Mertol Kip

Gelsin kurcalayayım biraz bakarız. Nasılsa sıkılırım kısa sürede.. Sen zaten renkli ekran almamışmıydın? Gümrük falan filan sorunu vardı hani? Ben mi kaçırdım?

Focusa her türlü double DIN takabilirsiniz. O iş için üretilmiş hazır çerçeve falan bile var. Aşağıdaki linkten çerçeveyi satın alıp herhangibir double DIN navigasyonu takabilirsiniz. http://www.ebay.de/i...=item4cfa9fec8c Ben Sync satın aldım. Geçen linkini verdiğim aletin fiyatını 350 dolara düşürürsen alırım demiştim. Adam nakliye dahil 370 dolara satarım dedi. Bende aç ilanı dedim açtı. Amerikadaki bir arkadaşıma gönderecek. ORadan bir şekilde getiririm zaten onu. Bakalım bu seferki maceramız nerede sonlanacak. Zira gördüğüm kadarı ile soketleri falan uyumlu değil. Ama etis'ten PINout'unu bulup indirdim. Bir şekilde hallederim diye umut ediyorum bakalım. Alet elime geçsinde anlarız.. Bu arada aletin üzerindeki ünitede surround çıkışı falanda var. çakma sonylerden yani.. Aldığım alet bu; http://www.ebay.com/...984.m1497.l2649

Adam benzinci olm. Açık bıraksa kaç yazar kapatsa kaç yazar..

Ben şu b-max ı merak ediyorum..

N'apacan bunu ya... Beyaz olsa ambulans siyah olsa cenaze arabası.. Geç abijim geç.. CemBo nun kalemi bu bence.. Hem üstüde açık.. Antalya da ooof püfür püfür..

HB alacaktın bu tip sorunların olmayakcatı.. Camın bittiği yer arabanın sonu işte..

Sağol.. Çoktan geÇti. Yok ya şasn karma falan filan mevzuusu değil bu. Motosiklet kullanırken trafiği yaşarsınız. Araba kullanırken ise seyredersiniz. Dolayısı ile bir süre sonra Önünüzdeki adamın gidişindne ne halt edeceğini tahmin edebiliyorsunuz. Bu da tecrübe ile oluyor. Default değer olarak adamın sığırlık yapabileceğini kabullendikten sonra ona gÖre kendinizi ayarlıyorsunuz zaten. Dolayısı ile risk düşüyor. Yokmu? Herzaman var. Risk hayatın herkÇşesinde.. Olmasa Çok sıkıcı olurdu zaten.. Motor hızlı olsa o kurye o kadar rahat hareket edemez merak etme. Ben kuryelerden ziyade pizzacılardan tırsıyorum. Ne halt edecekleri hiÇ belli olmuyor.. Bence Trükiyenin trafikteki en büyük problemi tabakhaneye pislik yetiştirmeye Çalışan insanların trafikte olması. Herkesin bir acelesi var. Sorsan kesin bir bahanesi de vardır. 5 dk sonra varsa bi halt olmayacağını hepimiz biliyoruz ama o kendini başbakan falan sandığı iÇin dakikanın hesabını yapmakla meşgul. Hayatı yaşamayı bilen bir toplum değiliz. Hep bir acele hep bir stres.. Koyver gitsin demeyi Öğrenmediğimiz sürece de cacık olmaz.

E sonuçta senin malına zarar veriyor. Yapması gereken şey filmi kazımak değil çok kasıyorsa arabayı bağlamak. Onda da bağlama derken emniyete çekmesine falan gerek yok. Cezayı yazar, trafikten men eder, 7 gün süre verir, yediemin sıfatı ile senin arabanı sana teslim eder. 7 gün içinde fenni muayene yaptır trafik tescil şubelerinden birine gel menni kaldırt der. Eğer sallamazsan ilk trafik kontrolünde arabanı bağlarlar. Birde sana trafiğe çıkmaya müsait olmayan araçla trafiğe çıkmaktan bir ceza daha keserler. çekiciydi yedi emindi, otopark parasıydı, oradan tekrar çekiciyle TüV e gitmekti falandı filandı derken kafadan 500 liran gider. 2 gün uğraşırsın.. Yok dediğini yaparda fenni muayeneye gidersen, fenni muayene parası sana kaçar, en az 1 günün TüvTürk ile emniyet arasında geçer.. Belli ki toy bir memurmuş.. Kafası pisliğe çalışmamış..

Bak Öncelikle haklarını iyi bilmen lazım. Plakayı sÖktürürmü? Eğer mühürsüzse sÖktürür. İsterse oradan cezayıda yazar. Amaa çakıyı alıp camı çizmeye kalktığı anda 155 ü arayıp onu ihbar etmek zorundasın. Başka bir ekip gelir, tutanak tutar, gerekirse arabanı bağlar ama o polisinde başı o konudan ağrır. çünkü o an senin arabana zarar veriyor. O konuda sende vatandaşlık gÖrevini yerine getirmemişsin bak.. E sonuçta suç vuku bulmuş bunun bir şekilde ceza olarak tahsil edilmesi lazım. GÖzün kararacak kadar hastaydıysan arabayı kullanman zaten hata.. Neden kendinizi riske atıyorsunuzki? Arayın 112 yi ambulans gelsin gÖtürsün sizi hastaneye.. Devlet size imkan sağlamış. Sonuna kadar kullanın..

K,m söylemiş bilmem ama doğru söylemiş. Arabanın genel çizgisine bakıldığında bu açıkca görülüyor. Keşke sedan değilde liftback yapsalarmış.. Eğer sedan ile HB aynı para olmuş olsaydı o bagaj saçmalığına rağmen sedan alırdım. Yandan bakıldığında arkası HB e kıyasla çok daha derli toplu gözüküyor. Ama derli toplu gözüküyor diye üstüne para vermem..

Cem abi kim? Adam genç delikanlı yahu. Bıyıkları daha yeni terliyor onun. Bakmayın fotoğraftaki adama. O foto çakma.. Google dan bulup koymuş..

Valla Erkan bal gibi yazar. Hatta kafası atarsa uygun donanıma sahip olmayan araçla hasta taşımaktan dolayı bile ceza yazabilir. Bu işin yeri ve zamanı olmaz. Onların görevi kanunu uygulamak. He kanun saçmamı? Evet saçma yerleri de olmakla birlikte genel olarak mantıklı diyebiliriz. Uygulamada hataler olmuyormu? E nerde yokki bunda olmasın? Takılmamak lazım böyle şeylere.. Ben genelde o tip bir durumdayken ceza yazmak konusunda dirayetli olduklarında hiç tartışmıyorum bile. Hadi yaz kardeşim ben gidecem işim var deyip makbuzumu alıp devam ediyorum. Ne ona egosunu tatmin ettiririm ne de kendi sinirlerimi bozarım.

Estağfirullah. Resimlerden bakarak yorum yapmak aslında çok tehlikelidir ve hiç sevmem ama görünen köy kılavuz istemez. Arkadaş istanbulda olsa gene uğraşır falan bir şekilde adam edebilir. Ama taşrada bu işler çok zor. He İstanbulda olsan kolaymı ? Evet kolay. Tezgah desen bulunur, takım desen bulunur, parça desen zaten gırla.. Usta illaki çözülür.. Ama tüm bunlarla uğraşman için arabana aşkla bağlı olman lazım. 7 yaşında araba. Aşk mevzuusu çoktan geçmiştir. Kredi borcu falanda yoktur muhtemelen o arabanın. Kusursuzunun ederi zaten 20-22 arası birşey. 2-3 bin lira için içine sinmeyecek bir araba ile uğraşmaya değmez. Ben sadece oradan hareket ediyorum. çünkü bu arkadaş bunu yaptırsa bile taş çatlasa seneye satmaya kalkacak. Satacağı araba kaza yapmış en az 5 parçası boyanmış, alt takımlarında oynama yapılmış araba olacak. E alacak adamda bi lifte kaldırıp baktırsa yeter zaten. Ben olsam almazdım mesela. çünkü çektirip ilk günkü haline getirtsen bile sac birkez burkulduğu için orası zayıf halkası olacak. çukura girdiğinde bile yerinden oynama ihtimali var. Yengeç gibi yan yan giden araba ile yol almak zevkli olmaz.. Bu gibi bir araba ile uğraşacağıma arka çamurlukları ve tavanı boyanmamış ama alt takım ya da motor taşıyıcısı hasarı olmayan bir araba almayı tercih ederim şahsen.. İsterse kalan her tarafı boyanmış olsun. Ama bunlar olmasın.. çünkü arabanın her tarafındaki parça değişir. Ama arka çamurluk ve tavan kaynağını hiçbir usta fabrikadaki hassasiyetle yapamaz. Kapıda iki tane vida var. Değiştir gitsin. Kapıt menteşelerinden değiştir gitsin. ön çamurluk alayı vidalı zaten değiştir gitsin. ön panel (radyatörü taşıyan) vidalı ve dahası plastik kılıklı birşey zaten değiştir gitsin. Ama arka çamurlukla, arabanın tavanı ile ya da tabanı ile oynanmamış olsun. Onları kesip biçmeden değiştiremezsin çünkü. Bu arkadaş bu arabayı satar, alan adam bunu toplar 5 parçada çizikten lokal boyalı diye ilan açar ve bilmeyen anlamayan birine çakar. Sonrada o arabadan kazandığı parayı kumarda ya da karıda kızda yer bitirir. Bu sektör böyle dönüyor malesef. O nedenle hurdacıya satmasında "bence" fayda var. çünkü hurdacı bunu toplamaz. Hurdasını parçalayıp parçasını satması onun için daha fazla para ediyor çünkü. Trafiktende direk çekip hurdaya ayırıyorlar zaten.. Ne başın ağrır ne uğraşırsın..

O ikisi alakasız falan değil gayet alakalı sistemler. İkiside aynı kontrol modülünden kontrol ediliyor. Emniyet kemerinin tokasının altında fişek olarak adlandırılan bir gergi mekanizması var. Araç kaza yaptığını algıladığı anda içindeki gaz discharge olup kemeri çekerek sizi kemerle birlikte koltuğa yapıştırıyor. Hava yastığı olan tüm araçlarda bu böyle. Yani birbiri ile entegre. Ve dahası pasif güvenlik sistemi falanda değiiller artık. Kemer takmadan yola çıkmak şapşallıktan başka birşey değil. Rus ruleti oyna daha iyi. Hiç değilse ihtimal hesabı yapabilirsin. ötekinde o da yok. 50 km/h ile giderken sabit bir nesneye (duvar ya da direk gibi) çarparsan ölme ihtimalin rus ruletinden daha yüksek. ötonazi hakkınızı kullanmak konusunda kararlıysanız sıkın kafanıza olsun bitsin. Milletin başını da belaya sokmazsınız hiç değilse..

Arkasından gelen herhangi bir savcı ya da idari amiri o adama görevi ihmalden soruşturma açabilir biliyorsun değilmi? Neden risk alsın senin için? Kanun demişki; eğer değişiklik yapılmışsa araçta, trafiğe çıkmasında mahsur varsa trafikten men et. Yok trafiğe çıkmasında mahsur yoksa uyarıp gönderebilirsin, ya da ceza yazıp 15 gÜn sÜre verip öyle de gönderebilirsin. İşte burası memurun insiyatifine kalmış. İster ceza yazar gönderir isterse uyarıp gönderir. Ben olsam ayarına yazardım mesela. özellikle şeker kırmızı tdci titanium x focusu olanlara.. En orjinal hali ile bile yazardım. Uğraşsın iptal ettirsin..

Bu arada ciddi bir hasar yok gibi gözüküyor olsa da o arabada ciddi hasar var. Arka taşıyıcıların kayması için şasenin oynaması lazım. Bunlar zaten monokok şase. Kaldı ki kapının çizgisinden gözüktüğü kadarı ile arabanın tavanıda bel vermiş. çektirilince düzelirmi? Düzelir muhtemelen. Arka takım falanda değiştirilir. ön tarafta ne var bilmiyoruz ama işin birde psikolojik tarafını düşünün. Bu arabayı atıyorum 10 bin lira verip hakkını vererek yaptırdınız. (düzcede celeste varmı bilmiyorum, varsa focus için takım varmı ellerinde o da muamma. Genelde kiralama yoluna gidiliyor ona da bin lira civarı alırlar. Arka takımı almaya kalksanız kafadan size bin lira yazacaklar. Kapı sacları ile uğraşmayın direk çıkma iki kapı alın. E onlarda boyası cartı curtu bin lira.. Arka jantlar zaten gitmiş, ön jantlar göbekten kaymıştır. Jantın takımına nereden baksanız 400 lira veririsiniz. Kaportacı kalan kısmını halleder. Eğer kendiniz uğraşırsanız çıkma parça falan filanla max 4-5 bin liraya biter bu araba. Ama serviste kafadan 10 bin lira. Ama içinize sinermi bilmiyorum. Kaza psikolojisi başka birşey. Eğer paranız varsa uğraşmayın bu şekilde satın gitsin. Normal piyasa değeri 20 bin lira ise 12-13 bin liraya falan almaları lazım bu arabayı. 2-3 bin lira zarar etmemek için ne huzurunuzu kaçırın ne de sinirinizi bozun derim. "Usta" milleti ile uğraşmak dert. Heleki kendini usta sanan birine düşerseniz deli ederler adamı.. Bırakın başkası uğraşsın. 5 bin lira maliyet var desek, 13 bin lirayada sattığınızı varsayarsak elinizde 18 bin lira ver demektir. Evet kazasızkenki ederinin altında tabiiki ama arabayı yaptırsanızda satabilecğeiniz rakam zaten o kadar.. Belki 300-500 oynar.. Dolayısı ile uğraşıpta sinirlerinizi yıpratmayın derim.. Ama gene yazayım sizin bileceğiniz iş..

Öncelikle geçmiş olsun. Hurdacılar ile konuşun. Birşey yapmanıza gerek yok, arabanın direk satışını yapacaksınız. O ister trafikten çeksin isterse tamir etsin. Onun sorunu o kadarı. Aşağıdaki linkten Hüseyin Dağdelen ile konuşabilirsiniz. İsmimi verin, size yardımcı olacaktır. Ancak pert araç toplama yapanlar ile de konuşun. Bu araç toplanmasına toplanır ama dikiş tutmaz. Arka teker ekseninden kaymış. Arka süspansiyonu değiştirmek lazım. Araç Celeste girip çektirilmeli kaporta ve boya işi falanda var. Uğraşılmaz. Sanayideki adamlar toplayalım der zira para kazanacaklar. Ama içinize hiçbir zaman sinmeyecek. Bence en iyisi satmak.. Ama tabi size kalmış bir iş. Bahsettiğim link. http://www.otohurda.com/site/iletisim.htm

Yahu dört dörtlükken de ceza yiyebilir. Sonuçta poliste insan. Onlarda hata yapabilir. Eğer haksız yere ceza yediğine inanıyorsa hakkını mahkemede arasın.

Bunda karmaşık ne var ben onu anlamadım. Aracın ithali sırasında teknik şehadetnamesi gelir. Onun üzerinde olmayan hangi donanım sonradan eklenirse eklensin cezai işlem uygulanabilir. İster geniş lastik olsun isterse spoiler isterse ampul. Yasa ilkinde uyar sonrasında yaz der. Ama muğlak bir konu olduğu için memurun insiyatifinde. Onlarda o an ki haleti ruhiyelerine göre bazen yazıyor bazen yazmıyor. Aracın orjinal ekipmanını takmış bile olsanız bu kafanıza göre yola çıkabileceğiniz anlamına gelmez. Değişiklik yaparken bunu göz önünde bulundurarak yapın.

Motor kapağı derken? Dolu kapakmı boş kapakmı? Hangi motor için?

Merak etme o da senden tedirgin oluyordur.. Risk herzaman heryerde var. Yıllardır motosiklet kullanırım. Ergenliğimden beri.. Sonrasında bir kaza neticesinde uzunca bir süre ara verdikten sonra 5-6 sene önce tekrar başladım. Ciddi iki tane kazam oldu. Birisinde motosiklet üzerinde uyuya kalmıştım, sol solda platin Çivilerle hayata kaldığımız yerden devam ettik. Sonrasında 10 sene falan kulllanmadım. Biride geÇen sene oldu. Kaldırımda mal mal yürürken tüpÇünün biri scooter ı ile bana Çarpıp omzumun Çıkmasına neden oldu.. Velhasıl kelam diyeceğim o dur ki; kaza bulacaksa heryerde her şekilde bulur sizi.. Siz her türlü önleminizi alıp pasif sürüş gerÇekleştirdiğiniz sürece Çok ciddi bir sıkıntı yaşamazsınız. Gidona asılan kendini kenan sanmadığı sürece kolay kolay birşey olmaz. Ama şunu da söylemem lazım, elimde olsa 30 yaşın altındakilerin motosiklet kullanmasını yasaklardım.. Egonuzu yenmeden seleye oturmak Çok tehlikeli..

Orjinal ebat 225/40/18 diye kalmış aklımda??

Beklediğimden daha iyi durmuş ama arabanın kalan tasarımı ile uyumsuz.. Bu kasa jant açısından çok zor. Bu tasarıma uyacak jant bulmak gerçekten üzerinde düşünülmesi gereken bir iş...

Motosiklet avantajlı değil. Trafikte en avantajlı şey scooter. O da maxi falan olmayacak. Olabildiğince dar olsun ve önünde camı olsun yeter.. 35 dk da Erenköyden Yeşilköye gitmenin başka yolunu ben bulamadım. Uçak bile o kadar hızlı gidemez.

O benim elim ayağım. Arabayı anca maaile bir yere giderken ya da alışverişe giderken falan kullanıyorum.. Aslında bana araba da lazım değil ama onsuzda olmuyor işte..