Kaan Yagizer

Cem hocam araç elektroniği arttıkça + elektrikli sistemler çoğaldıkça (elektrikli klima + direksiyon kutusu vs.) akü'nün üzerindeki yük artıyor. Merak edip baktım, yılbaşından bu yana (kış ayları ağırlıklı) 246 adet akü'yü garanti dahilinde değiştirmişiz. Günde 30km civarında yapılmıyorsa aküler 1-1,5 yıl civarında hakkın rahmetine kavuşuyor, hele ki soğuk/ayaz yapınca ... öyle ki artık PDI sırasında akü gerilimini kontrol ediyor, gerekirse teslimat öncesi şarj yapıyor ve PDI iş emirlerine çıktı ekliyoruz. (%75+ O.K) Anlayacağın -kaçak- aramaya pek gerek yok, eskiden kayış tahrikli çalışan sistemler (örnek: Klima kompresörü) artık gücünü akü ve alternatörden aldığı için (yakıt tüketimini azaltmak adına) sözü edilen durumları -normal- karşılıyoruz. Son kullanıcı "Hayır! Bu normal değil!" diyebilir tabi, ama istatistikler ortada işte. Marka/Model gözetmeden : Araç az kilometre yaparsa, kullanımlar arasında uzun süre yatarsa + sert iklim koşulları da söz konusu ise = Akü hizmet süresi kısalıyor ... diyebiliriz.

Üstatlarım izninizle bir konuya dikkatinizi çekmek istiyorum. Babanızın aracı o bir aylık "yatma" süresi sonrasında 10-20km yapıp yeniden -yatmaya'mı- bırakılıyor? Sizin meslek jargo'nu ile örnek vereyim ... az kullanım / çok kullanılmama sizin vak'a da "Akut" hale gelmiş, bu tür kullanım alışkanlığı akü'nüzün sadece şarjını değil, aynı zamanda hizmet ömrünü de bitirir. Arabayı bir ay kullanmazsınız (sıcak havada) sonra 100km+ yaparsınız, alternatör gerekli gerilim sağlanana kadar akü'yü şarj eder. İşin sırrı -alternatöre- işini yapmak için gerekli zamanı + enerjiyi verip vermemekte. Yetkili servis'ten söz ediyorsak 10 iş günün aşacak tamirlerde size ikame araç tahsis edilmesi Tüketici Kanunu gereğidir, yani bu yasal hakkınız. Sanırım yanlış / eksik bilgilendirilmişsiniz. Sektörden biri olarak izninizle hatırlarmak isterim. Kullanım alışkanlığınızı değiştirmediğiniz sürece gene aynı sonuç ile karşılaşacaksınız. Sizin durumunuzda S&S'i bir tür "erken uyarı" gibi düşünebilirsiniz ... ve eğer S&S devreye girmiyorsa rahatlık ile akü geriliminizin düştüğünü farz edeblirsiniz.

Kaba bir hesap ile ayda 450km yapıyorsunuz, 25 gün üzerinden hesaplanırsa da günde 18km... siz aracınızı kullanmadığınız zaman da kuZu'nuz bir miktar tüketim yapmayı sürdürüyor. Bulunduğunuz il'de kış koşullarının çetin geçtiği malum, sonuçta soğuk hava akü dostu değildir. Belli ki az kullanım nedeni ile sizin akü yeterince şarj olamıyor, Start - Stop'un her zaman çalışmaması da (servis'in şarj ettiği durumlar dışında) bir gösterge. Bildiğiniz gibi S&S'un devreye girmesi için akü geriliminin -yüksek- düzeyde olması gerekiyor. Servis akünüzü şarj ettiğinde S&S bir kaç gün çalışıyordur, sonra (yatmaktan dolayı) gerilim düşünce S&S devreye girmiyor, siz ışıklarda veya trafikte beklerken bu süreyi yakıt tasarrufu yerine akü gerilimini yükseltmek için harcıyordur. Varta için yorum yapmıyorum, üstadlarımız zaten geri bildirimde bulunmuş. Ama 4,5yıl ve az kullanım nedeni ile akü'nün sizi terk etmesi normal.

Kendi adıma M3'ü ancak Porsche 9xx ile karşılaştırırım. M3'ü o derece severim yani... ama yalan yok, tarafsız değilim. Amerikan denince tüylerim ürperir, onca araba kullandım (iğrenç renkli) eski kuZum Lincoln Town Car'da aldığım zevki hiç birinde alamadım. Tam bir keyif aracıydı yahu ... koldan 4 ileri otomatik ile tam bir -tembellik- anıtıydı ... hehehe. Muscle Car'da durum daha da ötelerde ... o 310+ cubic inch V8'in kedi gibi mırıltısı, gaza dokununca kükreyip ıslık çalması ... anlatılmaz, yaşanır yani.

Olabilir Cem Üstadım, sonuçta sürüş konusunda iddia'lı değilim. Mercedes'i İstanbul Park buluşmasında kullandım. kuZu ile pati'siz kalkmak lazım, patinaja düşersen olduğun yerde lastik yakıyorsun .... o gün arabayı Vural Ak'da kullandı, hatta -kontrolsüz güç, güç değildir- esprisi bile yaptı adam. Sürücü desteği açık + dikkatli kullanıyorsan araç yolda kalıyor. Elektronik desteği kapatırsan başlıyorsun araba ile cebelleşmeye, zaten kontrol tablosunda öküz kadar kırmızı uyarı ışığı yanıyor ... cebelleşmeden geçtim, azıcık saçmaladığında alet manyağa bağlıyor. Bildiğin katil işte ... yani "Bu araba beni öldürmeye çalışıyor" diye yemin edersin. M5 kullandım mesela, onda canına kast ettiği hissi yok. "Ben güçlüyüm, kodum mu oturturum!" diyor ... M4'e binmedim hiç (M3 olur mu? Ya da 8 kasa?) ama tahminim aynı his onda da vardır. Bu arada superspor (kaba tabiri ile Aygırlar) cabriolet olarak tat vermiyorlar (bence) yüksek süratte fena rüzgar sesi var, yani tavanı kapatman lazım. Eee? Gazlamak için tavan kapatacaksam neden cabriolet alayım ki? (...ki o durumda bile rüzgar sesi rahatsız edici seviyede, arabanın kükremesini resmen sündürüyor... pıHHH)

M4'ü kullanmadım ama Koluman'ın AMG55'ini denemişliğim var, sevmedim ... pas. (kaputun altındaki onca beygiri yola veremiyor, bol-bol lastik yakıyor + dağılıyor)

olmaz ... olmaz ... 2,3 alan en fazla Oxford White yüzünden birazcık (ama çok değil) mızmızlanabilir.

2,000cc + deyip geçmişler işte. ÖTV %145 olunca 2,3lt ile 5,0'ın arasında kaynak fiyattaki (fabrika çıkış) bir kaç bin dolarlık fark anahtar teslimde 17k'ya ulaşıyor. (üstelik sadece ÖTV ve KDV değil, Gümrük vergisi de var)

buyrun benim ... 1,6lt'ye kadar : %45 , 1,6lt - 2,0lt : %90 , 2,0lt üzeri %145

Taze bilgi.. 2,3lt Fastback : 130k USD V8 Fastback : 147k USD 2,3lt Convertible : 142k USD V8 Convertible : 160k USD

Bayiler arasında 5k fark olmaz, elma + elma hesabı yapmakta yarar var. Soru : Peki o 5k fark nedir? Cevap : Millileşmiş (düşük kur) ile (yani Ağustos listesi) henüz gemiye dahi binmemiş ... yani yüksek kur maliyetli (Eylül fiyatlı) araç arasında o seviyede fiyat farkı olabilir. Titanium araç bulunur, fiyat konusunda yardımcı da oluruz ama Tekno ve Navi'li aracım yok. (yukarıda belirttiğim gibi) Genelde millet benim gibi "Standart" araçları sipariş edip geçimiş.

Tekno'lu, Sunroof'lu araç sipariş etmedim ki ... S/R ve Navi'de yazmadım hiç. Eylül araçlarım silme "standart" , Ekim üretimlerim de ... şu an girişsek 41 statü'de -Kasım- aracı olur (en erken) o da en iyi ihtimal Aralık sonu T.C'ye tekerlek basar. NB , HB ve SW dengeli girdik ama paketlere pek bulaşmadık (hakçası) belki biraz aracı paketli sipariş etmek lazımdı ama ... ne bileyim? Sanırım fazlaca tutucu davrandık. Dur, merak ettim ... bakayım öyle araç sipariş eden var mı? - bu satır bekleme müziği kıvamında okunacak- Ilıcak - Otokoç (Samsun) ve Otokoç (Adana) bu üç bayinin siparişinde Tekno paketli (62 statüde) araç gözüküyor. %90 sahiplidir onlar, bekleyeni vardır ama bir "Alo" demenin zararı olmaz sanırım. ... bilginize

öyle mi dedim? ... yani demişimdir her halde, neyse o gün gelsin ... bir şeyler yaparız taBi. Eşeğiz ama o kadar da değiliz yani

Eğer yağ Aks körüğünden geliyor ise tabi ki değiştirilmeli. O körüğün altında insan dirseği misali bir eklem var, nasıl bizim dirseğimiz kıkırdaklar tarafınca korunuyor ve kemiğin kemiğe sürtmesi, yani aşınması engelleniyor ise aynı şekilde o körüğün içindeki yağ da o aktarma ekleminin ömrünü uzatıyor. Eğer körük yırtılmışsa yağ sızacak ve -kuruyan- eklem zaman içinde aşınacaktır. Tabi burada soru yağın tam olarak nereden geldiği, şanzıman keçesi'de terleme yapıyor olabilir. Az miktardaki yağ kuşkusuz kabul edilebilir, hatta can sağlığı denebilir ancak belirttiğim gibi yağın miktarı önemli. Eğer sızıntı fazla ise bu defa da keçeye bakmak lazım ... Sonuç olarak -uzaktan- ahkam kesmesi zor, birebir kontrol gereken bir durumdan bahsediyoruz. Kendi adıma konuşuyorum, ben olsam huzursuzluk çekmek yerine o sızıntıya müdahale eder ve tam olarak nereden kaynaklandığını öğrenir + müdahalede bulunurdum. Not : "10 santimlik plastik parçası" deyip geçmeyin üstadım, kimi zaman aracımızın ve onunla yolculuk eden bizlerin sıhhati öyle ufak - tefek şeylere bağlı oluyor. İyi günler & Hayırlı seyirler dilerim.

Ka aynen Go-Kart gibi gidiyor ...hel ki yürüyenine biraz el atıp alttan viraj demiri ile sağlamca bağlayıp üstten de köprü attığınızda tam bir "At Sineği" moduna giriyor, ölümcül değil ama pisti onunla paylaşanlar için canından bezdirici oluyor. Millet resmen "ayar"a bağlıyor ... dandik bir araç (görünüşte) ama o el kadar şey etrafta deliler gibi yanlıyor. Hem komik, hem de millete "yazıklar olsun benim XXX euro'luk arabama" dedirten bir durum. çay saatinde bizim çocuklar ile geyik çeviriyoruz. Masanın üzerinde duran ambalaj kağıdının arkasına kalem ile çiziktirdiğim fikirlere bakıyorlar ... - 14" jantları büyütür, yanağı düşürürüz ... hesaplamayı kotarırsak aynayı büyütme ve kaliper ile oynamaya da yerimiz kalır. Kalorifer kutusunu komple çöpe atarsak hem klima kompresörüne güç harcamak zorunda kalmayız hem de yer açılır ...vs.vs. Biri kalkıp demez mi? - Neden kasıyoruz ki? Taban sacı müsait. Fiesta'yı arkadan çeker'e çevirelim. Büyük hacimli motor ve kuyruklu şanzıman atalım, mesela 2,0 benzinli ... nasıl olsa mesafe kısa, mafsallı şaft'a da gerek yok. ...arkasından başladı fikir yağmaya. - Diferansiyel ayarlamak lazım tabi. - Taurus olmaz, onun karpuzu resmen yere değer. - Festiva'nın Avrupa versiyonunda kıçı düz diferansiyeller vardı. - Onların Ayna mahruti oranları kötü, bizim makineyi kaldırmaz. - Nolcek ki? Dişlilerin çağını değiştirir, deneriz. Alet istediğimiz gibi gidene kadar denemeyi sürdürürüz, nasıl olsa bir yerde doğru aktarma oranlarını buluruz. - Heee ... - Ama ön aks'ları boşaltmamız lazım, bir de ön takımı acaip desteklemeliyiz. Takalım dediğimiz motor ve şanzıman neredeyse arabanın geri kalanı ile aynı tonajda. Dalma yapar, öne doğru takla bile atar... - Ama o motor komple çelik, gömlek çakar üzerine tepeli 2,3 Scorpio pistonu bile atarız ... ne yaparsan yap, o motor ölmez ki. - Motor traversini bile söküp atmak, yerine yenisini yapmak zorundayız. - Hehehe ... evet - Arabanın içini de boşaltalım, en azından işimiz bitene kadar çıplak kalsın. - Focus'a koyduğumuzu gibi buna da kompresör ekleyebiliriz mesela - Araba yolda durmaz be ... devamlı yan gider o kadar beygir ile... - Nolcek ki? En fazla takla atar, dağılır, ne bileyim? Bariyerde patlar ... yaparız gene. - O da doğru aslında. Manyak, manyak fikirler uçuşuyor kafalarda ... tencere tıkırdıyor, tıkırdıyor.

@Süleyman Özen video'da ki iş beni aşar. O SMG (Sequential Şanzıman) bile yapmayı planladığım projenin toplam maliyetini tek başına ikiye katlar. kuZu'nun Rally aracı olması da cabası ... o kadar zıplayan aracı sevmiyorum. Örn: Kaymak asfaltta bile sağ koltukta oturan hatun kişi elindeki kamerayı sabit tutamıyor. Kısmen sert süspansiyona evet ama rally tip? Yok ... o kişisel sınırlarımı aşıyor. Ama Rally aracındaki gibi -kesici- koyma fikri kafamdaki listenin bir maddesi mesela, OMP veya alternatiflerinden yol tipi koltuk almak ise .... bilmiyorum? Bütçenin durumuna bağlı olacaktır. ... işin güzel tarafı benim kafamdaki gibi "göç yolda düzülür" projelerinde istediğin zaman durup soluklanabiliyor, enerji ve para bulduğunda da işe devam edebiliyorsun. Zaten (bence) doğru olan da bu ... acele etmeden, itina ile, özenerek ve belki de en önemlisi keyfini çıkararak araba yapmak.

Son kullanıcı isterse aracına Jakuzi monte eder, sonuçta bu onun kişisel tercihidir ... kimseyi ilgilendirmez. Yaptığı tercihlerin ona sunacağı konfor, kullanım rahatlığı veya performansın keyfini çıkarır, sorun doğarsa da (...ki doğabilir) bir zahmet çözümünü de üretir. Otomotiv imalatçısı için durum değişiktir, bir ürünlerimizi optimizasyondan geçirmek ve kullanıcıların aşık olmasa da kabul edebileceği seviyede tutmak, sorunsuzluk sağlamak, güvenlik sunmak ve kanunlara uymak zorundayız. Söz gelimi bir GTW turbo koyduysak (Garrett) yukarıda belirttiğim amaçlar hedeflenmiştir ... ama o salyangozu söküp yerine GTX takıp sonra da "siz bu işi bilmiyorsunuz, bak yüksek A/R'li attım, araç delirdi ... şuna bile kafanız basmıyor" dendiğinde arızaya giriyorum. Area/Ratio hesaplarını biz bilmiyoruz, zengin karışım yapmak aklımıza gelmiyor sanki. ...neyse. pozisyonum belli ... aydınlatılmayı, elimizden tutulup bize işin öğretilmesini bekliyorum.

işte bu dönemsel bir şey, bir zaman kendi kendine gaz vermek ile geçiyor, sonra bir de bakmışsın ... start verilmiş. 1,25 flair dedim ya zaten. Ondaki şanzıman güzel, kısacık 1.vites ile oynamak lazım tabi ama o şanzıman 1,6 motora oturuyor. Ka yerine Fiesta'ya girilirse sadece motor atmak gerekiyor, komple transaxe ve taban sacına dalma derdi pas geçilebilir. Kısmet işi ... acele etmeden bakacağız artık. ... dedim ya, an itibarı ile sesli/yazılı düşünüyorum diğer iki araba da böyle başlamıştı zaten ... hehehe sana bir şey söyleyeceğim, belki inanmazsın. bende bir tane Mk2 var, üzerine branda attım ... öyle duruyor seviyorum o kibrit kutusunu ... daha elimi sürmedim ama bir ara ona da ağız göz dalmayı planlıyorum.

O sığmaz bence, plakası neydi ya? 34 CRA 82 falan dı sanıyorum ... Mondiş motoru F1'in kaputuna zar - zor sığmıştı, Ka'ya mümkün değil. Ka'ya 1,6 Zetec koyduğumuzda taban saçını doğramak ve vites kolunu kısaltıp geriye almak zorunda kalmıştık. ...focus'un resimleri olacaktı bir yerlerde, bakayım bulabilecekmiyim? O siyah 3d kuZu ile ne eğlenmiştik ... PZero atmıştık üzerine, bir takım = bir gün dayanmıştı. Autodrom'da manyağa bağlamıştık resmen.

eyvallah ... ama benim istediğim en azından ilk bakışta insana -ezik bu yahu- dedirtecek bir şey, sonra sen kuZu'yu tütsülediğinde de -hadi be!- durumu oluşacak. F1 tek kapı'ya 2,0 Mondiş makinası atmıştık, hatta bir tarafımızdan kompresör bile uydurmuştuk ama o kendisini belli ediyordu, bir de Ka yapmıştık (yukarıda belirttiğim gibi çelik gömlekli 1,6 makina ile) onu yolda tutmak zordu, devir kesici falan olmadığı için bir gözün tako'da olurdu ama çok gırgırdı. Fiesta Flair dememin sebebi bu yani ... baktığın zaman iyi aile çocuğunun önde gideni, kim şüphelenir ondan? ...zaten aracın yolda -gitmesi- işin yan ürünü, onu yapmak daha zevkli ... acele etmeden, keyfini alarak çıkacak bin tane sorunu tek-tek çözeceksin.

Kafamda epeydir -eğlencelik- bir araç yapma fikri var ... henüz tencere -tıkırdıyor- ...sesli (daha doğrusu yazılı) düşünüyorum (an itibarı ile) ilk adım şöyle bir şey bulmak ... ağır kazası olmayacak tabi ki, ağır kaza ile kastettiğim şaseler ve amortisör kuleleri vs. sağlam durumda ve taban sacı erimemiş yani araç genel statiği bozulmamışlık durumu. Ka olur, Fiesta 1,25 Flair olur ... önden çekişli, ama uzun da değil (rahatça oynama adına) ve hafif (yani Escort HB veya Taunus fikri bozar) bir şey. Sonra fatura kesebilen bir çıkmacıdan (Zetec tercihim) motor ve transaxe almak. Neden eski motor? Çünkü onlarda çelik gömlek var. Hurdacıdan alacağım makina zaten Allahlık çıkacaktır (muayyer alsan da, dağıtmadan anlamak zor) ...krank vs. sağlam olsun, gömlek atarım ... razıyım. Ardından kes - biç işi başlayacak. Ka veya Fiesta'ya motor takozları uydurmak gerekecek, çünkü bağlantı yerleri farklı olacak. Manifold çöpe atılacak ve Taunus, Capitan vs. bir 4 ocaklıdan karbüratör'e uygun manifold alınacak. Çift boğazlı weber, ya da yatık kafa karbüratör bulmak gerekecek ... ama motor kablo grubu vs. neredeyse tamamen çöpe gidecek. Müşirlerin çoğu da yerlerini kör tapalara bırakacak. Amortisör kule gergisi gerekecek, motor takozları yanlış hesaplandığı için kaput karbüratör tavasının tepesine değecek ... transaxe yüzünden konsola müdahale etmek ve vites kolu ile oynama gereği ortaya çıkacak, ön göğüse -uydurma- kablo grubu yapılacak. Benzin pompası değişecek, arka sabit aks'a çok girişmeye gerek yok ... belki viraj çubuğu modifiyesi yapılacak. Arka fren tamburları temizlenecek, zaten aracı dengeleme dışında pek işe yaramıyorlar. Belki hemen şişmesin diye -dandik- asbestli fren pabuçları atılabilir. Önlere el atmak lazım ama ... kaliperi büyütmek en iyisi, mümkünse havalandırmalı disk'te lazım ... zorlanınca hemen şişmesin. Westinghouse elden geçmeli, benzin pompası da ... akü tablasına da bakılmalı. Ama esas iş aks yapmak olacak. Mümkünse HD sıfır aks'lar alınacak, laleler aynen tutulurken alaşımı bozmadan kol kesilip kısaltılacak, çünkü F1 için ayarlanan aks'lar Ka ve/veya Fiesta'ya uzun gelecektir. Şu anda aklıma gelmeyen kim bilir neler - neler daha çıkacaktır. Jantlar ve lastikler ile oynayınca yaşlı kutu su koyuverecektir, sistemi geri çekince belki de direksiyon kolonu araç içine taşacaktır. Sigorta kutusuna yer kalmayabilir, egzost sistemi baştan uydurulmak zorunda zaten. Ama işin zevkli kısmı da bu değil mi? İlerle, keşfet ve çözüm -uydur- Kuşkusuz bu araç TüV'den geçemeyecektir. Yeni motor ruhsat'a işlenir, hatta MTV bile yatırılır ama trafiğe kapalı alan dışında kullanılamaz ... low profile -pist günleri kuZu'su- olur ... tam eğlencelik yani. ...düşünüyorum, düşünüyorum ... tencerenin kapağı tıkırdıyor gene.

... hala bekliyoruz. Çok bekleyeceğiz belli tabi, ama bizde sabır gani. Frekans karıştırma yapsa da ilmi derin @Servet Özkan bey'in yolumuza ışık sereceğine inanıyoruz. Aydınlat bizi Servet BaŞGan. Servet Özkan'dan Otomotiv Sektöründe Çığır Açan O Eylemi Bekliyoruz...

Servet Özkan'dan Otomotiv Sektöründe Çığır Açan O Eylemi Bekliyoruz... sabırlıyız, ona inanıyoruz.

Yapmayın üstadım ... 2+2'yi ne zaman evlat edindiniz bilmem ama çevreciyim - ekonomikim diyorsanız size verecek cevabım belli "Ayna diye ne kullanıyorsanız lütfen onu değiştirin" ...bu arada baştaki sözüm hala geçerli. Madem bu işi o kadar iyi biliyorsunuz o zaman bize yol gösterin ... keşiflerinizi ortaya koyun ve biz naftalin'leri utandırın. (ve paraya para demeyin) ama öyle somun pehlivanı gibi -kaldırma beni yerimden- söylemleri ile olmaz o iş ... eylem bekliyoruz gençlerden. Not : Eylem gelmez ise sosyal medya'da epey popüler olduğu üzere "Servet Özkan'dan Otomotiv Sektöründe Çığır Açan O Eylemi Beklediğimiz XYZ Hafta" türünden (her yazı yazdığınızda) notunu faal olduğunuz başlığın altına ekler ve gülerim (ağzımla) .... bilginize efem.

Siz dememiş olabilirsiniz ama "biz" diyoruz ... kişi olarak çevreyi, güvenliği, emisyonu, tüketimi umursamıyor olabilirsiniz ama "biz" o şekilde davranamayız malesef. ... denyo, naftalin, vida vs. konusuna girmiyorum bile ... gereksiz bulduğum agresif tavırlarınıza artık şaşırmıyorum madem biz işi bilmiyoruz o zaman Top gençlerde, buyrun siz daha iyisini yapın ... önünüz dört şerit yol ... utandırın bizi. Ne de olsa teklifim geçerli, bavullar dolusu para sizi bekliyor. Sonuç : Fazla söze gerek yok ... hodri meydan.