Murat Kav.

Telefon ile ses değişmiyor.

2018 ve öncesi ekranlarda ışık şiddeti ayarlarken titreme yapar. Olması istenmiyorsa, ekran ayarları kısmından auto dim özelliği kapatılabilir (Sync 3 3.0 ve öncesi hepsinde bu ayar olması gerekli). 22'den sonra sesin artmamasının nedeni, teybin gücünün limitine geldiğindendir. Video oynatma ile ilgili sync 3 bölümünde bilgiler var. Ayrıca fmods, internet sayfasında gerekli detayları da veriyor. Ya da sanayide açanlar var.

Android telefon ile mümkün olması lazım. carplay ise göremezsin. Bu kendi teknolojilerini savunma mekanizması 🙂 Benzer durum bemeve de var. Carplay de apple haritaları, android auto da google haritaları göstergeye taşıyor.

Sync 3 konfigurasyonunda, nav repeater ayarı. Motorola ise Intel olmalı, Intel ise Motorola.

Bununla ilgili APIM de bir konfigurasyon parametresi vardı. O doğru ayarlanmazsa, km bilgisi IPC'ye yanlış aktarılır. Şu an ne olduğunu hatırlamıyorum. Müsait bir zamanda bakıp yazarım.

Araçta ek kart (interface module) vardır. Oraya tıklayınca ek kartın menüsüne erişirsiniz. Kartı sökerseniz normale döner.

Teşvik sonrası normal olabilir bu değişim. Son dönemde bitmeden yakalayalım diyenler de çok olmuştur. Bizde de TOGG mesela Aralıkta 4401 adet satmış, Ocak satışı 1625 adet olmuş. Yüzde 60'dan fazla bir düşüş var burda da. O da kura ile olan satışların bitmesinden etkilendi. Daha doğrusu kapora yatıranların sonu geldi. Ama tabi elektrikli araç gerçekten kullanım olarak artar, benzine ihtiyaç azalırsa, benzin fiyatları düşer. Bu defa elektrikli araç kullanmak maliyetli olur. Sonra benzinli araç artar, petrol artar, benzinli ara. düşer ... Bu böyle gider biraz sanki. Denge noktasından uzağız henüz.

Bu marka çok iyi gelişim gösterdi. Koreli olması iyi. Arkasında Şahsuvar olması iyi değil.

Ben de youtube music sorununu çözemedim bir türlü. Artık carplay açıldığında otomatik açılmıyor. Manuel açıyorum ama sanki ilk defa açılıyor gibi oluyor, son kaldığı yerden devam etmiyor. Sanırım bu son ios güncellemesinden sonra oldu.

Aynı sıkıntı pejo grubunda da var, herkes dertli. Artık yeni arabalarda wifi aktif olmuyor. BTK izin vermiyormuş. Verilerimiz yurtdışına çıkabilirmiş. Sanırım TOGG'a rekabet avantajı sağlamak için yaptılar bunu. Türkiyede bildiğim kadarıyla TOGG ve Tesla harici wifi çalışmıyor yeni gelen araçlarda. Röno mesela büyük ekranı sunamadı yeni araçlarında, en donanımlı arabada bile küçük ekranla devam ediyor. Büyük ekranlı model android tabanlıymış ve çalışmak için wifi mucburiymiş. Dedikodulara göre röno şimdi server çalışmalarına başlamış, yakında devreye alacakmış. Artık ford'dan da benzer bir atılım bekliyoruz.

Emperyalizmin en temel kuralı bu, yapacak bir şey yok. Ama bence bu kadar küçümsememek lazım. Bunlar kolay işler değil, hem dünyayı daha iyi yapacaksın, hem de zenginler zengin kalacak. Son regulasyonlarla konu, fabrikanda şu kadar elektrik kullanmazsan, bana ürün satamazsın noktasına geldi. Bunu 2024 yılından itibaren uygulamaya koymaya başladılar bile. Tabi olay biraz da kendi fabrikasının rekabet gücünü artırmak için kullanıyor olabilir mi, evet olabilir. Ama sonucu yararsız denemez. Adamlar çok yönlü kazanım peşinde 🙂

Ben size katılmıyorum 😛 Elektrifikasyon için en önemli adımlardan bir tanesi arabaların da elektrik ile çalışması. Yukarda da bahsettiğim gibi, artık sanayi tarafının da elektrik ile çalışmaya geçmesi istenecek adım adım. https://www.un.org/sustainabledevelopment/energy/ https://reform-support.ec.europa.eu/what-we-do/green-transition_en https://www.tubitak.gov.tr/tr/destekler/sanayi/ulusal-destek-programlari/icerik-1832-sanayide-yesil-donusum-cagrisi

Elektrikli araçlar neredeyse arabanın icadından beri deneniyor ama; bugünün sorusu, o günün en büyük sorunu idi. Elektriği nasıl üreteceğiz, ürettiğimiz elektriği nasıl depolayacağız. Sonuçta kârlılık olmadığı için, hiçbir zaman süreklilik oluşturmadı. Ama artık rüzgarı ve güneşi daha az maliyetle enerjiye dönüştürebiliyoruz, pillerimiz de daha iyi. Onun için de artık daha cazip, ve ilk defa sürdürülebilir görünüyor. Kullandıkca da ucuzlayacak, maliyetler düşmeye devam edecek. Şirketleri de (bizim bakanlığımız dahil), bu nedenle ingilizce yaygın tabiri ile "push" ediyorlar 🙂 Burada sadece araba üreticileri değil, enerjiyi kullanan herkes yavaş yavaş çembere dahil ediliyor. Artık bu işte sadece arabaya bakılmayacak. Fabrikaların karbon ayak izi hesaplanmaya başlıyor. Buna göre vergilendirme, cezalandırılma ya da bazı pazarlardan mahrum bırakılma sürecine geçtik. Fabrikalar, tükettikleri enerjiyi adım adım temiz enerji kaynaklarından almak zorunda bırakılacaklar (en azından şimdilik belli bir oranda).

Küresel ısınma değil de, petrol bağımlılığından kurtulmak denebilir amaç. Rüzgar ve solarda çok fazla yatırım var, ve daha epey de devam edecek. O zaman gerçekten emisyon oranı azalacak. Şimdi karbon ayak izi için; bizden de daha fazla elektrik, daha az doğalgaz vs kullanmamız isteniyor. 2024'den itibaren yeni kurallar geliyor. Tıpkı arabalar gibi, fabrikaların da emisyonlarını düşürmeleri isteniyor.

Ben severim çinlilerin tasarımlarını. Cüsselerine inat büyük araba yapıyorlar. Şöyle simsiyah bi ST Line, gayet heybetli olmuş mesela, özellikle 20" cantlarla 🙂 Ön ızgara üstü ışıklandırma, tamponda büyük kromajlar ile biraz da yeni tiguana göz kırpmış. Araç Avrupada hybrid motorlarına güveniyor. Kuga, hybrid SUV segmentinde Avrupanın iyi satış yapan modeli (PHEV de 1 numara). 243 beygir bir versiyonu var ki, kırbaçla beni diyor 🙂 Ama işte, hybrid motor 2,5 litre olduğu için, bizim ülkemizde uzaklarda bir hayal olarak kalıyor. Bizim gibi ülkeler için, 1,8 altı hybrid motora geçmesi lazım. 1,5 benzin ve tam otomatik ile yollarda pek göreceğimizi sanmıyorum, tüketimden kaybediyor.

Mevcut 1,5 benzin ve 2,5 hybrid motorlarıyla, sync 4 ve 5G destekli çifte shark anteniyle geliyor. Çok teknik detay bende de yok, Yakup gelirse yazar artık 🙂 Bir kaç resim atayım. Titanium Active ST Line İç tasarım Resim tanıtım videosu:

3 ayda 600 km, hiç fena değil 🙂

Ben de tam bu karavancıları ne yapmalı diye düşünüyordum 😛 Sahil yolunda otoparklara doldular. Bu iş böyle olmaz bence. Haftasonu park yeri zaten sıkıntı oluyor. Belediyeler yer yapsın, sahilden kaldırmak lazım karavanları.

(Benim kişisel görüşüm) bu tür markaların gelecekte ülkemizde olmayacağı yönünde. MG, İngiliz orjinli Çinli büyük bir marka. Ama yine de 2024'de, son dönemdeki araç sıkıntısından (ya da stokçuluktan) da faydalanıp, ülkeye giriş yapan bir çok markadan bir tanesi. Elektrikli opsiyonu tutunabilir belki, ama içten yanmalı bu markada büyük soru işareti. Servis ağı dediğinde karşımıza togg gibi bosch car servisi, ya da aslında başka markaya çalışan, arkadan da bu araca bakarım diyen servisler çıkıyor (biraz araştırmıştım da 🙂 ). Soruya gelirsek; sanırım ZS modeli için soruluyor. Vites sayılarına ve yakıt tüketimlerine bakılırsa, pek bir albenisi yok gibi. Eskide kalmış epey.

Araçlardaki yokuş kalkış desteği ESP tarafından çalıştırılıyor. Eğim değeri yüzde bilmem kaçtan fazla ise (%2 ya da %3 olması lazım), devreye giriyor. Buradan yorumla, modern araçların hepsinde eğim sensörü olmalı diye bir yorum yaptım 🙂

Şanzımandan bağımsız, esp varsa eğim sensörü zaten olmuyor mu.

Bu şanzıman PSA ile aynı mı?

Yan sanayi için bir şey söylemek zor. Tamamen şans işi. Kaput büyük parça olduğu için riski fazla. Ama bu araç da zamanında iyi sattı, sağlam yan sanayisi de olabilir. Belki boya öncesi kontrol ettireceğim, uymazsa almam vs deyip, risk azaltılabilir. O zamana kadar da mevcut kaputu çekiçletip idare edebilirsiniz.

Tüm SW'ler bağımsızmış İngiltere'de, Türkiye'de de aynıdır herhalde.

uygulamaların konum kullanmasını; her zaman, sadece kullanırken, hiç bir zaman vs gibi ayarlayabiliyorsun iphone da da.