Ümit Vaysaloğlu

İyi günler. Aracım 2012 Model Focus 3 tdci. Şu an 134.000 KM de. Bu sene bahar aylarıyla beraber, aracımı sabah ilk hareket ederken bir iki kez tekleme sorunu yaşıyorum. Çalıştırıp direk hareket ettiğimde bu tekleme nispeten biraz daha belirgin oluyor. Sanki motor çekişi yarım saniyeliğine bırakıp kompresyona girmişçesine ve bir iki defa tekleyip (yani çekişi bırakıp) sonrasında normal şekilde devam ediyorum. Çalıştırıp 15-20 saniye kadar ısıttığımda ise çok az hissedilebilecek şekilde yine bir iki defa tekliyor. Ve devamında herhangi bir sıkıntı olmuyor. Bunun sebebi ne olabilir? Herhangi bir çözüm öneriniz var mı? (Yakıt filtresi benim aklıma gelen ilk etken ama yakıtı hep Shell ve nadiren Opet'ten alıyorum. 122 bin küsür km lerde serviste filtre değişti.)

Oruçlu oruçlu, saat olmuş 4, okuyunca bi kendimi tutamayıp gülesim geldi. Eğer otosan gerçekten müşteri memnuniyetini göz önünde bulundursaydı, hiç bir servis çalışanı ağzından normal kelimesini dahi çıkartamazdı. Hangi sorunla gidersen git, bu normal diye savuşturuyorlar. Kimse kusura bakmasın ama bunu yapan servisleri Ford kullanıcıları olarak hem sosyal medyada ifşa etmeliyiz, hem de otosan ı şikayetlerimizde taciz etmeliyiz. Ercan bey aracınızdan gelen ve normal olmayan her bir ses anormaldir ve aracınızda olmaması gerekir.

Benim de 0,3 te sabitleniyor ısınınca. Geri gelirkenki gıcırtı sesi benim arabamda da var, ama sizinki kadar rahatsız edici değil, en fazla camı açarkenki ses kadar geliyor. Seslerle alakalı da sizinkisi kadar rahatsız edici bir ses gelmedi hiç, ya da gelen bir takım sesleri artık kâle almıyor olmalıyım ki rahatsız da olmuyorum açıkçası.

Bir de bu işlemlerin nerede yapıldığı ve kullanılan malzemeler hakkında da bilgi verebilirseniz daha açıklayıcı olur.

O zaman Falken için çok çok iyi bir lastik diyebilir miyiz hocam? --0 dakika sonra eklendi-- Ucuz, sessiz, ıslak performansı da iyi, kuru performansı da dişli asfaltta iyi... Daha ne olsun demeden edemiyorum o zaman.

Ben 205/55/16 bulabildim Kastamonu'da. 192,50 TL ye aldım tanesini. Yorumum ise; Öncelikle lastik gerçekten sessiz. Ama yol tutuş konusunda ben kararsız olduğunu düşünüyorum. Bazen Allaaahhhh gidiyoruz diyorum. Esp meleğinin müdahaleleri ile dönüyoruz virajı, bazen de bana mısın demiyor. Nerde korkutuyor? Düşük sayılabilecek süratlerde, şehir içinin kaymak olmuş, hiç bir pürüzü kalmamış asfaltında çok feci şekilde kayıyor. Benim işe geliş, gidiş güzergahımdaki virajları ben şehir içi süratlerinin nispeten üzerinde dönerek bu kayma işlerini eğlenceli hale getirdim diyebilirim ama tabi, bir kere kavşakta ambulansa yol vermek amacıyla ani fren yapmam netice ambulansın önüne fren basılı halde daldım ve direk vites küçültüp yoluma devam etmek zorunda kaldım. Allahtan bi kaza olmadı. Tavsiyem, ben efendi efendi kullanırım, şehir içi yollarımız da Türkiye ortalamasının üzerinde kalitede diyorsanız alın. Ama yahu sakata gelmeyelim diyorsanız başka lastiklere bakın diyebilirim. Ancak Cem beyin olumlu yorumları hem benim açımdan hem de sizler açısından daha kıymet verilmesi gereken yorumlar bana göre. Benim lastiklerimde, kullandığım güzergahta vs bir sorun olabilir. Genellemek yanlış olur. Benim ki şahsi düşüncelerim ve deneyimlerim.

Falken hakkındaki görüşlerim yaklaşık 1500 km sonrası yol sesi açısından muhtemelen en sessiz lastik. Gerçekten lastikten kaynaklı hiç bir ses yok diyebilirim. Yol çok pürüzlüyse falan ona yapacak bir şey yok zaten. Ancak gördüğüm kadarıyla lastik biraz tutarsız. Bazen frenlemede acayip bir tutunma yakalarken, bazen de "hoppp ne frene basıyorsun kardeşim, gidiyoduk işte..." diyebiliyor. Bu durum esasında kaliteli, lastiğin tutunabildiği asfaltla, kalitesiz, lastiğin tutunamayacağı asfaltla da alakalı olabilir ama, lastiğin kalitesinin göstergesi de, kalitesiz asfaltta da tutunabilmesi değil mi? Benim en şikayetçi olduğum konuysa, yine kalitesiz asfaltta yanal kayma. Lastiğin viraj performansının kalitesiz asfaltta kötü olduğunu düşünüyorum.

Bence doğru bir tercih olmuş.

"2011 model bir otomobilin daha bilgisisiz/yetersiz bilgi sahibi ustalarımız tarafından katline şahitlik ediyoruz." şeklinde afilli bir cümle kurmadan geçemedim.

Bu arabaların tasarımlarını neden bu kadar çirkin yapıyorlar diye düşünmeden edemiyorum artık. Ford Focus'tan sonra, toyota Rav 4 de gözüme oldukça kötü göründü. Farklılık arayışı diyeceğim ama stoplarına bakınca Egea hb, focus hb, tiguan ve Rav 4 ün stop tasarımının aynı kişi tarafından, aynı marka araçlar için tasarlanmış gibi olduğunu düşündürttü bana. Bu kadar benzerlik, bence tasarımcıların işini iyi yapamadıklarının göstergesidir. Çok çılgınca işler yapmaya gerek yok. Örneğin Focus 3'ün iç tasarımının genel çizgilerini sanıyorum beğenmeyen yoktur. O çizgiyi tutturmuşsun, devam et. Yine mi aynı diyecekler ama, gördüğüm kadarıyla VW bu işi oldukça başarılı bir şekilde götürdüğüne göre, doğru yöntem o galiba.

35 ti, dün 34 yaptım. Tabi akaryakıt istasyonu şeysinde.

Kıştan çıkıp, baharın ilk zamanlarında, havalar henüz ısınmamışken sanki biraz daha iyiydi. Ancak havaların ısınmasıyla zaten oldukça yumuşak olan diş yapısı sanki iyice yumuşadı. Bu yüzden de virajlarda geziniyormuş gibi düşünüyorum.

Hocam bu lastik hakkında yorumunuz nedir? İş yerindeki arkadaşlarım "yahu iyi lastiğe dünyanın parasını veriyorsun, ben iki üç senedir Falken kullanıyorum, şöyle iyi lastik, böyle iyi lastik, hem Çankırı'da üretiliyor, memleketimiz sayılır..." falan diyince, dikkatimi çekti. Biraz araştırınca, etiket değerlerinin falan gayet iyi olduklarını, ses düzeyinin michelin primacy 3 ve goodyear egp ile aynı olduğunu görünce Kastamonu'da bulabildiğim Falken ZE 914'ün 205/55/16 ebatlısını 190 TL den aldım. Lastiklerin üretim tarihi 0518. Ancak araba çok feci şekilde kayıyor. Tamam bunun keyfini de sürmüyor değilim. Focus'un esp sinin de biraz müsade etmesiyle neredeyse her gün işe gidiş gelişlerim oldukça eğlenceli oluyor. Ama geçen gün bana yeşil ışık yanıyorken, yan yoldan gelen ambulansa yol vermek için ani frene bastım. Durmam gereken yerden yaklaşık iki araba boyu ileride araba hala durmamıştı, tekrar vitesi 1 e takıp devam ettim. Bu da beni tedirgin etti açıkcası. Hem sert dönüşlerde, hem de frenlemede çok kaydığını düşünüyorum. Ayrıca yanaklarının da kısmen daha zayıf olduklarını düşünüyorum şu an.

Benim çok az artmış gibi bir iddiam söz konusu değil. Ancak sizin verdiğiniz veriler üzerinden bir varil petrol fiyatı ile ocak 2012 deki dolar fiyatı ve günümüz verileri üzerinden bir hesap yaparsak; 130 * 1,78 = 231,4 TL Ocak 2012 tarihine göre bir varil petrol fiyatı. 65 * 4,12 = 268,45 TL Güncel bir varil petrol fiyatı. Yine veriler karşısında, akaryakıt fiyaları çok artmamış gibi oldu ama gerçekten ben akaryakıt fiyatlarından ve ülkemizin vergi sisteminden çok rahatsızım. Vergide adaletsizlik olduğunu düşünüyorum. Şirketler, para kazanmak için işletmiş oldukları şirketlerinin ihtiyaçlarını giderebilmek için bir takım harcamalarını vergiden düşebiliyorken, ben para kazanmak için çalıştığım iş yerinin benim için şart koştuğu kılık kıyafetleri almak, işe gelip giderken harcadığım yakıt, aracımın eskimesi, vs gibi harcamalarımı vergiden düşemediğim gibi, bunlar için de ayrıca bir daha vergi veriyorum. Gibi bir sürü ıvır zıvır mesele var aslında.

11 Ocak 2012 tarihindeki benzin ve dizel fiyatları. 11 Nisan 2018 fiyatları. Yani 6 sene sonra. Benzin 6 TL. Mazot 5,36 Opet Kastamonu fiyatları. Gelecek olan 17 kuruşluk zamla mazot 5,53 TL. Litre başı 1,56 TL zam gelmiş. 50 litrelik depoda 75 TL fark.

Arkadan çin malı arabalara benzemiş. Önden de artık göre göre alıştık mı ne, eh işte ama açıkça söylemeliyim ki, EGEA'nın çakması niteliğindeki tasarım, EGEA'dan çok çok daha kötü durumda. Ford'un alacak ticarilerden başka arabası kalmadı desek yeridir artık. Bknz. Transit, Transit Custom, Corrier, Connect. Hepsi de oldukça güzel arabalar. Ama otomobil bölümüne bende 10 üzerinden 3. Son dönemlerde Mondeo ve GT hariç, Mustang da dahil, vay be ne araba yapmışlar diyebileceğimiz bir arabası var mı?

5-6 senede ancak 5-6 kere yağ değiştireceksiniz. Hangisi size hoş geliyorsa alın. Hatta bu iki yağdan hangisi ucuzsa onu alın. Muhtemelen Mobil ucuzdur. Mobil alın. Opet alın. Bişey olmaz. Gönlünüzü rahat tutun. Yağa verdiğiniz önemin yarısını aldığınız yakıta ve bakıma verirseniz hiç bir şey olmaz 5-6 senede...

Ben Ford servislerinin garanti anlayışında şunu gördüm. Eğer servis kallaviyse garanti başvurularının olumlu sonuçlanma ihtimali yüksek. Ama ufak tefek servislerden se, ne kullanıcı umurlarında, ne garanti, ne müşteri memnuniyeti.

150 TL lik yağı, 250 TL ye satmak kimse kusura bakmasın ama servis işletmeciliğiyle, para kazanmakla falan alakalı olamaz. Bu iş düpedüz Doğuş'un kazığı Türk milletine.

Tabi Cem beyin cevabı çok daha teknik olmuş. Bizim memlekette çevre zaten TEMİZ olduğu için aklıma gelmemiş.

Ben Kullandım. Castrol EDGE'de kullandım. Opet Fullmax'te kullandım. (Ford'un istediği şartları sağlayan yağ bu yağ.) (Tabi her markada bu şartları sağlayan yağ bulunabilir.) Bu yağların hiç birisinin bir sıkıntısını görmedim. Çalışma sesinde azalma, titreşimde çoğalma vs gibi şeylerin de farkında değilim. Yeni yağ yeni yağdır. Bilhassa piyasadaki bilindik markaların yağlarından motorunuza hiç bir zarar gelmeyecektir. Ancak Mobil 1 ESP Formula da, Castrol EDGE de Ford'un istediği standartları karşılamıyor. Bu Ford'un istediği yağlamayı sağlayamıyor manasına gelmiyor. Castrol EDGE de, Mobil 1 Esp Formula da motorun yanma sırasında oluşturacağı kül, is, duman gibi şeyleri minimuma düşürmek üzere tasarlanmış yağlar. Ancak Ford'un istediği kriterde şu var. Motorun yanma sırasında oluşturacağı kül, is duman gibi şeylere Ford pek önem vermiyor olacak ki, sağlanmasını istediği kriterde sürtünmeyi minimuma indirebilecek ama kül, is ve duman gibi şeyleri de oluşturabilecek olan yağın kullanılmasını ön görmüş. Kül, is, duman partikül filtresini tıkayabilir mi? Evet, tıkayabilir. Ancak bunun için de ford partikül filtresinin temizlenmesi için bir sitem geliştirmiş. (Bu sistem öyle oooovvv müthiş mühendislik harikası da bir şey değil, Ford böyle bir şey yapmış yavv da diyemiyorum tabi.) Bu sistem, partikül filtresinin temizlenmesine gereksinim duyduğunda bir şekilde filtreye tıkanan ŞEY lerin yakılmasını, temizlenmesini sağlıyor. Vesselam; işin doğrusu Mobil 1'de Ford 1.6 TDCİ motor için uygun yağ Mobil Super 3000 Formula Fe 5W-30. Fakat Mobil 1 ESP Formula 5W-30 kullanırsak ne olur. Motorumuza herhangi bir zarar vermeyiz. Aşınma sürecini kısaltmayız. Sadece bir miktar fazla yakıt tüketebiliriz. Ama bu tüketim artışı da 1 depoda 800 km gideceksek, 799 km ye düşer. Daha fazlası mümkün değil. Ha bir de yağa bir miktar fazla para ödersiniz. Ve motorunuza koyduğunuz yağı da gönül rahatlığıyla kullanabilirsiniz.

Malesef araçlarımızdaki medya sistemi, telefonlarımızdaki rehbere sesli komutla ulaşmamıza uygun değil. Bunun yerine sisteme çok sıklıkla aradığınız (sanıyorum 10 numara) kişileri kayıt etmeniz gerekiyor. Bunun içinde 1-Sesli komut tuşuna basıp, "Telefon" diye komut verdikten sonra "Numara kaydet" diyoruz. 2-Sistem "Numara Lütfen" şeklinde numarayı söylemenizi istiyor. Numarayı tek tek (sıfır-beş-dört-bir-iki-dokuz-dokuz ...) şeklinde söylüyoruz. (Bunu 0541 deyip, sistemin devam et komutunun ardından 299 şeklinde de söyleyebiliriz ama benim ilk önerdiğim şekilde tek tek hiç ara vermeden söylerseniz sistem daha kolay anlıyor. 3-Sistem size numaraları sizin söylediğiniz şekilde okuyor. 4-İsim lütfen şeklinde soruyor, siz ne diye kayıt edecekseniz onu söylüyorsunuz ve tekrar ettiriyor. Kaydet dediğinizde ise numarayı kayıt etmiş oluyorsunuz. Hatırladığım kadarıyla böyleydi. Komutlar ve cevaplar bire bir bu şekilde olmayabilir ama bu şekilde söylerseniz muhtemelen anlayacaktır. Tam akıllı olmasa da yeteri kadar akıllı bir sistem.

Kanal var. Karterden emme değil de tapadan boşaltarak yaparım diye düşünmüştüm. Yapabilir miyim bilemiyorum ama yapabilirsem muazzam keyif alacağımı düşünüyorum. Esasında mazot filtresi dışında bakımda yapamayacak hiç bir şey yok.

Ben neredeyse hiç bir zaman deponun dibini görmeden yakıt almamışımdır. Her çalıştırmada 3 km gidip stop ettiğim ve güzergahımda da akaryakıt istasyonu olduğu için genellikle yakıt tamamen bitinceye kadar (menzil 0-20 km arasında değişiyor bu da) mazot almıyorum. Ne kadar doğrudur bilemiyorum ama, aracımı sıfır km aldığımda, depodaki mazotun üzerine mazot eklemektense, mazotu tamamen bitirip mazot aldığımda, depo dibinde birikecek tortu vs gibi şeyleri hep minimumda tutacağımı, biriktirmeyeceğimi ve henüz zerrecik halindeyken depodan çekilerek filtrede kalacağını düşünerek böyle bir kullanım şekli benimsedim. Doğru ya da yanlış diye yorumlamak istemiyorum. Ancak sizin de görüşlerinizi merak ettim doğrusu.

Yağ değişim aralığını 15 bin de bir değilde 7500 de bir yapsak ama bu yağ değişimi sırasında sadece yağı değiştirsek, yani yağ filtresini falan değiştirmesek ne olur? Neden soruyorum? Yağı kendim değiştirebileceğimi düşünüyorum. Bakım aralığını da uzatmayacağımız için filtre değiştirmemenin de bir zararı olmayacağı kanaatindeyim. Motor ömrünü uzatmak, daha sağlıklı bir motor, belki de psikolojik olarak rahatlamak için bunu düşünmüş ve yapmak istiyor olabilirim. Hepsiburada.com'da ford focus tdci için uygun Mobil markalı yağ 80 TL. Mobil Super FE 5W/30 yağ. https://www.hepsiburada.com/mobil-super-fe-5w-30-benzin-ve-dizel-motor-yagi-4-litre-uretim-yili-2017-p-OTM652072