2019 Temmuz ve 2023 Mart arası tüm içerik ve üyelikler silinmiştir. Lütfen yeniden kayıt yapınız
×
Liderlik Tablosu
Popüler İçerikler
13-01-2016 tarihinde, tüm alanlarda en yüksek itibara sahip içerik gösteriliyor
-
@Çağatay Özsoy bir kaç konuyu gündeme getirmişsiniz ve de fikir alışverişi amaçlı olduğunu yazmışsınız, arkadaşlar da yeterince tatminkar cevaplar vermişler. Öncelikle şunu belirtmek lazım yağ konusu fazla abartılıyor. Nedenini de aşağıda açıklamaya çalışacağım. Yine de birkaç noktada bilgilerimi paylaşayım: 1. Ford ve talep ettiği yağ özellikleri Bu konu daha önce 1.0 EB için öngörülen ve ülkemizde zor bulunan ve pahalı satılan 5W-20 yağ ile gündeme geldi, şimdi benzeri kör bir tartışma 1.5 TDCi ve 0W-30 ile devam ediyor. Ford'un yağ tanımında standart koruma ve ısı değerlerine uygun olmanın ötesinde önemsediği ve özellikli olarak vurguladığı şey düşük emisyon/yakıt ekonomisi. Temelde yatan en önemli etken bu. Nokta. Ford'un kendi açıklamasından alıntıdır (ABD sitesinde idi, kopyalamıştım bilgiyi, ancak adresi hatılamıyorum): "Some customers are reluctant to follow Ford's recommendation to use 5W-20 oil in their engines based on the incorrect assumption that Ford and other Auto Manufacturers only recommend 5W-20 oil in order to increase fuel economy. Using 5W-20 oil can increase fuel economy by about 6/10ths of a percent compared to 5W-30 and more if you are currently using a higher viscosity oil. This equates to an additional savings of 125 million gallons per year when used in all applicable Ford vehicles. Since its introduction in the 2001 MY, 5W-20 oils have saved up to 640 million gallons of gasoline in the U.S. or an equivalent 5.6 million metric tons of carbon dioxide emissions. 5W-20 oil is a thinner oil with lighter viscosity that creates less drag on the crankshaft, pistons and valvetrain. Additionally, the oil pump can pump thinner oil more easily, improving oil circulation. Any increase in fuel economy may not be noticed by the average motorist. Machined internal engine parts are more precise than the parts of 20 years ago. This means that clearances between moving parts are smaller and more exact. Thinner oil such as 5W-20 can flow more freely through the engine while still filling the spaces. Thicker oil is harder to push through the spaces between the parts. This causes the oil pump to work harder, which in turn increases oil pressure while simultaneously decreasing oil volume. A lack of oil volume results in a decrease of lubrication and cooling, which may decrease engine part life." Özetle kullanıcı bireysel düzeyde fark etmese bile kümülatif düşük emisyon ve tüketimin önemli olduğu vurgulanıyor. Daha ince yağın motorda direnç oluşturmadan akabildiği için ekonomiyi de beraberinde getirdiğini vurguluyor. Viskozite değerleri ile ortam ısısı arasındaki ilişkiyi de hatırlarsak (bknz. grafik) yeni dizel motorlarda aşırı soğuk çalışmada rahatlamayı sağlamak adına 0 değerinde yağ talebi belirlenmiş diyebiliriz. Araçlar dünyanın her bir köşesinde çalışabilir olma zorunluluğu taşıdığından bu yağı genel standart olarak tanımlamak gerekli olabilir. Bizim yaşadığımız iklim koşullarında ise 5W etiketli yağın da fazlası ile işinizi göreceğini söylemek mümkün. Peki onca kalitesini kanıtlamış tam sentetik yağ varken, Castrol Edge ve Mobil 1 gibi, niye Ford'dan vize alamıyorlar? Neden gene aynı. Düşük emisyon hedefi. Ford yağlarında HTHS değerinin düşük olmasını tercih ediyor. High Temperature High Shear Viscosity'nin kısaltılmışı olan bu özellik yağın yüksek ısıda iyice akışkan olmasını sağlayarak direnci düşürüyor ve hem emisyon, hem yakıt, hem de güç değerlerine olumlu etkisi oluyor. Nerede kaybı var? Aşınmada. Yüksek ısıda motoru zorlarsanız aşınma göreceli fazla olacaktır. Çözüm olarak yağ özelliklerinde aşınma ile verimlilik arasında bir denge yakalanmaya çalışılırken, motorun da düşük HTHS değerlerine uygun üretilmesi sağlanıyor ve 1.0 EB bunun için çok uygun bir örnektir. Ford 3 civarında bir HTHS değeri hedeflerken az önce sözünü ettiğimiz yağlarda bu değer sınır kabul edilen 3,5 üstünde. Bu yüzden de onay alamıyorlar. Onay almamaları kullanımlarının yanlış olduğu anlamına gelmez. Zaten şüphede kaldığınızda en temel standart olarak kullanılan ACEA değerine bakarsınız ve A5/B5 karşılanıyor ve viskozite değeri tutuyor ise kullanırsınız. Farklardan bahsediyoruz ya, peki bunlar gerçekten aracın motor ömrünü hissedilecek düzeyde etkiler mi? Hayır... Bakın yakıt ekonomisi için 5W-20 yağda %0,6'dan bahsedilmiş. Motor ömrünü de bol bol atayım taş çatlasın %10 etkilesin, yani 300.000 km'yi deviremeyip 270.000'de beni ustaya götür diyebilir. Kaldı ki motor da saat gibi çalışıp bir gün bir daha çalışmamak üzere yığılıp kalmıyor ki. Yağ yakmaya başlıyor, performansı düşüyor, tüketimi artıyor, kısacası yaşlanıyor. Böyle bir süreçte birkaç bin km fazla ya da eksik önemsiz. Turbo ayrı bir konu ve yağın türünden oldukça bağımsız çalışma koşullarının etkisinde ve yapısal olarak da arıza olasılığı yüksek. Açıkcası bunu temel standart içinde kullanılan yağa bağlamak da bence yanlış olur. 2. "Biz 3.Dünya ülkesiyiz, bizi önemsemiyorlar" sorunsalı Üretici dünyanın her yerinde çalışacak bir araç üretmek zorundadır. Yine de farklı ülkelerin kullanım koşulları bazı değişikliklere gidilmesine neden olabilir. Söz gelimi ekvator kuşağında kullanılacak bir Fiesta ile ne bileyim Grönland'da kullanılacak kardeşini bir tutmak şartları zorlamak demektir. Ülkenin iklim ve yol koşulları, kullanıcının eğitim ve bilinç düzeyi, pazarın satın alma özellikleri ve rekabet durumu gibi pek çok etken ülke dağıtıcı ile ana üreticinin ortaklaşa araç özelliklerinde uyumlu oynamalar yapmasını gerektirir. Söz gelimi Türkiye alım gücü düşük, kullanıcının araç teknik ve kullanım bilgisi göreceli az, donanım beklentileri farklı (lüks ve gösterişi severiz), yolları bozuk, aşırı tozlu ve kıyılar da nemli. Bu koşullar ülkemizi farklı yapar. Buna 3.Dünya dersiniz veya demezsiniz... Dağıtıcı firma bu koşullara uygun değişimleri sağlar, sağlamak zorundadır. Ve elbette bunları yaparken var olmak ve hizmetini belli bir kalite ile tüm ülkede benzer koşullarda uzun yıllar sürdürmek için kârlılığını da düşünmek zorundadır. Bakın kimsenin pek üstünde durmadığı farklardan biri Avrupa'da servis aralığa 20.000km iken bunun Türkiye'de 15.000km olmasıdır. Sizin bireysel beklentileriniz olabilir, araca kazancınıza göre çok para verdiğiniz için el üstünde tutulmak istiyor olabilirsiniz. Ama sadece 2015 yılında 27.000 Focus, 10.000 Fietsa satıldı. Bu da 20-30.000 biryesl kullanıcı demek, hepsinin de özel istekleri ve beklentileri olursa ne yapacağız? Sonuça Ford - Otosan hem müşteri memnuniyeti hem de firma kârlılığını dengeleyerek elinden geleni yapmaya çalışıyor. Her şeyi doğru yaptıklarını iddia edemem. Ama olabildiğince kullanıcı geri bildirimlerini takip ettiklerini ve kurum politikası esnekliğinde cevap vermeye çalıştıklarını biliyorum. Beğenmeyenler de özgürdür, gidip başka bir marka ile farklı bir macera aramaya karar verebilirler. Son söz: Arabanızın keyfini sürün, 5W-30'u gönül rahatlığıyla kullanın, gereksiz kaygılara ve sanrılara da kapılmayın. Kötümser de olmayın, iyimser de kötümser de aynı yere varırlar, ama iyimserin yolculuğu her zaman daha iyi geçer.5 puan
-
Merhaba Arkadaşlar, Hem Yakup beyin ricası kırmamak hemde bu satırları okuyan herkese fikir verip faydalı olur düşüncesiyle yazıyorum. Eskiden beri araçlara çok meraklı olan biri değilimdir ama önceden beri fiesta hep hoşuma giderdi. Kasası ve iç duruşu çok modern, hele hele bayide ilk içine oturduğumda parlaklığından gözüm kamaşmıştı resmen (bu arada bayanlarda bu yüzden, yani parlak olduğundan sanırım çok çok beğeniyorlar) o anda kararımı verdim aslında. Gerçi o sırada showroomdaki araç benzinliydi ama bu arada dışarıda bi müşteriye teslim edilmek üzere bekleyen 1.5 dizel aracı görünce satıcıdan rica ettim bi çalıştırabilirmiyiz diye, sağolsun kırmadı.. Bir çalıştırdım ama o ne! sanki araba benzinli,, ne bi ses ne bi titreşim. Sonra pazarlığımı yaptım eniştemin gazıyla klima dijital olsun diye titanium a yöneldim ama iyikide yönelmişim, insan sıfır araç aldıktan sonra başkalarında gördüğü özellikler kendi arabasında olmayınca arabadan soğuyor (karartılmış arka camlar, alaşım jantlar, dijital kilima, hız sabitleme, otomatik kararan iç dikiz aynası, sis farları, gündüz led farları, cam altı nikelajları vs) Polo sahibi arkadaşımdan biliyorum (itiraf etmiyor ama her fırsatta da hayıflanıyor, neyse) Pazarlıkla koç ailem indirimi derken baya uygun bi şekilde aracı almış oldum. Merak etmeyin bundan sonrasını hikaye olarak değil artı ve eksilerini sıralayarak fazla uzatmadan anlatmaya çalışacapım, ancak çokda kolayolmayacak,, neyse buraya kadar tanışma faslımın anlatmamın sebebi bilirsiniz herkesin bi aşkıyla tanışma hikayesi vardır Öncelikle aracın motordan kaynaklanan sesi soluğu hiç yok gibi (havalar ciddi anlamda 3-5 derecenin altına düşerse rölentide ne kadar beklesenizde ilk 2. vitese takıp 50-100 metre gidinceye kadar ses yapıyor biraz, ki bununda yağla ilgili olduğunu düşünüyorum) sanırım aracın 1500 cc ve 4 silindirde sadece 75 bg güç ile sınırlandırmasından kaynaklı bi durum, evet çok güçlü değil, 100-120 üzerindeyken gaza abanınca sizi koltuğa yapıştırmıyor ama 160 a kadar çok rahat, sonrasında 180-185 kadar da gidiyor (yokuş aşağı 190 gördüm) 2500 devrin üstüne çıkılmaya başlandığında ise motor sesini belli etmeye başlıyor. Yasal sınır olan 120 km kadar ise (ki oda otobanda) araba gidiyormu gitmiyormu belli değil (bu arada hep aklımdan geçer; çok daha iyi bir arabaya sahip olupta 120 gitmek zorunda olmak ), 140 a kadar böyle ancak 140 geçmeye başladığınızda 150 den itibaren b sınıfı bi araç kullandığınızı anlıyorsunuz (yada ben fazla korkuyorum bu hızlardan). 120 den sonra rüzgar gürültüsü almaya başlıyor ama onun dışında iyi, bu arada üzerinde gelen hankook ventus s1 evo ler performans olarak iyi bir lastik ama hem kışın çok feci kayıyorlar hemde gürültü olayı çok fazla. Ben şahsen borç harç Nokian Weatherproof 4 mevsime geçtim, bi araba ne kadar iyi olursa olsun yere temas ettiği yer lastikler, çok dikkat edilmesi gerekiyor; can taşıyorsun, sağlık kaybedilmeden değeride bilinmiyor. Herneyse konumuza dönersek sıcak asfaltta sıkıntı yok ama sakın heee soğuk asfalta girmeyin, aman Yarabbim, böyle bi gürültü olamaz, kafanız şişiyor (yada arabayı hiç sıcak asfaltta kullanmayın, aradaki farki bilemezsiniz böylece ) abartıda olmasın sınıfının gerisinde de değil. Aracın bana göre en önemli özelliği yolda sürücüye yaşattığı haz, yani direksiyonu inanılmaz hisli, tek kolla kullanırsanız ve lastik havanız olmanız gerekenden aşağıdaysa kolunuz yorulur evet (hatta ben bazen lastik havalarını ordan tahmin edebiliyorum, araçta lastik basınç sensörü var ama o sensörlerin çalışması için sanırım havanın en az %25 i kaybedilmesi gerekiyor, ne mantıksa artık) otopark sitesinde Mehmet beyin dediği gibi bir aracın direksiyonu nasıl olmalı derseniz işte böyle olmalı, aynen katılıyorum. Aracın iç mekanı çok güzel, ama şöyle birşeyde var beş parmağın beşide bir olmadığı gibi herkesin güzellik algısıda farklı oluyor, eğer modern bi tarz seviyorsanız fiestanın özellikle titanium da kullanılan piano black kaplama çok şık duruyon, konsol kaplama yumuşacık, hatta daha üst segmentte bir çok araçta bulamayacağınız bir malzeme. koltukların desenini gözünüzden kıskanırsınız resmen. Amma bi teyp ve yol bilgisayarı göstergesi var ki iğrenç, sanki bilgisayarın ilk icat edildiği zaman yapmışlar, onu yapan mühendis ölmüş yada kaçırılmış, ondan sonrada kimse dokunamamış bu sisteme çünkü bilmiyorlar gibi duruyor, polo filan çokdan dokunmatik arkadaşım bu ne?? yol bilgisayarında ise toplam km, resetten sonra km, anlık tüketim, resetten sonra ortalama tüketim dışında birşey yok.. poloda (polo ile kıyaslamamın nedeni bu segmette tek rakibi polo, o da ülkemizdeki anlamsız vw hayranlığından kazanıyor, yoksa gerçekten bu segmentten bi araç alacaksanız fiestayı, özellikle dizelini tavsiye ederim) vites göstergesi (ki benim ihtiyaç duyduğum bi göstergedir kendisi) yok, arabayı çalıştırdıktan sonra ki (resetlemeden ayrı olarak) yok. eee ne var? dijital ısı göstergesi var (madem dijital yapacaksın en azından derecesi göreydik) ki bence kar amaçlı bir durum. Ayrıca titanium en kötü yeri kolçakla geliyor olması, o kadar gerideki kolunuzu koymanız mümkün değil, orta konsolla birleşik olduğundan dışarıdan kolçak alayım kendim takayımda yok, nasıl halledicez halen düşünüyorum. Sanırım üzerine kaplama yaptırıp uzatma taktırıcam ama konsola zarar vermeden nasıl yapcaz belli değil. Orda derin eşya gözü olarak duruyor yoksa kolçak olması için yapılmamış belli, giydirmeye hazır başlamışken ayrıca fordun akıllı yakıt sistemi akıllı olması güzel birşey ama kilit koyaydılar, kötü niyetli içine şeker atmak isteyen kişilere karşı bi koruma olurdu. Gelelim en önemlisi yakıt olayına,, valla hiç kasmadan depodan depoya ölçümlerimde şehir içi dışı karışık 5,5 ile 5,8 litre civarında 6 pek olmuyor (bu arada şehir içi kastım bizim burası çerkezköy, istanbul gibi değil, iş yerimle ev arası 4 km hep 1-2 araç ısınamıyor bile) ama bu dediğim gerçek depodan depoya ölçümdür (yol bilgisayarı 0,5 e kadar az gösteriyor üç kağıtçı), vw cilerin söylediği gibi yol bilgisayarına göre ölçüm değildir. Bu arada ilk aldığım zamanlar bi kere 7 ye çıktı ancak sanırım o zaman DPF devreye girmiş, ford göstergeye bi işaret koymamış DPF için regeneration başladı uzun yolda bi temizle diye, olan bize oluyor, devreye girdiğini anladın anladın anlamadın nananay. Bu arada şehirler arasında hız sabitleme ile 4 lt tutturduğumda oldu (90-92 le gitmek şartı ile) dönerken araba full doluydu 4.5 ile döndüm (200-300 kg civarında fazladan yük vardı sanırım). Bu arada benim bilgisizliğdenmidir yoksa bu segmente göre fazla hızlımı giriyorum bilmiyorum ama araca virajda gaz verince sanki daha dengesiz oluyor, gaz kesince daha böyle yağ gibi dönüyor sanki (bahsettiğim durumlar 95-110 için). Bi arkadaş bahsediyordu makyajsız kasaların ergonomisi daha iyi diye ama kullanmadım bilmiyorum. Aracın herşeyi ile çok memnunun gerçekten aşık oluncak bi araç, yani gittikçe gideseniz geliyor, istiyorsunuzki yol hiç bitmesin. Uzun yolculuklarda yormuyor ama ne yapsanızda b sınıfı araba. 1 vitese takıp yürüyeyim diyince arabada bi ileriye atılma isteği varki bazen hoş bazende yavaş be kızım bu ne ateş yawww diyorsunuz. Bu arada iç mekan olarak fazlasıyla yeterli, 1.90 boyu olan bi arkadaşım var, hem öne hem arkaya biniyor hiçde bişey dediğini duymadım, hatta koltuğu bile o kadar geri yada ileri çekmiyor, içi küçük görünebilir ama yeterli. Sonuç olarak bence bu segmentte alınabilecek en güzel, en modern, yol tutuşu ve yola gidişi ile en iyi araba. Hee siz arabayı sadece bir noktadan bir noktaya ulaşım aracı olarak görüyoranız o ayrı (sizin içinde umut var merek etmeyin ) ama bu aracın hedef kitlesi arabadan zevk almak isteyenler için, şehir içinde keyifle araba kullanmak isteyenler için 10 numara 5 yıldız. Ayrıca body çok fena yakışıyor, 300-500 tl verince çocuklar yarış arabası sanıyorlar ateş ediyor Herkese keyifli forumlar, keyifli hayatlar, sağlıcakla kalın.4 puan
-
4 puan
-
4 puan
-
Ford, Avrupa araç satışlarını 2015 yılında %11 arttırdı. Ticari araçlarda ise en fazla satış adetine ulaşarak 1 numaralı marka oldu. Avrupa'nın 20 ülkesinde (EU 20) 1.3 milyon adet satış yapılmış, geçen yıla göre 124 bin adet artış söz konusu. Ford'un satışları %11 artarken, genel olarak pazarın artışı %9 da kaldı Avrupa'nın 50 ülkesinde ise ford 1.5 milyon adet satış yapmış, geçen yıla göre %10 artış söz konusu, pazar ise %3 büyüdü. Ford'un pazar payı ise 0.5 puan artarak 7.7'ye yükseldi. EU 20'de pazar payı 0.1 artarak %8.0'e yükseldi Son 18 yılda ilk kez ticaride en çok satan marka oldu. Pazar payı 1.2 artarak %12.6'ya yükseldi. (EU 20) SUV (Ecosport,Kuga,Edge) satışları %31 arttı. 2016 yılında 200,000 adet'i yakalaması düşünülüyor. Ford Performans araçlarında ise artış geçen yıla göre %62. Focus ST, Focus ST Dizel, Fiesta ST, Focus RS ve mustang ile 2016 yılında performans araçlarında satış rekoru kırılması bekleniyor Bu artışın 2016 yılında devam etmesi düşünülüyor. (Edge ve Focus RS gibi yeni araçlar ile) Genel Tüm araçlar ve binek araçlar için 2015 yılı, 2011 yılından beri gelmiş geçmiş en iyi yıl oldu. Ticari için ise 2007'den beri en iyi yıl oldu. Donanım Titanium donanım ile satılan binek araçların satışı %7 artmış geçen yıla göre. En yüksek seçim %78 ile S-max en düşük oran ise %25 ile Fiesta'ya ait. Ranger'ın Wildtrack oranı ise %25'ten %34'e yükseldi. Model Mondeo satışı geçen yıla göre %75 arttı. 311,700 adet satarak Fiesta beklendiği üzere en çok satan küçük otomobil oldu, tüm klasmanda ise en çok satan 2. araç ünvanına sahip ve bunu son 4 yılın tamamında başardı. Kuga satışı geçen yıla göre %19 arttı. (102,800 adet) Bu ise Kuga'nın gelmiş geçmiş en yüksek adeti. (2008'den beri) EcoSport ise geçen yıla göre satışını 3'e katladı. (39,800 adet) Focus ST (makyajlı) 12,200 adet sattı.%47'si dizel. Mustang 4,700 adet sattı. Ranger 27,300 adet satarak Avrupa'nın en çok tercih edilen Pick-up'ı oldu. 2016 Takvimi Suv satışlarında dramatik artışın (%30'dan fazla) devam edeceği düşünülüyor. Yukarda dediğim gibi toplamda 200 bin adeti yakalamayı düşünüyorlar. 2016 yılında 8 adet makyajlı veya tamamen yeni araç tanıtılacak. Yorum: Makyajlı B-Max (ne olacağı meçhul) Makyajlı Kuga (%100) Makyajlı Mondeo (%90) Yeni Fiesta (%100) Yeni Fiesta ST (%90) Yeni Fiesta RS (%50) Yeni KA (%50) Yeni bir SUV daha (%50) Ticarilere de belki makyaj gelir onlara yorum yok3 puan
-
3 puan
-
EuroNcap 2015 Yılının Sınıf Birincilerini Açıkladı. 2015 yılında 40'tan fazla test yapılmış, Ncap bunları derleyip her yıl içlerinden en iyi sonuç alanları listeliyor. Geçen yılın birincileri bu şekilde. Volvo XC90 hem büyük off-road sınıf birincisi oldu hemde tüm yılın en fazla 'yolcu koruma' puanını (%97) aldı.Kendisine çift alkış Küçük off-road birincisi ise Mercedes GLC Büyük aile (D sınıfı) sınıfında ise 2 adet birinci vardı biri Jaguar XE diğeri Toyota Avensis, Ncap XE'yi daha fazla standart güvenlik ekipmanı sunduğu için onu en üst konuma yerleştirmiş. Kompakt sınıfta ise (C sınıfı) birincilik yine premium modele gitmiş, Infiniti Q30.Özellikle aktif kaput sistemi birincilikte büyük rol oynamış. Küçük sınıfta (B sınfı) ise birincilik Honda Jazz'a ait. Yine bu sınıfta aslında bir birinci daha vardı o ise Suzuki Vitara. Jazz daha fazla gelişmiş güvenlik sistemi kullandığı için üst konuma yerleştirilmiş. Büyük MPV sınıfında birincilik Ford Galaxy ve S-MAX'de. Küçük MPV'de ise birincilik VW Touran'da. Roadster sınıfında henüz 5 yıldız almış otomobil yok fakat bu yılın en iyisi Mazda MX-5 oldu. Güvenli sürüşler Videolu2 puan
-
Tasarım çok güzel ama şuan mevcut tasarım okadar güzel ki malesef genel olarak bakıldığında kuzu çirkinleşmiş2 puan
-
Kimse kusura bakmasın ama; şayet 1.5 tdci 5-30 yağla geliyorsa ve eksildiğinde 0-30 koyun deniliyorsa tam anlamıyla bunun adı saçmalık. Ben halen bu araçlarda ilk dolumda 5-30 konulduğuna ikna olmadım.2 puan
-
Yav araba bu, sizinle mi ölecek, ne diyorlarsa onu kullanın. Bu kadar kurcalamayın @Servet Özkan Bazı markalar da 10k'da çağırıyor bakıma (mesela toyota).2 puan
-
Hep filmlerde gordugumuz oto boka dava acan Amerikali sivrizeka avukatin birisi olacak patlatacak davalari Otosana.2 puan
-
İyi de ortada yeni bir premium sınıf araç tasarlama hedefi yok ki. ABD standartlarında orta sınıftaki bir aracın geliştirlmesi var sadece. Bu arada o krom çıta o kadar iddialı ama çirkin ki odak noktası olmaya müsait.2 puan
-
... canım çekti Eski bir Lincoln kullanıcısı / seveni olarak onun zevkinin bambaşka olduğunu rahatça söyleyebilirim. Sofa koltuk koldan otomatik ... cruise ile Interstate'te kuZu'yu akmaya bırakmışsın, dandik radyo'da (evet...radyodan pish çalmışlardı ... Kenwood'un en paspal modeliydi) ise Steve Miller çalıyor .. pıFFF2 puan
-
...eminmisin? ...olur ama pahalı üstadım. Doğrudur, Mobil - Shell ve Opet'in 5W30'ları (bu arada bütün 5W30'lar sertifikalı değil...) Ford-EU'ya örnek gönderip sertifikasyondan geçtiler ... hem AB/B5'i karşıladıklarını hem de triger uzaması! yaptırmadıklarını ispat ettiler, kül ve emisyon konusunda da da belirlenmiş tolerans değerlerinin içindeler. Bu nedenle -sertifikalı- 5W30 kullanımı onaylandı / devreye alındı. Öyle ki Türkiye'de imal edilip Avrupa'ya, Afrika'ya ve hatta Kuzey Amerika'ya yollanan Araç - CKD ve motorlar'da 5W30 ilk dolumuna başlandı. Anladığım kadarı ile 5W30 bir tür endüstri standart'ı haline geliyor. Sonuç : İsterseniz 0w30 veya türevlerini (sertifikalı olanları) tabi ki kullanabilirsiniz,kimseyi ilgilendirmez .. 5w30 aracınızın ihtiyaçlarını karşılıyor + onaylı / sertifikalı ve fiyatı mantıklı ... biz de 5w30 tavsiye ediyor, kullandırıyoruz.2 puan
-
2 puan
-
Tabii bir de marş dinamosunun fikrini almak gerek sanki :)2 puan
-
Yeni Mondeo 1.6 TDCI 115 PS M/T yakıt tüketim değerlerini burada paylaşalım. Öncelikle, referans olması açısından resmi verileri sunalım: Bugün, "Yeni Mondeo ile ne kadar az yakabilirim?" sorusuna cevap bulabilmek için "ekonomi odaklı" bir test yaptım. Tamamı şehirlerarası güzergahtan oluşan bu testte, Ankara Gölbaşı - Konya Yolu rotasında 45 km gidip geri döndüm. Bu yolculuğun neredeyse tamamında 85 km/h hıza sabitleyip, 5. vites, 1750 rpm ile gittim. Hava güneşli, 12- 13 derece, rüzgar güneyden orta şiddette, asfalt kuru, kış lastikleri takılı durumda tamamladığım bu rotada, aynı yolu gidip döndüğüm için, yokuşlar ve inişler yakıt tüketimi noktasında birbirini amorti etti ve mümkün olduğunca standart bir ortalama yakalamaya çalıştım. 90 km'lik yolculuk sonunda, başladığım noktaya geldiğimde sonuçlar beni oldukça memnun etti Buyrun : Aynı koşullarda düz yolda ilerlerken, anlık yakıt tüketimi bu şekilde görünüyordu Bugün Ankara'da dizel yakıt fiyatı 3,44 tl. Yani şehirlerarasında 3,44 tl * 3,5 / 100 km = 0,1204 tl / km yaktım Aracımın 15750 km'lik genel tüketim ortalaması da aşağıdaki şekilde. Kullanım olarak, %60 şehir içi bagajsız 2 yetişkin, %40 şehir dışı bagajlı 2 yetişkin ve 2 çocuk şeklinde. Ek olarak: Bugünkü testte, yukarıdaki koşullarda (85 km/h cc, kışlık lastik ...) ilerlerken, araç içi ses ölçümü yaptım. Klima, radyo ve camlar kapalı şekilde, telefonu kulağıma tutarak (tam olarak benim kulağıma gelen gürültüyü ölçebilmek için) aldığım kayıtlarda, ortalama ses yüksekliğini 80 DB olarak tespit ettim.1 puan
-
Bugün New York Otomobil Fuarında Konsept Olarak Tanıtıldı. Zarif,güçlü ve sakinliğin simgesi Continental geri dönüyor. Full-Size sedan olan Continental sessizliği ve lüksü gelecek yıl bizlere sunulacak. Lincoln Continental Concept, iyi sürücüleri oluşturmak için tasarlanmış teknolojiler barındıyor ve yolcuları gençleştirerek eğlenceli yolculukları hedefliyor. Bu modelde yeni 3.0 lt V6 Ecoboost motor (Lincoln'e özel) kullanılacak ayrıca patentli 30 yöne hareket eden koltuklar ve Premium Revel müzik sistemi barındıyor. Bu concept arak E-Latch kapı kolu sistemi içeriyor ayrıca lazer destekli uzun far asistanı ile birlikte LED matrix far sistemine sahip ve tavanında SPD SmartGlass (%99 UV ışınını engeller) renkli sunroof bulunuyor. Lincoln, 1922 yılında 8 milyon dolar karşılında Ford'a satılmıştı. 1940 yılında ise ilk Continental modeli üretildi. Daha sonra 1956 ve 1961 yıllarında yeni nesilleri satışa sunuldu şimdi ise geri dönüyor Lincoln markasını genel olarak Ford'un lüks markası olarak adlandırabiliriz. Çoğu parçası ve ar-ge'si ortaktır vs. İç - Dış Çekimleri Fuar'dan Canlı Özellikler Fuar Siz ne düşünüyorsunuz?1 puan
-
Makyajsız versiyonu ergonomik diyen arkadaş ne konuda demiş acaba? İç mekan ise sonuç tam tersi çünkü Mekanik olarak geliştirmeler de iyi yönde. İyi günlerde kullanın, detaylar ve kırmadığınız için teşekkür ederim.1 puan
-
1 puan
-
Fuardaki kuğu fotoğrafına bakarak beyazın kesinlikle bu arabanın rengi olmadığını söyleyebilirim. Kıskançlara da yorumum: Rahat olun, sevdiğiniz şey işiniz olursa sevgisini kaybeder, zevki falan kalmaz. Ayrıca yarış sürücülüğü hem riskli hem de aşırı disiplinli ve yükümlülükle dolu bir yaşam, bedelini kat kat ödersin. Yetenek varsa elbette tercih edilebilir, ama sonuçta "iş"dir...1 puan
-
Eline sağlık. 1 saat sonra unutacağım ama olsun . Kullandığım markanın dünya üzerindeki satış oranlarının artması doğru tercih yaptığımın avuntusu ...1 puan
-
Onlarinda kendilerine gore sikintilari vardir Mesela test ederken malliklarindan saga sola carpabilirler. Carsi pis karisir. (fakir avuntusu)1 puan
-
bu çok basit bir işlem. işlemi yapacak elemana "sensör var kardeş" demek yeterli. al ordan lastiği arabaya koy leş gibi kauçuk koksun arabanın için sonra servise git sıra bekle kayıt açtır kapattır para ver... vallahi yazarken yoruldum.1 puan
-
Siz yazılım atmıyorsunuz zaten.1 puan
-
Ben buna inanmıyorum. Niye kılavuza 0-30 yazmışlar o zaman. Buraya bakan herkesin kafasının karışacağını göremiyorlar mı ? Neden kılavuzu 5-30 kullanın diye değiştirmemişler. Çünkü FORDdan korkuyorlar. Ben otosanın burada üçkaat yaptığını düşünüyorum. Her durumda otosan hatalı. Fabrika 0-30 koyuyor otosan bunu 5-30la mı değiştiriyor, fabrika 5-30 mu koyuyor (o zaman kılavuza niye 0-30 yazdırsın) . Nasıl oluyor da bu araba 5-30 la geliyor kılavuzu 0-30 yazarken.1 puan
-
Şöyle bir şey gözüme takıldı. http://www.sahibinden.com/ilan/vasita-otomobil-ford-acun-dan-orjinal-32.800-km-de-tam-otomatik-ford-focus-titanium-x-255862526/detay1 puan
-
Ben buradan satın aldım, bluetooth olanı da vardı ama onda yükleme esnasında birşeyden sebep kesinti oluşursa muhtemelen bios sekteye uğruyor ve aracın yazılımı, silinmeye ihtiyaç duyan ve doğru olmayan bazı hatalar veriyor. Bluetooth versiyonunu araca bağlayıp telefonunuzla eşleştirebiliyorsunuz, googleplay'de aracın anlık verilerine ulaşabileceğiniz küçük arayüzler var, artı olarak bunu kullanabiliyorsunuz. Sadece okuma olarak çalışıyor o yüzden km devir kapılar bacalar ışıklar filan bunları görsel olarak telefonda gösteriyor baya keyifli ama bu linkteki arkadaşlar da bluetooth ile bios üzerinden yazma yapılmasını önermediler. Diğer ulaştığım bilgiler; kablo ile yap işi sağlama al ve okuma/yükleme esnasında hiçbir şeye dokunma aracı, elm327'yi sarsma, laptopun şarjı tam olsun bitmesin, bilgisayarda başka program açık olmasın ve o yüklerken ben de bir face'e bakıyım diye laptopu kurcalama, cihazla işini bitirdikten sonra 5dk kadar bekle ve aracı öyle dene... aklıma geldiği kadarıyla böyle uyarı ve önerilerde bulunuldu. Bu bekleme olayının nedeni anladığım kadarıyla yazma işleminin Ram/Rom olayından kaynaklanıyor, arkadaşlar daha iyi bilir ama birkaç seferde olma / olmama nedeni budur diye düşünüyorum. Yüklemeyi araç chipinin önce Ram bölümüne yüklüyor geçici bellek güç kesildikten belli bir süre sonra bilgiyi Rom belleğe atıp kendi hafızasındakini siliyor vs. perpadaki firma bilgileri aşağıdaki gibi : Türkiye İletişim Adres : Perpa Ticaret Merkezi B Blok Kat:5 Dükkan No:192 Okmeydanı/İST. Telefon : (212) 324 81 80 - 81 / (212) 278 74 14 Fax : (212) 324 81 81 Dahili: 126 Mail : [email protected]1 puan
-
6 ay benim de bildiğim kadarıyla iki seneye uzatıldı. Detayı öğrenilirse gayet mantıklı bir iş de geçen gün bir yerde balkanlarda da km ile oynama ve benzeri olayların sık olduğunu duyunca tereddüte düşmüştüm. O değil de o facebook sayfasındaki ilanlar baya başarılı, 48 milyara c300, 82'ye 2011 530d filan, insanın aklı gidiyor valla.1 puan
-
Şuan denemek için tek şans Uzakdoğu sitelerine para yatırıp gelmesi için dua etmek malum gümrük, kırık. , arıza gibi gibi. Bencede paraya yazık. Belki istanbulda vardır diye arkadaslara sormak istedim. Teşekkürler hepinize1 puan
-
Patron şimdi bu arabada hangi yağ var 0-30. Sen ilk bakımda bunu boşaltıp 5-30 koyarsan pek de doğru olmaz. Fabrikaya söyleyin o zaman baştan 5-30 koysunlar. Burada otosanın şark kurnazlığı var. Arabaları opet yakıtı ve yağlarına zorluyor.1 puan
-
1 puan
-
Yurtdisi standartlariyla Ulkemiz sartlari hep farkli olmustur zaten. Arabalar farkli gelir, eksik gelir, pahaliya gelir, sonra denirki arastirdik en uygunu bu, musteri bunu istiyor vs vs. Hass... ordan daha fazla kar edicem diye milleti yiyorsun, sonra gelmis lets talk about business. 5-20 koyulan motorlara alternatif yag olarak 5-30 yag koyuyoruz. Gerci 5-20 icinde pek bi celiskili tercubeler var herneyse. Periyodik bakimlar EU ulkelerinde 20k km bizde 15k km. Buna birsuru bahane bulan Otosan, ulkemizdeki sartlar geregi belkide bu yagi kullanmamizi oneriyordur Ornegin FMY standartlari karsiliyor olarak gorunsede asla bir ayni standart kodlu Castrol'un yanindan bile gecemez. "Nasi olsa bu da oluyor yauu" diyen zihniyet aycicek yagi bile kullanabilir onlara diyecek birsey yok, fakat ben en azindan Castrol kullanmaya calisiyorum. Velhasili siz saniyormusunuzki 'Memnunuyet' kelimesini bu sektordeki firmalar ozelliklede Otosan senin memnun olmani istedigi icin yapiyor. Adi memnuniyet, daha cok bakima gel, daha cok araba al. Yani senin arabana duzgunce binmen aslinda bir amac degil, sana daha cok nasil saplarim diye yol yapmaca. Yani derleeer, FMY super derler, 5-30 kullan cok kral yag derler, baktik bir sorun yok derler, bizim ulkemizde boyle derler, bu arabalar hep boyle derler, derlerde derler. Herneyse basligi acan arkadasin kafasindaki sorulara istinaden: hocam sen bu sorularinin cevabini muhtemelen "bu yag olur, uygundur, bize oyle soylendi, hep oyle kullaniyoz, kaynimdada var ayyyyni" dan baska bir sekilde alamayacaksin. @Hakan Saraylı abi, belli bir km den sonra yag degistirmek beklenmedik sorunlara yol acabilir diye dusunuyorum, belkide evham yapiyorum. Ama tahminimce belli bir viskoziteye gore asinmis arac farkli viskozitelere gecince problem olabilir (bildigimden degil sadece tahmin). Sana bu konuda ford musteri hattindan ulu ford muhendislerine sormani tavsiye ederim. Ulvi bir cevap vereceklerdir.1 puan
-
Vazgeçtim şimdi Focusumun yerini tutmaz Ve ek olarak incelediğimde Kaportası zayıf kapıları hafif iç malzeme sert Ford bir başka1 puan
-
1 puan
-
aaa fabrika verilerinin altına düşmüşsünüz sizi tebrik ederim. ilk defa bir fordun fabrika verisinie yakın hatta altında bir ortalama yakaladıgına şahit oldum bravo1 puan
-
bende suradan takip ediyorum. millet alıyor.firmasıkıntı yok diyor..vekalet değil direksizin üzerinize diyor.. https://www.facebook.com/G%C3%BCrcistan-Araba-Al%C4%B1m-Sat%C4%B1m-131458443853961/?fref=ts1 puan
-
gümrük bakanlığında çalışan bir arkadaşım facebook'ta bir bağlantı paylaşmıştı. yabancı plaka olup Türkiye'de uzun süredir bulunan 10'dan fazla araca el konulduğu yazıyordu. siz de denk gelmiş olabilirsiniz habere. yoksa o güne kadar biz de Gürcistan üzerinden araç mı alsak diye düşünüyorduk1 puan
-
Alırken satmayı düşünerek almamış; alınma amacı, hem uzun süredir araç sahibi olup focus ile yenilemek hem de haftasonları ailecek-dostlarla gezmeye-tozmaya gitmek olan ve dört aydır da satmaya uğraşan bir sürücü olarak bir kaç kelam edeyim: - Genel kanı bağlamında 1.0 Ecoboost 1.6 Ti-Vct'den -bir çok yönden; yakıt, performans, teknoloji- iyidir; mümkünse 1.0 almak gerek. 1.6 sahibinin tavsiyesi; alırken biraz fiyat kaygısı biraz da hacim önyargısı yüzünden atmosferik tercih etmiştim; pişman oldum diyemem ama yıllık yaptığım kilometre fazla olsaydı muhtemelen olurdum. ( Lpg hiç düşünmedim) - Sadece haftasonları kullanılacaksa 1.6 motor da oldukça tatmin eder; sessizdir, 4000-5500 devir arası canlıdır; sakin kullanımda tüketim insanı tüketmez biraz acıtır. - Piyasanın bu aralar yavaş olmasındansa sanırım fiyatı yüksek tuttuğum için satamadım. (İş yerinde bir arkadaş 57 Bin TL'ye aldığı comfortline dizel Jetta'yı 53 Bin TL'ye 3 ayda zor sattı) - Beklenmedik bir durumdan satılığa çıkarmak zorunda kalan bir sürücü olarak; eğer arabayı almadan-sürmeden-keyfini çıkarmadan satmayı düşünüyorsanız; mutlaka kolay satılacağına inandığınız ve bildiğiniz aracı alın; sonrasında başınız ağrımaz ya da az ağrır. - Vw düşünüyorsanız Golf'e yönelin; evli ve çocuklu olarak söyleyeyim; araçta ne kadar boş yer varsa o kadar yer dolduruluyor itinayla; bagaja fazla takılmayın...1 puan
-
Hımmm dizelmiş şimdi oldu. Birde şöyle bakmak lazım, sıfırı 77.500 olan arabanın 2012 si 60.000 bine satıldıysa iyi müşteri bulunmuş. Ha bu arada araya birde dsg sıkışırsa iş değişir.1 puan
-
Şimdi amcam ile görüştüm. Eskiden sıkıntı olmuyordu ama artık merck altına alındığını söyledi. Şirket üzeri oluyorsa birisine ortak olabilirim1 puan
-
hata falan yok ilk gelen golf 7 serisi 2013 ün başında aldı 60 bin tl ye ..ilk gelen golf 7 serisi...siz ya anlamadınız yada piyasayı bilmiyorsunuz araç golf 7 tdı comfortline. piyasasına bir bakın bakalım kaç tl imiş ?...2015 in bahar aylarında falan sattı aldığı fiyata hemde hadi bulun bakalım 60 bin tl ye 45 binde golf 7 TDI COMFORTLİNE hatasız boyasız ,bende göreyim..2013 trafik çıkışlı1 puan
-
1 puan
-
Yalnız bu ürün multi medya cihazı değil, diğerinin ara yüzleri ve malzemesi kötü. Bu adam içine gömülü sistem sunuyor ve haritası en iyisi ayrıca 3 yıl güncel tutuyor bu maaliyet. Dediğim fiyatlarda olursa çok iyi olur.1 puan
-
1.0 arabası olanın, gördükçe mutlu olduğu tablo Sistem değişemedi bir türlü. 2013 model, 2016'da 4 yaşında oluyor değil mi?1 puan
-
Ben istemiyorum. Keyifleri bilir, ister getirirleeer ister getirmezler. Bide rica minnet araba mi getirticez.1 puan
-
Hazır konuya mesaj yazılmisken bende guncelleme yapayım. 150.000km'yi devirdik bu süre zarfında bir takım degisikliklerde oldu tabi.120.000 km civarlarında turbo,4 enjektor,egr ve turbo hortumlari degisti. 130.000 km`ye dogru katalizor tikandi ve dpf`nin gereksiz sivisi bitti. 140.000km civarida baski balata ve volant degisti. Bunlar disinda aracta herhangi bir degisen olmadi hatta ilk diskleri halen uzerinde servis`e her degisime gittigimde bunlar daha gider digerek kovuyorlar beni. Arac`in yuruyen aksamindan yada sagindan solundan hic ses gelmiyor. Direksiyon derisinde ve vites derisinde herhangi bir asinma yok Ilginctir ki koltuklarin derisinde catlama bile yok.(surucu koltugu dahil) Yakup`un konusunda olan klima kontrol panelinde ki tuslarda soyulma yok.Kisaca aracin icin de herhangi bir asinma yok. Arac`la ilgili tek aldigim onlem bakim araliklarini 10.000 km`ye cektim. 150.000 km`lik kullanici yorumuna gelirsek eger:Ilk sayfada yazdigim ufak tefek eksiklikler disinda son derece memmnun oldugum kullanmaktan zevk aldigim basarili bir orta sinif otomobil.1 puan
This leaderboard is set to Istanbul/GMT+03:00
Focus Club Türkiye
Bu sitenin işleticisi, bu sitede yer alan bilgi, yazı ve makalelerin doğrudan veya dolaylı olarak kullanılmasından dolayı oluşacak zararlardan sorumlu tutulamaz. Kaynak gösterme kuralına uymak şartıyla, bu sitede yer alan yazı ve makalelerin belirli bir kısmına atıf yapılmasına, link verilmesine izin verilmektedir. Kaynak (canlı link) gösterilmeden yapılan alıntılara ise izin verilmemektedir. Sitemiz, hukuka, yasalara, telif haklarına ve kişilik haklarına saygılı olmayı amaç edinmiştir.