Hakan Saraylı

Garantiyi bozmaz, tornavida gerektirmez . Bu aralar ben de ciddi olarak bu konu ile ilgileniyorum şuana kadar olan araştırmalarımda en mantıklı çözüm bluefin görünüyor, 2011 ve üzeri sanırım tüm Ford'lar da (Mondeo kesin) beyin yada diğer adıyla Ecu sökülmeden chip uygulanamıyor bu yüzden bluefin temiz ve güvenli bir çözüm. 6.8 sn. 0-100 hızlanması heyecan verici değilmi

Eğer finale kalanlar bunlar ise Mondeo rahat alması lazım. Sadece görüntüsü ile değil, teknoloji, güvenlik ve çevreci özellikleri ile sınıfında en yenilikçi araç şüphesiz ki Mondeo.

Mondeo düşünüyorsanız bu araçları değerlendirmelisiniz. Benim tavsiyem D sınıfı alınacaksa 2.0 olmalı ama devir ekonomi devri derseniz 1.6 TDCi olabilir. Trend modellerine pek bakmayın, Titanium yada Selective olsun. 60 bin değilde 65 bin seviyelerinde çok güzel Mondeolar var. http://www.sahibinden.com/ilan/vasita-otomobil-ford-2012-kazasiz-25%2C013-kmde-mondeo-1.6-tdci-115-hp-titanium-191049791/detay http://www.sahibinden.com/ilan/vasita-otomobil-ford-hyundai-noyaner-plazadan-ford-mondeo-titanium-1.6-tdci-orjinal-180676759/detay http://www.sahibinden.com/ilan/vasita-otomobil-ford-sahibinden-cok-temiz-orjinal-ilk-sahibinden-187665066/detay

Focus 3 için birşey demek zor olsa da Peugeot Bipper ile hastanede diyaliz hastaları nakil yapan arkadaşımın kullandığı araç 350.000'e dayandı ve turbo, enjektör vs.. henüz hiç bir sıkıntısı yok. Tam bakımlı ve düzgün kullanılan bir aracın hiç bir sıkıntı çıkarmadan bu kilometreleri bulacağına eminim, günümüz dizellerinin tavsiye edilen ekonomik motor ömrü 750.000 kilometre olduğunu okumuştum. 350.000'e gelen aracın halen sorunsuz olması bu tezi doğrular nitelikte.

Son 2 yılda Ankara-Eskişehir bölgesinde ciddi bir kış veya soğuk yaşanmadı ama 3 yıl önce bu bölgede termometre'de -37'yi görmüştük, tabi -37 çok ender görülen bir durum, bu bölgelerde -20 sınır kabul ediliyor bunu üzerindeki her derece yani -37'ye kadar riski azaltıyor, motorun donması çok ciddi bir sorundur, en iyi ihtimalle tapa patlatır en kötü ihtimalle motor bloğu çatlar. Sizin aracınız için -32 çok iyi bir değer.

Şimdi bir kimyager gelip açıklar ama şöyle diyebilirim suyun içine hangi maddeyi katarsanız katın donma ve kaynama noktası yükselir. Aynı durum antifirz için de geçerli, her iki madde birbirlerinin donma ve kaynama noktalarını yükseltiyor.

-20 Ankara'da kullanılan araç için tam sınır nokta denebilir. %50 antifriz %50 su karışımının donma noktası -37 olduğuna göre sizin aracın antifrizi artık değiştirme zamanı geliyor demektir veyahut antifriz yeni ise karışımda bir problem var demektir. Ankara gibi -30'ları görebilen bir memleket için riskli bence. Not: Saf antifrizin donma noktası -12'dir ama %50 su karışımı ile donma noktası -37'ye çıkar. Ayrıca antifriz sadece donma değil kaynama noktasını da yükselten bir özelliğe sahiptir yani hararet yapmayı da engeller bu yüzden yaz kış antifrizin önemi vardır.

Çekiş, aşırı siyah duman gibi problemleriniz yoksa bu şekilde devam edin, ıslık sesi çok yüksek seviyeye ulaşırsa bakım yaptırın, hazır olarak satılan revizyon kitleri ile tamir ediyorlar. Turbo tamir edilemeyecek kadar arızalı ise ancak değişim yapılır. Turbo fiyatları yüksek olduğu için genellikle revizyon tercih ediliyor. Not : Turbo araç kullanma kurallarına riayet edilen bir araçta 130.000 km. turbo bitmesi zor bir ihtimal. turbo araç nasıl kullanılır ? konuyu araştırsanız iyi olur. Düzgün kullanılmış bir araç en az 250-300 bini devirmesi lazım.

Şu anda servisteyim 105k bakımları yapılıyor, ben sormasam söyleyecekleri yoktu ama aklıma geldi sordum, şanzıman yağı 45k. değişim gerekiyormuş, o zaman neden 45 ve 90 bakımlarında bu yapılmamış diye sorduğumda, bu bilgi yeni geldi, daha önce gerek duyulmamıştır gibi kaçamak cevaplar geldi. Ayrıca şanzıman yağı için 700 tl. fiyat verdiler, komple şanzıman mı inecek nedir anlamadım. İşin uzmanı diyebileceğim birkaç kişi ile görüştüm, şanzıman yağının istense dahi tamamen değişemeyeceği, eğer vites geçişleri vs. herhangi bir sıkıntısı yok ise bakım aralıklarında sadece kontrol ve gerekiyor ise eksiğinin tamamlanmasının yeterli olacağını belirttiler. Şanzıman yağı fiyatları ise gerçekten yüksek dışarıdan da sordum 3 lt. 150-200 fiyat aralığı var ve ortalama 10-11 lt. Yağ değişiyor. Servis çokta yüksek vermemiş.

Siz bir öğretmensiz, öğretmenler kırıcı değil yapıcı ikna edici insanlar olmalı, umarım yetiştirdiğiniz öğrencilerinize de forumdaki genel üslubunuz gibi davranmıyorsunuzdur.

Hiç de hoş bir yaklaşım olmamış, daha yapıcı olmanız gerekmez mi ?

En çok tercih edilecek motor bence 1.5 Ecoboost otomatik olacak.

Konu başlığı "Mazda3 vs Focus3" bence gereksiz bir tartışma yaşanıyor İşin özü Mazda aşk, Focus ise mantık evliliği olur. Düne kadar Mazda Ford çatısı altındaydı o yüzden çok benzer araçlar, gönlünüzden nasıl geçiyorsa onu alın, bende Mazda ve Ford arasında kalmıştım ama hanım Mazda neyin nesi deyince Ford aldık

Müşteri memnuniyeti açısından öncelikle servis sonra Otokoç ve en son marka adına leke sürecek üzücü bir durum. Doğan ne söylese ne yaygara koparsa haklı şu durumda. Yasalar öyle diyor olabilir ama kullanıcının hiç hatası olmayan bu gibi durumlar için mutlaka alternatif çözüm üretilmeliydi.

Sürekli Shell W-power kullanıyorum arada birkaç depo PO almışımdır. En son depomu Opet doldurdum, motor ilk çalışmada deyim yerinde ise traktör gibi çalışıyor ısındıktan sonra ses normale dönüyor. Ayrıca yol bilgisayarına göre her zaman tam depo ile 800-850 km. yapan araç şu anda 750km. menzil gösteriyor.

Hocam bahsettiğiniz sistem kamyoncuların hepsinde bulunan, lüx segment araçlarda opsiyonel (mondeo selective'de opsiyonel olarak var) uzaktan kumanda edlebilen veya zaman ayarlı "Webasto" denilen sistem. Motorin ile çalışıan bir brulör'dür. Genellikle yakıtı depodan alır. Kuru ve sulu dedikleri sistemler var. Kuru sistem sadece araç içerisine sıcak hava üflemekle beraber çok hızlı ısıtır ve çok az yakıt harcar (24 saatte 2 lt.). Maliyetide oldukça uygundur. Sulu tip dedikleri aracın motor sıvı sistemini de ısıtır yani hem aracın kabini hemde motoru ısınır. Oldukça kullanışlı bir sistem. Tüm kamyoncular bilir, zaman zaman kamyonda yatmaları gerektiğinden onlar için çok gerekli bir sistem. Dizel yakıt ile çalıştığından tüm dizel araçlara otomobiller de dahil olmak üzere kolayca montaj yapılabiliyor, ama araç benzinli ise ayrıca mazot deposu takılması gerekiyor, benzinli versiyonu yok diye biliyorum. Kaloriferin geç ısınması (sadece sizin araç için değil, genel bir problem olarak konuşuyorum) sistemde oluşan kireçlenme sorununun en önemli belirtisidir. Birde şunu eklemeden geçmeyelim Ecoboost motor teknolojisinde kullanılan özel işlemler (sürtünmeyi en aza indirmek) yüzünden motor geç ısınıyor olabilir. Bunu ben çok iyi ısıtan araçlarımda "Bor" katkısı kullandıktan sonra ısıtma sorunu yaşadığım da anlamıştım.

Ruhan bey, Haziran ayından bu tarafa geçen süre içerisinde ki görüşlerinizi almak isterim. Bu ara ben de biraz yazılım yaptırmak istiyorum, aslında aracım yeterince güçlü (şu anda 140 HP - yazılım sonrası 170 HP olacak) ancak alt devirlerdeki cansızlığını beğenmiyorum, çok sert kullanan biri değilim ve aracımı genellikle şehir dışında kullanıyorum bu yüzden belki birazda yakıt ekonomisi (ekonomi konusu muamma), sollamalarda ani hızlanmayı severim, aracımın yol ile arasında herhangi bir sorunu yok, ama zaten yazılım attırmasan dahi güvenliği daha da artırmak adına ilk disk değişim ihtiyacında Brembo gibi kaliteli bir fren sistemine geçmeyi düşünüyordum. Yazılım konusunda karasız kalmış biri olarak fikirlerinizi şuana kadar geçen tecrübelerinizi duymak isterim.

Farlarda oluşan yıpranmaya folyo ile kaplayarak çözüm bulamazsınız far temizleyen/yenileyen yerler var önce temizleme ve yenileme yaptırmalısınız, ancak ondan sonra kaplama düşünülebilir.

Ben kendime bir ST oluşturdum naçizane, fena olmadı Bazen kızmıyor değilim bizimkilere Almanya'dan neden dönüp geldiniz diye

Yeni Makyajlı Focus ile birlikte St Almanyada satışa başlanmış görünüyor.

Bir kere meraktan mekanına gitmiştim.

Ummmmmmmmmmmm......... Hummmmmmmmmmmmmmm :)

Motor yanması ve tamir süreci o kadar sıkıntılı bir süreçtir ki Allah kimseye göstermesin, bildiğim, yaşadığım için uyarmak istedim sadece felaket tellalığı falan nedir yahu. Henüz ortada örnekleri fazla yok ama bakım için ayağına kadar gelmiş araçları risk taşıdığını bile bile aynı şekilde geri göndermesini de hoş karşılamak mümkün değil. 1.0 motora zaten olmaz, çekmez, gitmez, yanar, şişer gözüyle bakan o kadar çok insan varken böyle bir risk alınmasını da doğru bulmuyorum.

Yani genel duruma bakıldığı vakit servise yakın zamanda servise gidip gelmiş ve ilgili parçası değişmemiş arkadaşlar olduğu görülüyor, herkes forumu takip etmiyor bilmeyenler ne yapacak, durumdan haberdar olmayan ve garantisi bitmek üzere olan arkadaşların başına gelecebilecek böyle bir sıkıntıda servislerin üretim hatası olarak kabulleneceğini ben hiç düşünmüyorum.

Sıkıntılı parça garanti dahilinde değişmemiş ise ve aracın garantisi bitti ise ve bu yüzden motor yakarsa durum ne olacak peki ?