayırma debriyajı motorla aktarma organlarının bağlantısını kesiyor. Böylelikle benzinli motor sürüşüne alternatif olan tamamen elektrikli sürüş modu mümkün hale geliyor. Bunun için yine bataryanın yeterince dolu olması yeterli oluyor. Jetta Hybrid’in yakıt tasarruf potansiyelinin üçte biri, TSI motorun sık sık devre dışı kalması sayesinde ortaya çıkıyor. ‘Serbest sürüşte’ TSI motor çalışmıyor Araç yüksek hızlarda seyrederken (135 km/s’e kadar), sürücü gaz pedalından ayağını çektiği anda hem TSI motor çalışmayı durduruyor, hem de ayırma debriyajı sayesinde motorun aktarma organlarıyla bağlantısı kesiliyor. Böylelikle bu sürüş koşullarında meydana gelen sürtünme momenti kayıpları azaltılmış oluyor. Sonuç olarak Jetta Hybrid serbest sürüşte yakıt harcamaksızın alışılagelenden daha fazla mesafe kat edebiliyor. Boosting ile aracın gücü iki katına çıkıyor DSG vites kolu ‘S’ konumundaysa ya da manuel vites pozisyonundaysa, çekiş sistemi gaz pedalının ani hareketlerine maksimum itici güçle tepki veriyor. Aynı durum, klasik ani hızlanma (Gaza aniden ve sonuna kadar basılması) için de geçerlidir. Bu durumda E-motor ile TSI motorun gücü bir araya gelerek anlık olarak 170 PS’lik bir azami güç üretiyor. Bu güç DSG şanzıman aracılığıyla ön tekerleklere aktarılıyor. ‘Boosting’ adı verilen bu etkileşimin sağladığı ekstra güç, sollama manevralarının en kısa sürede tamamlayarak aktif güvenliği destekliyor. Benzinli motorla sürüş Daha yüksek sürüş hızlarında ve/veya bataryanın şarj oranı düşükken, Jetta Hybrid yalnızca TSI motorun sağladığı enerjiyle çalışıyor. Bu gibi durumlarda, TSI motorun çalışma şekli verimliliği optimize etmek amacıyla değişiyor; Motor Jetta’ya tam bir itici güç sağlamak amacıyla gerekenden daha fazla güç üretiyor. Bu ekstra güç çok özel bir şekilde kullanılıyor: Bataryanın anlık şarj durumuna bağlı olarak, bu ekstra güç, bu anda jeneratör görevi gören elektrikli motor aracılığıyla yüksek voltajlı bataryayı şarj etmek için kullanılabiliyor. Aktif şarj evreleri olarak adlandırılan ve elektrikli sürüş esnasında meydana gelen bu ara evreler mümkün olan en yüksek yakıt tasarrufunu sağlamayı amaçlıyor. Yeni gösterge cihazları Aracın çalışmasıyla ilgili tüm faaliyetler Jetta Hybrid’in gösterge cihazları tarafından görüntüleniyor. Sürücü bu yeni gösterge cihazlarında yer alan menüler sayesinde istediği bilgiyi edinebiliyor. ‘Hybrid’ menüsünün altında, o anda aktif olan sürüş modu bir enerji akış diyagramı sayesinde takip edilerek görüntüleniyor. Enerji akış yönü ise, oklarla gösteriliyor. Aynı ekranda bataryanın şarj durumu görülebiliyor. Enerji akış diyagramının tam altında e-güç ölçer (ePower meter) olarak bilinen gösterge cihazı yer alıyor. Bu cihaz, elektrikli motorun bağıl gücünü gösteriyor. E-güç ölçer yalnızca ‘elektrikli sürüş (electric driving)’, ‘E-mod (E-mode)’ ve ‘Güç artış (Boost)’ modlarında aktif oluyor. Güç ölçer (Power meter) hybrid sürüş esnasında güç kaynağını gösteriyor Güç ölçer olarak adlandırılan gösterge cihazı, merkezi bir öneme sahiptir (e-güç ölçerden farklı olarak). Güç ölçer, normalde devir göstergesinin bulunduğu yerde, gösterge panelinin sol tarafında yer alan çok fonksiyonlu bir ekrandır. Güç ölçer sürücüyü Jetta Hybrid’in anlık çalışma durumu hakkında bilgilendirir: Sürüşe genel olarak hazır (‘Ready’), akü rejenerasyonu (‘Charge’), çevre dostu sürüş modu (‘Eco’), güç artış modu (‘Boost’) ya da tamamen içten yanmalı TSI motorla sürüş modu (‘Off’). Ek olarak, otomatik veya sürücü tarafından manuel olarak tercih edilen elektrikli sürüş modu da gösterge cihazlarında gösterilmektedir (‘E-mode’). Sürüş verimliliği eğlenceli bir şekilde görselleştiriliyor Bu bilgilendirme stratejisinde ses sisteminin ekranı da önemli bir rol oynuyor. Burada özellikle ekonomik bir sürüş hedefleniyor. Bu amaçla, ‘Sıfır emisyon (Zero emissions)’ menüsüne, otomobilin sıfır emisyonla sürüş süresini gösteren bir grafik yerleştirilmiş. Sıfır emisyon değerleri bir çubuk grafikte yüzde olarak gösteriliyor. Burada bir çubuğun ölçüm aralığı bir dakikalık sürüşü temsil ediyor. Yüzde 100’lük bir değer Jetta Hybrid’in o dakika boyunca sıfır emisyonla sürüldüğü, bir başka deyişle o dakika boyunca TSI motorun devre dışı olduğu anlamına geliyor. Grafikte toplamda 30 dakikalık bir periyod analiz ediliyor. Elektronik güvenlik sistemleri Jetta Hybrid ile birlikte standart olarak sunulan ekipmanlar arasında elektronik stabilizasyon programı (ESP), anti-blokaj fren sistemi (ABS) ve altı adet hava yastığı (sürücü ve ön koltuktaki yolcu hava yastıkları, aracın ön kısmındaki yan hava yastıkları ve ön ve arka perde hava yastıkları) yer alıyor. Bu paketle birlikte isteğe bağlı olarak aracın arka kısmında da yan hava yastıkları alınabiliyor. SE – özel dış kısım Görsel olarak, Jetta Hybrid’in baz versiyonu (SE) dahi aracın genel tasarımına uyumlu bir şekilde entegre edilmiş yeni bir ön spoyleri, arka difüzörü ve arka spoyleri içeren aerodinamik değişiklikleri ile ayırt edilebiliyor. Sonuç olarak: otomobil yüzde 10 oranında daha iyi bir hava sürtünme katsayısına sahip oluyor. Ayrıca, Jetta Hybrid SE, yeni tasarım LED arka farların yanı sıra özel 15 inçlik alaşımlı jantlarla ve optimize edilerek düşük yuvarlanma direnci kazandırılmış dört mevsim kullanılabilen lastiklerle donatıldı. Karoserin ön, arka ve yan panolarının hibrit araçlara özgü tasarımı yeni sürüş tarzını öne çıkarıyor. Aracın öne çıkan diğer özellikleri: Özel radyatör ızgarasının üzerinde ilk defa mavi zemin üzerine Volkswagen logosu yerleştirilmiş. Yeni gövde rengi ‘Oryx beyazı’ ise, Jetta Hybrid için özel olarak geliştirildi. SE – özellikli iç kısım Aracın iç kısmında, son derece kaliteli koltuk kaplamaları ‘Titan siyahı’ veya ‘EcoTech’ rengi tasarımlarıyla öne çıkıyor ve Jetta Hybrid SE’nin tipik bir özelliği olan yeni dekoratif şeritler ‘Hibrit’ krom tarzıyla dikkat çekiyor. Çift bölgeli tam otomatik klima sistemi (Klimatronik) ve yeni yüksek voltajlı klima kompresörü sayesinde benzinli motor çalışmıyorken dahi aracın iç soğutulabiliyor. Bu sistem ayrıca şimdiye kadar kullanılan Klimatronik klimalarda bulunmayan yeni ‘maxAC’ fonksiyonuna sahip. Bu fonksiyon sayesinde iç kısım bir düğmeye basılarak ve son derece hızlı bir şekilde soğutulabiliyor. Jetta Hybrid SE’nin sahip olduğu ileri teknoloji, Premium 8 sisteminde yer alan bir enerji akış diyagramını, bir yol bilgisayarını, bir hands-free telefon sistemini (Bluetooth), iPod ve diğer multimedya kaynakları için bir kullanıcı ara yüzünü ve çok fonksiyonlu deri kaplı bir direksiyonu da içeren özel ekipmanlarla mükemmelleştirildi. SEL1 ve SEL2 versiyonları daha sofistike bir tasarıma sahip Aracın orta seviye ekipman versiyonu olan SEL1’de yeni Volkswagen’in standart özelliklerine eklemeler yapıldı. Bu versiyonda araca 16 inç alaşımlı jantlar, elektrili açılır cam tavan, RNS 315 navigasyon sistemi, elektrikli sürücü koltuğu, ön koltuk ısıtması, anahtarsız giriş ve çalıştırma (Keyless Access) sistemi gibi detaylar eklendi. Ayrıca aracın en üst sürümünü satın almak isteyen müşteriler, 17 inç alaşımlı jantlar, dinamik viraj farlarına ve otomatik otoyol farlarına sahip yeni geliştirilen Bi-Xenon farlar, sis farları, arka görüş kamerası ve 400 Watt çıkış gücü veren yeni Fender ses sistemi gibi detayların tadını çıkarabilecek. Passat ve Passat Variant lükse yorum katıyor Volkswagen’in ilk olarak 1973 yılında pazara sunduğu ve tüm dünyada 15 milyonun üzerinde satış adediyle sınıfının en başarılı modellerinden biri olarak kabul edilen Passat, Passat Variant ve BlueMotion seçenekleriyle İstanbul Auto Show’da tüketicilerle buluşuyor. Passat çevreci ve ekonomik olmasının yanısıra sürüş zevkiyle de rakiplerinin önünde yer alıyor. Volkswagen’in tasarım DNA’sını takip eden yeni yüzü ile dinamik bir görünüme sahip olan Passat, sade ve yatay hatlarıyla yüksek karakterli bir duruş sergiliyor. Passat’ta Start/Stop ve fren enerjisi geri kazanım sistemleri tüm donanımlarda standart olarak yer alıyor. Passat’ın iç mekanı tasarımı, aracın temelinde yer alan dinamizmi takip eden bir anlayışla oluşturulmuş. Fonksiyonel ve okunması kolay göstergeler, matlaştırılmış krom dekorlar yüksek standart donanımı ve genel tasarım yapısı ile Passat, kullanıcılarına keyifli ve rahat yolculuklar vaad ediyor. Sınıfının en çevreci motorları... Passat ve Passat Variant, 1,4 TSI 122 PS BlueMotion Technology, 1,4 TSI 160 PS, 1,6 TDI 105 PS BlueMotion Technology ve 2,0 TDI 140 PS BlueMotion Technology motorlar ile kullanıcıların performans ve düşük yakıt tüketimi taleplerine farklı alternatifler sunuyor. Ekonomi ve çevrecilik konusunda sınıfındaki motor seçeneklerinden farklılaşan 105 PS’lik 1,6 TDI BlueMotion Technology motor 100 km’de 4,3 litrelik ekonomik yakıt tüketim değeri ile dikkat çekiyor. Daha yüksek güç talepleri için ise Passat, 2,0 TDI 170 PS motorla ve yine BlueMotion Technology özellikleriyle tercih edilebiliyor. Passat BlueMotion, hava direncini düşüren yürüyen aksam ve daha iyi bir aerodinamizm için özel olarak tasarlanmış arka spoyler gibi, yakıt tüketimini düşüren birçok özelliğe sahip. Start/Stop sistemi, fren enerjisi geri kazanımı ve buna bağlı düşük CO2 emisyonu gibi özellikleriyle Volkswagenler, performanstan taviz vermeden çok daha az yakıt tüketip doğayı koruyor. Bu teknolojilerin getirdiği yenilikler sayesinde yakıt tüketimi azalıyor, CO2 emisyon oranları ve doğaya salınan zararlı maddelerin miktarı düşüyor. Artırılmış güvenlik Güvenlik konusunda da hassas tutumunu Passat’ta da devam ettiren Volkswagen, rakipleriyle arasında fark yaratan şehiriçi acil durum fren asistanı (City Emergency Brake) ve yorgunluk tespit sistemi (Fatigue Detection) gibi teknolojilerle ön plana çıkıyor. Segmentinin en kapsamlı güvenlik paketine sahip olan Passat, Comfortline paketinden itibaren standart olarak sunulan yorgunluk tespit sistemi (Fatigue Detection) ile kullanıcının sürüş tekniğini belirli periyotlarla kontrol altında tutup, yorgunluğu hissedip sürücüyü uyarıyor. Elektronik Park Freni’nin bir düğme ile çalıştırıldığı Passat’ta, opsiyonel olarak sunulan adaptif hız sabitleyici (ACC) ile güvenli sürüşler sunulurken, şehiriçi acil durum fren asistanı (City Emergency Brake) ise şehir içindeki kaza olasılığını azaltıyor. Passat Variant, tüm ailenin yükünü taşıyor Passat Variant’ın bagajının hacmi neredeyse 1731 litreye kadar büyütülebiliyor. Bagaj yükleme eşiğinin alçak olması sayesinde her türlü taşıma işlemi güvenli bir şekilde yapılabiliyor. Ayrıca, bagaj bölümünü büyütebilmek için yatırılabilen arka koltuklar, kaydırılabilir bagaj zemini, daha fazla eşya saklama olanağı sunan gizli bölmeler gibi bir çok çözüm de taşıma işini kolaylaştırıyor. SUV kavramının geleceği Touareg Volkswagen’in lüks segmentte yeni tasarım DNA’sını takip eden ve sekiz ileri otomatik şanzımanı, teknolojik özellikleri, geliştirilmiş güvenliği ve üst düzey donanımlarıyla sınıfının zirvesinde yer alan SUV modeli Touareg de Fuar’daki bir başka Volkswagen yıldızı. Dünyanın ilk ‘Sekiz ileri otomatik şanzımana sahip’ SUV‘u SUV segmentinde dünyanın ilk 8 ileri otomatik şanzımanının standart olarak sunulduğu Touareg’de 7 ve 8’inci vitesler, yakıt-etkin aşırı hız vitesleri olarak düzenlenmiş. BlueMotion Technology etiketine sahip ve Start/Stop sistemini bünyesinde barındıran V6 TDI motor, 240 beygir gücünde ve 7.4 lt / 100 km ortalama yakıt tüketim değeri ile sınıfının en düşük yakıt tüketim değerlerine imza atarken, emisyon değerlerini de aşağı çekmeyi başarıyor. Sınıfının en kapsamlı güvenlik donanımı Sınıfının en kapsamlı güvenlik paketi ile ileri aktif ve pasif güvenlik sistemlerine sahip olan Touareg’de 9 hava yastığı, elektronik stabilizasyon programı (ESP), kilitlenmeyi önleyici fren sistemi (ABS), anti patinaj sistemi (ASR), motor tork kontrolü (MSR), elektronik diferansiyel kilidi (EDL), ön ve arka viraj denge çubukları, dört tekerlekten bağımsız süspansiyon, hidrolik fren desteği (BAS), elektronik fren güç dağılımı (EBD), yüke duyarlı devrilme koruması (ARP), frenleme hazırlığı (Prefill), frenleme desteği (FBS), yağmurda fren desteği, yokuş yukarı kalkış yardımı (Hillhold), elektronik fren gibi özellikler standart olarak bulunuyor. Standart güvenlik donanımlarına ek olarak birçok yeni özellik de dikkat çekiyor. Park freninin bir düğme ile çalıştırıldığı Touareg’de, V6 motorlu versiyonlar için Start/Stop sistemi de standart olarak sunuluyor. Touareg ayrıca, bir SUV’da şimdiye kadar kullanılan en geniş panoramik açılır cam tavan ile de fark yaratıyor. Adaptif hız sabitleme sistemi (ACC) ve ek ön destek sistemi (Front Assist), acil durumlarda aracı durma noktasına getirecek şekilde fren yapıyor. Proaktif yolcu koruma sisteminin de tamamen yenilendiği Touareg’de, destek sistemlerinden oluşturulan ağ, kaza durumunda sadece emniyet kemerlerinin gerilmesini sağlamakla kalmayarak, aynı zamanda istikamette ani bir yanal değişiklik olması durumunda camların ve panoramik açılır tavanın da hızla kapanmasını sağlıyor. Dış aynalar, bagaj kapısı ve radyatöre yerleştirilen 4 kamera ile araç çevresinde 360 derecelik bir görüntü sağlayan alan görüntüleme sistemi (Area View) Volkswagen‘de ilk kez Touareg’de standart olarak sunuluyor. Touareg‘in orta konsolunda bulunan dokunmatik ekrana aktarılan tüm görüntüler kuş bakışı bir açıyla güvenli bir sürüşün yanısıra kullanıcısına mesafe kontrolü ve manevra kabiliyetinin ayarlanması konusunda yardımcı oluyor Polo’dan ekonomik ve sportif modeller Volkswagen Binek Araç’ın Fuar’da sergilediği modellerin arasında, Polo modelinin ekonomik versiyonu Polo BlueMotion ve sportif seçeneği Polo GTI da yer alıyor. Genişletilmiş iç mekân, daha uzun ve geniş gövde, dizel ve benzinli motor seçenekleri, kaliteli işçilik ve malzemeye segmentinin üzerindeki standartları eklendiğinde Polo, sınıfının en iddialı modeli haline geliyor. Volkswagen’in en çevreci otomobili: Polo BlueMotion Düşük emisyonlu ve yakıt tüketimi açısından tasarruflu 1,2 litre TDI motoruyla, Start/Stop sistemi, fren enerjisi geri kazanımı gibi geleceğe yön veren teknolojileriyle Polo BlueMotion, dünyanın en tasarruflu beş koltuklu dizel otomobili. Polo BlueMotion’ın iç mekânı da, geleceğe yön veren teknolojilerden ödün vermiyor. Opsiyonel olarak sunulan tam otomatik klima sistemi (Klimatronik), enerji açısından yüksek verimli bir kullanım için buğu önleme sensörüne, çok işlevli gösterge ise en verimli vites değiştirme anını hatırlatan vites öneri sistemine sahip. Start/Stop sistemi, trafik ışıklarında beklerken motoru durdurduğunda, orta konsolda bulunan çok fonksiyonlu gösterge sizi bilgilendiriyor. Bunların dışında, Polo BlueMotion’ın iç tasarımındaki detaylar da teknolojileri kadar etkileyici. Birçok renk seçeneği bulunan koltuklar, modele özel bir orta şeride sahip. Çok sayıda gösterge ve düğmede çarpıcı bir görüntü sunan krom uygulamalar bulunuyor. Ayrıca yüksekliği ayarlanabilen sürücü koltuğu ve ön kol desteği, araçtaki rahatlığınızı daha da artırıyor. 1,2 litrelik TDI dizel motor Polo’ya, 75 PS güç sağlarken, 100 km’de ortalama 3,4 litrelik yakıt tüketimi değeriyle en ekonomik otomobil olma özelliğini kazandırıyor. Polo BlueMotion’un CO2 emisyon değeri ise sadece 89g/km. Ailenin sporcusu; Polo GTI 1,4 TSI motorla elde edilen 180 PS güç, standart olarak sunulan DSG şanzımanla ulaşılan 229 km/s maksimum hız ve yalnızca 5,9 lt’lik etkileyici yakıt tüketim değeri; Polo GTI İstanbul Auto Show’da performs tutkunlarını bekliyor. Polo GTI’ın CO2 emisyon değerleri de son derece düşük; 139 g/km. Polo model ailesinin en performanslısı olan Polo GTI’da sportif ayarlı şasiye, elektronik stabilizasyon programı (ESP) ve elektronik dinamik diferansiyel kilidi (XDS) entegre edilerek sportif ve güvenli bir sürüş vaat ediliyor. ‘Normal’ Polo’ya göre 15mm daha alçaltılan Polo GTI, 17 inçlik jantlarıyla da son derece göz alıcı. Polo GTI, 16 valflı 4 silindirli motoruyla, 6.200 devirde 180PS’lik bir güç sunarken, 250Nm’lik tork sağlıyor. 100km/s hıza 6,9 saniyede çıkabilen Polo GTI, 229km/s maksimum hıza ulaşıyor. Bu performansına karşılık 100km’de ortalama 5,9lt yakıt tüketimi ve 139gr/km CO2 emisyon değerine sahip olan Polo GTI bu özellikleriyle de öne çıkıyor. Tiguan yeni motor ve donanım seviyeleriyle iddiasını artırıyor Volkswagen Binek Araç’ın Fuar’daki bir başka SUV modeli, Tiguan; geçtiğimiz günlerde satışa sunulan DSG şanzımanlı 1,4lt. TSI 150 PS BlueMotion Technology'nin yanı sıra 1,4 TSI 122 PS BlueMotion Technology Sport&Style R-Line versiyonu Fuar’da tüketcilerle buluşuyor. Ön ve arka tasarım detaylarıyla da dikkat çeken Volkswagen Tiguan, 4.43 metrelik uzunluğu ve 1.81 metrelik genişliğiyle de kompakt SUV sınıfının boyutlarını yeniden şekillendiriyor. Geniş bir yaşam alanı sunan Volkswagen Tiguan’ın 470 litrelik bagaj hacmi, arka koltuklar katlandığında 1510 litreye kadar artabiliyor. Geniş bir diz mesafesi sunan konforlu arka koltuk sırası ise 16 cm ileri geri hareket ettirilebilir yapısıyla farklı yükleme ve taşıma kombinasyonları için elverişli alt yapıyı sunmayı başarıyor. Volkswagen’in dört tekerlekten çekiş sistemi 4MOTION’ın yeni nesliyle donatılan Volkswagen Tiguan, arazide veya bozuk zeminli yollarda Haldex kavrama sistemiyle güvenli sürüşü hedefliyor. Her açıdan zengin standart donanımlar “Trend&Fun”, “Sport&Style” ve "White Night" adı verilen 3 farklı donanım paketiyle satışa sunulan Volkswagen Tiguan’ın baz donanım versiyonundan itibaren zengin güvenlik ve konfor özelliklerine yer veriliyor. Volkswagen Tiguan’ın Sport&Style donanım paketinde ABS, EBD, EDL, MSR, ASR, DSR, 6 adet havayastığı, Auto Hold fonksiyonu, elektrikli ön ve arka camlar, 6,5” renkli dokunmatik ekranlı MP3 özellikli Radyo-6'lı CD değiştiricili müzik sistemi, çift bölgeli tam otomatik klima "Klimatronik", yüksekli ayarlı spor ön koltuklar, elektromekanik park freni, %65 oranında karartılmış arka ve arka yan camlar, krom tavan rayları, ön sis lambaları ve park mesafe sensörleri standart olarak sunuluyor. Daha üst donanım paketi olan ve sadece "şeker beyazı" gövde renginde sunulan "White Night" modelinde ise ise Bi-Xenon farlar, 18" "New York" alüminyum alaşımlı jantlar, panoramik açılır cam tavan ve R-Line arka spoyler gibi donanımlar standart olarak sunuluyor. 210 PS’lik performans makinası Scirocco GTS Volkswagen’in sportif modellerinden biri olan Scirocco’nun GTS versiyonu İstanbul Autoshow'da sergileniyor. 210 PS’lik gücüyle Scirocco ailesinin sportif karekterini vurgulayan Scirocco GTS, kaput, tavan ve bagaj kapağı üzerinden akan yarış şeritleri ile 70'li ve 80'li yılların yarış otomobilleri tarzında tasarlanmış arka spoyler ve bagaj kapağıyla son derece ilgi çekiyor. Kırmızı fren kaliperleri, özel olarak tasarlanmış ön ve arka tamponlar, yan eşikler, gövde renginde yan etekler, 18-inç 'Thunder' sportif alüminyum alaşımlı jantlar, difüzör ve GTS logosu, bu özel Sciroccu’yu sıradışı bir görüntüye kavuşturuyor. Siyah ve kırmızı renklerin hakim olduğu iç mekan, Scirocco GTS’in dinamik yapısını vurgularken, efsanevi; golf topu şeklinde tasarlanan vites topuzu da Scirocco GTS ile tekrar geri dönüyor. Tasarımı teknolojiyle buluşturan Yeni Volkswagen CC 2012 yılında Türkiye yollarıyla buluşan, bir coupé’nin cazibesinden hoşlanan, aynı zamanda 5 kişi ve 4 kapı için sağlanan iç mekân konforuna önem verenler tarafından son derece beğeniyle karşılanan Yeni Volkswagen CC de Fuar’da yerini alıyor. Genişletilmiş standart donanım ve aksesuar yelpazesiyle daha da ayrıcalıklı bir hâle gelen Yeni Volkswagen CC’nin standart donanım yelpazesinde Bi-Xenon farlar, statik viraj farları ve yeni LED stop lambaları mevcut. Yorgunluk tespit sistemi (Fatigue Detection), RCD 510 radyo-CD değiştirici, paslanmaz çelik kapı eşiği kaplamaları ve ilave eksenel ayar özellikli, güvenli koltuk kafalıkları (Ön koltuklar) da standart olarak sunuluyor. Gelişmiş sürüş destek sistemleri, Yeni Volkswagen CC’de öne çıkan özellikler arasında yer alıyor. Yeni Volkswagen CC, dünyada ilk kez şerit takip asistanı ve şerit değiştirme asistanı teknolojilerini birleştiren yeni teknoloji ‘Şerit Takip Asistanı Plus’ı opsiyonel olarak sunuyor. Yeni Volkswagen CC’de konfor da entegre masaj işlevli ‘havalandırmalı koltuk’la ideal seviyeye çıkarılıyor. Yeni Volkswagen CC Türkiye’de 1.4 TSI 160 PS benzinli ve 2,0 TDI BlueMotion Technology 170 PS ve 2,0 TDI BlueMotion Technology 140 PS seçenekleriyle sunuluyor. Yeni Volkswagen CC’nin 2,0 TSI 210 PS benzinli versiyonu ise sipariş üzerine getirilecek. Commonrail direkt enjeksiyonlu 170 PS gücündeki dizel motorlu seçenekte, Start/Stop sistemi ve fren enerjisi geri kazanımını sağlayan rejenerasyon modu standart olarak sunuluyor. 6 ileri DSG şanzımanla sunulan Yeni Volkswagen CC 2,0 TDI 170 PS BlueMotion Technology, 0’dan 100 km/s hıza 8,6 saniyede ulaşabiliyor. 350 Nm tork üreten ve 220 km/s maksimum hıza sahip bu versiyonun ortalama yakıt tüketimi 100 km’de 5,5 lt ve CO2 emisyonu ise sadece 144 g/km. Devrim niteliğindeki çift şarjlı ve direkt benzin enjeksiyonlu 1,4 TSI 160 PS motor ise, 240Nm tork sağlıyor. Bu güç ünitesiyle 0-100km/s hızlanmasını 8,5 saniyede tamamlayan Yeni Volkswagen CC, 222 km/s maksimum hıza sahip. Bu başarılı performans değerleriyle birlikte 100km’de ortalama 6,9 lt yakıt tüketimi değerine sahip olan Yeni Volkswagen CC’nin CO2 emisyonu da 159g/km. Volkswagen ürün gamının en etkili modellerinden biri: Jetta Volkswagen’in en çok satılan modelleri arasında yer alan Jetta İstanbul Autoshow’da markanın önemli silahlarından biri olmaya aday. Volkswagen’in 1,2 TSI teknolojisine sahip 105 beygir gücündeki motoru, gerçek bir sürüş keyfi sunan performans sergilerlerken diğer yandan benzinli motorlar için yakıt tüketiminde çarpıcı tasarruf değerleri sağlayarak kullanıcının her türlü ihtiyacına cevap verebiliyor. TSI teknolojisi düşük CO2 emisyon değerleri ile çevreye karşı duyarlı bir duruş sergiliyor. Yenilikçi ve çağdaş tasarım anlayışından sportif sürüş keyfine kadar Volkswagen marka ruhunun tüm özelliklerini yansıtan Jetta Volkswagen tasarım DNA’sının son örneği. En yenilikçi tasarım teknolojileriyle geliştirilen Jetta, yüksek performansı ve kusursuz tasarımını sınıfındaki en yüksek güvenlik ve konfor özellikleriyle birleştirerek tüketiciye sunuyor.

Malum oyun need for speed most wanted ın piyasaya düşmesi ile birlikte kendime bu direksiyon kumandasını almayı düşünüyorum aranızda bunu kullanmış arkadaşlar var ise tavsiye ederlermi yada başka bir ürün önerirlermi diyerekten bir sorayım didim http://www.logitech.com/tr-tr/gaming/wheels/driving-force-gt Birde videosunu koyayım.

HYUNDAI’NİN SU, HAVA VE TOPRAKTAN HAZIRLANAN ÜÇ ELEMENTİ İSTANBUL AUTO SHOW 2012’DE Hyundai’nin su, hava ve topraktan esinlenilerek yaratılan 3 farklı otomobili, kapılarını 1-11 Kasım 2012 tarihlerinde ziyaretçilere açan olan İstanbul Auto Show 2012 – 14. Uluslararası Otomobil Fuarı’nda boy göstererek ilgi odağı oldu. Hidrojenle çalışan ve sadece su açığa çıkararak çevreyi hiç kirletmeyen yakıt hücreli ix35 Fuel Cell, markanın gelecekteki tasarım ve teknoloji felsefesini yansıtan ve doğadaki nesnelerden dizaynı oluşturulan elektrikli i-oniq konsepti ve Hyundai’nin rüzgardan ilham alınarak hazırlanan yeni nesil Santa Fe modelleri ilk kez Türk tüketicisiyle buluştu. Hyundai standında ayrıca Türkiye’de üretilen ve tüm Avrupa’ya ihraç edilen Yeni i20, Mart ayında satışına başlanan Yeni i30 ve wagon versiyonu i30 CW, navigasyon sistemli yeni donanım paketleriyle satışa sunulan Elantra, ait olduğu segmentte tüm ihtiyaçlara cevap veren Accent Blue, prestijin simgesi i40 ve SUV segmentinde tüm dengeleri değiştiren ix35 gibi model yelpazesinde yer alan tüm araçlar da 2’nci Salon’daki Hyundai standında yerini aldı. Hyundai ix35 Fuel Cell Hyundai, Eylül ayı sonunda yapılan Paris Otomobil Fuarı’nda, ix35 Fuel Cell (Yakıt Hücreli Elektrikli Araç) modelinin 2012 sonunda seri üretimine başlayacağını ilk kez duyurdu. Hyundai böylece “zero-emission” olarak adlandırılan ve sıfır emisyon salımı sayesinde çevreye hiç zarar vermeyen araçların seri üretimine ilk başlayan üretici olacak. Global otomotiv endüstrisinde devrim niteliği taşıyan bu açıklamanın başrol oyuncusu olan ix35 FCEV, Paris’ten sonra ilk kez İstanbul Auto Show’da Türk tüketicisinin karşısına çıktı. Gelişmiş teknolojiyle üretilen ix35 Fuel Cell, sadece hidrojen ile çalışıyor. Yakıt hücreleri bu hidrojeni elektriğe dönüştürerek aracın hareket etmesini sağlıyor ve bu işlem sonucunda hidrojen ile oksijenin tepkimeye girmesi nedeniyle sadece su açığa çıkarak çevreye hiç zarar verilmiyor. Hyundai ix35 Fuel Cell, aslında sürüş özellikleri ve performans olarak standart ix35 ile aynı, ancak günümüzdeki elektrikli araçlardan daha verimli. Hidrojen dolumu yine yakıt dolumu gibi birkaç dakika süren ix35 Fuel Cell, 0’dan 100 km/s hıza 12,5 saniyede ulaşıyor, maksimum 160 km/s hıza çıkabiliyor ve arada başka bir doluma gerek duyulmaksızın tam 588 km yol yapabiliyor. Hyundai i-oniq Concept Hyundai’nin gelecekteki tasarım ve teknolojisinin ilk ipuçlarını veren ve doğadan esinlenilerek tasarlanan i-oniq konsepti, İstanbul AutoShow 2012’nin en çok dikkat çeken otomobillerinden biri oldu. Hyundai’nin yeni nesil modellerinin atası olan i-oniq Concept, spor hatcback tasarıma sahip bir otomobil. 1.0 litrelik 3 silindirli benzinli motoru ile 61 PS güç üreten i-oniq, benzinli motorla aynı şanzıman üzerinden güç aktaran elektrik motoru ile birlikte, toplam 109 PS güç elde ediyor. Bu sayede sadece elektrik motoru ile 120 km menzile sahip olan i-oniq’in menzili 700 km’ye çıkmış oluyor. Sadece 45 g/km emisyon değerine sahip i-oniq, 145 km/s maksimum sürate ulaşabiliyor. Hyundai Santa Fe Hyundai’nin SUV segmentindeki üstün tecrübesini ortaya koyan Santa Fe, baştan aşağıya yaratılan üçüncü nesliyle İstanbul Auto Show 2012’de Hyundai standında yerini aldı. Tasarımı kadar motor seçenekleri, yüksek teknolojisi ve konfor ekipmanlarıyla da tüm dikkatleri üzerine çeken Yeni Santa Fe’nin fuarın en çok ilgi gösterilen araçlarından biri oldu. Hyundai’nin akıcı tasarımı doğrultusunda rüzgardan ilham alınarak dizayn edilen ve “Storm Edge” felsefesine sahip olan yeni Santa Fe, bir önceki jenerasyona göre daha uzun, daha geniş ve daha yüksek. Çok daha kaslı, agresif ve karakter sahibi bir görünüme sahip Yeni Santa Fe, alçaltılmış tavan çizgisi ve daha eğimli ön camı ile dikkat çekiyor. Hyundai’nin akıcı tasarım felsefesi ile dizayn edilen Yeni Santa Fe’nin, heybetli ama bir o kadar da dinamik bir görünümü bulunuyor. Yeni Santa Fe, tüm dünyada güçleri 174 PS ile 294 PS arasında değişen 6 motor seçeneği ile piyasaya sunulacak. Motor seçeneklerine göre gücünü 2 ya da 4 tekerden çekiş sistemi ile yola aktarabilen Yeni Santa Fe, yol durumuna ve sürüşe göre ön ve arka akslarda güç dağılımını otomatik olarak gerçekleştiriyor. Arka kısımdaki otomatik yükseklik ayarı sayesinde Yeni Santa Fe aracın stabilitesini en iyi şekilde sağlarken aynı zamanda konfordan da ödün vermiyor. Bugüne kadar tüm dünyada yaklaşık 3 milyon adetlik satış adedine imza atan Santa Fe, Avrupa’da da toplam 350 bin adetlik satışa ulaştı. Yeni Santa Fe ile bu rakamların daha da artırılması hedefleniyor. Hyundai Elantra Hyundai’nin bugüne kadar en çok satılan modellerinden biri olan ve markanın dünya çapındaki gelişiminin en temel örneği konumundaki Elantra, tamamen yenilenen tasarımı ve gelişen teknolojisi ile Türkiye’de satışa çıktığından beri sınıfının en iddialı otomobillerinden birisi oldu. İstanbul Auto Show 2012’de en fazla talep gören Hyundai modellerinden biri olan Elantra, aynı zamanda yeni donanım paketi ve navigasyon seçeneğiyle artık çok daha fonksiyonel. Kısa sürede satılmaya başlandığı ülkelerde bir çok ödül kazanan Elantra, özellikle otomotiv sektöründe en çekişmeli rekabetlerin yaşandığı Amerika Birleşik Devletleri’nde rakiplerine karşı büyük başarılar elde etti ve 2012’de Yılın Otomobili seçildi. Birçok bağımsız kuruluş tarafından “En İyi” mertebesinde ödüllendirilen Yeni Elantra, düşük yakıt tüketimi ve sorunsuzluğu ile otoritelerden geçer not aldı. Yeni versiyonunda Style donanım paketinde RDS ve Bluetooth’lu müzik sistemi kullanılan Elantra, Tune donanım seviyesindeyse artık Türkiye şartlarına uyumlu olan navigasyon sistemiyle sunuluyor. Markanın karakteristik çizgileri ile sportif ve şık bir tasarıma ulaşan Elantra, 1,6 litrelik 132 HP gücündeki benzinli motor seçeneğine sahip. 6 kademeli düz veya yine 6 kademeli otomatik vites seçeneğine sahip Yeni Elantra, 4530 mm’lik uzunluğa, 1775 mm’lik genişliğe ve 1445 mm’lik yüksekliğe sahip. Dış boyutları ile paralel olarak dingil mesafesi de uzatılan Yeni Elantra’nın bu sayede iç mekanında geniş bir yaşam alanı elde edildi. Bu sayede önde ve arkada sınıfının en uzun diz ve omuz mesafesinin sunan Yeni Elantra, 485 litrelik de bagaj hacmi ile rakiplerinin karşısında öne çıkıyor. Hyundai i30 Akıcı tasarım anlayışı çerçevesinde diğer güncel Hyundai modelleri gibi doğadan esinlenerek tasarlanan Yeni i30 için Hyundai Motor Europe Baş Tasarımcısı Thomas Bürkle; “Yeni i30’un tasarımında güçlü, akıcı ve keskin çizgilerle hem hareket halinde hem de durağan halde otomobilin etkileyici bir görünüme bürünmesini sağladık. i40 ile aynı DNA’nın ürünü olan tasarım segmentinin gereği olan sportif dokunuşlarla sonuçlandı” demişti. Yeni Hyundai i30 aynı zamanda markanın karakteristik yüzü altıgen ön panjur tasarımına da sahip. Türkiye’de hatchback ve cross wagon olmak üzere iki farklı gövde tipine, benzinli ve dizel olmak üzere de iki farklı motor seçeneğine sahip olan Yeni i30’un dizel motoru 128 HP, yüksek performansla düşük yakıt tüketimini bir arada sunan direkt enjeksiyonlu benzinli motoru 135 HP maksimum güç üretiyor. Yeni i30’un en iddialı motor seçeneği değişken geometrili turbo beslemeye sahip dizel ünite. Fuara katılan ziyaretçiler en fazla ilgi gösterdiği 128 HP güç üreten Yeni i30 dizel, 10.9 saniyede 0’dan 100 km/s hıza ulaşıyor. Yeni i30’da gizli arka kamera, elektronik park freni, üç farklı sürüş modu sunan FLEX STEER direksiyon, cam tavan, altı havayastığı ve ESP gibi rakiplerine üstünlük sağlayan zengin donanım paketleri dikkat çekiyor. Hyundai i20 Hyundai’nin Avrupa Ar&Ge Merkezi Rüsselsheim’da Avrupalı müşteriler için özel olarak tasarlanan ve Hyundai Assan İzmit Fabrikası’nda üretien Yeni i20, ilk defa bu yıl Cenevre Otomobil Fuarı’nda gösterilmiş ve Mayıs ayında da Türkiye’de satışa sunulmuştu. Sadece ülkemizden tüm Avrupa’ya ihraç edilen i20, Hyundai’nin B Segmenti’ndeki başarılı temsilcisi konumunda. Yenilenen özellikleriyle ülkemizde de büyük beğeni toplayan i20, İstanbul Auto Show’da da ziyaretçilerin ilgisiyle karşılaştı. Hem dış tasarım hem de iç mekanda değişikliklere gidilerek çok daha modern ve yenilikçi bir görünüme kavuşan Yeni i20, özellikle genç müşterilerin tercihi olmayı hedefliyor. Bir önceki i20’nin başarılı şasisi üzerine geliştirilen Yeni i20, sadece tasarım anlamında değil, yüksek teknolojisi, artan konforu ve segmentinde çağ açan donanımlarıyla da yenilikçi yüzünü sergiliyor. Yeni i20, 1,2 litre ve 1,4 litrelik benzinli motorlar ile 1,4 litrelik dizel motora sahip. Tüm motorlar bir önceki jenerasyon i20’den baz alınırken 1,2 litrelik benzinli motorda kullanılan D-CVVT (çift değişken zamanlamalı subap) teknolojisi ile gücü 78 PS’den 85 PS’e çıkartıldı. 1,4 litrelik benzinli motor 100 PS, yine 1,4 litrelik dizel motor ise 90 PS güç üretiyor. 1,2 litrelik benzinli motor 5 ileri düz, 1,4 litrelik dizel motor ise 6 ileri düz vites ile tercih edilebilirken 1,4 litrelik benzinli motor 6 ileri düz veya 4 ileri otomatik vites seçenekleri ile satışa sunuluyor. Hyundai Accent Blue İlk defa 1976 yılında Pony adıyla üretilen ve bugüne kadar dünya çapında en çok satılan Hyundai modeli unvanını elinde tutan Accent, yedinci neslinde “Accent Blue” adıyla, Hyundai’nin ilk kez uygulamaya başladığı 5 Yıl Üçlü Bakım paketiyle Türkiye’de satışa sunulduğundan beri ilgi odağı olmaya devam ediyor. İstanbul Auto Show’da Hyundai standının ilgi gören modellerinden birisi olan Accent Blue, Hyundai’nin son modellerinde uygulanmaya başlanan akıcı tasarım felsefesiyle tasarlanarak üretildi. Bunun temelinde, Yeni Accent Blue’nun hem iç hem de dış tasarımına damgasını vuran, “Dinamizmde Sadelik” anlayışı yer alıyor. Dış görünümdeki Coupe tarzı Sedan tasarımı, Yeni Accent Blue’nun hatlarını şekillendiriyor. Bir kartalın gözlerini andıran ön farlar, otomobile ayrıcalık kazandıran “L” şeklindeki sis farları ve markanın karakteristik altıgen ızgarası, Yeni Accent Blue’nun ön tasarımını belirliyor. Yeni Accent Blue’nun sade ama bir o kadar da heybetli duruşu, ön sis farlarından arka stop lambalarına kadar uzanan çizgiyle tamamlanıyor. Karakteristik Hyundai çizgileri Yeni Accent Blue’nun iç mekanında da kendini gösteriyor. Y formundaki ön konsol sürücüye denge hissi sağlarken, iç mekanda kullanılan yeni tip gösterge paneli, parlak siyah ve metalik renkler, otomobile yenilikçi ve teknolojik bir görünüm kazandırıyor. Hyundai i40 Dünyanın en hızlı büyüyen otomotiv markası Hyundai, Avrupa için özel olarak geliştirdiği i40’ın sedan versiyonunu Türkiye’de satışa sunmuş ve D segmentine taze bir soluk getirmişti. Hyundai i40; üstün teknolojisi ve güvenliği, mükemmel konforu, ekonomik ve çevre dostu motor seçenekleri ve yüksek kalitesiyle Hyundai’nin yeni prestij simgesi olurken fuardaki önemli yıldızlardan birisiydi. Hyundai’nin doğadan ilham alarak hayat verdiği akıcı tasarım felsefesi, i40’ta da kendisini fazlasıyla belli ediyor. Markanın kimliğini taşıyan altıgen ön ızgara, şu an güncel model yelpazesinde bulunan i20, i30, ix35, Accent Blue ve Elantra’da olduğu gibi i40’ta da hemen dikkat çekiyor. Öndeki sis farlarına entegre LED gündüz farları, profilde yükselen ve sportif bir duruş kazandıran omuz çizgisi ve LED arka stoplar, i40’ın yüksek prestijini simgeliyor. Hyundai i40’ın tasarımındaki anahtar kelimeler “Modern Akıcılık” ve “Premium Esinti” olarak belirtiliyor. Akıcı tasarım anlayışı çerçevesinde, gövdeyi kanat tarzındaki detaylarla sofistike bir görünüme kavuşturan tasarım ekibi, i40’a aynı zamanda güçlü ve modern bir görünüm de kazandırdı. Hyundai ix35 Hyundai’nin 2010 yılında piyasaya sunduğu ix35 modeli, SUV-C segmentinin en çok tercih edilen araçlarından biri olarak başarıdan başarıya koşmaya devam ediyor. Hyundai’nin Almanya’daki Tasarım Merkezi’nde doğadan esinlenilerek yaratılan yeni tasarım anlayışı doğrultusunda hazırlanan ix35, suyun akıcılığıyla birlikte doğada bulunan sert maddelerin yapısını bünyesinde topluyor. Gelecekteki Hyundai modellerinde de daha da estetik bir şekilde kullanılacak olan bu dinamik, sportif ve yenilikçi tasarım, özellikle ön taraftaki altıgen radyatör ızgarasında, geniş yüzeylerde, keskin hatlarda, profildeki “çift Z” şeklindeki karakter çizgilerinde ve yere yakın olan agresif duruşunda kendini fazlasıyla hissettiriyor. ix35’in tasarımında ilk bakışta altıgen radyatör ızgarası, panoramik cam tavan, yeni tip ön farlar, sis lambaları ve arka stoplar dikkat çekiyor. Hyundai ix35’in 4410 mm’lik uzunluğu, 1820 mm’lik genişliği ve 1670 mm’lik yüksekliği ve 2640 mm’lik dingil mesafesi bulunuyor. 1.6 litrelik benzinli ve 2.0 litrelik dizel motorlarla satışa sunulan ix35, manuel ve otomatik şanzımanlara da sahip.

Buradaki soruların cevabını kendi başlıklarında cevaplamaya çalışacağım. Bu bittikten sonra fotolar düzenlenecek ardından update.

Update geldi.

alınacak en güzeli bence bu

Ahmet 3,5" düşünürsen bende var biliyorsun.Sen istersin belki diye ilan açmadım sahibindene falan.

Beyler Göstergedeki Donma sorununu genelde uzun yol yolculuklarında yaşıyorsunuz...Ekran tamamen donuyor ve görüntüler gidiyor...Öte yandan vites yükseltme uyarısı çıkıyor ya,o da donuyor ..Hatta şehir içinde bile donuyor..eğer o durum var ise göstergenizde uzun yolda da tamamen donma sorunu yaşarsınız yüzde 99 oranında haberinizde olsun..Uzun yol yaparken bakın göstergelerinize..Bazı göstergelerde yakıt ölçümlerini hatalı yazıyormuş..Böyle bir problem de yaşayabilirsiniz...

Anten ok. Ozan; istanbula gittiğimde alıcam. Kartı da ingiltereden alıcam büyük ihtimalle.

Güzel araç ama içini beğenmedim.

Sizdeki kameranın 5" ekrana direk girişi var; modül istemeden çalışıyor olabilir mi acaba?

Tesla araca ve aküye 8 yıl garanti veriyor

ferhat bende force gt var çok memnunum grand trismoda eşsiz bir sürüş deneyimi katıyor insana grand trismo biraz sabır isteyen ve gerçek profesyonel beceri gerektiren bir oyun direksyonun yola verdiği tepkiler çok güzel güçlü araba kullanma imkanı sağlıyor resmen aynı konsol tdu test drive ultimate 2 de de çok güzel performans gösteren yarı simülasyon yarış oyunudur edindiğin need for speed serisi grafik tasarımı açısından özellik göstermekte olan oyunlardır tavsiye ettiğim bu iki oyun bu konsolda gerçeğe çok yakın değerler sunan bir deneyim kazandırıyor.insana ben debriyajlı düzeneği ilk seçenekten 3 kat pahallı olduğu için tercih etmemiştim ama her ikiside çok başarılı oyun konsolları

Biraz önce teslim aldım şu an kolumda

direk bundan al , valla evde oyunu oynarken terleten tek setup

Birde şu bataryalarda dolum sefer süresini arttırsalar çok iyi olucak.Önceki spor modelinde ortalama 130 dolum sonra batarya ömrü doluyordu. Bundada renault un elektrikli araçlarındaki gibi abonelik sistemi vardır heralde.

Arkası pek bir Aston andırdı bana. Onun dışında mükemmel. Az yakar çok gider yeterli menzile sahip, pnömatik süspansiyon benim bildiğim en iyi yol tutuşu sağlayan süspansiyon sistemlerinden birisi. Doğaya önem ve spor araç sevenler için ideal.

50,000 dolara süper araba bence. Ama o içindeki ekran nedir. Tamam büyük ekran günümüzün trend akımı da bu da abartılı olmuş. Tesla ısrarla elektrikli araç üretmenin peşinde. Bu ve benzer tasarımlarla (bu gerçekten güzel bir tasarım bence) petrol ile çalışan motor koysa, daha çok satıp karlılık oranını arttırmaz mı? Bu sayede de elektrikli araç üretimi için ar-ge ye daha fazla yatırım yapabilir diye düşünüyorum.

Eve ipad almaya gerek kalmamış

arkadaşlar bende var bu sistem yeni aldım kamarası modülü ancak elimdeki ekran 4.2 oldugu için olmuyor çünkü 4.2 de bir adet soket yeri bir adet de anten girişi var ama 5.0 da 1 soket 3 anten girişi var be buların 1 tanesi kamera için şimdi 5.0 ekran bekliyecegim geldigi zaman takmayı düşünüyorum

Ooo şimdi gönül rahatlığıyla gösterge nasıl takılır ki..

Ozan bu bahsettiğin şikayeti yine forum içinde okumuştum çözüm olarak yanlış hatırlamıyorsam durdurup (aracı stop edip) yeniden çalıştırıldığında sistem düzeliyor denilmişti...

Donma yazılımsal değil,daha çok içerdeki elektronik tablonun sorunlu olmasından,yazılımsal olursa donma anında arabanın da çalışmaması lazım,oysa araba çalışıyor ama ekran donuk kalıyor...Gösterge ekranındaki bir diğer arıza ise hız ve devir göstergelerinin takılması ki o zaman sıkıntı daha da büyük oluyor....Düzeltilmesi için gövdeyi açmanız lazım...

Sony panel ve çerçeveye henüz fiyat biçmemiş...Fakat paneller dediğim gibi defolu,o yüzden en fazla 30-40 TL eder,piyano black yüzeyde ve tuşlrda çizikler var,çok önemli çizikler değil ama pimpirikli ve takıntılıysanız dert edebilirsiniz..Çerçevede ise genelde havalandırma ızgaralarının gri ön yüzeylerinde çiziklr var...O da en fazla 70-80 eder kanaatindeyim,çünkü defolar işi bozuyor..Göstergelerde sorun yok ama...Fakat gösterge ekranı elektronik,belki onun da çalışmasında sıkıntılar vardır,şans işi...Göstergede sorun çıkrsa paranızı geri iade ediyor....Tanav lambaları,plaka ışığı ve klimada ise çizik vs göremedim....Sağlam duruyorlardı....

Bi ara yazılım olayını düşünmüştüm ama sonra unutmuşum ios6ya geçince cortlamış demekki Bi daha bende beceremem %99.99

Günlük kirası 30bin dolar abiler Biz neden yırtıyoruz kendimizi ohh f1 iyiki gitti çürüsün o pist diye Körfez pistine gidebiliriz ama organizasyon olursa! Araç başı 150 tl idi en son B18 CR swaplayalım hemen