2019 Temmuz ve 2023 Mart arası tüm içerik ve üyelikler silinmiştir. Lütfen yeniden kayıt yapınız
×
Liderlik Tablosu
Popüler İçerikler
19-05-2017 tarihinde, tüm alanlarda en yüksek itibara sahip içerik gösteriliyor
-
MX-5 İtalyancaya tercüme edilirken bir hayli değişime uğramış. 124 Spider dönüşümü sürecinde büyümüş, olgunlaşmış, hırçın çocuktan ziyade şık bir beyefendi havasına bürünmüş. MX-5'teki Skyactiv motorlar devir ister ve yüksek devirlerde sporcunun beklentilerini karşılayacak gücü de sunarken, 124'ün turbo motoru aracı göreceli düşük devirde gelen yüksek torku ile daha çok bir gezi vasıtası karakterine büründürmüş. Manüel şanzımanda da Mazda daha atak ve kolay geçen, Fiat ise çok kullanıma ihtiyaç duyulmayan, ama daha çok güç gerektiren bir karakterde. Performansa bakınca Mazda ancak 2.0 Skyactiv ile Fiat'ın 1.4 turbo motoru ile başedebiliyor, o zaman da fiyat uçuyor. 1.5 maalesef zayıf kalıyor. Yol tutuşta ise Mazda daha keskin, ama kontrol gerektiren bir asilik sergileyen, Fiat ise daha dengeli ve kontrollu kullanıma izin veren özellikte. Özetle Mazda asi, genç ruhlu ve macera sevenlerin arabası, Fiat ise arada kaçamak sevse de öncelikle keyfine düşkünlerin (ve tabii daha iri yapılıların)... İkisi de ucuz oyuncaklar değil. Maalesef.3 puan
-
3 puan
-
2 puan
-
2 puan
-
Bende @Gürkan Çakıroğlu hocamı dinleyerek aldığımdan beri hiç kurcalamadığım ilk yardım seti ve yedek teker vs bagajı bi kurcalalayım dedim. Maalesef bende sd kart çıkmadı ( şaka bi yana zaten navigasyon paketi yok ) ama işin ilginç yanı 2 ad sıfır anahtar çıktı ( yedek lastık altındakı kagıtta ) 1 - anahtar aynı anahtarsız giriş aracımla aynı içinde pilde var ama 2side işlemiyor 2- içindeki anahtar kapıyı döndürmüyor.. ( benim kendi kumanda içindeki anahtar dönüyor ama onlada acamadım kapıyı ) Sonuç itibari ile bu 2 kumanda kimin benim mi başka araçın mı ( bayi mi unuttu acaba baska aracın anahtarını.. yada bunlar baska bı ıse mı yarıyor ) bilen geri gelsin ?2 puan
-
2 puan
-
19 MAYIS ATATÜRK'Ü ANMA GENÇLİK VE SPOR BAYRAMIMIZ KUTLU OLSUN. NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE...2 puan
-
O niyeymiş? Ne saçma bir savunma. Ulen ben çok safım galiba, içinde 2017 sd kart ile gitti benim c-max2 puan
-
görünüşü mx-5ten çok çok daha iyi bence. bir iki testte tur zamanı olarakta mx-5ten iyi olduğunu izledim, adamda şaşırmıştı2 puan
-
2 puan
-
Yakıt konusunda bayağı yüzümüz gülecek gibi. 1 depoyla 1000km hayal değil. Şehir içi şehir dışı karışık Style otomatik1 puan
-
Yakup da belirtmiş. Maalesef, Avrupada %80 navili satılırken, Türkiyede otosan bize gerek görmedi. Boşa para harcamayalım diye düşünmüşler. Apple carplay ve android auto desteği olduğu için, telefonun navigasyonunu araçta kullanabiliyorsunuz.1 puan
-
Sen iyi miyetli bi insan olduğun için bence ???????? --4 dakika sonra eklendi-- Arkas mavi hata ilettim aynen yazdığınız gibi bakalım ne olacak. Zira müşteri memnuniyetini pek önemsemiyorlar aracın döşemelerini görseniz ne halde sattıkları aracın detaylı iç temizliğini dahi yapmaktan acizler o kartı mı verecekler ??? --8 dakika sonra eklendi-- Bida mı istesek acaba ????1 puan
-
Sync 3 içinde navigasyon gelmiyor, arabasından arabasına yani donanımdan donanıma değişiyor Kuga'da misal hiç sunmuyor Türkiye Ford.1 puan
-
Cık, aynı fikirde değilim. Aracın tasarımı önden ve arkadan kötü. Yan profil tıpkı ateca'da olduğu gibi eski tiguan. Atecanın ilk 3'e yaklaşamadığı bu sınıfta, bu araç ilk beşe zor girer.1 puan
-
1 puan
-
Düşündüğünüz yağ motorunuz için tavsiye edilen yağlardan, kullanabilirsiniz. Litre de bu şekilde;1 puan
-
Aracı navigasyon paketli diye satıp içinden kartı almak hiç hoş bir davranış olmamış bana göre. Hem de bir satış müdürüne hiç yakışmamış. Başka bir araç satsa yetkisini kullanıp sd kart temin ederek müşteri memnuniyetini sağlamasını bekleyeceğimiz bir pozisyonda zira kendisi.1 puan
-
1 puan
-
173 demişti galiba %5 civarıda koç personel indirimi olur dedi. 2 sene sonra alacaktım ben o arabayı dedim ama içimden1 puan
-
söğütözü birmottaki 124 satılmış, diğer birmotta varmış. ben ŞOK1 puan
-
Ustam bir buluşmada benim ses sistemine bi ayar çeksek ?1 puan
-
1 puan
-
Aracınız tekrar hayırlı olsun... Forumda daha önce 0 km alan arkadaşların bagajında stepnenin orada olduğuna dair yazdıkları vardı, siz 2.el almışsınız ama hele bir kontrol edin bakalım... Birde aracı sizden önce kullanan arkadaşa sorun bakalım hiç navigasyonu kullanmış mı ?1 puan
-
Marks'tan uzun uzun alıntı yapmak gerek yok. Kapitalist krizlerde ilk yapılacak önlem değişken sermaye yani iş gücünü(emek) daraltmak olur. Bunun türlü yöntemleri olsa da eğer karşısında bir direnç yoksa en kestirme yolu tercih eder. O da isciyi işten atmaktır.1 puan
-
1 puan
-
Aracınızda kısa yay yoksa normal Focus'un yüksekliği yeterli ve güvenli. Zararı tasarlanmış ve optimize edilmiş süspansiyon geometrisinin ve sürüş dinamiklerinin olumsuz etkilenmesi ve daha arızaya açık bir sistem olması. Verilen onca para da cabası.1 puan
-
Yazık etmeyin arabaya ve paranıza... Gösterişin değil sürüşün keyfini çıkarın, naçizane...1 puan
-
Aracımın konusu olmadığı için buraya yazayım. Dün btg maslak ta superchips in 1.0 ecoboost için olan yazılımını aracıma yüklettim. İlk başta çok kararsız kaldım. Doğan abiyi arayıp son bi fikrini aldım. Sonrasında yüklettim. Yazılımla birlikte deneme amaçlı sprint booster da takıldı. 31 beygir ve 47 nm tork artış öngörüyor yazılım. Zaten superchipsin kendi sitesinde de beygir ve tork eğrisi mevcut. Sonuç mükemmel. Ben bu kadar etkileyici performans artışı beklemiyordum açıkcası. Aslında aracın performansından memnundum. Sadece 4 bin devirden sonraki devirlenmenin durağanlığı biraz daha canlansın istiyordum. Alt devirler bariz canlandı ama özellikle üst devirlerde araba yolu tırmalar hale geldi. Hatta motora zarar verirmiyim korkusuyla gaza basmaya çekinmeye başladım. Firma yetkilisi arkadaşlara cem beyin selamını ilettim. Cem bey aklımıza soktu falan dedim sağolsun ilgi gösterdiler. Sprinboosterı almadım. Yazılım bana yeterli geldi fazlasıyla. Aslında çok bariz bi etkisini hissedemedim sprintboosterin. Etkisi var muhakkak ancak bana göre parasını hakedecek kadar değil. Şu haliyle araba çok keyifli hale geldi. K&N filtre zaten vardı aracımda. Şimdilik bu kadar yeter. İnşallah motora bir zarar ziyan vermeyiz. Şanzıman tork dayanım üst sınırı 1.0 ecoboost ta 285 torka kadardı yanlış hatırlamıyorsam. Bir sorun olmayacağını ümit ediyorum. Zaten sürekli performanslı kullanmıyorum. Arada bir ayağımın altında gücün olduğunu bilmek ve kullanmak güzel olacak. Tüketimle ilgili bir yorum şimdilik yok. Buradan giresuna oradan da van a giderken ve van da her zaman ki güzergahımda kullandıktan sonra yorumlarımı eklerim.1 puan
-
Uzun süredir aracımı K&N hava filtresiyle kullanıyordum. Yaklaşık 2 ay kadar önce, yabancı forumlardan yaptığım araştırmalar ve Sayın @Cem Boneval'ın Superchips hakkındaki görüşleri doğrultusunda, Superchips'in web sayfasından Bluefin sipariş ettim. Üç gün sonra elime ulaştı. Bluefin vasıtasıyla Superchips'in 1.6 EB için hazırladığı yazılımı aynı akşam araca yükledim. Toplamda 15 dk. gibi bir süre aldı. Genel olarak aracın tepkilerini beğendimi söyleyebilirim. Ancak harcayacak bir miktar daha param vardı ve benim için kalan tek eksik Sprint Booster görünüyordu Bluefin'den 1 hafta sonra Sprint Booster da satın aldım. Haftasonu montajını yapıp, Kemer yolunda test ettim. Hava filtresi, Yazılım ve Gaz tepkime cihazı birbirini tamamlayan işlemler olsa da kişisel görüşüm sürüş zevkine en çok etki eden, Sprint Booster oldu. Yapılan hiçbir işlem aracın yakıt tüketimini farkedilir düzeyde arttırmadı. Kısacası 1.6 EB kullanıpta aracını fazla hırpalamadan daha keyifli hale getirmek isteyen herkese bu üçlüyü tavsiye ederim.1 puan
-
1 puan
-
Önemli olan boyu değil işlevi derler ya... Yanlıştır, boyu ne kadar uzunsa işlevi de o kadar iyi olur. Nasıl? Yok hemen paniğe kapılmayın, anten için yazıyorum... Alman malı da olsa kısa anten özellikle bizdeki gibi ondalık hanelere istasyon sıkıştırılmaya çalışılan büyük şehir ortamında yaşayanlar için orijinal anten ayrıştırma açısından daha iyi performans sunacaktır. Ancak boy takıntısı olanlar da ACV gibi göreceli kaliteli ürünleri kullanarak bir orta yol bulabilirler. Ama uzun antenin raconu da ayrıdır...1 puan
-
konuyu hortlatıyorum ama belki arkadaş çare bulamamıştır yardımvı olabilirim diye yazıyorum arkadaşım ben kit değilde aux kablo ile çözdüm olayı. 2 metrelik bi aux kablosu aldım topitonun altından el freninin oraya kadar çektim. telefonu bağlıyorum arama geldiğinde direk açıyorum sanki kit varmış gibi konuşuyorum ses araçtan geliyor, benim sesimin ise biraz uzaktan geliyor gibi oluyormuş ama gayet net anlaşılır olduğunu söylediler.1 puan
-
1 puan
-
Haberlerden izleyebildiğim kadarı ile bu yıl 19 Mayıs coşkusu her zamankinden yoğun bir şekilde sokaklara aktı... Istanbul Bağdat caddesi ve Şişli'den güzel kortej manzaraları yansıdı ekranlara, aynı şekilde Karadeniz kıyılarında, özellikle Samsun'da kırmızı-beyaz renkli, coşkulu görüntüler vardı. Antalya'da biri Konyaaltı, diğeri Işıklar-Atatürk Caddesi tarafından olmak üzere iki koldan yürüyerek Cumhuriyet Meydanını doldurduk. Kaba bir tahminle 8-10.000 kişiydik, yürüyüş esnasında sokak aralarından, apartman eşiklerinde katılımlarla giderek kalabalıklaştık ve sadece yürüdüğümüz bölgede etkili olan sağanak yağmura rağmen coşkumuzu kaybetmeden meydanı doldurduk. Rakam büyük görünmeyebilir, ama Antalya gibi toplumsal refleksleri iklimden kaynaklanan kronik bir rehavete kapılmış bir şehir için bu önemsenecek bir değerdir. Bayrak salladık, Atatürk'ün ve günün önemini simgeleyen sloganlar attık, marşlar söyledik, kol kola yürüdük. Güzeldi güzel olmasına ama Gençlik ve Spor Bayramında yaş ortalamamız 45 altında değildi, Atatürk'ün Cumhuriyet'i emanet ettiği gençlerin nereye saklandığını bilemedik. 1000 civarında öğrencisi bulunan fakültemden 2 öğrenci görebildim mesela, herhalde diğerleri kalabalığın içinde bir yerlerdedir diye teselli bulmaya çalıştım. Sonuçta coşkulu, görkemli ve bir o kadar da hüzünlü ve düşündürücü idi. Gece Bülent Ortaçgil'in Antalya Devlet Senfoni eşliğinde verdiği harika bir konser ve şimdiye kadar gördüğüm en güzel (ama yine de mütevazi) havai fişek gösterisi ile geç saatlerde sona erdi. Hava muhalefeti maalesef fotoğrafların sayı ve kalitesine de yansıdı. Bir de konu ile ilgili Can Dündar'ın Milliyet'yeki köşe yazısı: "İtiraf edeyim ki ben de resmi bayramların asık suratından müşteki idim. Bütün o hamasi şiirler, bayrak öpmeler, elden ele taşınan meşaleler, resmigeçitler, ses sınırını aşan jetler, heyecanını çoktan yitirmiş bir bayramın köhnemiş ritüelleri gibiydi. Ta 1995’in 19 Mayıs’ında “Her Türk asker doğar” diye geçit yapan gençler adına “Doğumda meslek seçimi serbest bırakılsın” diye yazmıştım. * * * Bayramlarda Cumhuriyet, haki renk bir kılıkta yürüyordu. Oysa temelleri çok renkli bir sivil direnişle atılmıştı. Öğrencilere sorun bakalım: Mondros’tan hemen birkaç ay sonra Anadolu’nun değişik yerlerinde yerel kongreler toplanmaya başladığını, hatta Karslıların “Kars İslam Şzrası” adında bir “Cumhuriyet” ilan edip Japon İmparatoru’ndan tanınma talep ettiğini biliyorlar mı? Daha 1919 başında bu yerel kongrelerin, Ali Fuat ve Kazım Karabekir paşaları ordularının başına çağırdığından haberdarlar mı? 19 Mayıs 1919 günü Türk Ocağı’nın Fatih Belediye binası önünde 80 bin kişilik dev bir miting yapıp Halide Edip’i kürsüye çıkardığını, onun “Her gecenin bir sabahı vardır” sözünü çılgınca alkışladığını, halkın, elde kara bayraklarla meydana aktığını, esnafın 5 gün süreyle kepenk kapattığını duymuşlar mı? 19 Mayıs, biraz da bu direniş ruhu değil midir? * * * Mustafa Kemal Paşa’nın Samsun’a çıkışı, hiç kuşkusuz İstiklal Savaşı’nın çok önemli bir adımıdır. Halkın, aradığı önderliğe kavuşmasının ilanıdır. Sonu Cumhuriyet’le bitecek yürüyüşün başlangıcıdır. Ancak Mustafa Kemal ve arkadaşlarını cesaretlendiren sivil direnişi görmezden gelmek, Hasan Tahsin’i ve İzmir’in 2 gün içinde verdiği 2 bin şehidi unutmak, yerel kongre iktidarlarını yok saymak, her şeyden önce bu ulusa haksızlıktır. Cumhuriyete, şikâyet konusu haki üniformayı giydiren, onunla halk arasına görünmez bir tel örgü çeken, biraz da bu “unutkanlık”tır. İşte o yüzden, evet, bu bayram, tankların namlusunu ensesinde hissederek uygun adım yürüyen gençlerin “rap-rap” sıkıcılığını hak etmiyordu; kutlamalar stadyumdan dışarı taşmalı, sivilleşmeli, coşmalıydı. Hükümet, “1930 model kutlamalar”ı eleştirmekte haklıydı. * * * Ak Parti, aslında bu törenlerin Cumhuriyet, Atatürk ve Türk ordusuna methiye vesilesi olmasından rahatsızdı. Bunu engelleyebilmek için 19 Mayıs’a stat yasağı denedi. Ancak Milli Eğitim’in genelgesiDanıştay’dan döndü. Bunun üzerine kutlamalar Gençlik Spor Bakanlığı’na devredildi. O da, -dün Hilal Kaplan’ın gayet veciz ifade ettiği gibi- işi, Atatürk’e doğum günü pastası kestirmeye indirgedi. Lakin bu süreçte asıl beklenen, hayırlı gelişme oldu: Bence çok uzun zamandır ilk kez halk, bayramına sahip çıkmaya başladı. 19 Mayıs’ı kendi iradesiyle kutlamak için bayrak açtı. Bu yıl 19 Mayıs, yasak savma gibi değil de, gerçekten sivil bir coşkuyla ve kararlılıkla, sokaklarda, alanlarda kutlanacaksa, bunu biraz da hükümetin ona el uzatmasına borçluyuz. Bir taşla iki kuş: Hem bayramı militarist bir gösteri olmaktan kurtardık; hem özündeki sivil direniş ruhunu canlandırdık. Kutlu olsun!" http://gundem.milliy...122/default.htm1 puan
-
1 puan
This leaderboard is set to Istanbul/GMT+03:00
Focus Club Türkiye
Bu sitenin işleticisi, bu sitede yer alan bilgi, yazı ve makalelerin doğrudan veya dolaylı olarak kullanılmasından dolayı oluşacak zararlardan sorumlu tutulamaz. Kaynak gösterme kuralına uymak şartıyla, bu sitede yer alan yazı ve makalelerin belirli bir kısmına atıf yapılmasına, link verilmesine izin verilmektedir. Kaynak (canlı link) gösterilmeden yapılan alıntılara ise izin verilmemektedir. Sitemiz, hukuka, yasalara, telif haklarına ve kişilik haklarına saygılı olmayı amaç edinmiştir.