Liderlik Tablosu

Yeni S-MAX Concept geleceğin spor etkinliği aracı (SAV) için Ford'un vizyonu ortaya koymaktadır. S-MAX Concept güncel model üzerine inşa edilmiştir fakat daha şık tasarım ve detaylı işçiliğe sahip,bununla birlikte ileri teknolojileri barındırıyor ve daha esnek iç mekan sunuyor. Bağlanabilirlik ve sağlıklı yaşam özellikleri içeriyor bunlar; SYNC, My Ford Touch, Ford EKG Nabız İzlemeli Koltuk ve Glikoz Seviye İzleme sistemi. Gelişmiş güvenlik ve konfor özellikleri de ekleniyor bunlar; Araç'tan araca bilgi aktarma (trafik,kaza vb bilgileri diğer ford'lara iletir.) Akıllı Koruma Sistemi, Ön Çarpışma Yardımcısı, Çift Ekran Görüntüleme Sistemi (Bilmeyen için video ekliyorum) ve gelişmiş aktif park yardımcısı. Son olarak motor; yeni 1.5-litre EcoBoost motor, dinamik sürüş ve verimlilik sunuyor. (Mondeo kategorisinde detay mevcut) Şimdi Konsept araca bakalım aşağıda ise yukardaki özellikleri açıklamaya çalışacağım Yani terk etmeyin sayfayı Ford, bugün keskin tasarımlı daha akıllı teknolojili ve premium işçiliğe sahip olacak S-max'in konsept'ini tanıttı. CEO diyorki; “Our new S-MAX Concept takes that unique appeal to the next level with Ford’s latest design and technology innovations for a new generation.” Türkçesi; Bu konsept ford'un gelecek nesil son dizaynını ve teknolojisini içeriyor. Ön cam dizaynı S-Max'in yeni karakteristiği olacak Bu şık silüetli araç 4 koltuklu'dan 7 koltuğa kadar ayarlanabiliyor. Sync ve MFT'dan fazla söz etmeye gerek yok ama özetle bu gelişmiş bağlantı özellikleri aracın kalbinde yer alıyor. My Ford Touch sistemi SYNC ile araç içi wireless özelliği taşıyor yani 2. sıra misafirleriniz tabletleri ile internet keyfini yaşayabiliyor. Ayrıca SYNC AppLink sayesinde telefonunuzda ki uygulamarı da yönetebileceksiniz (detay için sitemize bakabilirsiniz) Sync ayrıca sağlık ve refah'ınızı geliştirmek için şu özellikleri sunuyor; Yukarda bahsettiğimiz Ford Nabız İzlemeli Koltuk Bu koltuk sürücünün sürücünün kalp hızı kaydeder, bu sayede uzun dönem kalp atış grafiğini size sunuyor bu kayıt olmasaydı sizin bir sağlık merkezinde kayıt yaptırmanız gerekecekti. Ayrıca detaylı açıklaması aşağıdaki video'da mevcut. Sync'nin buradaki görevi olası bir acil durumda sizin yerinize acil yardım çağırması olacak Glikoz Seviye İzleme Sistemi Bu sistem SYNC ile bağlantılıdır. Eğer arka koltukya uyuyan çocuğunuza diyabetik atak gelirse Sync sürücüyü ve anne'yi uyarır. Gelişmiş iletişim ve sensör sistemleri ile güvenliği arttıran özellikler Ford'un gelişmiş araçtan araca iletişim teknolojisi ile benzer donanımlı araçlar arasında konuşmayı sağlar, trafik, tehlikeli viraj vb bilgileri verir. Ford'un yeni Çarpışma Önleyici Sistemi artık yayaları da tanıyarak çarpışmadan frenleme yapabilecek. Aktif Park Yardımcısı mevcut sisteme ek olarak dikine de park edebilecek. Ayrıca yeni sistem park dışı destek sistemine ve Çapraz Trafik Uyarı Sisteme sahip olacak. Vitesleri kendi seçecek, ileri geri hareketi sağlayacak ve direksiyon kontrolü onda olacak. Park sonunda araçtan ayrılırken sürücüyü çapraz trafiğe bakarak uyaracak.Kapıyı aç veya açma diye Nasıl olmuş ?? 3. sıra koltuklarda ince koltuk tenkolojisi kullanılmış minimum enerji harcayarak düzenlemek mümkün olacak. Çift ekran olayına gelince, ekran sürücüye önemli bilgileri ara sıra sunacak ve bu geçişlerde yolcu film izleyebilecek.. Ford Nabız İzlemeli Koltuk - Bunu 2011'de tanıtmıştı ford şimdi sunulmaya başlanacak. Çalışma Prensibi Çift Ekran Görüntüleme Sistemi Örneğidir. Evoque'den - Dual-View Display Doğru bilgiye ilk ulaşmak isteyenlerin adresi, FocusClubTr.com sundu.. Tamamı Resmi Açıklamadır, alıntı değildir. Detay Bazı Fotolar

6 ağustos günü başladığımız tatili 25 ağustos ta bitirerek konya ya döndük. güzargah konya-karabük, karabük-zonguldak, zonguldak-yalıkavak(bodrum), yalıkavak-konya şeklindeydi. ş.içi lerle beraber 2407 km yol yaptım. araçta eşim ve ben le beraber 2 çocuk vardı, zaman zaman bu değişti. ilerde açıklarım. bagajda ise 3 valiz, bir çanta ve ıvır zıvır. öncelikle yollar gayet güzeldi, ilk aracımı duble yollara ve taş vuruklarına kurban verdikten sonra focus umun başına böyle birşey gelmemesi çok sevindirici oldu benim için. focus a gelince, 1.0 motorun performansından çok memnun kaldım. çoğu zaman 6. vites son hız limitine yakın değerlere sabitleyerek yoluma devam ettim. sadece 3 tırmanışta 5. vitese düşürmek zorunda kaldım. onuda şöyle izah edeyim. konyadan karabük e giderken, ankara ya kadar 2 yetişkin, 2 çocuk vardı. ankara da bacanağı aldık, iftarımızı yaptık, karabük e yola çıktık. ankaraya kadar yavaşlamam gereken yerler hariç hep 115 km hızla bölünmüş yollarda hız sabitleyci (hs) ile gittim. indi çıktı araba, tepe bayır bana mısın demedi. 90 kg lık bacanağı bir de valizini aldık, gerede ye yaklaşırken ki tırmanışların 3 ünde araç 5 e düşür diye ok çıktı. tabi burada hız hs ile 120.. tüketim 17 litrelerde, hız 120 den 110 a düşünce, yb 5 e düşür diye ok çıkardı. 5 e düşürünce araç 110 km gibi hızlarla bu 3 yeri tırmandı. hiç 4 e düşürmek zorunda kalmadım. bayramda 2 gün karabük te kaldıktan sonra, zonguldak a kayınbiladerin yanına gittik. karabük-zonguldak arası iniş gibi görünsede (rakım 250 den 0 a), oldukça iniş çıkışlı ve virajlı yollara sahiptir. 103 km lik bu kısa yolu 1.5 saatte gidebildik. aracımızın bence en iyi test edildiği yol zonguldak-yalıkavak yolculuğu idi. sonuçta 0 dan 0 a gidildi, 1000 metrelerin üzerine tırmanıldı, inildi. ortalama hız 88, klima yolun %90 ı kapalı, sabah 9 dan sonra açıldı; tüketim 6.2... 2 yetişkin, 3 çocuk = 300 kg + 3 valiz, 1 çantalık full bagaj..akşam saat 22:30 gibi yola çıktık, 3 moladan sonra sabah 11 de vardık. 12.5 saat.. google maps ten 3 güzargah çıkıyor ama ben afyon yolunu tercih ettim bölünmüş geniş yollarından dolayı; 964 km(maps e göre 12s 39 dk, ben bu süreyi 3 mola ile yaptım) bölünmüş yollarda hs 115 e, otobanda 125 e sabitledim. 6. vites 2750 devir 125 km/s hız.. bu arada güzargahı bilenler denizli-muğla-yatağan-milas arasının ne kadar inişli çıkışlı ve virajlı olduğunu bilir. bu yollarda kısmen düz olsaydı tüketim daha da düşerdi.... yeniçağ-ankara arasında otoban var, bacanak ve valizi inip, benim 50 kg lık oğlum araca binince, daha önce vites düşürdüğüm yollarda bu sefer araç 6. vitesle tırmandı.tabi burada 125 km hız ve 2750 devirinde önemi vardır. belki aynı yolu 6. vites 2000 devir 95 km hızla çıkamaz. güzargah ve tüketim: konya - karabük (1000 den 250 metre ye): 470 km, ort. hız: 83, tük: 6.4 ..%50 klima açık. karabük - zonguldak : 103 km, ort. hız: 75, tük: 7.5 ..klima açık. zonguldak - yalıkavak : 964 km, ort. hız: 88, tük: 6.2 ..%10 klima açık yalıkavak - konya (0 dan 1000 metre ye): 650 km, ort. hız: 83, tük: 7.2 ..klima açık benzin: 797 tl / 2407 km (220 km ş.içi) : 33.1 krş / 4.96 : 6,7 lt tüm tatil ortalaması klima 1-1.3 litre gibi fazla yaktırıyor focus 3 ile ilgili birşeyler yazmak gerekirse; araba yüklü iken virajlardaki yol tutuşu mükemmel, ama boşken arkayı gezdirmeye meğilli bunu daha önceki mesajlarda yazmıştık(tabi buna sebep aslında, virajların hız limitlerinin üzerinde dönmeye çalışmamız). konfor b sınıfı olan eski aracıma göre çok çok iyi, diğer C lere binmeden kıyaslamak istemem. titaniumdaki bel desteğine ihtiyacım vardı ama. araç ağırlığını yolda, gerek görsel gerekse sürerken hissettiriyor. görsel derken dönüşte biladerle geldik o arkamda iken dikiz aynasından bakınca focus 3 ün ne kadar oturaklı bir araba olduğu izlenimine hemen kapılıyorsunuz.basık, yere yapışan ve kaslı bir duruşu var. sürüşte ise en çok 160 a çıktım araç hafifleyip kontrolü kaybettirecek hissi vermiyor. oldukça stabil. direksiyonu hissiz diyenleri anlamak zor. yüksek hızlarda direksiyon kolay olarak 10 derecelik sağ-sol a dönebiliyor, sonrasında yeterli derecede sert. ben 115-125 lerle giderken düzde beni geçip ilerdeki rampada arkamda kalanlar herhalde gıcık olmuşlardır, birde arabanın 1.0 olduğunu bilseler kudururlardı sanırım . 1.0 motor sessiz, eski asfaltta 90 üstü hızlarda epey yol sesi alıyor. bagaj yeterli benim gibi 5 kişilik aile için bile ama şu bagaj ağzı yüzünden önce sola, sonradan sağa en son ortaya bavul yerleştiriyorsunuz, sanki yap-boz oynuyoruz belki denk gelmedi rüzgar sesi almadım yol boyunca. 0.5 litre daha az yaksaydı mükemmel olurdu. (uzun yolda 5-5.5 litre yaktım diyen arkadaşlar anlaşılan ya basmıyorlar yada içi boş yolculuk yapıyorlar, yada benim araçta sorun var , işin doğrusu dinar-çay arası düm düz ova ve 2 şeritli yol, 95 e sabitleyince hiç 6 litrenin üzerinde bir değer yazmadı, 5 - 5.7 gibiydi ) hgs etiketini sökmeden sarı kağıt bantla ön cam daki siyah gözenekli bölgeye yapıştırdım, sorunsuz okudu. zaten okuma gerçekleşince yeşil lamba yanıyor. sonra söktüm, ruhsatın içine koydum bakalım bir daha kim bilir ne zaman kullanacağım.

Dünyanın en bulaşıcı eşek şakası 1:17 ayrı bir şahane Uykunuz gelirse karışmam (:

Fiyatı sabitlenmiş arabayı bu kur hareketlerinde satmak istemiyor olabilirler. Müşteri caydırmaya da çalışıyor olabilirler. Bilmiyorum hep mi kötü düşünüyorum.

Beyaz focus için belki fikir verici olabilir. Yanlız uygulama gerçekten basit değil.Malzeme çok kaliteli değilse kaplamak çok sıkıntılı.Ben biraz ucuza getiriyim dedim pişman oldum. 2 Çeşit malzeme vardı markasına bakmadım bile ikisindende 5 cm lik parça kestik.Kalınlıkları aynıydı fakat kaliteli ve pahalı olan çekiştirdikçe lastik gibi uzuyordu diğerinde esneme payı çok azdı.Ben nasıl olsa söküp atarım hevesimi alıyım yeter dedim.Ucuz olandan yaptırdım.Ama adamlara ben acıdım valla öldüler yapana kadar ki günde en az 6-7 araç kaplıyorlar.Bu yüzden kaplama konusunda çok deneyimli değilseniz kolay ben yaparım diye işe girmeyin. Malzemeyide çöpe atarsınız canınız sıkılır.İşini iyi yapan bir yere gitmenizde fayda var.

Teşekkürler Yakup. Çok güzel; son dönemde gördüğüm en özgün iç tasarım. Bu sınıfın tek lideri S-Max, Türk halkı farkında olmasada.

Yakup önce eline emeğine sağlık... Araca gelince taktir edilecek donanıma sahip hayırlı olsun....

Haydi gidelum haydi https://www.youtube.com/watch?v=ydJ2nAKTKSg https://www.youtube.com/watch?v=p_pykI6N_Nc Çikma Yakubum çikma portakal ağacina. Düşüpta ölecesun dayanamama acina https://www.youtube.com/watch?v=SYrJ6PZYmOY nani nani ooyyy oyyy https://www.youtube.com/watch?v=OS4gI_vdlNI Deniz üstünde fenerrr https://www.youtube.com/watch?v=sMX_EuQITPw https://www.youtube.com/watch?v=JK4V3gbNaRU

Eskileri taktığında yanmiyor farlar mutlaka servise gidip bilgisayara bağlatmak gerek.

f3te kablo modifiyesi olmadan xenon çalıştırabilen yok diye biliyorum, bu kablo modifiyeleri farın içinde yapılıp orjinal tesisat korunabilir tabi ama bu farların öyle olduğunu hiç sanmıyorum. eskiye dönüşte, yapılmış kablo modifiyeleri gizlenebilir tabi ama 2dkda bulur bilen adam.

Vardır birşeyleri illa ki ama herşey alenen söylenmiyor biliyorsun. Benziyorsa verilmiştir parası alınmıştır vs. Bu dönemde bu tür şeylere hep rastlar olduk. Money Talks everywhere oldu

Firma bazında onlar satıldı fakat motor şanzuman vs şeyleri ford veriyor rover'a. Hala devam ediyor yani

euro bukadar oynayınca beklenen hareketler bunlar

Telefon açın önce ellerinde var mı ? yoksa sipariş geçtirin. Garanti olayını bilemem girmeyebilir giredebilir müşteri memnuniyeti ayağına.

sanırım TA diye bir buton var ona basın

Konu biraz ST'den uzaklaşmış. Şimdi Otosan gözlüğü ile bakınca zaten oldukça iyi satan Fiesta ve filolara dağıtılan Focus ile satış hedeflerini tutturuyor ve bununla yetiniyorlar ise marka imajını sportif anlamda arttıracak modellerin ceremesini çekmek istemeyebilirler. Seat hala arzuladığı pazar payına sahip olmadığını düşünüyorsa her kanalı pazarlama amaçlı kullanmak isteyebilir. Ancak Otosan'ın reklam politikasına bakarsak modernliği ve teknolojiyi vurgulayan bir yol izliyorlar, yani "sağlamcı" ve " beleşçi" zümrenin ötesine geçmek istedikleri ortada. Hal böyle olunca niye sportif kanalı kullanmasınlar diye düşünmeden edemiyorum. Tabii burada almak istiyorum diyen bir kaç kişiden kaçı buyur al dendiğinde gerçek müşteri olacak o da ayrı bir bilinmez. Yani araçları getirmenin yanında güzel bir reklam kampanyası da ister istemez gerekecek. Yani zor dostum zor. Gelelim Tsi motorların yağ tüketimine... Bu kesinlikle hacimden bağımsız ve tamamen motor tasarımı ile ilgili bir tercih. Belli ki yağ segmanlarını biraz daha gevşek kullanmayı tercih etmişler, belki de motorun verimliliğinin yüksek olmasının nedenlerinden biridir bu. Ama 2.0tfsi motorun dahi gerçek anlamda yağ yaktığını değişik araçlarda yakınen gördüm. Yani bu üreticinin tercihi. Açıkcası iyi giden bir motorum olsun varsın bagajmda yağ taşıyayım, bu durum beni çok rahatsız edermiydi bilmiyorum; yakıt seviyesini kontrol edip yağ doldurmak zorunda kalmadığım sürece etmezdi herhalde.

12.5 saatte Zonguldak tan yalıkavak a gitmişim. yavaş gitsem az yaksın diye bu sefer uyku gelme riski var. hızlı gidince kaza riski ama bu hız limitlerin üzerine çıkmadı. otobanda 1-2 yerde anlık 140-160 ı gördüm toplasanız 5 dk yı geçmez.

Bu biraz daha kabul edilebilir seviyede...

http://www.youtube.com/watch?v=fvW4W0NPKw0

Kuga gibi yani Şöyle birşey oluyor.

Yakup tanıtım için teşekkürler... Araçta bir Peugeot 5008 havası sezdim ama taklit edilmiş demek değil bu elbette. Ona bin basar bu. Seri üretimde koltukların böyle olmayacağını hepimiz biliyoruz, kendimizi kandırmayalım, ama inşallah olur da ben yanılmış olurum.. Konsept modellerde illa böyle fütüristik tasarımlar kullanacaklar, seri üretime gelince de merhaba anam babam koltular Şu ekranın üzerinden gelip önünden aşağı uzanan cam parçayı anlayabilen beri gelsin.. o ekrana nasıl dokunulacak? o cam ne işe yarayacak? Gördüğüm kadarıyla vites topuzu ve el freni yok, güzel görünüyor... Bu kadar eleştirdiğime bakmayın, gerçekten beğendim...

Biraz fazla gelecek için düşünmüşler sanki. Ama böyle arabam olsa evi satar arabada yaşarım

Bana nescafe borcun var

Öyle şey mi olur abi 1.0 eb yakıyor mu? 1.4 astra yakıyor mu? 1.2 tsi yakıyor mu? bir sürü motor var Silindir hacmi ile alakası yok bunu demek istiyorum.

hayırlı olsun aracınız. kazası yok ise iyi fiyata almışsınız.

Diğer başlıkta yazdıklarımı burada da paylaşayım: Taktıralı 3 hafta oldu. Dolayısıyla detaylı şekilde değerlendirme fırsatım oldu. Tekrar ifade edeyim benim taktırdığım Ford Otosan'ın Daichi sistemidir (1800TL). Değerlendirmelerimi aşağıda paylaşmak istedim: Öncelikle benim için çok önemli olan müzik kalitesi son derece kötü. Ford'un standard sistemi çok daha iyi ses veriyordu. Sadece bu sebepten eski sistemi geri taktırmayı bile düşünüyorum. Ancak belirteyim hard rock dinleyen biri olduğum için ses sistemi benim için çok önemli olduğundan bu değerlendirmeyi yapıyorum. Pop dinleyen müzikteki tonları ayrı ayrı duyma derdinde olmayan biri için önem arzetmeyebilir. Benim için çok önemli olan sesli komut sistemi desteklenmiyor. Açıkçası sesli komutla klima veya radyo açma gibi fonksiyonları zaten pek kullanmıyordum ama bütün telefon aramalarımı sesli olarak yapıyordum ve telefon defteri arama sıkıntısına girmiyordum. Örneğin "evi ara" diyerek arama yapabiliyordum. Artık bu fonksiyon çalışmıyor. Buna çok sinirlendim, çünkü taktırmadan önce özellikle sormuştum sesli komut sisteminin desteklenip desteklenmediğini. Çalıştığını teyit etmişlerdi ancak Otosan'da bu işin genel sorumlusu ile görüştüm henüz desteklenmediğini belirtti. Ekran kalitesi ve dokunmatik fonksiyonu tatmin edici. Navigasyon ekranı ve sesli yönergeler fena değil. Ancak POI'ler (tanımlanmış binalar) yetersiz kalmış. Örneğin Nüfus Müdürlüğü gibi önemli bir devlet dairesini bulamadım. Ana menü ekranı güzel ancak media player ekranı çok çok iptidai. (ekran görüntülerini atacağım). Radyo ekranı ise güzel tasarlanmış. DVD'yi yolda giderken açamıyorsunuz. Güvenlik önlemi olarak menüye kısıtlama koymuşlar. DVD'yi araba kullanırken izleyecek halim yok. 1,5 yaşında kızım var o izlesin istiyordum. Ama mümkün olmuyor maalesef. Araba çalışırken DVD çalışmayacaksa ne diye var ki bu fonksiyon? Genel değerlendirme olarak şunu söyleyebilirim; yazılımsal ciddi sıkıntıları var. Bunlar güncelleme ile düzeltilse dahi müzik ses kalitesi düzeltilemeyeceğinden ben taktırmazdım. Orjinal olmayan sistemlerde galiba kaçınılmaz bir durum bu! Ben orjinal sistemii bekleyin derim.

Arkadaşlar çatlaklar en dış kaplamada, lastiğin sağlamlığını ciddi anlamda etkilemez. Dikkatli kullanmak gerekir, ama gider. Zaten iç duvardaki zedelenme balonlaşmaya neden olur.

Yakıt güvence sistemi kartı Sunpet'de de geçerli... Bildik markaların yakıt kaliteleri fark edilir bir afrk göstermiyor. İyi işletilen ve iyi denetlenen istasyon en önemlisi, ürünün kalitesini etkileyecek işlemelerin %90'ını istasyonda gerçekleşir. Kesinlikle... Yani şehir efsanesi. Motorlarımız 95 oktana göre ayarlı, 97 oktan daha fazla para harcama dışında bir getirisi olmaz.

Tam da anlatmak istediğim şey bu, bu kadar yakın değerler farklı değişkenlerin etkisini nesnel olarak değerlendirmek mümkün değil. Hız sabitleyiciden ekonomik kullanmak elbette mümkün, yol şartlarına göre hızınızı değiştirdiğiniz anda bile bu ekonomiyi sağlarsınız. Tüketiminiz çok iyi bu arada. 5.vites 6'dan ekonomik diyenler için şu kadarını yazıp konudan çekileyim: Yıllardır yapılan ARGE çalışmaları ve binlerce km sürüş testleri ile elde edilmiş verilerle üretici tarafından kullanılan, çok sayıda bağımsız tüketici kurumu tarafından da onaylanan ve ekonomik sürüş müfredatlarının ana konusu olmuş olan bir "gerçeği" bende böyle değil diye değiştirmeye çalışıyorsanız bir yerlerde bir yanlışınız var demektir.

Yalıt güvence sistemini fazla abartmaya gerek yok, kuruluşun sizi kendine bağlamak için başvurduğu bir göz boyama yöntemi. Herhangi bir akaryakıt markasını kullanabilirsiniz, satış fişini en az depoyu tüketene kadar saklayın, yakıttan kaynaklanan ve kanıtlanabilir bir arıza olduğunda akaryakıt firmasına başvurabilirsiniz, bu süreçte mutlaka yakıt örneğinin alınması lazım. Akaryakıt firmaları bu konuda oldukça duyarlı davranıyorlar ve yakıt kaynaklı arızanın giderilmesine destek oluyorlar. Kıyasıya rekabetin olduğu ve bu kadar çok istasyonun bulunduğu bir ülkede zaten aksini düşünmek pek mümkün değil. Ha şu olabilir yakıt güvence sisteminde Opet doğrudan Otokoça zararınızı öderken (ki bundan da pek emin değilim) diğer firmalarda zararınızı kendiniz ödeyip sonra firmadan tahsil etmek durumunda kalabilirsiniz. Değişik yakıt türleri arasındaki farka gelince; yakıt ile ilgili izlenimi etkileyecek o kadar çok faktör var ki, yol ve hava durumu, trafik, ruh hali, bakım durumu, lastik havaları, liste uzar gider, bu nedenle nesnel bir değerlendirme çok zor, bu nedenle hissedilenlerin daha çok psikolojik olduğunu düşünüyorum, varsa da farklar seçimi belirgin etkileyecek önemde olmayacaktır. Bence akaryakıt firmasından çok güvenilir bir istasyon seçmek daha önemli.

600$ civari o paraya orjinal bi-xenon far alinabiliyor. Neden almak isteyesinizki ? Orjinal fardan daha mi guzel bunlar sizce ? Peugeotlara hondalara sonradam takilan siyah zeminli cakma farlar iste 2-3 gun sonra ledler ölür tek goz dolasirsiniz