250-300 nm torka sahip bir motorla karavan ile düz yolda sorun yaşamazsın da bahsettiğin güzergahta yaşarsın. Sıcakla pek alakası yok o konunun. Etkenlerden sadece bir tanesi o. Çıkmaz değil çıkar ama sürüş şeklini ona göre ayarlaman lazım.
Şanzımanda L seçeneği varsa ya da manuale alabiliyorsanız rampaya sarmadan önce onu açın, vitesi ikinci viteste sabitleyipi deviri 2000-3000 devir arasında olacak şekilde gaz pedalı ile oynayarak usul usul çıkın. Araç yüklüyken yokuş çıkıyorsanız yokuşa başlamadan önce nispeten yüksek devirde kullanmalısınız.
Dizel motor sıcak sevmez ama tarif ettiğin şey sadece motorla ilgili değil aksine çoklukla şanzımanın yazılımı ile ilgili. Malesef otomatikler vites küçültmekte biraz geç kalıyor, dizeller de devirlenmekte geç kalıyor hoop geldi sana ayılma bayılma durumları 🙂 PS ya da klasik otomatik farketmiyor, elektronik kontrollü ikisi de sonuçta.
Hava ne alaka derseniz, e ısınan havanın kütlesi düşer. MAF bunu ölçüp ECU kütleyi hesaplayınca ahanda bana bu kadar mol hava giriyor ben daha az mazot püskürteyim de emüsyon cortlamasın DPF tıkanmasın der ve sonucunda motorun gücü de düşer. Motor işletim sistemlerinde öncelik motor gücü değil emisyon.
Bu arada bahsettiğin rotayı gayet iyi bilirim, uzun soluklu rampaları var o güzergahın, e viraj da var, arkaya bir de karavan eklemişsin mecburen yavaşlayacaksın, Kıytırık 1.5 dizel motora 1500 kg araba, bir de üstüne karavan ekleyip virajlı yolda yokuş çıkarken lay lay lom çıkmasını beklemek pek gerçekci bir yaklaşım sayılmaz. Yani teknoloji gelişti ama bu değişkenleri hesaplayabilecek kadar değil. Elbette arabada yok ama yapay zeka tatavalarına falan da bakmayın, insan inisiyatifi hala fersah fersah önde bu elektronik kontrollü zımbırtılardan. 🙂