Jump to content
2019 Temmuz ve 2023 Mart arası tüm içerik ve üyelikler silinmiştir. Lütfen yeniden kayıt yapınız ×

Tevfik

Üye
  • Toplam İleti

    12.655
  • Katılım

  • Son ziyaret

  • Kazandığı Gün

    139

Tevfik tarafından yazılan her şey

  1. Tevfik

    Yeni Focus Alacağım Ama

    sen onu boşver specialdeki arabana bak kardeşim...
  2. eglen eglen.......özlemiştir istanbul seni...........
  3. oooooooooo yeahhh...trip atıyoz ha....
  4. hep hayallerinde böle bir araba vardı ya..focusu alınca yapacağı ilk iş buydu...iletiside vardı amma......
  5. Boranın hayal ettiği FOCUS 3......
  6. Tevfik

    Yeni Focus Alacağım Ama

    Arkadaşım hayırlısı olsun ama önemli olan fiyat sormak değil çünkü günde obayilere 100 kişi fiyat soruyor...ve onlarda alışmış artık...o yüzden anında alış yapabileceğinize ikna etmeniz gerek kapora...yada hemen parayı ödeyeceğinize yoksa çok ta umurlarında değil tüm gün galericilerle uğraşmaktan ve boş fiyat soran alıcı kılıgındaki insanlar yüzünden vermiyorlar kesin fiyatı...o yüzden size yardım etmek isterim ama sonra vazgeçilme yada ilgilenilmeme durumunda bizim gibi tandıgı olan insanların kredileri de tükeniyor...çünkü bizlerde gidip o adamlara evet alıcak kesin diyoruz sonrası gelmeyince inandırıcılığımızı yitiriyoruz...o yüzden bence bu konuyu düşün derim...yoksa herkes fiyat verir..
  7. KGS yerine HGS geliyor Anlaşmalar sonunda ücretli karayollarında KGS yerine artık PTT'nin kurduğu ücret toplama sistemine geçilecek. PTT Genel Müdürü Osman Turhal, ücretli karayollarında artık Kartlı Geçiş Sistemi (KGS) yerine PTT'nin Hızlı Geçiş Sistemi'nin (HGS) kullanılacağını ifade ederek, ''Sistem, Ekim ayında İzmir karayolunda, 7 ay içinde de bütün karayollarında uygulanmaya başlayacak'' dedi. PTT Genel Müdürlüğü'nün Başmüdürler toplantısı için Nevşehir'in Avanos ilçesine gelen Turhal, yaptığı açıklamada, yapılan anlaşmalar sonunda ücretli karayollarında KGS yerine artık PTT'nin kurduğu ücret toplama sistemine geçileceğini belirtti. Ücretli karayollarının girişlerindeki KGS geçiş yerlerine PTT'nin HGS adını verdiği sistemin cihazlarının yerleştirilmeye başlanıldığını bildiren Turhal, HGS ile ücretli karayollarındaki bekleme süresinin ve kuyruğun azalacağını ifade etti. HGS'lerin Ekim ayından itibaren İzmir karayolunda uygulanmaya başlanılacağını anlatan Turhal, şu bilgileri verdi: ''6-7 ay içinde de Türkiye'nin her yerindeki ücretli karayollarında uygulama geçilecek. Artık ücretli karayollarında bizim sistemimiz geçerli olacak. Bizim sistemimiz hem daha hızlı olacak hem de dağıtacağımız cihazlar onda bir daha ucuz olacak. Araçlara dağıtacağımız cihazlar da bir etiket gibi olacak, sadece içinde bir çip olacak ve çipe sürücü ve araç bilgileri yüklenecek. Ayrıca kolay kullanımı ve PTT'nin yaygın ağı sayesinde kişilere yük olmayacak bir uygulama.'' ''BANKACILIK VE POSTA HİZMETLERİNDE HEDEFLERİMİZ TUTTU'' Yılda 4 kez 81 ilin başmüdürleri ve PTT Yönetim Kurulu Üyelerinin katılımıyla değerlendirme toplantısı yaptıklarını, Avanos'ta da bunlardan birinin gerçekleştirildiğini belirten Turhal, yılın 8 aylık bölümünde bankacılıkta ve posta da hedeflerini yüzde yüz oranında tutturduklarını, kargoda ise hedefi çok yüksek koymalarından kaynaklanan bir geri kalmanın olduğunu söyledi. Turhal, şöyle devam etti: ''PTT bankacılık, posta ve kargo alanında hizmet veriyor ve üçünde de başarılı. PTT kargo olarak geçtiğimiz süreçte hedefimizden geri kalma sebebimiz çıtayı yüksek koymaktı. Hedef tutmadı ama bir önceki döneme oranla PTT kargonun işlem hacminde yüzde 50'lik bir artış var. Önümüzdeki süreçte PTT kargoyu daha çok lojistik alanında hizmet verir hale getireceğiz. Bankacılık alanındaki çalışmalarımız da devam ediyor. PTT Matik'lerin sayısı bin 200'e ulaştı, önümüzdeki 1 yıllık süreçte bu sayıyı 2 bin yapmak istiyoruz. Yeni tanıtımlarına başladığımız PTT Bank kredi kartlarımızda da iddialıyız. Bizden maaş alan emeklilere kolaylık sağlayacak kart matiklerle istedikleri bankalardan paraları çekebilecekler. Biz, 37 bin personelimiz ile vatandaşımızın hizmetindeyiz. Bize taleplerini, isteklerini, önerilerini iletebilirler, biz onların ihtiyaçları doğrultusunda hizmet üretiriz.''
  8. bende ozamanki fake focus 3 lerden begendiklerimi koyayım bari...
  9. noluyooooooooo ya..........bir an darbe falan yapıldı sandım....bi yinede şahlanıyor aman şarkısı eksik...hasan mutlucandan.... pearl harbourdan bir replik... Albay: ’Çok gizli’ ne demek bilir misiniz? Asker: Evet efendim. Madalya alacağımız türden bir görevdir ama madalya akrabalarımıza gönderilir.
  10. oooo dörtlemişik ogünde gelmiş....hoşgeldin ogünüm...bende köpük banyosu yapıyordum...tam sırası...
  11. sus len abiye laf cevrilmez allah taş eder...gırgır yaptık biraz...canım sıkkın zaten...napem...3 kişiyiz anca bu kadar dönüyor muhabbet...alla alla...
  12. ooooooooo dh deki konuşulanları ortaya döküyor hasan...olmaz bu kadar denilecek bir hareket...belaltı olmaz bu kadar...oooo durum kötüledi....
  13. onda o bagajdaki cıkıntı yok farlar cok benziyor ama laguna ıı sedan coupenin ilk oluşumuydu...focus ta ordan araklamış sanırım....
  14. ben arka tasarımının laguna II den esinlenildiğini düşünüyorum...peki ya siz...
  15. çok geç kalındı....dediğim gibi gelişmekte olan ülke kategorisinden çıkmanın tek yolu üretmektir...montaj sanayinden...yoksa hep o ligde kalıcaz..bence bir eksigimiz yok...ama yurdumun işadamlarına güven duyulmuyor hazırı seviyorlar...yaww ne gerek var git oorda hazır yapılmışı var....al onu sat..zekası yokolmadıkça...sanırım güzel düş olarak kalır....
  16. "Ford'a çağrı yaptık ama adım atmadılar" Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, Türkiye'de en fazla ithal otomobil satan marka Ford olduğunu, Türkiye'nin Ford için bir ticari araç üretim merkezi konumunda bulunduğunu dile getirdi. Bakan Ergün, "Biz Ford'a Türkiye'de otomobil üretmesi için de çağrı yaptık. Ford yılda 50 bin tane otomobil satıyor Türkiye'nin iç pazarında... Ama otomobil üretimi için şimdiye kadar bir adım atmadılar " dedi. Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, Türkiye'de yerli otomobil üretiminin diğer markaların Türkiye'deki yatırımı önünde hiç bir engel olmayacağını belirterek, “Onlara da burada imkan var. Türkiye'de her türlü yatırım teşvikleri diğer markalarında otomobil üretmesi için yeterlidir” dedi. Türkiye'de yerli marka otomobil üretilmesine ilişkin konuşan Ergün, Türkiye'nin otomotiv sektöründe 50 yıllık hem sermaye, hem müteşebbis güç, hem teknolojik birikim hem de ciddi bir teknik personel ve yan sanayi birikimi olduğunu kaydetti. Ergün, bütün bu birikimlerin A'dan Z'ye bir otomobili tasarlamaktan üretmeye ve pazarlamaya kadar her türlü imkanın Türkiye'nin iç ve dış pazarında var olduğunu gösterdiğini dile getirerek, Türkiye'nin sadece iç pazarla ilişkili bir ülke olmadığını, Türkiye'nin 130 milyar dolar ihracatının içinde 20 milyar doların üzerinde otomotiv sektörünün ihracatı bulunduğunu anlattı. Nihat Ergün, Türkiye'de otomotiv yan sanayisinin de gün geçtikçe geliştiğini ifade ederek, Türkiye bu 50 yıllık birikimden sonra kendine özgü bir marka, model ve tasarım oluşturma ve bunu pazara çıkarma imkan ve kabiliyetine sahip olduğunu vurguladı. Rekabetçi bir dünyada yaşandığını, yapılacakların iş dünyadaki benzerleriyle rekabet edebilecek bir iş olsun istediklerini belirten Ergün, Türkiye'nin yerli marka otomobil üretme imkanını bulunduğunu dile getirdi. Bakan Ergün, Türkiye'nin iç pazarının 2010 yılında sadece otomobil için 510 bin olduğunu anımsatarak, bir kaç yıl içinde Türkiye'de otomobil pazarının 1 milyon adeti bulacağını, 1 milyonluk iç pazarda Türkiye'de üretilen otomobiller sadece 3'te 1 pay aldığın, bunun da Türkiye'de üretilen otomobil marka ve modellerin Türkiye'nin tüketicisini tatmin etmeye yetmediğini ifade etti. Türkiye'de tüketiciyi de tatmin edecek bir yeni marka ve modellere ihtiyaç olduğuna işaret eden Ergün, bunun hem Türkiye'de üretilen yerli otomobille hem de başka marka ve modellerin burada üretilmesiyle sağlanabileceğini kaydetti. VOLKSWAGEN, OPEL, FORD Bakan Ergün, Türkiye'de en fazla ithal otomobil satan marka Ford olduğunu, Türkiye'nin Ford için bir ticari araç üretim merkezi konumunda bulunduğunu dile getirerek, şunları söyledi: “Biz Ford'a Türkiye'de otomobil üretmesi için de çağrı yaptık. Ford yılda 50 bin tane otomobil satıyor Türkiye'nin iç pazarında... Ama otomobil üretimi için bir adım atmadılar şimdiye kadar. Ben bu adımı atacaklarını umut ediyorum. Türkiye'nin iç pazarı Ford'un burada otomobil üretmesine dünyaya ihraç etmesine de müsait. Başka markaların yani Opel'in, Volkswagen'in de üretmesine de ihraç etmesine de müsait. Ayrıca Türkiye'de bir tasarım ve marka oluşturulmaya da son derece müsait atmosfer var. Bu kimsenin pazar payını küçültmek anlamına gelmez, pazar zaten büyüyor. Pazarın bir kaç içerisinde 1 milyon rakamına ulaşacağını herkes kabul ediyor. Yani mevcut pazardan sadece pay almak değil, genişleyen pazardan ve dış pazarlardan pay almak gibi rekabetçi bir anlayışla hareket etmemiz lazım. sektörün de böyle böyle hareket etmesi lazım. Onun için kaygı duymalarına gerek yok. Türkiye'nin pazarında herkese yer var. Türkiye'nin uluslararası ilişkilerinde de dış pazarında da herkese yer var. Rekabetçi bir pazar olacak.” “KİMSENİN PAZARI KÜÇÜLMEZ, KİMSE MERAK ETMESİN” Nihat Ergün, “İç pazar büyümezse Türkiye'de üretim yapan markaların canı yanabilir” söylemini gerçekçi bulmadığını ifade ederek, bu sözlerin iyi hesap edilmeden söylendiğini kaydetti. Türkiye'nin iç pazarının nasıl büyüyeceğini, Türkiye'nin ilişkilerinin nasıl olduğunu, otomobil sektöründe önemli bir potansiyele sahip bulunduğunu herkesin gördüğünü ifade eden Ergün, “Belki (yerli otomobil) istememek gibi bir düşünce içinde olabilirler. Bir yere kadar böyle düşünebilirler ama rekabetin olmadığı bir dünya yok Bugün otomobil sektöründe de rekabet olacaktır. Kuşkusuz bütün firmalar Türkiye'nin iç pazarından ve dünya pazarlarından pay almaya devam edecekler. Kimsenin pazarı küçülmez, kimse merak etmesin.” dedi. Ergün, Türkiye'de yerli otomobil üretiminin diğer markaların Türkiye'deki yatırımı önünde hiç bir engel olmayacağını vurgulayarak, “Onlara da burada imkan var. Türkiye'de her türlü yatırım teşvikleri diğer markalarında otomobil üretmesi için yeterlidir. Zaten özellikle diğer markalara da davet ve çağrı yapıyoruz. Türkiye'de gelin yatırım imkanları var, iç pazarda fırsatlar var. Türkiye'nin uluslararası ilişkileri size de büyük fırsatlar sunuyor. Gelin 'burada üretim yapın' diye onlara da çağrımızı devam ettiriyoruz” diye konuştu. “(YERLİ OTO RAPORU) TOZ PEMBE BİR RAPOR İSTEMİYORUZ” “29 Eylül'de size Türk malı otomobil raporu sunulacak. Nasıl bir rapor bekliyorsunuz?” sorusuna ise Ergün, “Kuşkusuz toz pembe bir rapor istemiyoruz. Karşımızdaki zorluklarında neler olabileceğini bizim önümüze koyan bir yönü olabilir raporun. O raporda muhakkak şunu görmek isteriz ki, Türkiye 50 yıllık birikimi ile bir otomobil markası üretmeye ve meydana getirmeye imkanı ve kabiliyeti olan bir ülkedir. Bu raporda bunu göreceğimizi umuyorum” cevabını verdi.
  17. Güney Afrika’ya iş gezisine giden genç iş adamının işleri umduğundan daha başarılı ve çabuk gelişir. Sözleşme imzalanınca bile dönüşüne daha bir gün vardır. Vakit geçsin diye dolaşırken "Ghandi" filminin afişleri dikkatini çeker. Hani şu bol Oscar'lı uzun film... Hemen taksiden iner ve doğru gişenin önündeki kuyruğa girer. Çevresindek......iler tuhaf tuhaf bakarken biri: — Beyfendi, siz yabancısınız galiba? — Evet, nereden anladınız? — Burada beyazlar kuyruğa girmez, doğrudan gişeye gidip biletlerini oradan alır Adam biraz mahcup, tüm kuyruğu atlar gişeye gelir. Evet... Gerçektende beyazlar için ayrı bir pencere vardır. — İyi günler, arka ya da ortadan bir koltuk lütfen.. Gişedeki kız şaşkın: — Beyfendi, siz yabancısınız galiba? — Evet, nereden anladınız? — Burada beyazlar, koltukta değil, balkonda oturur! — Peki, bir balkon lütfen! Balkondan filmi izlerken, Güney Afrika'da bizim sinemalardaki gibi uzun uzun aralar verilmediğinden sıkışır haliyle. Etraf karanlık, herkes filmi izliyor, dayanamaz ve ayağa kalkınca, yandaki sorar: — Nereye beyfendi? — Hiiç... Tuvalete gitmem lazım.. — Beyfendi, siz yabancısınız galiba? — Evet, ama nereden anladınız? — Burada beyazlar, tuvalete gitmez ki, balkondan aşağı işeyiverirler. Adam şaşkın, tek güvendiği karanlıkta balkonun korkuluklarına dayanır ve tam çişini ederken, aşağıdan bir zenci seslenir: — Heeey, sen yabancısın galibaaa!! İyice şaşkına dönen adam, karanlıkta ve sadece çişinden tanındığı için ürker... Aşağıdaki devam eder: — İnsan sadece birinin kafasına etmez ki birader!! Şöyle bir serpiştirir!! Bu memlekette sosyal adalet diye bişey var!
  18. bende gecenin karanlığında dönerken dinlediğim parcadır bu............
  19. benim bubam yok ama...servis...en kesin çözüm...pahalıda olsa eksik te olsa kusurluda olsa yetkili servis ...çünkü gidip hesap sorabiliyorsun..ama sanayide ki bir ustaya asla birşey soramazsın... bak benim cengoma sıcıp batırıyor veriyor bubasına oda götürüp servise tertemiz yapıp gene veriyor gene gene gene...ama gönlüm rahat bari...
  20. senin gerçekten algılama bozuklugun var sanırım ykp kendi konuyu dagıtmıyayım demiş yani ben değil...seni sanırım ben atıcam siteden de...seviyom allah kahretsin yapacak bişi yok.....
  21. Mark Twain , "Genç bir karamsarın görüntüsünden daha acıklı bir görüntü olamaz" seni ondan seviyozya delü..çocuk hiç karamsarlığa kapılmadığın için...hep inandın....
  22. ediz hundan bir söz patlatalım ozaman..... THOMAS EDİSON hakkında ünlü bir hikaye vardır. 9999 kere denedikten sonra kusursuz ampülü keşfedemeyince biri sorar, " 10.000 ninci başarısızlığı da göze alacak mısınız?" O da cevap verir, "Başarısız olmadım , yalnızca ampülü keşfetmeyen bir yol daha buldum."
  23. peugeotun simgesi aslanda...tahtadan yapılma bir oymaydı ilk zamanında...
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgi

Bu siteyi kullanarak, forum Gizlilik Politikasını kabul etmiş olursunuz.