2019 Temmuz ve 2023 Mart arası tüm içerik ve üyelikler silinmiştir. Lütfen yeniden kayıt yapınız
×
Liderlik Tablosu
Popüler İçerikler
05-09-2015 tarihinde, tüm alanlarda en yüksek itibara sahip içerik gösteriliyor
-
Bi yolda hız sınırında gidiyo bile olsa sol şeridi işgal edemez ya yavaşlıyıp yada hızlanıp yol vericek. Çok uyuz oluyorum.5 puan
-
Bende konu hakkında ki ön yargılarımı paylaşayım bari Görebildiğim kadarı ile bayan şöförler genelde çok çekingen kullanıyorlar. Acemi bayan sürücü sayısı acemi erkeklere göre daha fazla. Bu acemi kadın şöför algısını güçlendiriyor. Tıbbi bir tespit değil ama kadınların yön duygusu, çevrede akan trafiğin farkında olma durumu daha zayıf. Bir de her zaman trafik kurallarına uygun olmasa da trafikte bir kültür ve trafiğin kabul edilmiş akış şekli var. Bunun farkında olmayıp ben kurala uyuyorum ama diye e-5 de boş yolda 80km ile gitmeye çalışan sürücülerde çıkıyor. Trafik tecrübeniz varsa önünüzde giden aracın sürücüsünde problem olduğunu zaten hemen anlıyorsunuz. Sorunlar genelde telefonla konuşan erkek, acemi sürücü bayan, yaşlı veya trafiğe ayak uyduramayan (eski model araç) araç kullanan erkeklerden kaynaklanıyor. Buraya kadar olan kısmı acemi veya trafiğe ayak uyduramayan bayan şöförler hakkındaydı. Zaten geri kalan hayvanlıkları erkekler yapıyor.3 puan
-
Öncelikle yakıt ölçüm tekniği (eski mesajımdan alıntıdır): Yakıtı ifade ederken L/100km olarak verelim, fiyat değişiyor, 100km'de 8 L tüketen bir araç şu anda kilometrede 40 Kuruş yakarken, geçen sene bu zamanlarda 35 Kuruş yakmakta idi. Yakıt ölçümünü depoyu tam doldurmadan tam doldurmaya yapın, hatta pompacı hatasını azaltmak için tabanca ikinci attığında durdur deyin. Sonra hem yol km sayacını hem de ortalama yakıt tüketimini yol bilgisayarından sıfırlayın. Bir sonraki alımda hem pompadan hem YB'den değerleri görün. Hep yazıyoruz yakıt tüketim değerleri yol, sürücü, iklim ve trafik şartlarından çok etkilenir. Bu nedenle aynı araç için çok değişken değerler elde edilir. Ekonomik sürüş için: Lastik havalarınız doğru ve hatta 1-2 Psi yüksek olsun Bakımlarınızı zamanında yaptırın Arabada gereksiz yük taımayın Çok kısa mesafeler için yürümeyi tercih edin Olabildiğince düşük devirde seyir halinde olun, bu turbo benzinli veya dizel araçlarda düşük devirde gelen tork nedeniyle daha kolay ve rahat ama benzinli atmosferik motorda da sakin kullanılırsa mümkün. Vites değişimlerini 2500dd civarında yapıp seyir 1500-2000dd arasında olsun. Yani olabildiğince yüksek viteste kalın. Ani ve güçlü hızlanma gerekirse maksimum tork değeri devrine düşecek şekilde vites küçültün (3500dd'ya gelsin) ve öyle gazlayın, rampalar için de bu geçerli. Trafiği izleyin, gereksiz ivmelenmelerden kaçınıp aracı akmaya bırakın. Gereksiz fren de dolaylı olarak aşırı yakıt tüketimidir. Gaz pedalına 2/3 basarak seyir hızına çabuk ulaşın ve aracı sonrasında olabilecek en üst viteste (1500dd altına düşmemek koşulu ile) akmaya bırakın. Trafikte kimseyle dalaşmayın, sinirlenmeyin, sakin sürün. Bunları yaparsanız %20'ye yakın tasarruf sağlarsınız, başta zor ve sıkıcı gelebilir, ama sonradan alışılır.3 puan
-
2 puan
-
Sen canını sıkma, sen bir çok erkekten daha akıllısın, mantığın yeter ilerde pratiğini kazanırsın. Otomobili trafikte akıcı kullanmak için zeka lazım başka organa gerek yok Her şey zamanla güzel olur hep diyorum sana acele etme hiç bir şey için. Trust me i'm an enginar Ve arkandaki insanın çıldırmasını hiç ama hiç takma kafanı sana ilk dediğim bu olmuştu biliyorsun, arkadaki kendi düşünecek yolunu yordamını. Sen şeridinde uygun hızla gitmen kafidir. İleri sürücü olduğunda öngörü özelliği kendi eklenecek.2 puan
-
Sorun şu ki yolunuza çıkan iki tedirgin kullanan bayan canımızı sıkarken onlarca kural tanımaz erkeği görmezden gelebiliyoruz. Trafik bir birlikte yaşam arenasıdır, kişilerin araç kullanırken ki davranışları onların toplum anlayışını da sergiler. Görünen o ki -ismi lazım değil- bazı ülkelerde insanlar topluluk halinde hayvanların içgüdüsel olarak sağlayabildiği kadar kuralcı, rasyonel ve düzene saygılı olamıyorlar.2 puan
-
Asla yapmam... Ayrica sellektor yaptigim adamin saginda arac veya araclar varsa ve saga gecemiyorsa israr etmem bazi öküzler gibi.. Sabirla saga gecebilecegi uygun zamanda gecmesini beklerim.1 puan
-
Sol şeritte önünde 3-4 araba olan adama arkadan selektör yapıyon mu?1 puan
-
paragraf; 1- çok doğrusunuz 2- yine doğrusunuzdur diye düşünüyorum, erkeklerin çoğu eşine araba vermekten korkar, arabayı süren kadında tedirgin sürer böylece hata yapma riski artar. 3- canınızı sıkmayın, alışırsınız. bazı şeyler zamanla tecrübeyle öğrenilir. hayat bu malum. tecrübe artıkça rahavete kapılıp ben bu aracı nasıl olsa iyi sürüyorum diye dikkati dağılıp çok kaza yapanlarında olduğu unutulmamalı. tecrübe-dikkat sonra dikkat-tecrübe birbirini tamamlar. biri diğerinden daha önemsiz değildir.1 puan
-
Selektoru ben de kullanirim. Ama genelde sol seridi acin canim kardesim manasinda cinsiyet farki gozetmeksizin kullanirim1 puan
-
Sensörlere darbe gelmediği sürece airbag açılmaz yoksa hasar 8 değil 12 (salladım) olurdu sizde bunu istemezdiniz Orjinal parçalar takılır tabiki.1 puan
-
Orj hali neyse onu takarlar.Yaptığın extra aksesuar kaskonda yoksa boşa beklersin.Çok geçmiş olsun.1 puan
-
Peki sence umrunda oldumu kornaya basınca diğer şöförün? Kuralların daha katı ve uygulanır olması bence çok önemli. Daha önemlisi sağduyu. Canın sıkkındır kafan dalgındır çıkma trafiğe efendi. Kendi canını önemsemiyorsun ama başkasının canı yanmasın bari. Bayan görünce açıkcası uzağından geçmeye özen gösteriyorum dibinden değil. Belli ki çekinerek ürkerek kullanıyor. bayanlarımızın çoğunun trafikte bu kadar temkinli ve yavaş gitme sebebi de gene biz erkekleriz. Aramızda öküzler olduğu sürece de bu böyle devam eder gider. Selektör yapmasına fırsat vermeden sağa geçerim. Neden mi? Aynamdan arkadaki aracın içinde olanları bilemem. Ya acile yetişen bir hasta varsa? Yoksa da buyursun geçsin.1 puan
-
Bunu yaşayan bir ben değilmişim bir bakıma sevindim çünkü yerli! ya da yersiz yapılan selektörlerin hatalı davranışımdan dolayı değil, direksiyonda bir kadın olması yüzünden olduğunu düşünmüştüm. Bunu burda dile getirmemin nedeni de aramızda isteyerek ya da istemeyerek yapanlar varsa burda yazılanlar aklına gelsin ve ona göre selektör koluna eli gittiğinde bir kez daha düşünsün. Kadın şoförlerle ilgili yapılan bazı yorumlara gelince; olaya bir de şu tarafından baktınız mı? sizlerin bakış açıları ve söylemleri nedeniyle kadınlar trafikte bu denli pasif ve etkisiz rol alıyor. Kadın şoför olmak, trafikte erkeklere göre 1-0 yenik durumda başlamak durumunda kalıyorlar. Şu da bir gerçek ama elbette dikkatsiz olmayan yoktur ama bence aynı şekilde çoğu yapılan hatanın ardında bence bir erkek eli vardır Şunu da ekleyeyim. Yapılmış gereksiz her selektör ya da korna ya da eleştiri en azından benim araba kullanmaktan ve trafikten soğumama neden oluyor. Ve işte başa dönüyoruz, kadınlar trafikte daha ürkek ve kontrolsüz oluyor. Dün gece eve geldiğimde canım cidden çok sıkılmıştı. Not: Bugün sıkıntısızca (selektörsüz ve kornasız) Anadolu Bulvarı'ndan İstanbul yoluna bağlanıp Göksu parkına gittim. Aynı şekilde yine ordan bir sıkıntı olmadan geri döndüm. Hatta arkamdan sabırsızca gelen bir şoför sağ şeride geçip, öndeki arabadan kurtulmak adına arada çok kısa mesafe olmasına rağmen benim önüme atladı. Ben de kornaya bastım. Tehlike oluşturacak bir durum yoktu çünkü ben onun öyle bişey yapacağını tahmin etmiştim. Ama yaptığı hareketin hatalı olduğunu fark etsin diye kornaya bastım. Biraz da ben can sıkayım.1 puan
-
1 puan
-
1 puan
-
Zaten vurgulamak istediğim Mustang'in güncel fiyatlar ile rakipsiz olmadığı ve sadece "güçlü" araba peşinde olanların çok kolay aklını çelemeyeceği yönünde idi. Mustang bir kült aracıdır, dolayısı ile meraklısına gider deyip konuyu kapatayım. SLK'yı da güç/fiyat oranıyla benzer sınıfta olduğu için verdim. Kişisel deneyimimle BMW'nin spor araç yapma konusunda Mercedes'e göre daha heyecan verici ve kalıbına göre hızlı ve limitte daha itaatkar araçlar ürettiğini düşünüyorum, M3, M5, bir de kiralık C 350 kullandım bir hafta. Nirvana F1'de kullanılan C63 idi mamafih, özellikle fren performansına pistte başka hiç bir arabada rastlamadım, yani frenleri daha iyi olduğu için daha hızlı idi, M5 yanında kamyon gibi kalıyordu. Neyse konu dışına kayıyor, avuç içini terleten anılara gidiyorum, bu iyi bir şey değil. Mustang hayırlı olsun, en kısa zamanda yollarda dolaşanları selamlamak arzusundayım.1 puan
-
Ben bizimkini bildiğim için bu arkadakini anlama konusunda yazayım. Araba çooook uzakta olsa bile yola atlamıyor eğer bir esame varsa durma noktasına kadar yavaşlıyor ben zorla yola çık korkma o gelene kadar dünya 1 tur atar diyorum. Yani önüne atlama durumu bizimkinde yok. Üniversite mezunu 25 yaş üstü bayanların erkeklerden daha az prim ödediğini unutmuyoruz sanırım Hata varsa her cinsiyette bolca var. Elinde telefon ve sigara ile trafiği linç eden erkekleri unutamıyoruz. Ayrıca konu hatalar değil zaten selektörün aşırı veya gereksiz kullanımı. Bu çıldırma noktasına gelenleri ayrı bir terapiye almak lazım 1-2 uyarı yaparsın daha olmazsa bekleyeceksin bunun kuralı bu rahatsız oluyorsan alırsın plakayı şikayet edersin abuk sabuk tepki vermenin kimseye faydası yok.1 puan
-
1 puan
-
Kendi adıma M3'ü ancak Porsche 9xx ile karşılaştırırım. M3'ü o derece severim yani... ama yalan yok, tarafsız değilim. Amerikan denince tüylerim ürperir, onca araba kullandım (iğrenç renkli) eski kuZum Lincoln Town Car'da aldığım zevki hiç birinde alamadım. Tam bir keyif aracıydı yahu ... koldan 4 ileri otomatik ile tam bir -tembellik- anıtıydı ... hehehe. Muscle Car'da durum daha da ötelerde ... o 310+ cubic inch V8'in kedi gibi mırıltısı, gaza dokununca kükreyip ıslık çalması ... anlatılmaz, yaşanır yani.1 puan
-
Bence (İstanbul trafiği için söylüyorum) en önemli sorunlardan birisi filo araçların bu kadar çok artmasıdır.Adam bir şirkette işe başlamış hemen altına aracı çekmişler.Hatta bazı şirketlerde marka model ve şanzıman bile seçebilıyorsun Yani trafikte tecrüben yoksa çalıştığın şirket sana o aracı verecek bir şekilde altına..Hal böyle olunca yakıtta bedava araç bedava adamın kendi cebinden çıkan bir şey yok trafiği alt üst ediyor.Her sabah gittiğim güzergahta dikkat ediyorum.Tek şerit gidiş tek şerit geliş olan yolda yoğunluktan durduğun anda bi bakıyorum sağımdan biri geçmeye çalışıyor.Geçmeye çalıştığı yerde benimle kaldırım arası.Ve bunlar nedense hep şirket araçları.Sabahın köründe müzik son ses jilet gibi giyinmiş güneş gözlükleri takılmış ama beyin yok,kural yok adamda.Kafa rahat çarpsamda sorun yok şirket nasıl olsa yenisini altıma verecek rahatlığı bu.O tek şeritli yolu sağdan soldan geçerim birinin önüne atlarım (hakkını yerim) yoluma devam ederim,arkadaki de beklesin.Ohh ne güzel memleket.Şirket aracı kullanan herkes böyle değildir mutlaka ama çoğunluğu böyle maalesef.1 puan
-
Olabilir Cem Üstadım, sonuçta sürüş konusunda iddia'lı değilim. Mercedes'i İstanbul Park buluşmasında kullandım. kuZu ile pati'siz kalkmak lazım, patinaja düşersen olduğun yerde lastik yakıyorsun .... o gün arabayı Vural Ak'da kullandı, hatta -kontrolsüz güç, güç değildir- esprisi bile yaptı adam. Sürücü desteği açık + dikkatli kullanıyorsan araç yolda kalıyor. Elektronik desteği kapatırsan başlıyorsun araba ile cebelleşmeye, zaten kontrol tablosunda öküz kadar kırmızı uyarı ışığı yanıyor ... cebelleşmeden geçtim, azıcık saçmaladığında alet manyağa bağlıyor. Bildiğin katil işte ... yani "Bu araba beni öldürmeye çalışıyor" diye yemin edersin. M5 kullandım mesela, onda canına kast ettiği hissi yok. "Ben güçlüyüm, kodum mu oturturum!" diyor ... M4'e binmedim hiç (M3 olur mu? Ya da 8 kasa?) ama tahminim aynı his onda da vardır. Bu arada superspor (kaba tabiri ile Aygırlar) cabriolet olarak tat vermiyorlar (bence) yüksek süratte fena rüzgar sesi var, yani tavanı kapatman lazım. Eee? Gazlamak için tavan kapatacaksam neden cabriolet alayım ki? (...ki o durumda bile rüzgar sesi rahatsız edici seviyede, arabanın kükremesini resmen sündürüyor... pıHHH)1 puan
-
En acısı da cezayı kesecek ya da eğitimi verecek kişilerin maalesef konu hakkında yeterince bilgi sahibi olmaması. Zaten Türkiye'nin genel sorunu yönetsel, eğitsel pozisyonlarda işinin ehli insanların olamamasından, olanlarında da çoğunlukla kendine çalışmasından kaynaklanıyor. Ne diyeyim bu cinsiyet ayırımcı söyleme katılmam mümkün değil. hele nasıl yeni ehliyet alanların %70'i bayan oluyor onu hiç anlamadım, beylere eski ehliyet mi veriyorlar. benim gözlemlerime göre trafiği aksatıcı hata oranında cinsiyetler arasında pek fark yok. Hatta erkeklerin daha saldırgan ve tehlikeli olduğunu benzer bir ayırımcılık yapmak pahasına söylemekten çekinmeyeceğim. Bir ön yargı ile yaşıyoruz.1 puan
-
Ya öylesine aklıma takıldı, bu sürücü ile ilgili bir durum olabilir mi acaba, ama yok değildir değildir...1 puan
-
Sen ve seni beğenenler Amerika'ya asla gitmeyin orada gıcık ilacı bile kurtarmaz sizi1 puan
-
Asıl suçlu camaro. Çünkü camaro, pick-up ile onun önünde giden farklı bir araç arasına girmeye çalışıyor halbuki onun bu kaydı yapan arabanın arkasında beklemesi gerekiyor. Ardından pick-up ya ona bilerek yol vermiyor ya da maksimum hız limiti bu. Sonuç olarak camaro diğer 2 arabayı boş yere mahvetti kesin zibidinin biridir. Bizde de böyleleri çok. Bir insan hata yapıyor diye onu tehlikeyi sokmanın hiç anlamı yok hatta adamın hatası bile yok en başta.1 puan
-
Kahrolsun bağzı Sedanlar o zaman. Yakın değildi tabiki ona dikkat ediyorum. Taurus'un orda Cevizlidere yokuşundan aşağı inip en sağ şeride yerleşmiştim. Sol tarafımda iki şerit daha vardı. Burak'la trafikte karşılaşmamak dileğiyle. Şikayet ederim valla. Teşekkürler tavsiyeler için1 puan
-
Yukarda attığım sedan zaten, ondan başkası sedan çakması olur ancak1 puan
-
Delikli halini bulursan no problem, bulamazsan deldireceksin onlar dert değil. Fiyat için ne bulursan; eski başlıklara bakabilirsin lakin bu serbest piyasa ve bol bulunan şey değil. Kolay gelsin.1 puan
-
Geçmiş zaman ... arkadaşlar kapının önüne çağırdı. Yeni bir araba gelmiş, denemek istermiymiş? isterim tabi ... neden istemeyeyim ki? Çıktım kapının önüne, aHanda ... araba bu. MX5, siyah ... soft top. Aracın tavanı, ya da bir başka tabir ile en üst noktası pantalon kemerim hizasında ... mantıklı bir adam olsam yapmam gereken şey belli, teşekkür edip içeri girmek, masama oturup bi kave sipariş etmek. Ama ben mantığı ile öne çıkan bir adam değilim ki, kaşıntılıyım ... sıkıntılıyım eyvallah ama mantıklı? Aldım anahtarı, açtım kapıyı ... koltuğu geri çekeyim dedim, zaten gerideymiş. Ehue ... neyse önce kafayı ve omuzları sokarak bindim arabaya, sonra ani ve acaip estetik bir manevra ile (bkn.TIR'ın geri geri park etmesi) koltuğa oturdum ... tamam, gitmeye hazırım. Sonra çocuklar uyardı. - Abi sol bacağın dışarıda kaldı... Harbiden mi? ...hadi ya? Neyse komple sağ koltuğa yatıp sol bacağı da içeri çektim, arkadaşlar kapıyı dışarıdan kapattı ... sığdım arabaya (en azından teoride) ... kafam tavanda (kelimenin tam anlamı ile) yükseklik ayarı bulunmayan direksiyon kucağımda. Kısacası benim görüntü bu şekilde (temsilidir) Mx nasıl gidiyor? Gaz tepkisi nasıl? Yol hissi var mı? ...inanın aklımda değil. Test bir an önce bitsin, çıkayım şunun içinden havasındayım. ...kaza bela yaşamadan döndüm geldim tüKKan'a ... çocuklar açtı kapıyı, kuZu'dan inicem ... de ... LAN! ...inemiyorum ki? Abi sıkıştım arabanın içine... eklemlerim kitlenmiş resmen, çıkamıyorum dışarı. Dizimi az kıvırsam olacak da ... kıvıramıyorum ki, direksiyon kolonuna takılmış. İtfaiye çağırsalar, hidrolik ayırıcı ile açsalar ve sprial ile kesseler yeridir yani. Millet başladı t*ş*k geçmeye ... - sağ kapıdan girip tavanı açın, yukarıdan çekerek çıkartalım - sana çok yakıştı abi, sen takıl orda vs.vs. Allahtan omuzlarımı oynatabiliyorum, kafayı bir şekilde branda tavan mekanizmasının arasından kurtarıp dışarı çıkarttım, böylece olduğum yerde dönebildim, iki kişi koltuk altlarımdan çekti, ben de kollarımı kullandım ve ta-taaaa ... garip bir PoP! sesi ile (bkn.Şampanya şişesi açmak) bir de baktım ki özgürüm, aracın dışındayım. Eğilip toprağı (daha doğrusu) betonu öpmek içimden geçmedi değil, ama karizma'yı da çizmemek lazım tabi. Hemen atlayıp suratında gizlemeye çalışmadığı gülücük ile soru soran Mazda bölge müdürünü olgunca cevapladım. - Nasıl olmuş araba? Sevdin mi? - Frenlerin dozajlaması üzerinde çalışmak lazım tabi, direksiyon biraz hissiz ... motor da alt devirlerde baygın kalıyor, onun dışında fena değil, total değerlendirmede beş üzerinden iki veririm. (Bkn.İshal olmadım, içimden don değiştirmek geldi)1 puan
-
...malum Autoshow zamanı ... bir -fuar- katkısı da ben yapayım. Avrupa'da Autoshow'u yani main event/ana etkinliği Paris ile Frankfurt arasında dolaştırırlar. O sene etkinlik Paris'te ... İstanbul'dan göz etmiş bir ailenin işlettiği Golden Tulip'te kalırız hep. Napoleon'un meazr anıtının dibindeki bu apartmandan bozma sakin mekan bir çeşit olmaz ise olmazdır (bizim için) Sabah kahvaltıda ince belli bardaktan çay içer, beyaz peynir - zeytin ve reçel yer ... mekan sahipleri ile geyik çeviririz. Her zaman ki gibi gittik, fuar'ı gezdik ... Şanzelize'de Renault Showroom'a uğrayıp konsept otomobillere "aüww ... çook çirkinler" dedik, Hippopotamus'ta kaburga kemirdikten sonra hava alanı yolunu tuttuk. ...bavullar teslim edildi, biniş kartları alındı ... her şey yolunda. Elimi cebime attım ... üüü ... bi ton bozuk para kalış. X-ray'den geçeceğim (uçağa binerken) onları ceplerinden çıkar, doldur ... üff ... uzun iş. Gidip şunları harcayayım dedim kendi kendime. Hemen yakında bir mağaza var ... daldım içeri. Kızıma çukulata falan alırım diyorum ... sonra bir baktım ... aaa ... Jack'leri ikili şekilde paket etmişler. Üzerlerine ağ takmışlar ve 2xJack'i bir arada -tek- fiyatına veriyorlar. Yahu ben 7 numarayı pek severim bea... Aldım Jack'leri (bozukluklar ucu ucuna yetti, artan üç beş kuruşu da bağış kutusuna attım) attım poşete, geçtim X-Ray'den (o zamanlar uçağa sıvı sokuluyor) gidip bizimkilerin yanına oturdum. ...anons yapıldı. - THY'nin Paris - İstanbul uçağı bir saaat rötarlı? ...yanımızdaki körükte Lufthansa uçağı var, bizim bagajları Alman uçağına ... Almanların bagajları da bizim uçağa koymuşlar .... işi düzeltiyorlarmış ama pardon - pardon'muş. ...*i* kafalı fransızlar diye söylendik, galiba ayağım falan çarptı .. poşet tıngırdadı. Nasıl tıngırdamasın ki? İçinde 2XJack Daniels var. - Ne var o poşette? ...ehüe ... ne denir ki? İtiraf ettim tabi. - Jack - Numara 7'mi? - Evet - İyi ... kurun tezgahı abiler. Biri otomattan cips ve fıstık aldı, biri cebinden plastik bardak çıkardı ... ...şimdi bir durun ve düşünün. Kim havaalanında cebinde iç içe geçmiş 10 adet (yaklaşık) plastik bardak ile dolaşır ki? Yani bunun olma ihtimali nedir? Şu anda Mitsubishi Türkiye'nin Pazarlamasını yürüten arkadaşın cebinden çıkan bardaklar benim dimağımı kitledi dersem inanabilirsiniz. ...devam ededlim. Böylece biz hava alanı bekleme salonunda cips ve fıstık ile oda ısısında 2xJack Daniels'i içip bitirdik (yaklaşık 6-7 kişi) ... kafalar cilalandı. Sinirler gevşedi, rötar kimsenin umrunda değil. ...anons yapıldı, kalkıp uçağa geçtik...yerimize oturduk, kemerleri bağladık ... gazete dağıtıldı, günlerdir türk gazetesi okumamışım... aldım bir tane, standart anonslar vs. sonrası kısa bir taksi ile piste çıktık ... uçağımız yükselmeye başladı, gazetenin sayfasını çevirdim ve... G-Ü-M-M Gözlerimi bir açtım ... ilk fark ettiğim kollarımın ağrıdığı. Ağzım kurumuş, başım ağrıyor ama kollarım kopacak sanki. Baktım hala gazeteyi tutuyorum ... baktım uçak yerde ... baktım neredeyse kimse kalmamış (uçakta) ... baktım ... AaAaA? Ulan Yeşilköy'deyiz. ...yahu ben bütün yol boyunca uyudum mu? ...nasıl? Kollarım kopacak sanki ... gazete okur durumda kendimden geçmişim ve 3 saat kadar o pozisyonda kaldığım için kaslarım aşırı gerilmiş, kramp üzerine kramp giriyor. Zar - zor kalktım yerimden, çapraz'da oturan arkadaşa baktım... ...aAaAaAa ... ölmüş. Cesedi koltukların üzerinde sırt üstü yatıyor, üzerine lacivert THY battaniyesi sermişler ve garibimin bir eli battaniyenin altından çıkmış. - Hadi beee .... dedim, gittim yanına ... baktım ... ölmemiş, hatta ÖKÜZ gibi horluyor. Hostes geldi ... - Uyandıramadık bir türlü, yolcular şikayet ediyordu ... biz de biraz -ses- azalsın diye üzerini örttük ... demez mi? Kaldırdık arkadaşı, kalktı ama resmen kendinde değil. Uçaktan çıkıp tuvalete attık kendimizi ... yüzümüzü gözümüzü falan yıkadık biraz. Görece ferahladık ama hala kafa nal gibi... ...bavulları nasıl aldık? nasıl gümrükten geçtik? ... inanın hala doğru düzgün hatırlamıyorum. Olay ne peki? Biz deniz seviyesinde kafayı çektik, kan henüz alkole doyarken de uçakla düşük basınç alanına çıktık ya ... bizim Jack'ın etkisi ikiye, üçe katlanmış. Anlayacağınız 30,000feet'te alkol komasına girmişiz Yere inip 1 Atmosfer'e geri dönünce de -ayılmışız- ... tam bir rezillik yani. ...kollarım günlerce ağrıdı dersem inanın. Ulan gazete okur pozisyonda sızar mı adam? Vay Hayvan ben ... (bkn.yuh yani) kimbilir millet ne dalga geçmiştir bizimle.1 puan
This leaderboard is set to Istanbul/GMT+03:00
Focus Club Türkiye
Bu sitenin işleticisi, bu sitede yer alan bilgi, yazı ve makalelerin doğrudan veya dolaylı olarak kullanılmasından dolayı oluşacak zararlardan sorumlu tutulamaz. Kaynak gösterme kuralına uymak şartıyla, bu sitede yer alan yazı ve makalelerin belirli bir kısmına atıf yapılmasına, link verilmesine izin verilmektedir. Kaynak (canlı link) gösterilmeden yapılan alıntılara ise izin verilmemektedir. Sitemiz, hukuka, yasalara, telif haklarına ve kişilik haklarına saygılı olmayı amaç edinmiştir.