Ahmet Dursun

Hayırlı olsun, güle güle kullanın; Cms önceki aracımda 10 yıl kullandım; bir kaç defa patlak lastikle üzerinde yürümeme rağmen zarar görmemişti, şaşırtmıştı (mesafeler kısaydı) Kullanım ve kalite olarak çok memnundum... Bir kaç da sorum var Cem Bey: - Konfor ne boyutta azalıyor? Yol tutuş hissedilir boyutta arttı mı? 16" ile 17" arasındaki fark yol tutuş/konfor bağlamında aslında sadece görsellikten mi ibaret? - Aldığımız Seat Leon, Hankook Ventus S1 Evo2 225/45R17 ile geldi; Focus'la kıyasladığımızda hem torsiyon süspansiyon hem de jant farkını içeride hissediyoruz(?); lastik basınçlarını bir kaç kez kontrol ettim, düzelttim; 16" jant/lastiğe dönsek konforu arttırabilir miyiz? Bir de bu lastikle ilgili fikriniz-bilginiz var mı?

Geçmiş olsun...

Saatte 90 km hız ile giderken 200-300 metre içinde 50 km'ye düşen sınırlamalardan çok rahatsızım; kurallara uymaya çalışıyorum, çoğunlukla da başarılı oluyorum ama şehirlerarası yolda yasal hız sınırına cc kitlemiş tatlı tatlı giderken hop! Birden ard arda 70 ve 50 tabelası; fren bile yapsan tabelanın altına soteye yatmış radardan kaçış yok... Keyfilik de tam burada, kota tutturma noktası! Çözümü de ne olur, bilemiyorum...

Harika test; müthiş hareket; Nihat da Kaan da abi statüsünde; nasıl olduğunu net gösteriyorlar...

Hiç bir yerinden zerre kadar haz etmiyorum ama led gündüz farları enfes görünüyor ve ekran da oldukça güzel...

Ben kullandım; 129 TL yahut 139 TL'ye aldım; iş görüyor; gözü var, 6 aylık kullanımda esneme yapmadı, beklediğimden daha sağlamdı hatta; siyah renk aldım çok da sırıtmadı. Arka ortadaki göze sağlamca oturuyordu, ek malzeme kullanmadım. Forumda kolçak başlıklarından birinde linki var, ben de oradan aldıydım, sanırım. Çok pahalı olmadığı için deneyebilirsiniz; Armster neredeyse 3 katı fiyat olarak ve delmek gerekiyor; kalite olarak eş değer değilse de kullanım olarak aratmıyor.

Kaan Abi; büyük eleştiriler de var; oyunu iyice fps'ye çevirdiler; role-play kötü; V.A.T.S. olmamış gibi; oynamadım henüz ama seriyi (wastelands & brotherhood of steel dahil) oynayan biri olarak role-play azaldı eleştirisi can sıkıcı...

Fırın düğmesinden vazgeçmemişler miydi? Yine koymuşlar 2 adet?

Şimdi anladım; 1'den 2'ye hızlı geçme hevesi sebebiyle yarım debriyaj... Teşekkürler... Stock candır; sürüşüm de zaten "sıkıcı" sıralamasında ilk 10'a oynar; sorun yok

Cevaplar ve dilekler için herkese çok teşekkürler... Pek Mümkün Değil Yakup; bütçeyi zorlayarak aldık, malum otomatik farkı ve çok uzun süre kullanmak zorundayız; uzatılmış garanti yaptıracağım ama ilk serviste. Biraz şans/zar işi biliyorum, umarım hep-yek gelmez En güzeli manüel vitesli almak, doğrudur ama biraz da abartılıyor bu dsg mevzusu bence; sonuçta bu firma grup içinde bir çok markada, bu şanzumanla yüzbinlerce araç satıyor ve sorun hatta çok sayıda sorun olması kaçınılmaz. Umarım düzgün kullanırız da bizde az olur D'de kalacak; ani gaz-fren yok(huyum değildir zaten); frene dip basılacak; tam durmadan D-P-R değiştirilmeyecek bunları net anladım ama sıkışık trafikte manüel kullanımı anlayamadım; dip fren yapınca boşa alıp çekince 1'e alıyorsa; bu durumda yarım debriyajda kalmaması gerekmiyor mu? Uzun süredir Octavia dizel dsg kullanan arkadaşım sıkışık trafikte bile d'de bıraktığını söyledi; ki oldukça sert ve hor kullanır aracını; 30 Bin bakımında şanzuman herhangi bir sorun çıkarmadı. Bilmediğimden soruyorum, uzun süredir kullanıyorsunuz, deneyime güvenirim... Bir de kuru kavrama (az ıslak) şanzumanın torku yüksek araçlarda sorun çıkarmaya meyilli olduğunu okudum, doğrusu var mıdır? Küçük benzinli motorumuzla biraz daha iyimser olabilir miyiz?

Dsg kullanımında tüyolar ve ömür uzatmak adına yapılması gerekenler nelerdir? Biraz araştırdım ama içimden bir ses "en anlaşılır buradan cevap alırsın Ahmet" diyor Araç; eşime aldığım (ama Focus'umdan sonra kendime ait asla hissedemeyeceğim) Seat Leon 1.2 Tsi Dsg Ansızın Vag Grubuna dahil olduk, umarım pişman olmayız

Allah taksiratını affetsin, rahmet eylesin. Dilerim ki huzur içinde yatsın...

El becerisinin tek başına değil ileriki dönemlerde sorun çözmeye, kurgulamaya, tüme varmaya yarayan zekayı geliştirmesine yönelimi aslında mesele. Çocuğun el becerisi ne kadar gelişirse büyüdükçe zekası da orantılı ölçüde gelişir; 4-5 yaşındaki çocuğun tablet veya akıllı telefonda app açmak yerine; hamur, çamur, lego, kur-boz-yap vs tarzı oyunları oynaması ileride programcı olup, yeni geliştirmeler yapmasına fayda sağlar?! ( En azından yukarıdaki yazının iletisi ) Sosyo-ekonomik koşulardan ve toplumdan soyutlanamayacak bir olgu çocuk yetiştirmek; teknolojiyi aile içinde kısıtlasak bile, kamusal alanda bile yaygınlaşan iletişim teknolojileri çocuğu bir yerde yakalar ve hatta kısıtlamadan gelen açlık daha fazla önem göstermesine neden olur. Çocuğun elinde tekno oyuncak olmaması arkadaşlarının elindeki cihazlara maruz kalmasını da engelleyemez. Denge kurmak gerektiğini düşünüyorum; kendimden örnek vermek gerekirse; sıkı bir Ps4 oyuncusuyum; ve çocuğum büyüdükçe onu da elektronik oyun meselesine koşullu ve seçimli olarak katmak isterim. Teknoloji de aynı şekilde; parça parça ve özellikle beraber yapılan aktiviteler; el becerisini geliştirici-düşünmeye yönelten eylemler ile birleşir... Sonuçta okuduğum tüm pedagoglar; çocuğun ergenliğe ve birey olmaya doğru yolculuğunda en önemli etmenin ebeveynleri ile düzenli-dengeli ve yeterli zaman geçirip, iletişmesi olduğunu belirtiyorlar... Yani maddi-manevi imkanları sağlayıp, bol zaman geçirip; dilimizde tüy bitene kadar konuşuyoruz Babam durumu tek cümlede özetlemişti: " Yüz bin kere söylediğimi dinlemesen, ben yüz bin birinci kere söylerim; belki onda aklında bir şeyler kalır"

Alırken satmayı düşünerek almamış; alınma amacı, hem uzun süredir araç sahibi olup focus ile yenilemek hem de haftasonları ailecek-dostlarla gezmeye-tozmaya gitmek olan ve dört aydır da satmaya uğraşan bir sürücü olarak bir kaç kelam edeyim: - Genel kanı bağlamında 1.0 Ecoboost 1.6 Ti-Vct'den -bir çok yönden; yakıt, performans, teknoloji- iyidir; mümkünse 1.0 almak gerek. 1.6 sahibinin tavsiyesi; alırken biraz fiyat kaygısı biraz da hacim önyargısı yüzünden atmosferik tercih etmiştim; pişman oldum diyemem ama yıllık yaptığım kilometre fazla olsaydı muhtemelen olurdum. ( Lpg hiç düşünmedim) - Sadece haftasonları kullanılacaksa 1.6 motor da oldukça tatmin eder; sessizdir, 4000-5500 devir arası canlıdır; sakin kullanımda tüketim insanı tüketmez biraz acıtır. - Piyasanın bu aralar yavaş olmasındansa sanırım fiyatı yüksek tuttuğum için satamadım. (İş yerinde bir arkadaş 57 Bin TL'ye aldığı comfortline dizel Jetta'yı 53 Bin TL'ye 3 ayda zor sattı) - Beklenmedik bir durumdan satılığa çıkarmak zorunda kalan bir sürücü olarak; eğer arabayı almadan-sürmeden-keyfini çıkarmadan satmayı düşünüyorsanız; mutlaka kolay satılacağına inandığınız ve bildiğiniz aracı alın; sonrasında başınız ağrımaz ya da az ağrır. - Vw düşünüyorsanız Golf'e yönelin; evli ve çocuklu olarak söyleyeyim; araçta ne kadar boş yer varsa o kadar yer dolduruluyor itinayla; bagaja fazla takılmayın...

+1

Çok geçmiş olsun... Tek servisle zorunlu tutmak karşı tarafın kaskosunun isteği sanırım; yoksa poliçede yetkili servisler diye yazar-yazabiliyor; Bir de anlaşmalı servis meselesi var, belki de o sebepledir?

Yatır yatır vergileri de yatırılan başka bir şeyler var sanki. Varlık vergisi fikrine katılmıyorum; kat edilmesi gereken yol varsa (ki yol yoksa bile sırf gezmek için; toplu taşıma her an her yere, her yerde kolay bulunmayabiliyor) aile başı bir araç insani ihtiyaca girer. Kaldı ki varlık vergisi bile olsa zaten alırken fazla fazla veriyoruz; üstüne bir de marka/model haksızlığı. Aman! Her neyse; aynı devlet pırlantadan % kaç yat mazotundan % kaç alıyor geyiğine kadar gidiyor; alan razı veren razı... 374 TL ödenir; araç satılır; turbo fındık motor alınır sonra ona da ödenir...

Gömülmesi gerektiği fikrine +1 Şu yatay ya da dikey tek şerit olanları daha güzel bence ki sizde zaten DRL mevcut o sebeple tek şerit olanları da elzem değil; nacizane fikir; zevkler tartışılmaz...

Bazen düşünüyorum ahmakça: kızımın aklı erdiği yaşa geldiğinde, onu alıp gidecek bir Anıtkabir bulabilecek miyim diye? Acaba anlatabileceğim, gösterebileceğim kitaplar, kaynaklar, referanslar görebilecek miyim? Evdeki kitaplarımı endişelenmeden önüne koyabilecek miyim? Ya da acaba sadece aklımdan ve kalbimden anlatmak mı zorunda kalacağım? Saçma-sapan düşünceler, biliyorum; velhasıl ardımdaki 10 yıla ve önümdeki örneklere baktıkça kendimden utanıyorum; geldiğimiz yerde, geçmişi unutmak-hırs-ön yargı-anlayışsızlık-yüzeysel fikirler-bilgisizlik-bağnazlık-avanta-cahillik-eğitimsizlik üzerimizden silktiğimiz tüm güzel değerlerin yerini almış ve "minnet" sadece bir kap-kacak gibi... Derin ideolojik tartışmaları ve fikirleri geçtim; insanlar trafikte kaza yaptılar diye birbirinin boğazına sarılıyor ve insanca-hakça-kanunca yaşamak için olan bir yönetim biçimi bile fanatik bir taraftar silsilesine dönüşmüş... Küçük kızıma ne bırakıyorum ki arasında Mustafa Kemal Atatürk olsun; en azından onu yaklaştırmayıp, lekelemesem... Her şeyden önce insan ve özgür olmayı öğretsem yeter sanırım Ata'm; arkadaşlarınla bıraktığınız mucizeyi koruyamadık çünkü... Ahirette bulursam seni "Çocuk! neden bunca vurdumduymaz ve tembel oldun ki? Utanmadın mı?" diye sorarsın belki ve ben cevap veremem... Saygıyla ve rahmetle...

Vidasız, plastik, yuvaya oturmalı olanı kullanıyorum 5-6 aydır; esneme, gevşeme yapmadı; sabit duruyor. Oldukça kalitesiz aslında ama iyi iş görüyor... İki kişi dirsek dayayıp gidiyoruz, rahatsız etmeyecek kadar rahat.

Trafik kurallarına uyarak kullanılır; motordan, donanımdan, modelden, markadan bağımsızdır; eminim herkes gülümsemiştir ama etrafınıza bakın; kurallara "en" saygılı olan bile hatalı şerit değiştirme yapıyor...

Üç defa başıma geldi; ilkinde kırılmadı ama yerinden çıktı; kendim denesem de takamadım; servise götürdüm, taktılar. İkincisinde en aşağı seviyeye geldiğinde içindeki tırnak kırıldı(muhtemelen sizin başınıza gelen durum); götürmedim, bir süre öyle kullandım metal parçaya bastırarak. Üçüncüsünde eşim ayar yaparken alt bölümü tamamen kırıldı, üç hafta parça bekledim, servis yine değiştirdi ücret almadan. Aslında basit-sağlam bir parça ve sürekli el de değmiyor, neden sorun çıkıyor anlamıyorum. Şu an herhangi bir sorun yok ama benden başkası kullanmadığı için pek o kola dokunan da yok...

XC90 tasarım çizgisini tüm ürün gamına yayacaklar diye endişeleniyorum; far grubu, tampon, kaput, ızgara, konsol, tablet, direksiyon, orta alan, kol dayama; olduğu gibi XC90'nın sedana çevirilmiş hali ve oldukça sıkıcı. Arka tasarım da son dönem Amerikan çizgisini hatırlatıyor ama sadece o kadar. Volvo özgün ve güncel olmayı beceriyor yeni tasarım araçlarıyla(XC90-S90) ama sıkıcı olmamayı değil. S60 ve V40'ı da bir-iki sene içinde yenileyecekler; bu dil ile tasarlanırsa, şu anki V40 kasayı almadığım için çok ama çok pişman olacağım...

"Komşunun tabağındakine bakman gereken tek zaman en az senin tabağın kadar dolu olmadığını düşündüğün zamandır" Louis C.K.

Çok geçmiş olsun Aydın; umarım en tez vakitte düzelir, geçer-gider... (0 km) Skoda Rapid Spaceback 1.2 tsi dsg ambition 52-53 Bin TL civarı bırakıyorlar stok varsa (sıfır baktığım için bilgilendireyim dedim)