2019 Temmuz ve 2023 Mart arası tüm içerik ve üyelikler silinmiştir. Lütfen yeniden kayıt yapınız
×
Liderlik Tablosu
Popüler İçerikler
18-03-2014 tarihinde, tüm alanlarda en yüksek itibara sahip içerik gösteriliyor
-
Çanakkale Türküsü Çanakkale içinde vurdular beni Ölmeden mezara koydular beni Of gençliğime eyvah Çanakkale içinde aynalı çarşı Ana ben gidiyom düşmana karşı Of gençliğim eyvah Çanakkale içinde bir uzun selvi Kimimiz nişanlı kimimiz evli Of gençliğim eyvah Çanakkale üstünü duman bürüdü On üçüncü fırka harbe yürüdü Of gençliğim eyvah Çanakkale içinde toplar kuruldu Vay bizim uşaklar orda vuruldu Of gençliğim eyvah Çanakkale içinde bir dolu testi Analar babalar umudu kesti Of gençliğim eyvah “Benimle beraber burada muharebe eden askerler kesin olarak bilmelidir ki, bize verilen namus görevini eksiksiz yapmak için bir adım geri gitmek yoktur. Uyku, dinlenme aramanın, bu dinlenmeden yalnız bizim değil, bütün milletimizin sonsuza kadar mahrum kalmasına sebep olacağını hepinize hatırlatırım.” 3 Mayıs 1915 Arıburnu Mustafa Kemal7 puan
-
ESP olan focus 3 ve cmax 2 araçlarınız için hill holder aktivasyonu yapıyorum. Ayrıca harekete başlayınca kapıların kilitlenme özelliğini aktive ediyorum. Son olarak, forumda açıklandığı şekilde çalışan lastik basınç uyarı sistemi yapabilirim. Zamanı önceden konuşarak Bilkente gelebilirsiniz. İletişim Bilgileri İsim Soyisim: Ozan Karsavuran Yaşadığı Şehir: Ankara İletişim Kanalları: Özel Mesaj4 puan
-
3 puan
-
Aslında Çanakkale ilk belirgin paylaşım savaşıdır, bu savaş şekil değiştirse de hedef değiştirmeden hala sürüyor. Siyasete girmeden tarihe sadık kalmaya çalışarak ve bazı bölümleri çıkartarak bir alıntıyla günü hatırlamak ve hatırlatmak isterim: MüTTEFİKİN BATIYSA AĞIR BEDEL ÖDERSİN! HERKES ÇANAKKALE’Yİ BİR DAHA İNCELESİN! İlk paylaşım savaşı… 1914 kasım ayında Çanakkale’ye dayanmış İngiliz Fransız donanması… Osmanlı Almanya’yla aynı kanatta.. Alman komutanlar Osmanlı ordusunda.. Çanakkale cephesi komutanı Alman Liman Von Sanders Paşa ! 18 MART Çanakkale geçilemiyor! 18 Martta 16 gemilik düşman filosu Boğazda ilerlemeye başlıyor.. Küçücük bir mayın gemisinin marifetiyle döşenen mayınlara Çarpan üçü batıyor.. Top ateşi ile üç adet daha haklanıyor. Ve düşman çekiliyor… Tüm bunlar 7-8 saat içinde oluyor.. Çanakkale geçilemiyor… ‘Er olarak da olsa Çanakkale’de olmalıyım!’ Sofya Askeri Ateşesi Yarbay Mustafa Kemal savaşın başladığı gün Başkomutanlığa cephede görev almak istediğini iletiyor. 20 Ocak 1915’de 19. Tümen Komutanlığına atanıyor. Ve Çanakkale Kara savaşlarında Türkiye’nin kaderini değiştiriyor. Osmanlı Ordu komutası Alman ‘Paşa’da… Müttefik Almanya’nın planı başka! İsmet Görgülü, Çanakkale ilk günde biterdi adı eserinde, Alman arşivinden alıntılıyor: ‘Çanakkale seferi , 1915 yaz ve sonbaharı süresince bir çok düşman kuvvetlerini BAĞLAMIŞ, ve Batı cephesinden uzak bulundurmuştu….Türkiye, Alman Batı cephesine esaslı surette yardım göstermiş bulunuyordu.’ Gayet açık…Almanların Çanakkale’den beklentisi başka. Yarım milyonluk düşman kuvvetleri Çanakkale’de oyalanırsa, biraz zaman kazanır, nefes alırdı Almanya! İşte bu nedenle Osmanlı Ordusuna komuta eden Alman komutanlar, düşmanı Çanakkale kıyılarında tasfiye etmektense karaya çeken planlar yapmışlardı. 19. Tümen komutanı Yarbay Mustafa Kemal Arıburnu raporunda: ‘Liman Paşa, sahilin müdafaası bakış açısıyla alınmış olan tertibatı tasvip etmedi!’ diye yazmıştı! Bu karar Osmanlı kurmaylarının değil, Berlin’in kararıydı. Türkiye’deki Alman ‘müttefiklerin’ görevi Türkiye’yi derhal savaşa sokmak ve Türk cephelerine olabildiğince çok İngiliz ve Rus kuvveti çekmek ve çekilenleri tutmaktı. Atatürk 1918’de Ruşen Eşref’e anlatıyor: ‘Benim Kanaatime göre düşman, çıkarma girişiminde bulunursa iki noktadan çıkardı. Biri Seddülbahir ve Kabatepe civarı. Ve düşmanı karaya çıkartmadan bu sahil bölgelerini doğrudan savunmak mümkündü.’ Boğaz muharebesinde bu planı uygulamış ve başarmıştı. Seddülbahir’e düşman çıkartma yaparken, Alman ‘paşa’ Saros’a gitmiş, Yarbay Mustafa Kemal kendi insiyatifiyle kıyı savaşına girişmişti. Kurduğu savunma düzeni düşmanı karaya çıkmadan durdurmuştu. Çanakkale cephesi komutanı Alman ‘Paşa’, savaş boyunca düşmana karaya çekme planı uyguladı.. İsmet Görgülü diyor ki: ‘Kıyı savunması yapılsaydı İngiliz ve Fransızlar karaya çıkamazlardı. Karaya çıkamayınca Çanakkale cephesi açılmazdı. 500 bin İngiliz Fransız askeri buraya bağlanamazdı. Dolayısıyla Alman niyeti gerçekleşemezdi. Ve Çanakkale ilk günde biterdi!’ Bitmedi… 57 bin şehitin sebebi YABANCI komutanların savaş düzeneğiydi! Bir devlet kendi savunmasını Batılı komutanlara teslim ederse bu kaçınılmazdı. Alman komutanların planları yüzünden büyük kayıplar verildi.. 33 yaşındaki Yarbay Mustafa Kemal ve Türk subaylarının komutasında bir millet tarihe ‘mucize’ olarak geçecek bir savunmaya imza attı. Kendi kararlarıyla savaştı. MİLLİ ruh onun yanındaydı… 8,5 ay boyunca bir gün bile dinlenmeden hem dışardan hem içerden kuşatılmış bir ülkeye ZAFERİ tattırdı. Yedi düvelin ‘Mucize’ dediği MİLLİ RUHTU! Mustafa kemal o ruhu şöyle anlatmıştı: ‘Karşı siperler arasında mesafe 8 metre, yani ölüm muhakkak… muhakkak. Birinci siperdekiler hiçbiri kurtulmamacasına tümüyle düşüyor, ikincidekiler onların yerine gidiyor… öleni görüyor, üç dakikaya kadar öleceğini biliyor, en ufak bir tereddüt bile göstermiyor…. Okuma bilenler ellerinde Kuranı kerim cennete girmeye hazırlanıyorlar. Bilmeyenler kelimeyi şahadet çekerek yürüyorlar.. Çanakkale muharebesini kazandıran bu yüksek ruhtur!’ Yabancılardan medet umulmasa ve Osmanlı Alman subaylarına komutayı teslim etmeyip Türk subaylarına güvenseydi 250 bine çıkan zayiat olmayacak, ordu kırılmayacak, İsmet Görgülü’nün dediği gibi Çanakkale bir günde düşmanı kovalayacaktı… Mustafa Kemal ve Mehmetçik sonunda büyük TüRK zaferine imza attı. Tüm dünyayı bu zaferi kabule zorladı. Savaş meydanında zafer kazanıldı ama düşman durmadı… Çanakkale’de savaş sürerken, doğuda Ermeni- Kürt Çeteleri, batıda Rum Çeteleri, İngiliz ve Fransız destekli İslam krallığı heveslileri vardı! Çanakkale zaferinden üç yıl sonra İstanbul işgale uğrayacaktı.. Ve Çanakkale’den aldığı güçle bu millet tarihe bir KURTULUŞ destanı yazacaktı.. Batının emperyalist planları Asya’nın kilidini kırma umutları paramparçaydı. Türk ruhunu kırmadıkça hedefe ulaşılmayacaktı.. Çünkü Türk, silahla değil ruhuyla savaşmıştı.. öyleyse O RUHU Çökertmek şarttı… İşte 90 yıldır bunu başarmaya Çalışıyorlar... Yazının bundan sonrasını sanırım bizler yazacağız.3 puan
-
Spiker 32.dakikada kullanılacak serbest vuruş öncesi "İngilizler bu vuruşlarda çok tehlikeli, Terry ve Lampard bu vuruşlarda çok gol atıyor" dedi. Ve gerçekten de az kalsın gol oluyordu. Bunu spiker biliyor ama GS teknik direktörü bilemiyor ve önlem alamıyor... İşte bunu dinliyordum. Keşke GS teknik direktörü de biraz dinleseydi spikeri...2 puan
-
Neyini beğenmemiş yaw..iki teker sevdalısı:)) Ben biraz daha zaman alır diye bekliyordum tepkim ondan Brovo walla... Eline emeğine sağlık2 puan
-
2 puan
-
2 puan
-
2 puan
-
2 puan
-
Bir kere daha bu milletin gücünü unutanlara uygun bir hatırlatma olsun: 18 Mart Çanakkale Zaferi Tarihteki ve Ulusal Yaşantımızdaki Yeri 3 Kasım 1914 ve 18 Mart 1915 tarihleri arasında Çanakkale Boğazı'nda cereyan eden bir seri deniz savaşlarıyla Gelibolu Yarımadası'nda 25 Nisan 1915 - 8/9 Ocak 1916 tarihleri arasında yapılan kara savaşları, Türk tarihinin en şerefli sayfalarını dolduran birer zafer destanıdır. Çanakkale Zaferini, büyük Türk Ulusuna, Atatürk gibi dahi bir lider hediye etmiştir. Türk bağımsızlık savaşının temelleri, Çanakkale'nin sularında, Conkbayırı'nda ve Anafartalar'da atılmış, bu zaferler Türk Kurtuluş Savaşına maya çalmıştır. Türk Ulusu İstanbul'u kurtaran Anafartalar kahramanı Mustafa Kemal Paşayı Çanakkale'den tanımış 19 Mayıs 1919'da O, Samsun'a çıktığı gün Suriye ve Filistin cephelerinden terhis olarak Anadolu'ya dönen Türk halkı, "bu benim kahraman komutanımdı" diyerek O'nun etrafında kenetlenip İstiklal Savaşı'na katılmıştır. Türk Ulusu ve dünya O'nu böylece tanırken, O da Conkbayırı'nın, Kocaçimen'in kan deryası can pazarında ulusunun ve Türk askerinin asıl cevherini yakından tanıyarak daha sonra girişeceği Bağımsızlık Savaşını kesin zaferle sonuçlandıracağı kanaatini daha o zamandan edinmiştir. 18 Mart zaferi kazanılmasaydı, düşman donanması, daha 1915'in Mart ayında İstanbul'a girerek Osmanlı İmparatorluğu'nu çökertebilecekti. Çanakkale Boğazı'nı denizden aşıp İstanbul'a giremeyen İtilaf Devletleri, 25 Nisan 1915'ten başlayarak 8-9 Ocak 1916'ya kadar süren Çanakkale kara savaşlarında Mustafa Kemal tarafından durdurulamasaydı, Birinci Dünya Savaşında Çarlık Rusyası en kısa yoldan müttefiklerinin yardımlarına kavuşacağı için yıkılmayacak, muhtemelen Ekim 1917 Bolşevik İhtilali de olmayabilecekti. Bu durumda Almanya'nın yenilgisi hızlanacak ve 1. Dünya Savaşı belki de 1915'te sona erecekti. Çanakkale Zaferi harbin 4 yıl sürmesine, üç imparatorluğun (Osmanlı, Çarlık ve Avusturya/Macaristan İmparatorlukları) tarih sahnesinden silinmesine neden olmuştur. Gelibolu Yarımadası'nda düşmana kesin darbeler vurarak onları yenilgiye uğratan Alb. Mustafa Kemal'in Anafartalar tepesinde yaktığı zafer meşalesi, Kurtuluş savaşımızın da yolunu aydınlatmıştır. Böylece 18 Mart deniz zaferimizi taçlandıran 25 Nisandan sonraki kara savaşlarında, Mustafa Kemal'in etkin liderliği sayesinde kazanılan zaferlerin, ulusal tarihimize ve dünya tarihine yön veren etkin rolünü yukarda belirtilen noktalarda toplamak mümkündür. 18 Mart 1915 Çanakkale Deniz Savaşı ve Öncesi Boğaz savunması, girişten itibaren "Dış-Orta-İç Tabyalar" olmak üzere üç savunma grubu halinde tertiplenmişti. Boğaz kıyıları boyunca 20 tabyamızda, çoğunluğu kısa menzilli ve eski model, 170 adet top mevzilendirilmişti. İtilaf Devletlerinin savaş gemilerinde çoğunluğu büyük çaplı uzun menzilli 247 adet en modern toplar bulunmaktaydı. İtilaf Devletlerinin Akdeniz Başkomutanı Amiral Carden, Boğazı geçerek İstanbul'a girmek için üç aşamalı saldırı planı yapmıştı. İstanbul'a bir ay içinde ulaşacağını hesaplamıştı. Plan gereğince, 3 Kasım 1914 günü 7 zırhlı ile Boğaza bir keşif taarruzu yaptı. Girişteki tabyalarımız zarar gördü. İkinci saldırıyı 19-25 Şubat 1915 tarihleri arasında 7 gün süreyle devam ettirdi. Türk topçusunun atış menzili dışından yapılan bombardımanlar etkili oldu. 19 topumuz ve Boğaz girişindeki tabyalarımız kullanılamaz hale geldi. 26 Şubat günü düşman donanması Boğaza girdi orta kesimdeki tabyalar 8 saat süreyle kesintisiz bombardımana tabi tutulup sarsıldı. Bu başarılar üzerine Amiral Carden, Londra'ya çektiği bir telgrafta, 14 gün içerisinde İstanbul'a ulaşabileceğini müjdeliyordu. Amiral, hazırlıklarını tamamlamaktaydı. Son darbe 18 Martta indirilecekti. Ne var ki, kağıt üzerinde yapılan bu savaş planında, Türk'ün kahramanlığı ve savaş azmi hesaba katılmadığı için evdeki hesap çarşıya uymayacaktı. 18 Mart 1915 Günü Savaşı 18 Mart günü, bundan 85 yıl önce, Çanakkale'de ufukları ümit ve zafer neşesi kaplayan bir gün daha doğdu. İtilaf Donanması 18 savaş gemisiyle Saat 10.00'da boğazı yarıp geçmek üzere girmeye başladılar. İlk ateşi TRIUMPH zırhlısı, Çanakkale'ye 12 Km. mesafedeyken saat 11:15'te açtı. Savunma planımıza göre, gemiler topçularımızın ateş menziline girinceye kadar pusuda bekleyecek ve baskın tarzında ateş açılacaktı. Nitekim böyle yapıldı. Düşman yaklaştıkça, topçularımızın giderek yoğunlaşan isabetli atışlarıyla karşılaşıyordu. Saat 12.00'ye geldiğinde orta kesimdeki 3 tabyamız ağır hasar almış, ama ayakta kalan diğer topçularımızın hedefini şaşmayan mermileri AGAMENNON zırhlısının çelik yeleğini parçalamış, INFLEXIBLE zırhlısının komuta köprüsü uçurulmuş ve bu arada düşman donanması Çanakkale'ye 7 Km. kadar sokulmayı başarmıştı. Savaşın en şiddetli anları yaşanıyordu. Türk topçuları Boğazı cehenneme çeviriyor, düşman zırhlıları da kıyı şeridindeki mevzilerimizi hallaç pamuğu gibi atıyor, kıran kırana bir savaş oluyordu. Bu sırada Fransız GAULOIS zırhlısı aldığı ağır yaralarla saf dışı kalmış, BOUVET zırhlısı yırtılan çelik gömleğini yenilemek üzere geriye kaçarken, bir gece önce Dz. Yzb. Hakkı'nın NUSRET mayın gemisiyle boğaza döşediği mayınlara çarparak 639 personeli ile birlikte karanlık limanın sularına gömülerek kayboldu. BOUVET'in imdadına koşan SUFFREN ve GAULOIS da aynı akıbete uğramıştı. Saat 15.00'te IRRESISTIBLE ve onu takiben 16.00'da INFLEXIBLE ve 10 dakika sonra OCEAN zırhlıları, tam ileri atılacaklarken onların da ayakları Yzb. Hakkı'nın tuzağına takılarak batarken, INFLEXIBLE güçlükle kurtularak römorkör yedeğinde İmroz'a döndü. Böylece 6 saatte 3 büyük zırhlısını kaybeden, bir bu kadarı da ağır hasara uğrayan gemilerini acıyla seyreden Amiral De ROBECK, kalanları kurtarabilme telaşıyla saat 17.30'da boynu bükük çekilme emrini verdi.2 puan
-
Bugun km ayarlamaya çalışırken, Alperen abinin arabayı çökerttim. Anahtarı çeksem bile gösterge farlar vs çalışmaya devam ediyordu bagaj açılmıyordu araba çalışmıyordu. Ayrıca kmyide ayarlayamadık, neyseki akü kutup başını söküp takınca düzeldi de rahatladık. Yani bu tip riskleri göze almanız lazım. Bu işlemlerin bir zararı olup olmayacağı çok soruluyor. Hill Holder üzerinden açıklamaya çalışayım. Siz aracınızı Titanium yada style aldığınızda hill holderın çalışmasını sağlayan parçalarda hiç bir değişiklik olmuyor. Ancak Ford yada Otosan muhtemelen satış stratejisi olarak bu özelliği titanium dışında KAPALI olarak kodluyor. Bu aynı parçaların ne şekilde çalışacağını belirleyen "config" kısmı var bilgisayar buradan değerleri okuyup ona göre bazı aksamları çalıştırıyor yada çalıştırmıyor. Hill holderı aktive etmek için yaptığımız işlemde bu konfigrasyonu düzenlemek. Yani Fordun style ile titanium üretirken yaptığı değişikliği aynen uygulamak. Bu nedenle bu işlemin sorun çıkartması mümkün değil (Esas sorun, bu işlemi yaparken oluşabilecek en kötü seneryoda beyin zarar görebilir ki gerek yaptığım uygulamalarda gerek burda gerek rus forumlarında hiç duymadım, daha hafif sorunda işler karışır akü kutup başını söküp takınca düzelir). Ancak, başka bir sorundan ötürü bu parçalarda sorun olursa ve servis (yada otosan) böyle bir değişikliği farkederse her ne kadar alakasız olsada, bunu kullanmaktan çekinmeyecektir diye düşünüyoruM. Yine ancak, böyle bir durumda servise gitmeden önce bu değişikliği eski haline getirmek çoğu durumda mümkün olacaktır*. Belki biraz teknik yazmış olabilirim, anlamayan olursa bir kaç kere tekrar okumasını rica edeceğim, olmazsa konu içinde yazılırsa ve daha önce cevaplanmamış bir soru ise elimden geldiğince cevaplarım. *:teknik olarak böyle bir değişikliğin yapılıp geri alındığını anlamakta tabi ki mümkün ancak araçlarımızda bu uygulamanın olduğunu SANMIYORUM. Özetle kabloyu araçtan söktükten sonra, bu işlemlerle ilgili %99.99 sorun yaşamazsınız. Program temel olarak IDS(fordun kendi yazılımı) ile ayarlanabilen değişiklikleri yapmaya yarıyor. ÖNEMLİ UYARI Program hem USB hemde Bluetooth cihazla çalışabiliyor ancak bluetooth sorun çıkarabiliyormuş, kablo tavsiye ediliyor. Programla işlem yaparken çeşitli arıza kodları oluşabiliyor, FORscan vb bir programla bunları silmek gerekiyor. Standart ELM tüm modullerdeki kodları silemiyor ancak kalmasının bir zararı olmaz. Bu programla yalnızca yazılımsal değişiklikler yapabilirsiniz, örneğin aracınızda bluetooth modulu yoksa ve var olarak yazarsanız ya çalışmaz yada arıza verir. Okuma ve yazma sırasında araç ilginç tepkiler verebilir normaldir. DAHA ÖNEMLİ UYARI Daha önce IDS ile benzer değerlerle oynarken araç kafayı yemişti, sanki aküsü yokmuş gibi davranıyordu. Bu yüzden bilmediğiniz veya gereksiz değerleri değiştirmeyin. Böyle bir durumda aracı çektirmek veya usta getirmek gerekebilir. Neyseki, araç o halde iken bile OBDden ulaşılıp fabrika çıkışlı değerler geri yüklenip düzeltilebiliyor, bu program da bunu yapabiliyormu bilmiyorum. program: http://ford.xtlt.ru/FoCCCus/ (son sürümü indirin) (Makyajlı focus için en az 0.8.6) Bu linkten aracınızdaki varsayılan değerleri ve alternatiflerini görebilirsiniz: http://ford.xtlt.ru/ab/ Fotoğrafta örneği görülen ELM327 Kablonuzu bilgisayara ve arabaya bağladıktan sonra programı açıp devam ediyoruz. Aracın OBD portu, far kumandasının altındaki gözün arkasında, bu gözü açıp kenarlarından esneterek tamamen aşağıya doğru açtığınızda alt tarafta beyaz soketi görürsünüz. Kablo ve araca montaj anlatımı: Öncelikle programın kullanımı:(kurulum gerekmez zipi açtıktan sonra programı çalıştırmanız yeterli) Not: Tüm işlemlerde kontak AÇIK motor KAPALI olacak. Programı açtığınızda aşağıdaki gibi bir ekran geliyor 1) ELM adaptörünüzün bağlı olduğu portu seçiyorsunuz 2) ELM adaptörünüzün hızını seçiyorsunuz(%99 38400 dür ancak hata alırsanız farklı değerleri deneyebilirsiniz veya FORscan kaçla bağlanıyor bakabilirsiniz). Veya otomatik seçeneğini kullanabilirsiniz. Yeni sürümlerde "Maximize Speed" Seçeneği var, bu seçenek bazı kablolarda çalışmıyor. Hata alırsanız bu seçeneği iptal edin. 3) Open tuşuna basıyorsunuz Sonrasında aşağıdaki ana ekran geliyor 1) Read From BCM tuşuna basarak aracın gem modulundeki değerleri okuyorsunuz. 2) Değerler okunurken %100 olana kadar bekliyorsunuz, eğer ilerlemiyorsa yada hata veriyorsa 1. adımı tekrarlayın. 3) İstediğiniz değişiklikleri yapıyorsunuz 4) Write to BCM butonunu tıklayarak değişiklikleri araç üzerinde kayıt ediyorsunuz. İşe yarayan fonksiyonlar (aksi belirtilmediği sürece modifiyeli elm gerekmez) 1) Otomatik kilitleme #32 Automatic locking by speed seçeneğini Automatic Locking olarak değiştirin. 2) Lastik Ebatı #51 Tire circumference ve #70 Tire dimension seçeneğini istediğiniz değere getirin. 3) Hill Holder. (Araçta ESP olması gerekir) #218 HillLaunch Assist seçeneğini 02- With Hill Launch Assist değerine getirin, kaydettikten sonra yukarıdaki ABS menusunden Initialize ECU butonuna tıklayın. 4) Lastik basınç uyarı sistemi. Not: çalışma prensibi abs sensörünü kullanarak tekerlekler arasında hız farkı varmı diye bakmak. Yani pasif bir sistem. Var olan değerleri kaydedince bunları öğrenmesi için bir kaç km kullanmak gerekiyor, lastik basıncı düştüğünde ise aynı şekilde farkı görebilmesi için bir kaç km kullanılması gerekiyor. Ayrıca bütün basınçlar eşit düştüğünde sistem bunu algılamıyor. Yani sistem uyarı vermezse basınçlar normal demek doğru olmayabilir, ama uyarı verirse bi değişiklik var demektir. #101 Tire pressure monitoring system seçeneğini 44- Deflation Detection System değerine getirin, kaydettikten sonra yukarıdaki ABS menusunden Initialize ECU butonuna tıklayın. Son olarak ayarlardan var olan basıncı kaydetmeniz gerekiyor. 5)Kapılar kilitlenince kısa korna çalma. (herkeste çalışmıyor) Açık kalan kapı olursa çalmaz. #147. Unknown yapıp yanına elle 04 yazın. 6) 120 km/s'de sesli uyarı. Hız 121'de kısa bir bip sesi var #44 parametresini 03 olarak ayarlayın. Ayrıca eklediğiniz modullerin aktivasyonunu yapabilirsiniz. Kilometre ayarlama Bu işlem için ELM327 adaptörünüzün MS-CAN desteklemesi gerekmektedir, standart adaptörü modifiye ederek bu özelliği kazandırabilirsiniz, googledan nasıl yapılacağına ulaşabilirsiniz. Ayrıca sadece yukarı yönde ve o anki km 1000den küçükse yapabilirsiniz. 1) Yukarıdaki anlatımın programı açma kısmını uygulayın 2) Yukarıdaki bölümlerden IPC seçeneğine tıklayın 3) Odometer bölümündeki Read butonuna tıklayın, kutuda o anki km yazacaktır. 4) Yeni değeri yazıp Set butonuna tıklayın. Not: security mode vs yazan bir hata alırsanız önce Central Config kısmından BCM ve/veya IPCyi okuyun (Read from BCM"). Çok Önemli: Eğer ayarladığınız KM 1000den büyükse geri dönüşü yoktur. Ve tekrarlanamaz yani örneğin, göstergedeki km 100 gerçek km 20000 siz önce 10000 sonra 20000 yapayım derseniz 10000de kalırsınız, sonrasında IDS gerekir. Tavsiyem öncesinde 1000den küçük bir değere ayarlayın(örneğin 900) sonrasında gerçek değere ayarlayın. TFT (~=Büyük) Ekranlı Gösterge değişimi sonrası DTC silinmesi Bu işlem için ELM327 adaptörünüzün MS-CAN desteklemesi gerekmektedir, standart adaptörü modifiye ederek bu özelliği kazandırabilirsiniz, googledan nasıl yapılacağına ulaşabilirsiniz. Önce bilgi: Aracın konfigrasyonu BCM (body control module=gem=beyin)de tutuluyor, ayrıca yedek olarak IPC (instrument panel cluster=gösterge)de de tutuluyor. Göstergeniz herhangi bir sebeple değişirse IPC ve BCM arasındaki verilerde tutarsızlık oluşuyor. Bu yöntemle konfigrasyon BCMden okunup IPCye kaydedilirse bu DTCler silinir. İşlem 1) Read From BCM tuşuna basarak aracın gem modulundeki değerleri okuyorsunuz. 2) Değerler okunurken %100 olana kadar bekliyorsunuz, eğer ilerlemiyorsa 1. adımı tekrarlayın. 3) ELMyi MSCAN moduna alıp Write to IPC butonuna basın, eğer ilerlemiyorsa tekrar deneyin. Kumandadan camların açılması kapanması için basma süresi ayarı Öncelikle bu işlem ile ilgili bilgi veren @Kadir Kocatürk'e teşekkürler. Uzaktan kumanda ile camların açılması, kapanması için kumandaya basılması gereken süre ayarlanabiliyor. Bu değeri 0 veya 0.5 saniye yaptığınızda basılı tutmaya gerek kalmadan camların kapanması veya açılması sağlanabiliyor. Yani her kapıyı kilitlediğinizde varsa açık camların kapanması sağlanabiliyor. 1) Central Config kısmından "Read from BCM" yaparak okuyun, hata verirse tekrar deneyin. 2) Tools kısmının "Read/Write DID" kısmındaki ECUyu BCM olarak seçin, DID kısmına kapanma zamanı için EE39 açılma zamanı için EE40 yazıp Read butonuna basın. Fabrika değeri 06 yani 6*0.5=3 saniye. Bunu 00 veya 01 yapıp Write butonuna basın. İşlem sonrası her basışta camlar kapanacak veya açılacak. Her bir artışın 0.5 saniyeye denk geldiğini @Kadir Kocatürk yazdı ancak benim denememde 02 yaptığımda bile epeyce basılı tutmak gerekiyor. Yanlışlıkla açılmaların önüne geçmek için açılma için olan değeri fazla düşürmenizi önermem. Bir diğer sorunda bu işlem sonrasında kapılar kilitli camlar açık bırakmanın bir yolunu bulamadım. Hangi kabloyu nereden alayım? Rusların yaptığı elm327 özelliklerini taşıyan, yukarıda bahsedilen modifiye işlemine sahip ve bunu düğme ile değil ihtiyaca göre kendi yapabilen ayrıca elmye göre çok daha hızlı olan kablosu els27. Eskiden bu kabloyu sadece kendileri satıyordu ve epeyde bir paraydı. Artık aliexpresste bununda klonları çıkmış. Aliexpress vs sayfalardan ratingi en yüksek olanı alırdım ben olsam, ancak sonuçta klon kablo olduğundan sorun çıkartma ihtimali var. DTC nasıl silinir? Bunun için elm327 destekleyen herhangi bir program kullanabilirsiniz ancak en başarılısı Forscan. DTC sekmesinin sol alt tarafında "read DTC" ve "reset DTC" butonları var, önce read sonra reset yapılması gerekiyor. Her modül kendi DTCsini kendisi saklıyor, bu yüzden tüm DTCleri silmek için modifiyeli kablo gerekiyor. Modifiyeli olmazsa motor kontrol ünitesi (PCM), BCM gibi modüllerideki DTCleri silebilirsiniz ancak mesela IPC(gösterge) gibi modullerdekileri silemezsiniz. DTClerin durmasının bir zararı yok, sadece olası gerçek bir sorunda servis çalışanı DTC okuduğu zaman alakasız DTCleri görüp neyin ne olduğunu, hangisinin gerçek olduğunu ayırt etmesi zor olabilir.1 puan
-
Pehey, Marilyn Manson denince akla benim kafada bu gelir: (Marilyn Manson ile ilgili acaip bilgiler var ama onu paylaşmam böyle bir ortamda :D ) Bende her haltı dinliyormuşum, onu anladım.1 puan
-
parça bulamamıştım, görüştüğümüzde arabayı benden uzak tutman faydalı olabilir bunuda derken? PS yapmadım tabiide hill holder çalışıyor abi, orjinali neyse o. Mertcan pek beğenmedi o ayrı konu1 puan
-
@, benim araba style+ ama şehir içi güvenlik yok..bi el atsana vardır belki1 puan
-
1 puan
-
Arabam artık Style Plus Plus Hill Holder satışlarımız başlamıştır. Olum bak bu işi paraya dökeceksen biliyorsun tüm ilaç firmaları gönüllü deneklere büyük paralar veriyorlar beni unutma!!!1 puan
-
Bak bunu dinlemeyeli çok olmuştu Bunuda Birçok kişi bu şarkının (aslında albümün) hikayesini bilmiyordur. Ama gizemi koruyayım belki bazıları öğrenme isteği doğurur. Spectrum varken bu olmazsa olmaz eksik kalır Fransızlara geçiş başloor1 puan
-
1 puan
-
1 puan
-
1 puan
-
1 puan
-
1 puan
-
Biletler alındı.. Şu ambiyans için konser saati bekleniyor.. @Serdar Eryürekli, beğenmekle olmaz... www.biletix.com1 puan
-
1 puan
-
1 puan
-
Tmm Cumartesi günü saat kararlaştıralım uygun bir yerde görüşüp anlayalım.Teşekkürler.1 puan
-
Müsait bir zamanda görüşelim. Bakalım araçların farkına. Önce nedir ne değildir bir anlayalım derim.1 puan
-
emrah ben arabayı aldığımda sis farı dahil hepsini değiştirmiştim 1 sene sonra kısa farın 1 patladı sonra m tec diye bir marka aldım onu kullanıyorum ama osram daha iyi diyorlar park ampüllerini çin malı olanlar var ucuz ondan alma çok patlıyor ben sekizli led takdım güzel oldu far altı lambalarıda beyaz yap bence1 puan
-
Link kırık bakamadım. http://www.sahibinden.com/ilan/vasita-otomobil-ford-gallery-2012-ford-titanyum-x-182-beygir-hatasiz-156485073/detay Şuydu dediğim.1 puan
-
Forum sürekli bir "déjà vu" kaynağı sanki... Her başlığı yeniden yaşıyorum sanki. Bakın bu konuda bir şeyler yazdım zamanında, merak eden gitsin okusun: Bu arada F1'de 90'ların ortalarından beri ABS yok, blokaj önleme sistemlerinin aslında bir F1 gelişmesi olduğu düşünülürse ironik bir durum. Sportmenlik adına böyle tercih edilmiş, ayrıca lastik teknolojisi de frenajı çok etkin hale getiriyor. Ralli araçlarında ise bizdekilerin gelişmiş şekli olan High Pulse ABS sistemleri var.1 puan
-
1 puan
-
O cephede, tek tek düşüp ölürken akıllarında neler vardı bu gençlerin-adamların acaba? Kavuşamayacakları ailelerini, yavuklularını, kardeşlerini, arkadaşlarını mı düşündüler? Adına "Vatan" dedikleri gözle görülmez-elle tutulmaz ideal mi vardı yüreklerinde? Namus diye mi düştüler birer birer yoksa kutsal mıydı onlar için ayaklarını bastıkları toprak? Karşılarında, gözü dönmüşçesine, çıkar, kar ve kazanç için saldıran ecnebileri gördükçe ne düşündüler? Ya da havada kurşunlar çarpışırken korku sindi mi gözlerine? Omuz uzaklığındaki hemşehrileri, dostları şehit olduğunda yılmaya, vazgeçmeye yaklaşmadılar mı hiç? Geride kalanların onlara borçlu olacaklarını tahayyül ettiler mi? Korkmadılar mı bir parça bile devasa çelik ve demir canavarları gördükçe? Şarapneller etlerini deşerken feryat etmediler mi? Düşünselerdi sanırım, masamda oturmuş bunları düşünemezdim ben... Ve bu vicdanı, bu gönül borcunu hissedemezdim asla... Ruhları şad, mekanları cennet olsun tüm şehitlerimizin Çanakkale'de ya da başka herhangi bir yerde veya zamanda düşen... Her bir tanesine, asla ödeyemeyeceğimiz ancak deneyebileceğimiz gönül borcumuz var... Sadece rahat uyuyun diyebilirim; görev düşerse bir gün; kim ne derse ne düşünürse düşünsün; ödemek için size borcumu, sadece tek bir canım var... Selam ve saygılar olsun...1 puan
-
1 puan
-
Dinlemeye musait degilim ama yazdigindan, parcanin One oldugu sonucunu cikariyorum... Zira solosu adami kasar biraz.1 puan
-
Ortadaki ana yemek kuzu etli kapama ( tirit denen yemeğe benzer ) Taslarda da kedi kanı var vampiriz biz şaka şaka hoşaf tası onlar1 puan
-
Serdar Yaman,yapma bu saatte böyle kötü sunumlar... 4 kg fazlam kaldı; foruma bu saatte giriş yapınca gidip dolaba kafamı sokuyorum hemen,ne var ne yok diye. Kendimi kandırıyorum " kan şekerim düştü" diye. Yapma böyle bu saatte dışarı çıkıp ciğerciye dalasım geliyor. Gözünün yağını yiyeyim, yapma böyle... Yönetici arkadaşlara ricam: "Bu kötü adamın bu saatlerde yemek resmi yayınlamasını yasaklayın lütfen!" Gerekirse beni forumdan atın, ama bu adama biri "DUR !" desin artık.1 puan
-
e diğerlerinin günahı ne o zaman motor hafif olduğundan tabiki daha dengeli 1.0, yayıda ona göre farklı olmalı ki burnu havada kalmasın. Ancak bu yayla diğer araçlara göre daha düşük olması hala garip bence sonuçta bu araç için belirlenmiş ideal değer motordan bağımsız olmalı.1 puan
-
ben size genelleme yapamazsınız diyorum, normal kullanımlada bozulabilir diyorum. Ayrıca 180le giderken fren yapınca titremesi, 180le giderken bozulduğu anlamına gelmez. 200de titremeyip 100de titreyebilir.1 puan
-
Ben alman mıyım la, Adapazar karadenizde değil mi ?1 puan
-
Ya varsa ve henüz tespit edemediysek?1 puan
-
1 puan
-
ESP olan bütün hepsinde çalışması lazım abi, yani birinde çalışırsa hepsinde çalışır. Benzer mantıkla hillholderda aktive edilebiliyor ama eğim sensörü varmı yokmu o önemli.1 puan
-
İki gün sonra arabaya bitmeyen yakıt yaptım derse nolacak1 puan
-
Aynen bu aslında çok basit bir sistem..Direk tamamında aktif edilmeliydi.. edit: Biri indirsin ozan'ın lastiği1 puan
-
Adama parça var da var, yok bir daha bulamayız, vallahi çok uygun de canını çektir, aklına sok, sonra sorumluluk kabul etmiyorum. Tam esnaf mantığı1 puan
-
Hangi Türk evladı bu zaferle gurur duymazki. İnsanın boğazı düğümleniyor. Biz onlarla gurur duyuyoruz ama o ecdadımızın bizimle gurur duyacağı şeyler yapıyormuyuz nesil olarak.1 puan
-
Şehitlerimizin ve Başkomutanımız'ın ruhları şad,mekanları cennet olsun. Biz Cumhuriyet evlatlarına da tüm bu olup bitenleri idrak etmeyi nasip etsin.1 puan
This leaderboard is set to Istanbul/GMT+03:00
Focus Club Türkiye
Bu sitenin işleticisi, bu sitede yer alan bilgi, yazı ve makalelerin doğrudan veya dolaylı olarak kullanılmasından dolayı oluşacak zararlardan sorumlu tutulamaz. Kaynak gösterme kuralına uymak şartıyla, bu sitede yer alan yazı ve makalelerin belirli bir kısmına atıf yapılmasına, link verilmesine izin verilmektedir. Kaynak (canlı link) gösterilmeden yapılan alıntılara ise izin verilmemektedir. Sitemiz, hukuka, yasalara, telif haklarına ve kişilik haklarına saygılı olmayı amaç edinmiştir.