Çağlar Sertan KASIMOĞLU

Oda korkmuş olabilir,kim bilir kadındı kim bilir sarhoş,belkide ehliyetsiz. Durmuş olsa da değişen birşey olmayacaktı. O yüzden yapacak birşey yok. Bulunmak istese bulunurdu. O yol ile kesişen noktalarda kameralar vs.. bulunuyor. Kazadan sonraki 1 saati , iş yeri kameraları,mobese vs.. taratsaydık kesin çıkardı. Uğraşmaya gerek yok, sigortaya ben beyanımı yaptım kendisi araştırır araştırmaz kendisine kalmış

diye yazmıştım Kısacası bulunamadı. @Fatih S.,

Önümdeki araçların sayısı 3 tane idi. Hızları 50 km/s ile rampa aşağı fren ile iniyorlardı. Bir tanesi bile sinyal verip,araç sollama atağına geçmiş olsa emin olun ben sollamazdım. Olayı bilmeden kanıya varmışsınız. Kaldı ki herkesi bir seferde geçmem doğru. Tek tek sollama yapma mecburiyeti yok. Sollama yapılma kurallarını lütfen tekrardan inceleyin.Bir aracı sollamak istediğinizde ilk kural şeridin uygun olmasıdır yani çizgiler kesikli olacaktır.İkincisi karşı şerit boş olmalıdır.Üçüncüsü sizi sollayan bir araç olmamalıdır. Bu şartlar elverdiğinde yasal hız sınırının %10 fazlasına çıkarak sollama yapabilirsiniz. Buda demektir ki arkanızdan bir araç sizi solluyorsa sinyal bile veremezsiniz. Diğer araçlar kamyonun arkasında seyretmek istiyorlarsa onları bekleme mecburiyetim yok. İsteseler onlarda sollarlardı. Sollamadılar. Ben solladım. İnsanlık adınada doğru yasal olarakta doğru. Bilip bilmeden lütfen kesin kanıya varıp,burdan yazmayın. Hız sınırı 90 iken ben yasaların verdiği %10 fazlalığı kullanıp 99 ile gidebilirim.Hızım 100 dü. Araçların göstergeleri %4 fazla gösterir.Gerçek hızım 96 km/s idi. Umarım sizde olayı tam bilmeden yorum yapmamayı öğrenmişsinizdir. Saygılarımla...

Bundan 45 gün önce ciddi trafik kazası geçirdim. Uzun süredir konu açsam mı açmasam mı diye düşünüyordum. Şu anda düşündüm ki benim başıma gelen herkesin başına gelebilir,biliçlenmek lazım. Siz hata yapmasanız bile karşınızdaki kişi hata yapabilir,karşıdakinin hatası yüzünden canınızdan,sevdiklerinizden olabilirsiniz. Ne kadar düzgün kullansakta,ne kadar kurallara dikkat etsekte,sizin şeridinize giren bir kamyonla kafa kafaya çarpıştıktan sonra kurallar geçersiz kalıyor. Her gün işe gidip gelirken kullandığım yolda gerçekleşti kaza.Yol bölünmemiş bir şerit gidiş bir şerit geliş yol. Şeridimde gidiyordum.Önümde birkaç araç ve en önde yavaş giden bir kamyon vardı.Şerit çizgilerinin verdiği yol hakkı ile hepsini bir arada solladım.Karşıdan kamyon geliyordu epey uzakta.Çok rahatça solladım hepsini,kendi şeridime geçtim ve hızımı arttırdım.Yolun verdiği 90 km/s hakkı biraz daha aşıp 100 km/s hızında şeridimde seyrediyordum. Karşı şeridimde,şeridinde giden yani bana doğru gelen bir kamyon vardı.Kamyon ile aramda 20 metre kadar varken, kamyonun arkasından Siyah bir araç( Seat Leon) araç kamyonu sollamak için aniden şeridime geçti.Büyük ihtimalle benim sollama yaptığım kamyonu ve arkasındaki araçları gördü.Benim solladığımı görmedi ve kamyona göre sollamaya kalktı. Fakat sollama yapılırken biraz kafayı çıkartırsınız şeritten boş ise sollarsınız. Bu birden bire benim şeridime geçti. Hızım 100 km/s karşıdan şeridime geçen aracın hızı 70-80 Km/s civarındaydı.Kafa kafaya çarpışmaktansa sağa kaçmayı tercih ettim. Yolun sağ kısmında emniyet şeridi vs.. hiçbirşey yoktu.Sağa kaçınca önce tabelaya vurdum sağ kapılarımı.Sağdaki koltuk ve tavan airbagleri o anda patladı.Tabelaya vurunca ve o hızda bozuk bir yola girince lastiğim patladı.Direksiyon hakimiyeti iyice dağıldı.Zaten arka arkaya takla atmaya başladım uçurumda yuvarlanarak. Sol camımda çamuru otları görüyordum.Bir anda gökyüzü görünüyordu sonra taşları görmeye başladım.Ve araç ters vaziyette durdu. Ben olayın farkında olduğum için önce ellerime kollarıma baktım kan var mı diye. Hiçbirşey yoktu.Aracı kullanırken direksiyonu nasıl tutuyorduysam takladan sonra araç ters vaziyette duruncada aynı şekilde tutuyordum.Ters durmasına rağmen koltukta dümdüz,sanki araç düzmüş gibi oturuyordum Tabiki emniyet kemerinin sayesinde. Airbaglar patlayınca emniyet kemer gerdiricileri beni sıktı.Kollarımda kesik olmadığını görünce başıma elledim.Başımda da kan vs.. yoktu. Sonra emniyet kemerimi açmaya çalıştım.Ters vaziyette duran aracın içinde gerdirici çalışmış bir kemeri sökmek için 10 saniye kadar uğraştım. Kemerin takıldığı yeri sallıyordum.Yukarıdan bağrışma sesleri,adam ölüyor can çekişiyor titriyor gibi bağrışmalar,takla attı patlayacak araba gibi kelimeler durdum. Ses uzaktan geliyordu çünkü uçurumdan uçmuştum aşağı. Kemerimi çözdüm ve tavana basmaya başladım ters durumda durduğu için.Ön kapı zemine sıkıştığı için belirli bir yere kadar açabildim. Sonra arka kapıdan çıktım. Yukarıdaki araçları yolu göremiyordum.Sadece bana biraz yakınlaşmış insanlar vardı. Uçurumda olduğu için çıkamadım kendim. İp attılar.İpten destek alarak çıktım yola. Hiçbiryerimde ağrı,çizik vs.. yoktu. Araca baktım yola çıkınca araç gözükmüyordu bile. O an büyük kaza atlattığımın farkına vardım. Sonuçta 100 km/s hızda taklalara başladım. Yaşamamı iki şeye borçluyum. Birincisi IIHS small overlap testinde Audi,Bmw,Mercedeslerin sınıfta kalıp, Volvo'nun rahatlıkla geçtiği bir aracı kullanmamdı. İkincisi ise emniyet kemerimi takmamdı. O hızda o savrulmalarda aracın içinde kafamı sağa sola vurmamla bile ölebilirdim. Kemer korudu. Bu yüzden sadece bizim önlem almamız değil, karşıdakinin hatasınıda düşünmek gerekir. Hatalı taraf yani şerit sollamanın yasak olduğu kısımda araç sollamak için şeridime geçen şahıs yok.Kamera mobese vs.. yok. Plaka tespiti mümkün değil bu yüzden.

Güzel durmuş.Kazasız belasız günlerde kullanın. Kazasız belasız günlerde kullanın. Ton farkı malesef oluyor. Siz aracınızın boya koduna göre kendiniz boyattırdınız yinede var. Çünkü metalin üstüne atılan boya ile plastiğin üstüne atılan boya aynı tonlarda olmuyor malesef. Tamponla,çamurluk arasındaki renk farkı kadar oluyor bu farklılık. Bantın kalınlığı,antenin üretimdeki toleransı ile birleşince ufak boşluklar oluşuyor malesef.

Sizcesi bizcesi yok. Ses yapıyorsa tabiki değişecek. Garantiden olmasaydı ve sizce diye sorsaydınız ''değer mi o ücrete'' diye düşündüğünüz için sorduğunuzu anlardım Fakat aracınız garantide.Ücretsiz olarak devirdaim sıfırlanıyor. Daha ne olsun.

Gizli ayıptan ötürü yandıysa ve bu ayıbı ispatlarsanız mahkeme yolunda şans denenebilir. Fakat yanan aracın neden yandığını bulmak,bu sebebin gizli ayıptan mı yoksa üretici firmanın belirli periyotlar ile değişmesi gereken parçalarından ötürü mü çıktığı bilinmez. Mesela enjektör kütükleri zamanla kırılabiliyor yada gevşeyebiliyor.Burdan kaçan kaçan alev,dışta yanmaya sebebiyet vermiş olabilir. Hatta bazı turbolarda aşırı ısınma nedeniyle motor kapağındaki izalasyonu zamanla eritip,kapağı yakıyor vs vs... Eğer böyle birşeyden dolayı yandı ise satıcının sorumluluğu yoktur. Fakat satıcı yanlış bir uygulama yaparsa(100 lira ucuz olduğu için uyumsuz enjektör kütüğü takması gibi) ve bundan ötürü yandığı ispatlanırsa o zaman hukuki yola gidilebilir. Türkiye'de kim takar,kim araştırır, hangi bilirkişi hakikaten bilirkişidir belirli değil. Dedim ya şansa kalmış diye

Ne alakası olduğunu önceki mesajlarımı okursanız anlarsınız. Gayet açık bir dil ile anlattım.

Mann,Bosch hatta Fil gibi kendisini ispatlamış filtreleri gönül rahatlığı ile kullanabilirsiniz. Her markanın karbonlu ve karbonsuz olarak modelleri mevcut. Yarı yarıya ucuz oluyor. Yazık günah paraya, ben serviste kazıklanmak istiyorum sanane derseniz hayırlı kazıklanmalar

Audi'ye yaklaşmazdım ben yerinde olsam. http://www.iihs.org/iihs/ratings/vehicle/v/audi/a4 linkinde Audi'nin small overlap testine dikkatlice bakın. Cruze'dan farkı yok güvenlikte benim için. http://www.iihs.org/iihs/ratings/vehicle/v/mercedes/c-class linkinde de Mercedes C Serisi var. Onunda small overlap testi sonuçları iyi değil.Yine de Audi kadar teneke değil Mercedes.

Devir ile motor ısısı doğru orantılı değildir. Yazdıklarımı okumuyorsunuz sanırım. Önemli olan motor yükü dolayısı ile yükselen egzoz sıcaklığı. Verimli bir dpf yanması için ya motoru yüke bindirip uzun süre yükleneceksiniz yada serviste periyodik olarak dpf yaktıracaksınız Avrupa'da periyodik bakımlarda zorunlu olarak yapıldığı gibi. Düz yolda motor dpf'i verimli yakabilecek kadar yüke binmez.Keşke eski tip pasif sistemlerde dediğiniz gibi olsaydı da dpf en az 200k km gitseydi.

Dpf içinde biriken partiküllerin yanması için yüksek sıcaklık gerekiyor. Siz rampa aşağı 3000 devirle giderseniz kurum falan yakmaz. 3000 devirden ziyade fazla yakıt yakacağı yani motor yükünün maximum olduğu durumlarda daha verimli bir yanma gerçekleşiyor. Maksat egzoz manifoldundaki sıcaklığı yükseltmek. Serviste yapılan kurum yakma işlemi sırasında şarj dinamosu yüke bindirilir,hava yakıt oranı zengin orana ayarlanır,tutuşma gecikmesi maximum değere getirilerek,egzoz subapları açıldığında bile kısmı yanma olur hatta gerekirse klima kompresörünü bile devreye sokar araç. Araç durduğu yerde epey bir yüke bindirilmiş oluyor, geç yanma ve zengin karışımla beraber yüksek egzoz sıcaklıkları elde edilir ve verimli bir kurum yakma işlemi olur.

Bu yüzden mi Avrupa'da iki yağ değişiminde bir (2x20.000=40.000km periyotlu) dpf yakımı yapıyorlar Her denilene inanmayın. Tüm servislerde işi başından sağma politikası işler ve müşteriye yanlış bilgiler verilir. Bazı araçlarda uzun yolda zorlanarak açılmayan dpf, serviste yapılan rejenerasyon ile açılıyor. Çünkü araç bilgisayardan yapılan rejenerasyonda tıkalı olup,3000 deviri geçirmeyen motoru daha yüksek devirlere çıkmasına müsade ediyor. Ayrıca ben 15 dakika boyunca dip gaz yüksek devirde gidilecek bir yol görmedim. Öyle bir rapma ve virajsız yol zor bulunur.

Depodan gelen ses çoğu araçta var aslında. Ford'u, Renaut'u fark etmiyor.

Altını kaldırmak için lift olan bir tamirhanee ihtiyaç duyuyorum. Birde eğer kilometreden şüpheli isem egr'yi söktürüyorum. Diğer şeyler bende Elcometer aldım, alüminyum dahil ölçüyor. Arkadaş çevrem yuh ne gerek var dedi ama 1300 liraya aldığım cihaz beni büyük kazık yemekten kurtarıyor.

Bende bugün bordo Fiat 500 L gördüm süet kaplanmış

Araç geçici arıza olarak görüyor sistemlerin devre dışı kalmasını. Bu yüzden %10 blokaj koyuyor diye biliyorum. Bu yüzden beygir düşük çıkıyor. Ben satarken alıcı arkadaşta dynoya soktu. 115 beygirlik araba 102 beygir mi ne çıktı. Ki bendeki araç diğer f3 1.6 tdci 115 liklere göre daha iyi ivmeleniyordu.Nedenini sorunca dynocu arkadaşa, ''esp arızays geçiyor %10 blokaj yapıyor'' dedi. Tartışmaya gerek yok Kimsenin hesapladığını sanmıyorum. Ki araçtan araca debriyaj kaçırması farklıdır en basitinden. Ben hiç dynoya sokmuyorum. Kaporta boya incelemesi + aracın altını kaldırıp inceliyorum+ elektronik aksam kontrolü yapıyorum mesela city safety gibi+ 100 km ile giderken dip fren yapıpı abs ye bakıyorum, astronomik sesler en çok frende belli ediyor kendini Tabiki dip gaz ile ara hızlanmalarıda inceliyorum. Motor kulakları,tampon klipsleri,radyatör etiketi gibi unsurlara da dikkat ediyorum. Kilometre ile ilgili sıkıntı hissedersem egr valfini söktürüyorum Lastik tarihleri,cam tarihleri, klima durum kontrolü,direksiyon airbag sökme yerlerine bakıp daha önceden oynanma tespiti gibi tespitleride yapıyorum. Şimdiye kadar kazık yemedim

Esp,Tcs gibi sistemler devre dışı kalıyor dynoda. Dolayısı ile güç kısıtlanıyor. Ki bu dyno testleri fazla abartılıyor. Aktarma organlarındaki kayıpları nasıl ölçebiliyor? Mtx75 ile mmt6 şanzımanların kayıpları oldukça farklı. Neye göre hesaplıyorlar bu kayıpları ?

Benzinlide dpf iptali yapabilen kul var mıdır ki ? Şaka bir yana buji sadece ateşleme yapıyor kabul fakat sıkıştırılmış hava yakıt karışımını homojen yanma için iyi bir buji olması şart. Çakma gerilimi yüksek olmalı. En önemlisi zamanında çakabilmeli. Milisaniye geç çakması verim kaybıdır. İridyum bujiler iyidir. Tabi tanesine 30 tl vermek pek mantıklı değil.

Dış sitedeki uygulamayı burdan yayınlamak zorundayım İşe yarayan bir uygulama. Umarım adminler kızmaz http://www.techturkey.com/forum/detailing-car-care/110207-derin-cizikler-icin-boyaya-gerek-yok.html http://www.memurlarnet.biz/guncel/bilgi-odasi/arabanizdaki-derin-cizikleri-giderme-yontemlerien-az-hasarla-derin-cizik-giderme-yontemi-h1159.html Önemli olan boya koduna göre boya hazırlatmak.

Zamanında çok düşünmüştüm.Esp'li araçlarda direksiyon açı sensörü oluyor. Ancak ordaki sinyalleri işleyip yapılabilirdi. O işede cesaret eden olur mu bilmiyorum. http://www.otosens.com/ sitesinin sahibi 0532 688 86 62 numaralı kişi bu tür işlerle uğraşıyor ücreti mukabilinde Follow me home, far sensörü tarzı parçaları tasarlıyor programlıyor satıyor. Bilgisi oldukça yüksek birisi. Direksiyon açı sensörü ile yapabilir.

3G açık olup,günde 1 saat telefon görüşmesi yapıp,1 saat 3g ile internette sörf yaparak tam şarj bitiyor. Pil teknolojisi gelişmedikçe böyle olacak gibi. Philips vardı şarjı 1 ay gidiyordu.Telefon görüşmesi ile 15 saate kadar ömrü vardı

Yağ çubuğunu çekince hava,duman vs.. geliyorsa yanma odasında yanan yakıtın oluşturduğu basınç,sekmanlardan kaçıp kartere iniyor yani yağ çubuğundan hava veriyor demektir. Pozitif karter havalandırmasını yani yağ buharı,üst kapakta yani silindir kapağında olur ve emme manifolduna verilir. Bunun amacı çiğ olarak yağa inen yakıtın sıcaktan buharlaşıp,tekrardan kazanılması. Yağ çubuğunu çekin,başka birisi dip gaz yapsın.Yağ çubuğunun olduğu yerden hava duman geliyorsa kompresyon kaçaklarınız vardır. Tabiki bu işlem için yağ seviyenizin normal olması gerekir ve uygun viskotizede yağ konulmuş olması gerekir.Kalın yağ koyulursa aşınan silindir cidarı ve sekman arasında conta görevi görecek ve gelen kompresyon kaçağı azalacaktır.

Rica ederim.Anlattığınız ve anladığım kadarıyla mekatronik üniteden kaynaklanıyor. Güncel yazılım ile düzelttirmeyi deneyin daha önce bahsettiğim taktik ile. Yine olmazsa ve çözüm üretmezlerse başka servisler ve akabinde şikayet.Her evrağınızı saklayın ve hep aynı şikayetler yazılsın iş kartlarına.

Vuruntu sorunları daha çok mekatronik üniteden kaynaklanıyor.Dişliler ile ilgili birşey olacağını zannetmiyorum. Powershift şanzıman eğitimi alan ustalardan yardım almak gerekir.Ve daha önemlisi bu eğitimi yararlı biçimde almış ustalardan.Ford servis personeline eğitimler veriyor,powershift eğitimleride olmuştu fakat 2 tane ayrı serviste powershift eğitimlerine katılmış ustanın çaresizliğini gördüm. Güncel yazılımları yüklemelerini isteyin.Bir arkadaşımda da aynısı oldu şanzıman modülü güncellendi geçti sorunu gibilerinden pozitif yalanlar atabilirsiniz.Çünkü yazılım yüklemekten kaçınıyorlar. Sorun yine geçmez ise başka bir servis deneyin.Mesela Samsun'a gidiyorsanız veya Ankara'ya ordaki servislere de uğramanızı tavsiye ederim. Yine çözüm almazsanız Ford müşteri hattına şikayette bulunabilir,saha mühendisinin incelemesini isteyebilirsiniz. Powershift şanzımanlar,rakipleri gibi sorunsuz ömürlük değildir. Sorunlar çıkıyor muhakkak.En sık duyduklarım vites geçişlerinde vuruntu,soğukken motoru stop ettirme,geri vitese geç geçme,kick down esnasında sallantı türünden şikayetler. Birkaç tane komple şanzıman değişen araç var Türkiye'de.Sayısı iki elin parmakları kadar.