Jump to content
2019 Temmuz ve 2023 Mart arası tüm içerik ve üyelikler silinmiştir. Lütfen yeniden kayıt yapınız ×

Liderlik Tablosu

Popüler İçerikler

24-09-2015 tarihinde, tüm alanlarda en yüksek itibara sahip içerik gösteriliyor

  1. Cem abi demiş. Bende bahsetmeyi düşünüyordum. Birileri euro 5-6 diye bir terane uydurmuş, pratikte mümkün değil. 10 olunca bu arabalar ne yakıp yürüyecek, içten yanacaksa yakacaktır belli bir bg üretecekse. Yeni bir verimli motor teknolojisi bulunamıyorsa. Hybrid yada tam elektrik ten bahsermiyorum. Kombi gibi. 10 derecelik evi 20 dereceye çıkarmak için yakacağı gaz %98 aynıdır, buna tek etken bina ve cam yalıtımıdır. Arabayı hafifletmiyorsan, lastikleri küçültmüyorsan, iç, dış sürtünmeyi azaltmıyorsan, daha az yakamazsın. Geçenlerde bulaşık makinesi değiştirdim. 17 yıllık makineyi sırf yaşlandı diye, 7 programlı idi hep aynı programı kullanıyoruz dedik 4 prog bosch aldık. Boş çıktı. Bardakları berbat ediyordu, ve suda kirlilik. Baktım en çok su harcayan ve yıkama sonrası 3 durulama yapan piyasada sadece 3 markanın ürünü var gittim aldım. 3 yıllık boş u spotçuya bardağı göstererek sattım. Arçeliğe yazdım ürünler niye böyle, niye şu yok bu yok. Ab uyum ve tasarruf yasaları dedi. Bulaşığı yıkayamıyorsa. A+++++ olsa ne yazar fiziği ve kimyayı neden zorluyorsunuz, bakın raflara parlatıcılar bile değişti bu bardak kötü yıkanmasından. Deterjan üreticileri bile farkında. Makinesi olmayan yıllardır 100 lt su harcıyor, sen makineyi neden 25 lt den 12 lt ye kadar düşürdün, niye ön yıkamanın birini iptal ettin. İnsanları mı zehirleyeceksiniz kimyevi kalıntılarla. Alt limitler bir yere kadar olmalı, şartlar zorlanmamalı.
    3 puan
  2. Şimdi VW'ye yönelik "overrated" ve "overpriced" yakıştırmaları, yani haddinden fazla beğeniliyor ve olması gerekenden pahalı değerlendirmeleri bence yavaş yavaş bu kirz için de geçerli olmaya başladı. Bu VW'nin sonu olmayacak, kuşkusuz sıkıntılı bir süreçten geçecekler ama mutlaka günah keçilerini bulup uygun cezalandırmayı yapıp, değişik mercilerin gönlünü alıp yola devam edecekler. Şu anda sürecin tabloid ve magazinsel boyutunu yaşıyoruz. Daha önce okuduğum bir yazı aklıma geldi krizi duyunca, dün bulamamıştım şimdi buldum, paylaşayım: http://www.thesundaytimes.co.uk/sto/news/uk_news/Environment/article1560165.ece Deniliyor ki Euro 6 dahi aldatmaca. Nedeni de araçların ölçüm düzeneğinde gerçek hayatta ürettiğinden çok daha az NOx üretiyor olması. Sunday Times Mazda 6, BMW X3 ve Vauxhall Zafira'da günlük kullanım koşullarında yaptığı ölçümlerde izin verilen değerin 9,5-12,8 katı yüksek değerlere ulaşmış. Almanya Baden-Würtemberg Çevre Kurulu da benzer ölçümler yaparak Pasat CC, Mazda 6 ve BMW 320d'de izin verilen değerlerin şehir içinde 9 dışında 8 katına ulaşıldığını göstermiş. Şu anda Avrupa çapında ölçüm metodolojisinin değişimesi gerekliliğinden tutun da dizel motorların yasaklanmasına kadar bir dizi önlem ciddi anlamda tartışılıyor. Şimdilik sadece tartışılıyor çünkü hem yerine konulabilecek verimli alternatifler yok henüz hem de küresel sermayenin gücünün aşılması pek kolay değil. Diyeceğim o ki, VW ne ilk ne tek, sadece deşifre oldu. Ayrıca ben de Ford'dan şikayetçiyim, motorları için verdikleri güç değerleri ile performans verileri örtüşmüyor. Motora çok beygir yüklemiş gibi gösteriyorlar ama beygirler pek bir çelimsiz oluyor. E sonuçta bana her gün bayram...
    3 puan
  3. Hikaye şöyle. Volvo el değitirdiğinde Çin'liler bakar ki ellerinde şanzıman yok. Getrag ve ZF'den alınabilecek opsiyonlar da kabul edilebilir maliyette değil. Hala bir kısım hisseyi elde tutan İsveç hükümetini de araya sokarlar (Ford İsveç çeliğinin en önemli tüketicilerinden birisi,belki de birincisidir.) ve "Bize şanzıman verin" derler. Ford karşı bir teklif ile gelir. ...der ki... - Size dizel otomatik şanzımanı beraberinde motor ile (CKD) veririz. 3 yıl süre ile istediğiniz kadar motor ve şanzıman da veririz ve hatta istediğiniz fiyattan veririz ama bir şartımız var. Biz bu motoru ve şanzıman daha önce denemedik. Arıza / Sorun çıkacaktır ... izin vereceksiniz çıkan sorunları inceleyelim, size teknik desteği de veririz ama bu üç yıl süresinde network ve database'nize dingonun ahırına girer gibi selam,sabahsız girip çıkacağız. Teklif çinlilerin de işine gelmiş. O üç yılda istedikleri gibi motor + şanzıman geliştiririz demişler. Anlaşma yapılmış. Volvo bir ton sorun ile karşılaşmış, Ford ile birlikte her birisini tek-tek aşmışlar. Anlaşmanın yarısına ulaşıldığında kronik sorun kalmamış, Ford'da mühendis takımını geir çekmiş ama anlaşma gereği motor ve şanzıman vermeyi sürdürmüş. Anlaşma bitiminde Ford o motoru E6'ya çevirip aynı şanzıman ile birlikte araçlarına koymuş, Volvo'da (kendi hala şanzıman yapamadığı için) Getrag'dan o pahalı vites kutusunu satın almaya başlamış. İşte TDCI Powershift şanzımanın hikayesi bu ... biz söz konusu duruma kısaca "Kazan-Kazan anlaşması" diyoruz.
    3 puan
  4. Öğlen Uludağda köfte sucuk Akşam bursa da İskender
    2 puan
  5. Olay giderek derinleşiyor. Anlaşılan Emisyon -düşürücü- yazılım Avrupa'da da kullanılmış. VW'nin başı hükümetler ile (ödenen düşük vergi nedeni ile) ve rakipler ile (Rekabet Yasaları gereği) ciddi derde girecek gibi. CEO'nun istifası falan mevzu'yu kapatacak gibi de görünmüyor. Ex-İş arkadaşım ve sektör hakkında bilgisine güvendiğim Yalçın Arsan "Gas Auto" olayı hakkında bir memo yazmış. Aydınlatıcı olduğunu düşündüğüm için paylaşıyorum. https://app.simplenote.com/publish/HK47pz
    2 puan
  6. Buna binecek adam kesinlikle beyaz atlı prens. Bu araba değil başka birşey. Bundan inip focus'a binince çok kötü oldum
    1 puan
  7. Biliyorum ve takip ediyorum tabiiki Yakup kardeşim, benim V40 bahsi arada kaynadı, izninle bir de ona başlık açayım. Bakarsın gözü karartır alırız da oradan devam ederiz.
    1 puan
  8. Kaynak benim ismim Eski bir bilgi bu nereden aldığımı hatırlamıyorum. Makyaj tabi demek istediğim. MK3 Focus ile V40 arasında tek fark detay kalite farkı. Siz bilirsiniz, makyajlı focus dizel otomatik denenmesi gereken bir model bana göre. Tip olarak beğenmiyorsanız ayrı mevzu
    1 puan
  9. Biraz önce balkonda kavurmamizi yerken söylemesi ayıp annem sabri sabri! aşağı bak dedi. Birde ne göreyim Ruby red EUspec Mustang beyaz zemin arka farli. 5 6 saniye sessizlik oluştu. 6 serisi coupe boyutunda bir araba gerçekten fuarda görmüştüm ama diğer arabalarin yanından geçerken daha iyi anladım. Buarada Kaan abi kulaklarını çınlattik biraz
    1 puan
  10. K-Bar dedikleri Amortisör kule gergisi ... Yakup'un dediği gibi var bizim kuZu'larda (resmi ithalatlarda) ama ön göğüs ortasında gauge yok, zaten gerek de yok (bence) pist / performans kullanımı için isteyebileceğin bütün bilgiyi yol bilgisayarı zaten veriyor. Tek yapılması gereken neye bakmak istediğini seçmek .. lastikleri çok mu ısıttım? aç bilgisayarı, lastik basınçlarına bak (grafik olarak her lastiğin basıncını gösteriyor) turbo için mi endişeleniyorsun? aynı şey ... vs.vs. en az 7 - 8 ayrı "performans bilgisi" ekranı var yol bilgisayarında, yakıt karışımından, sıkıştırma oranına ve hatta "lap" zamanlarına kadar neredeyse her şeyi tutuyor kuZu. (bkn.yol bilgisayarını mıncıklarken akü nasıl bitirilir?) edit : kötü imla
    1 puan
  11. Soruna burada çözüm bulmanız zor. Görünen yağ daha çok terleme gibi, uzun süre park ettiğiniz yerde aracın altına bakın yağ lekesi oluşmamış ise eksiltmenin nedeni büyük olasılıkla yağ "yakmasıdır". Kompresyon ölçümü ile kaçak kesinleşir ve motor rektifiyeye gider. Güvenilir bir usta bulun ve yola onunla devam edin.
    1 puan
  12. bu arabayı sevdim, soğutma suyu hortumu, bizim yeni takılandan
    1 puan
  13. İlk mesajı biraz güncelledim Bir de video ekledim %30'u yüklendi, onun bitemesi minimum 1 saati bulur. İyi seyirler.
    1 puan
  14. Gaza basmadım ... bir kaç nedeni var. - Araç "transport" mod'da idi ... yazılım güncellemesi falan yapılmamış, PDI'dan geçmemişti. - Mayıs sonu imal edilmiş, marşına pek basılmamış ... yağlama tamamlanıp kapak iyice ıslanmamıştır. - Kapalı alandaydık, egzost emme hortumu takılı değildi. Millet zehirlenmesin dedim. - Nakliye yakıtı vardı (3-4 litre) yıkamaya vs. götürür, oradan da showroom'a çekerken benzin bitmesin dedim. ...ama bassam da EB'nin (yapısı gereği) V8 gibi gümbürdemesini beklemeyin. Haa! Egzost'a -akord- yapılır ise ... o ayrı tabi. ek yapayım : Sabah Yakup'un paylaştığı bir video vardı ... nerede o? bakayım ... bakıyorum ... ahanda buldum. ...sizin dediğiniz bu. İzole edilmiş (akustik panelli) odada çalışan V8 ...
    1 puan
  15. Bu global üreticilerin ne ilk oyunu ne de son olacak. Hatta bir adım ileri giderek kar hırsı gözünü bürümüş kapitalist sistemin tümünü suçlamak gerekli. Gıda sektöründe oynanan oyunlar yavaş yavaş su yüzüne çıkıyor. İlaç sektörünün halini bilseniz ne doktora ne eczaneye gitmezsiniz. Aslında süreci basite indirgeyip "insanın aç gözlülüğünün" doğal sonuçları olarak yorumlamak lazım. VW grubunun suçu yakalanmış olması. Bu kadar basit. Söz konusu suçlama dizel araçlarda kullanılan özel ve ek bir yazılımla emsiyon testleri esnasında sonuçların manipüle edilmesi, araç normal kullanıma geçtiğinde ise tamamen farklı bir programla yürüyor. Tam tabiri ile "nitelikli dolandırıcılık". Ama zannetmeyin ki diğer üreticiler başka başka gri alanları kullanıp yasal sınırları oynatarak kazanç sağlamıyorlar. Neyse VW grubu ABD'de hem sıfır hem ikinci el 2.0 dizel satışını durdurmuş, öncelikle Jetta, ayrıca Beetle, Passat ve Audi A3 etkilenmiş. Toplam 482.0000 araçtan söz ediliyor. 18 Milyar $ tahmini bir total zarar bedeli, sadece devletin öngörüğü ceza değil gibi söyleniyor. Ancak sadece dün VW grubunun borsa kaybı net %20. Birkaç gün içinde sözleşmesinin yenilenmesi beklenen CEO Winterkorn'un etekleri tutuşmuş. ABD'li yetkililerle birlikte çalışarak dış denetimle sorumluları bulacağız demiş. Yönetim kurulu başkanı da haberi yokmuş gibi yapıyor. Eğlenceli olacak takip etmek lazım. Bununla da kalmıyor diğer markaları da birkaç puanla peşinden sürüklüyor. BMW ve Daimler grubu sözcüleri yana yakıla bizim bu işlerle alakamız yok diyorlar. Ayrıca pek çok çevreci grup Almanya'da da kontrolların yapılmasını talep ediyorlar. Biri halıyı kaldırdı ve altındaki pislik ortaya çıktı. Kıssadan hisse dolandırıcılık yapıyorsan rüşvette pintilik etmeyeceksin. Dünya temiz değil, ne mecazi ne de gerçek anlamı ile. Ha ne olur derseniz cezada kapalı kapılar ardında pazarlıkla anlaşılır, tazminat davalarını da kapsayacak bir formül üretilir, VAG grubu da tahtı sallansa da yaşamına devam eder. Ama zaten belki de amaç tahtı sallamaktı!? Bunu da komplo teorisyenlerine bırakalım.
    1 puan
  16. Aman da aman ... kınalı kuZum direksiyona da geçermiş
    1 puan
  17. keyifli? ...daha çok kızgın. Ruh halimi şu şekilde anlatayım ... oturmuş Okey oynuyoruz, bakıyorsun ki hep karşında oturan kazanıyor ...bir değil, iki değil. Bu ne be? Sonra eleman öksürüyor ve etrafa taş saçılıyor, meğer balya ile taş çalıyormuş. İşte hissiyatım bu şekilde (yaklaşık)
    1 puan
  18. Bu arabalara bu paraları vermeye gerek yok. Bunları Almanyada İsviçrede kiralayan kesin vardır. Yılda 1 hafta izin alıp oraya gidecek bunu kiralayacaksın . Nürburgringin sade vatandaş gününde girip kurtlarını dökeceksin. İşin bitince arabayı teslim et , uçağa atla geri döneceksin. OPC deki And öyle yapıyor. Scirocco R kiralayıp 2-3 gün tütsülüyor sonra da dönüyor. Aynı şey mustang falan için de geçerli yılda bir hafta kirala. Gez bırak çok daha mantıklı olur..
    1 puan
  19. 1994 yılı, Borusan'da çalışıyorum. Araba almam lazım, ama ne alsam? İkinci el'lere falan bakıyorum sonra bir gün yemekhanede Ali Vahapzade ile geyik çeviriyoruz. Kendisi (daha doğrusu Babası) Borusan Oto'nun %50 ortağı, o da yönetim kurulunda. Araba muhabbeti yaparken demez mi - Yeni çıkan Compact'lardan alsana, personel indirimi de var. Ya fena fikir değil aslında, şöyle bir bakıyor ve satıştaki çocuklar ile konuşuyorum. %20 personel indirimi ile birlikte 1,8'e geçebiliyorum. Sipariş formunu yapıyoruz, E36 Compact 318TI. Balköpüğü dış / siyah iç renk. Ali bey kıyak çekiyor ve bana Sparco koltuk seti hediye ediyor (3,000Mark falan) Genel Müdürümüz geri durur mu? Sağolsun Müşerref hanım da sever ... o da spor süspansiyon ve sürüş kit'i opsiyonuna imza atıyor. Ön ve arka viraj demirleri, ayarlanabilir amortisörler, üst köprü, 15" jantlar ve çift pistonlu kalperlerim olacak. ...ne güzel. Bazı opsiyonları satın almıyorum, atıyorum Boss müzik sistemi veya LSD* ya da deri döşeme. Mart sonu arabam fiktif saha'ya iniyor. Gümrükten çekilene kadar neredeyse her gün tel örgü'ye burnumu dayayıp bakıyorum. (rengi tutmuyor ama kuZu böyle bir şey işte) ...günü geldiğinde cari hesabımı kapatıp arabamı teslim alıyorum. O hafta sonu bol bol tütsülüyorum kuZu'yu. Küçücük araç, aks aralığı kısa ... TI makine sinirli, 150 beygirin yanı sıra çok çabuk devir alıyor ve 318TI acaip kolay yanlıyor. Çok eğlenceli yani... Pazartesi dükkana (Borusan Avcılar) gidiyorum, servis raporları ile falan uğraşırken Ali bey geliyor. O zaman M3 kullanıyor, arabada bir enayilik varmış ... servis'e bırakmış. - Kaan karşıya geçmem lazım (evi o zaman Selamiçeşme tarafında) senin arabayı alayım mı? Sen de akşam benim araba ile geçersin ... Bağdat'ta falan buluşup araçları değişiriz. Taam ... diyorum. Hem M3 kullanıcam, hem de adam patronum be! Veriyorum anahtarları, işime dönüyorum. Almanya'dan yeni servis işletim raporları gelmiş. Adam/Saat verimlilik hesaplarını disponent ile birlikte kontrol ediyoruz. Kağıt ve raporlar arasında boğulmuşuz resmen. Akşam üzeri birileri gelip tepeme dikiliyor. - Kaan abi bi gelsene - Hayırdır? - Gel bi.. Aha! diyorum, gene bi b*kl*k oldu serviste. Takılıyorum servis danışmanının peşine, arka tarafa ... benzin istasyonun ve parça rampalarının olduğu arka avluya gidiyoruz ki ... haSSSS ... benim kuZu çekicinin sırtında. - Ananı! Ne oldu lan? Ali ağa Fenerbahçe stadının orada kuZu'yu kaydırmış (bilen bilir, pis bir kapalı viraj var stadın arkasında) ve aynen sıvamış arabayı. Polis gelmiş, rapor tutmuş .. Kosiflerden yardım istemişler, onların çekicisi arabayı alıp Avcılar'a getirmiş. Ofise dönüp Ali bey'i aradım ... iyiymiş ... bir - iki çürük falan ama o kadar. - Ya kusura bakma, kaydı araba. Tutamadım. - Ya olur öyle şeyler, neyse ... canınız sağolsun = Türkçe meal'i : Arabamın ağzına s*çt*n eşşş.... - Sen git yeni bir tane sipariş et kendine, o gelene kadar da benim arabaya bin. - Ya ne gerek var ki Ali bey = Türkçe meal'i : Senin t*ş*ğ*n* yiyiiim - Uzatma, git hallet işini. ...ağa'nın eli tutulmaz ki Gidip oturdum satış danışmanının masasına... - Abi geçmiş olsun, bitmiş diyorlar senin araba için - Amaan, canım sağolsun. Hadi bana yeni bir kuZu sipariş edelim - Harbiden mi? - Hee ... ama bu defa normal 318TI olsun, Compact'ın g*t* fazla hızlı kopuyor Sonuç : Yeni (lacivert) 318TI aracım (%100 bedelsiz) gelene kadar M3'e bindim. Sonuç : Borusan Compact araçların sipariş listesinde LSD'yi opsiyon olmaktan kaldırıp zorunlu hale getirdi Sonuç : Benim Balköpüğü 318TI pert edildi. Aracı Adana'lı bir tamirci almış. Tamir edip satmış, kuZu'yu beş yıl kadar daha kullanımda kalmış. Sonra gene kaza yapmış ve bu defa hurdalığı boylamış. *Edit : Düzeltme ... 90'lı yılların ilk yarısında BMW'nin elinde ESP değil, Sınırlı Kaydırmalı Difransiyel vardı. Ağzım/Elim alışmış, ESP diye yazdım ... özür.
    1 puan
  20. Uydurma tabi ki. Ama sanki yaklaşık 20.000 parça diye duymuştum. Desteksiz atmadım yani [emoji2] [emoji2]
    1 puan
  21. Geçmiş zaman, dar koltuk arasında şişen ayaklarımız ve saat farkından çorba'ya dönmüş beyinlerimiz ile Narita'nın nedense üretim/montaj hattına benzettiğim yürüyen yollarına tırmanıyoruz. Göz hattımda ki neredeyse herkesin suratında mutsuz bir ifade var, ya da fazlası ile kayıtsız. Sonradan üzüntü, sevinç vs. hisleri topluma açık mekanlarda (özellikle abartılı şekilde) ifade etmenin toplumda pek de hoş karşılanmadığını öğreniyorum. - Japonya'ya geliş nedeniniz? ... ulen niye gelicem? B*kmu var Caponya denen memlekette? Gümrük görevlisinin gözünün içine bakıp - Pleasure (zevk) Herif dalga mı geçiyorum diye bana bakıp pasaportumu damgalıyor. Capon topraklarına girerken vize almanıza gerek yok, uçakta form doldurup gümrük veznesinden 20USD karşılığı aldığınız pulu pasaporta yapıştırıyorsunuz o kadar. Bakıyorum evrakıma ... 30 günlük (tek giriş - çıkış) vermiş. Cimri p*z*v*nk, dandini ülkeni çantama koyup götürecem sanki. ...neyse! Kimi zaman yerin altına dalan elektrikli teron/metro karışımı bir şey ile merkez istasyona, oradan metro ile da kent merkezindeki Shinjuku'ya gidiyoruz. Daha doğrusu Metro'ya yatay geçiş yapıyor ve ilk golü yiyiyoruz. Olay şu ... LAN! Bilet makinaları kombini uzay üssü gibi. Hangi makinayı seçicem? Hangi hatta binmem lazım? Ben neredeyim? Kimim? İmdattt! Sonra Shinjuku hattını bulup zar-zor bilet alıyor (*bn* aletler japonca ... üzerlerinde ingilizce seçeneği varmış ama "İngilizce'ye Dön" talimatını bile Japonca yazmışlar ... ben var ya, sizin....) neyse, küfretmeyeyim. Metro geliyor ... acaip kalabalık zaten. Vagonlar dolu, bin kişi de binicem derdinde. Elemanın biri de beni dürtüklüyor ... ya var ya ... ben dürtülmekten nefret ederim. Bir dürttü, sesimi çıkarmadım, iki dürttü ... eŞŞedü! zaten yorgunum, 12 saat uçmuşum, kafam bi dünya ... üçüncü dürttü. Dönüp yapıştım bodur p*z*v*nk*n yakasına, başladım bağırmaya. "Stop man or I'll brake your neck!" herif gak-guk etti, ben de tokat ile itme arası bir şey yapıp 5TL'lik lastik top gibi sektiriyorum elemanı. Biniyoruz Metro'ya herif ise istasyonda dikilmiş hala elini kolunu sallıyor, buna parmağımla "getirme beni oraya yoksa senin...." gibilerden bi işaret çekiyorum. Kapılar kapanıyor, metro hareket ediyor ... nasip değilmiş. Dövemedim tacizciyi ... (bu konuya daha sonra geri döneceğiz) Conrad'a geçip yerleşiyoruz. Oda güzel, hayvan gibi manzarası var. Yapacak acil bir işim yok, beraber geldiğim arkadaş ile konuştuktan sonra , duş atıp bir-iki saat uyumaca olayına geçiyorum. Akşam dışarı çıkıp biraz gezicez, zaten yaklaşık üç gün -boş- zamanımız var, sonra Yokohoma'ya geçip gemi'ye transfer olacağız. Hava yediği için gemimizin Tokyo körfezine girişi yaklaşık 72 saat gecikmiş ... uyar bana, şikayet etmem valla. Akşam yemek için dışarı çıkıyor ve KFC'ye giderek karnımızı doyuruyoruz. Ben de arkadaşım da Capon! yemeklerinden hiç hazzetmediğimiz için Long Life KFC diyoruz. Sonra da Shinjuku'nun eğlence! bölgesi Kabukicho'ya geçiyoruz. Burası yirmiden fazla dar paralel sokaktan oluşuyor ve sokakların iki yakası da gece klübü, bar, striptease show vs. ve caponların pek sevdiği Hostess Bar'lar ile dolu. İşim olmaz ama yeri gelmişken Hostess Bar olayını anlatayım. Temelde Karaoke bar gibi bir şey bu, kendine oda açtırıyorsun ... atıyorum 6 kişilik ... diyelim ki o odaya geçiyoruz (iki erkek) hemen 2 - 3 - 4 tane hostes geliyor ve eğlencemize katılıyor. Yanlış anlaşımasın, aşna - fişne yok ... karaoke yapıp (onun da nesini severler ki?) bolca içki içiyor ve efsanevi hesap ödeyip çekip gidiyoruz ... olay bu yani ... hostesler ile içki içip anırmak için deli gibi bedel ödemece... tam m*l işi yani. Kabukicho'da genelde saçma sapan saçlı (didiklenmiş, punk, mor, yeşil, pembe) tipler karşınıza çıkıyor. Bu kadın ve erkek aracı/anutçular sizi bir yerlere götürmek istiyor ... bunlar tipik turist tuzakları tabi ki. İşin sırrı basit aslında. Her durumda kazıklanacaksınız, sonuçta Caponya abartı pahallı, Tokyo'da caponlar için bile pahallı bir şehir. Ama daha az ütülmek istiyorsanız kapısındaki neonlarda -ingilizce- yazan mekanlara gideceksiniz. Yanınıza hostes falan gelirse -pas- geçip show falan seyredip içkinizi içecek, eğleneceksiniz ... nokta. Bunun dışına çıkarsanız kendinizi Yakuza'ya borç senedi imzalarken bulursunuz ... o derece yani. Aynen öyle yaptık biz de robot kabare show'a dalıp kişi başına 170USD ödeyerek (Tokyo için yemek+içki ... gayet makul bir rakam) oturup gösteriyi seyrettik. Bildik turist tuzağı olsa da itiraf ediyorum ben çok eğlendim. Saat bilmem kaç olmuş (mekanda show aslında non-stop sürüyor) otele gidelim diye çıktık dışarı. Ultra-Süper-Uber dandik ama yeterince tüketilince kafayı bulandıran Capon viski'si ile hafiften kafayı kırmış olarak otele doğru yürüyoruz ki önümüzde kavga çıkmaz mı. Resmen kısmet ayağımıza gelmiş be! Kim kiminle kavga ediyor? Dava ne? Neden kavga ediliyor? Hiç bir fikrimiz olmamasına rağmen bir de baktım ki biz de kavga'ya karşımışız. Acaip eğleniyorum ama ... büyük ihtimal ile bana kendi dilinde "sen nerden çıktın birader?" falan diyen herifin birisinin yakasına yapışmışım. O bana çakıyor, ben ona ve onu elimden almaya çalışan arkadaşına yazıyorum. Bi ona , bir de kankasına ...sonra cevap babında o bana çakıyor, sonra ben bi ona ... bi kankasına yerleştiriyorum. Sonra olay kopuyor!! Benim kanka kavganın ortasında kendisini Conan zannedip nara atmaz mı? abi ... adam Tokyo'nun ortasında , gecenin bir vakti uluyor !!! Herif "Crom Hear Me! , count the deads.." diye bağırıyor yahu ... kavga etmeyi bırakıp kendimi yere atıyor ve anıra anıra gülüyorum halimize. Polis sirenleri yakınlaşırken kavga bitiyor, herkes topukluyor, biz de otelimize gidiyoruz. Asansörün aynasında hafiften kapanmış sağ gözüme bakarken ortak karara varıyoruz. "Bu akşam eğlenceliydi, gerçekten" ... gelecek bölüm : Shinto tapınağında rahiplerden dayak yemece.
    1 puan
This leaderboard is set to Istanbul/GMT+03:00
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgi

Bu siteyi kullanarak, forum Gizlilik Politikasını kabul etmiş olursunuz.