Jump to content
2019 Temmuz ve 2023 Mart arası tüm içerik ve üyelikler silinmiştir. Lütfen yeniden kayıt yapınız ×

Liderlik Tablosu

Popüler İçerikler

27-01-2014 tarihinde, tüm alanlarda en yüksek itibara sahip içerik gösteriliyor

  1. Yorumlanacak yanı yokki, İtalyan tarihçi Benzoni 16, yüzyılda Dünya Tarihi isimli kitabında Kolomb'a atfen şu anekdotu yazmış: Kristof Kolomb Amerika’yı keşfettikten sonra İspanyol asilleriyle akşam yemeğindeyken birisi yapılan işi küçümseyerek “Siz Amerika’yı keşfetmiş olmasaydınız İspanya’da ve hatta bu mecliste mevcut bilgi ve tecrübesiyle maceraya çıkıp orayı keşfedebilecek o kadar çok kişi var ki” demişti. Kolomb buna cevap vermeyerek kendilerinden bir yumurta getirmelerini istedi. Sonra da yumurtayı masaya koydu ve “Beyler, sizinle iddiaya giriyorum ki içinizden hiç kimse bu yumurtayı benim yapacağım şekilde herhangi bir destek olmadan masanın üstünde dikine durduramaz” dedi. Hepsi tek tek uzunca denedi ve başarısızlıklarını kabul ederek yumurtayı çaresizce Kolomb’a geri verdiler. O da yumurtanın ince ucunu hafifçe masanın üzerine vurarak kırdı ve masaya yerleştirdi. Yumurtanın tepesinin kırılarak düzleşmesi sayesinde yumurta masada dik ve dengede durdu. Farklı bir başarı elde edildiğinde onun herkes tarafından yapılabileceğini ama önemli olanın o farklılığı ilk defa düşünmek olduğunu görerek diğerleri sustular. Pardon bir hayli konu dışı oldu...
    3 puan
  2. Umarım arkadaşların işine yarar . Focus 3 Elektrik Şeması: Focus3Elektriksžemasi.pdf.zip Focus3Elektriks�emasi.pdf.zip
    2 puan
  3. Güç hesabı formülü ile yapılır, yani tork ile açısal hız çarpımıdır. Açısal hız yerine devir dakika kullanıldığında ilişkiyi bir sabit yardımı ile tanımlamak zorunlu olur. Bu sabit gücün tanımında kullanılan modelden üretilir (33,000 ft·lbf/min)/(2π rad/rev) = 5250. Sevgili James Watt sistemi İngiliz ölçü birimlerinden tanımladığı için daha detaylı anlatmak konuyu daha anlaşılır yapmaz.
    2 puan
  4. Tork = Döndürme Kuvveti Silindir çap ve stroku, ateşleme zamanlaması gibi farklılıklardan tork değerleri araçtan araca değişir. Dizel neden daha tork'lu sorusu eksik bir soru benzinli bir motor da TURBO besleme alırsa o da muazzam tork çıkartabiliyor yani yakıt cinsi ile değil motor özelliği ile değişken birşey. Yani bildiğimiz t.dizel değilde dizel araç alırsanız nasıl tork'suz ve güçsüz kaldığını anlayabilirsiniz. Umarım anlatabilmişimdir.
    2 puan
  5. Ebay da bulup sipariş ettiğim deri ve silikon anahtarlıkları sizinle de paylaşmak istedim. ~60_12.JPG]
    1 puan
  6. Focusuma double teyp taktim umarim begenirsiniz
    1 puan
  7. herkesin farlı sistem dediği ,sinyal ve gündüz farı bir arada olan mı acaba?
    1 puan
  8. Auto yazan digmeye basili tut devreye giriyor. Yanliz klimayida devrwye sokuyor sonradan klimayi kaparsiniz.boşuna yakit harcamayin
    1 puan
  9. Dikey olanını farlı sistemini bekliyoruz mümkünse
    1 puan
  10. Guzel olmus bende de boyle bir anahtarlik var
    1 puan
  11. IIHS, KÜÇÜK SEGMENTE DE SMALL OVERLAP TESTİNİ UYGULADI Amerikan Otoyol Güvenliği Sigorta Enstitüsü'nün (IIHS) küçük segment otomobiller ile ilgili bir test gerçekleştirdi. İlk olarak D segmenti premium modellere, ardından D segmenti sedanlara, kompakt SUV'lara ve C segmenti modellere uyguladığı small overlap adlı güvenlik testi ile dikkatleri üzerine çeken Amerikan Bağımsız Otoyol Güvenliği Sigorta Enstitüsü'nün (IIHS), standart çarpışma testlerinden farklı olarak aracın ön bölümünün %25'lik kısmından darbe alacak şekilde yapılan testlerde çarpıcı sonuçlara imza atmaya devam ediyor. Testler sonunda iyi, yeterli, sınırda ve zayıf olarak dört farklı kategori de sonuçları belirleyen IIHS, en son çalışmasını A ve B segmenti araçların yer aldığı küçük sınıfta gerçekleştirdi. Bir çok aracın katıldığı testlerde, hiçbir model "iyi" dereceye ulaşamazken, tek "yeterli" derecesine ulaşabilen araç ise Chevrolet Spark oldu. Chevrolet Spark : YETERLİ Ford Fiesta Hatchback/Sedan : SINIRDA Toyota Yaris : SINIRDA Kia Rio : SINIRDA Mazda 2 : SINIRDA Honda Jazz : ZAYIF Mitsubishi Mirage : ZAYIF Nissan Versa/Note : ZAYIF Toyota Prius C : ZAYIF Hyundai Accent : ZAYIF kaynak.ototeknikveri
    1 puan
  12. Vallahi benim hiç bir suçum yok!
    1 puan
  13. teşekkür eder kazasız günler dilerim
    1 puan
  14. çok karışık sanırım benim anlayacağım birşey değil ne işe yarar bu şema?
    1 puan
  15. abi cevaplar ve bilgilendirmeler için çok teşekkür ederim...
    1 puan
  16. Buda benden olsun...
    1 puan
  17. Güzel bir kahvaltı ile güne başlayalım...
    1 puan
  18. Ozan'ın da belirttiği gibi bazen "yeterince bilgilendirmeyen uzmanlara" dayalı verilerle sadece kafalar karışıyor bu ülkede. Bu konuyu daha önce yazıp yazmadığımı hatırlamıyorum ama özetlemekte yarar var. Yağ üzerindeki numaralar ne anlam taşır? Yağ etiketinde SAE XX şeklinde yazan rakam ürünün viskozite değerini/sınıfını gösterir, bu viskozite değeri kabaca ortam ısısı ile ilişkilendirilmiş bir kategori ifadesi olarak da kabul edilebilir. Yani SAE 50 değerinde bir yağı 50 derece ortam ısısında kullanmak uygun olur gibi bir sonuca varmak çok da yanlış olmaz. Polimer katkılı yeni nesil yağlarda ise değerler soğukta ve sıcakta olmak üzere iki grupta değerlendirilir. Arkasında W harfi bulunan değer (winter = kış) soğuktaki, diğeri de sıcaktaki değeri verir. Aynı yağ nasıl değişken viskozite gösteriyor derseniz; katılan polimerlerle... Bu kimyasal "tespih böcekleri" soğukta minik yumaklar halinde bulunduğundan akışkanlığı olumsuz etkilemez iken ısı arttıkça açılıp uzun zincirimsi yapılar oluşturarak yağın tutunmasını ve böylece viskozitesini korumasını sağlarlar. Motorun ömrünü korumak için önemli olan yağın soğukta akışkan olması ve sıcakta da kopmadan yağ filmini sabit tutabilmesidir, diğer bir deyişle soğukta düşük, sıcakta göreceli yüksek viskoziteye ihtiyaç duyulur. İşte bu yağlar da içerdikleri katkılarla bu ihtiyaca cevap verirler. Değişik viskozite sınıflarının ortam ısısına göre kullanım alanlarını aşağıdaki grafikte görebilirsiniz: Bu tablonun sadece fikir vermesi için burada bulunduğunu üreticinin önerdiği yağ standartlarının karşılanmasının öncelikli olduğunu vurgulamak isterim. Peki viskozite aşağı viskozite yukarı, bu değer neyin nesi ve nasıl ölçülür? Öyle düşündüğünüz gibi karmaşık bir sistem değil aslında. Bir viskometre kullanılarak birim yağ miktarının birim açıklıktan belli ısı değerlerinde ne kadar sürede aktığı ölçülüyor ve elde edilen süre de viskozite değeri olarak bildiriliyor. Buraya kadar anlaşılması zor değildi umarım. Biraz daha ayrıntıya girince işler karışıyor, çünkü genelde olduğu gibi Amerika, Avrupa ve ikisine de ait olmadığını iddia eden İngiltere kendi standartlarını kullanmak arzusundalar. Amerika Saybolt viskometre sisteminden 60 ml yağın akmasını ölçüyor ve değere Saybolt saniyeleri adını veriyor. İngiltere Redwood viskometresinden 50 ml yağın akış süresini ölçüyor ve bunu Redwood saniyeleri olarak tanımlıyor. Avrupa ise Engler viskometresini kullanarak 200 ml yağın akış süresini temel alıyor. Nasıl işler karışmaya başladı mı? Bu tür durumlarda genelde durumu kurtarmak için bir ortak değerde anlaşılır ve bu değişik standartların o değere dönüştürülmesini sağlayan bir formül bulunur. Burada durum aynı olmuş. Sanayi kinematik viskozite değerinde buluşmaya karar vermiş ve bugün tüm yağ standartlarında artık bu değer kullanılıyor. Farklı ölçüm teknikleri de bir kalibrasyon katsayısı ile bu değere dönüştürülüyor. Akışkanlığın ölçü birimi centistoke (cSt = mm2/s) ve bizim kullandığımız yağlarda bu değer 7-12 arasında değişiyor. Yazmayı unuttum, önemli: Tüm ölçüm sistemlerinin ortak özelliği bunu standart iki farklı ısı noktasında yapıyor olması: 0° Fahrenheit (-18°C), ve 212° Fahrenheit (100°C). İlki W değerini ikincisi de bildiğimiz SAE değerini veriyor. Yağ teknik özelliklerine bakarken dikkat etmeniz gereken kritik iki değerden daha önemlisi, kinematik viskozite, tabii ki @100°C. Bu değer mesela Opet Fullmax 5W-30 için 9,7, Castrol Magnatec için 10.4 ve Edge için 12.0. Ford'un standartı yanılmıyorsam 7 ve üstü şeklinde idi. Kritik olan ikinci değerde akma noktası, yani yağın donmadan hemen önce akışkanlığını koruyabildiği en düşük derece, Bu değerde Fullmax için -36°C, Magnatec için -45°C ve Edge için -42°C. Peki W değeri soğuktaki akışkanlığı gösteriyor ise 0 ne demek oluyor? Bu ancak sentetik yağlarda kullanılabilen ve akma noktası değerini yaklaşık bir 10°C daha düşüren bir yapıya işaret ediyor. Mesela Castrol Edge 0W-30 yağın akma noktası -57°C. Tabii bu yazılanları okuduktan sonra (kinematik) viskozite@100°C değeri daha yüksek olan yağı kullanmak motor için daha uzun ömür demektir diyebilirsiniz ve kanaat olarak haklı da olursunuz. Ancak birincisi iyi yağların maliyeti göreceli yüksek ve ikincisi motor ömrüne olan katkısını kanıtlamış nesnel bir çalışma yok. Bilmem açıklayıcı oldu mu ve Samet bunları bir de eniştenle tartış bakalım
    1 puan
This leaderboard is set to Istanbul/GMT+03:00
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgi

Bu siteyi kullanarak, forum Gizlilik Politikasını kabul etmiş olursunuz.