Jump to content
2019 Temmuz ve 2023 Mart arası tüm içerik ve üyelikler silinmiştir. Lütfen yeniden kayıt yapınız ×

Cem Boneval

Blogger
  • Toplam İleti

    16.803
  • Katılım

  • Son ziyaret

  • Kazandığı Gün

    714

Cem Boneval tarafından yazılan her şey

  1. Bu "Alice harikalar diyarında" kitabından bir paragraf mı?
  2. Bence kendinize özgü bir bakış açısı ile amacını aşan genellemeler yapıyorsunuz. Bu forumda sürekli yazan kişiler kendi otomobillerini yerecek, başkalarını da övecek olgunlukta oldukları gibi, çoğumuz otomobiller hakkında nesnel değerlendirmeler yapacak kadar bilgili sayılırız. Kimse kimseyi yanlış yönlendirmiyor. Kimse Egea Focus'tan iyidir demiyor. Her otomobil dış ve iç boyutlar, ağırlık, konfor ve performans özellikleri gibi pek çok parametre gözetilerek sınıflandırılıyor. Sonra devreye aracın bedeli giriyor. Sonra satın alacak kişi, bütçesine ve beklentilerine göre bir seçim yapıyor. Kimisi donanımı sevdiği için alt sınıftan donanımlı aracı göreceli pahalıya alırken, diğeri performansa önem verdiği için güçlü motorlu aracu düşük donanımla aynı fiyata tercih ediyor, ikinci ele önem veren farklı markaya yöneliyor falan filan. Bunlardan bağımsız aracın kendi sınıfı rakiplerine göre konumlanması var. Bizler genelde iyi derlen, söz gelimi Egea için, Line'dan Skoda Rapid ya da Peugeot 301'den iyi olduğunu belirtmeye çalışıyoruz. Hatta Focus'tan bile bazı özellikleri ile iyi olabilir, mesela fiyat - fayda oranı gibi, ama özelliklerinin toplamında elbette ki Focus daha başarılı olacaktır. Yılın otomobili seçimi de bu kriterlere göre yapılıyor. Yani sınıf içi olabildiğince nesnel bir değerlendirme. Sonuçları ben şöyle okuyorum: D sınıfı bir sedan alacaksam Superb'e mutlaka bakmalıyım, C sınıfı HB peşindeysem Astra önemli bir araç, ucuzu olacaksa da anlaşılan en iyisi Egea, prestijli SUV arıyorsam XC 90'ı görmeli, konforlu sedan arıyorsam da A4'ü. Yani tüm bu veriler bir bilgilendirme, telkin değil.
  3. 70.000 civarı çok erken. Motor çalışmasında da sorun yaratmadığına göre yanlış alarm, sensör arızası vb. olmasın? Bence önce bundan emin olmak lazım. Sonra da Otosan dışında temin etme yollarını araştırmalı. 1.6 EB fazla gelmedi, sürümü olan bir parçada değil. Çıkmacılara da bakılmalı.
  4. @Serkan Karakoca anlaşılan eksik öğretmişler, ya da bilgileri yetmemiş.
  5. Bence büyük ölçüde evet, ama daha esnek ve kontrollu süpap zamanlamasından ve yollarından faydalanacağını ifade etmekte mümkün. Yine de yazdıklarıma çok güvenmeyin, doktorum, makine mühendisi değil.
  6. Türk kurnazlığı bizlere komplo teorisi üretmekte dünya ölçeğinde bariz bir üstünlük sağlıyor. Yineliyorum: Her sınıfın yeni ve yenilikçi araçları kendi sınıflarındaki başarıları ile değerlendirilmiş ve göreceli olarak sınıfında en başarılı bulunan sonuçta yılın otomobili olmuş. Tarafsızlık mutlak mıdır? Bilemem... Ama 64 kişinin birden "satılmış" olduğunu düşünmektense işlerini düzgün yaptıklarına inanmayı yeğlerim. Hele ki söz konusu değerlendirmelerle önemli ölçüde hemfikirsem...
  7. Multiair motorda egzantrik mili var ama arada emme süpaplarına giden hidrolik solenoidli bir sistem var. Yani gene mekanik kontrollu.
  8. İş yüküne değecekse kullanıcının hoşuna gider diye düşünüyorum. Görücü usulü evliliğin geliştirilmiş şekli gibi. Nişan yapılmış olacak... Bu arada lastik havalarına da bakmayı unutmayın. En çok unutulan şeylerden biri. 40 Psi hava ile keçi gibi sekiyor yeni araçlar.
  9. Motor teknolojisinde egzantrik milinin önemi tartışılmaz. Hatta verimliliği ve performansı arttırmak adına çift egzantrik mili artı değer olarak sunulur hep DOHC motor başlığı altında. Öyle ya düzenli olarak motor devrine bağlı olarak süpapları ne açıp kapayacak? Kayış ve/veya zincir tahrikli milleri en azından triger kayışı değişiminde cebimizin boşalması ile anarız bir şekilde. Peki standart Otto motoru egzantrik milsiz çalışmaz mı? Yakın zamana kadar kimsenin pek aklına gelmeyen bu soruya Christian von Koenigsegg (evet şu süpergüçlü, süperhızlı, süperspor, süperpahalı otomobillerin İsveçli üreticisi) yıllardır cevap aramış ve görünen o ki sonunda bulmuş da. Freevalve firması çatısı altında 17 yıldır sürdürülen çalışmalar Çinli üretici Qoros ile ortak bir çalışmaya ve somut bir tasarıma dönüştürülmüş. Qoros 3 modeli ile kullanılan Qamfree turbo beslemeli 1.6 L motor pek çok açıdan performans kriterlerini baştan tanımlıyor. Elektrohidrolik bağımsız yönetimli süpap sistemi kullanılıyor. Bu sayede komplike ve pahalı direkt püskürtmeli sistemler yerine basit püskürtme sistemi yeterli oluyor ve maliyet düşüyor. Motor 50 mm daha alçak ve daha hafif, bu da ağırlık noktasını olumlu etkilediği gibi yaya koruma için aktif kaput sistemi gereksinimini de ortadan kaldırıyor. Tork %47 artış ile 330 Nm değerine yükseliyor. Güç %45 artışla 231 PS düzeyine çıkıyor. Tüketim %15, emisyon %30 düşüyor. Firma iki yıl içinde seri üretime geçeceğini de belirtiyor. Bakalım bakalım...
  10. @Mehmet Gün Bey muhtemelen gene görüşünüzü değiştiremeyeceğim ama genel bilgi vermek adına üşenmeyip yazayım. Otomotiv Gazetecileri Derneği'nin üyesi 64 otomotiv gazetecisinin oluşturduğu bir jürinin değerlendirmesi ile sonuca varılıyor. Aslında "Car of the Year" organziasyonunun Türkiye modeli gibi düşünülmeli. O yarışmada kriterler neydi, daha önce yazmıştım: Yılın otomobili son 12 ayda en az beş Avrupa ülkesinde satışa sunulan, üretim yeri, sınıf ve teknik alt yapıdan bağımsız yeni otomobillerden seçiliyor, makyaj sayılmıyor, yeni olması şart. Kullanılan kriterler: Tasarım, konfor, güvenlik, ekonomik olma hali, sürüş dinamikleri, performans, işlevsellik, çevreye etkisi, sürücü memnuniyeti ve fiyat. Özellikle teknolojik yenilikler (inovasyon) ve fiyat/kalite oranı öncelenen özellikler. Son oylamaya 7 araç kalıyor, her jüri üyesinin en az 5 araca dağıtabileceği 25 puanı var ve tek bir araca en fazla 10 puan verebiliyor. Puanlama sonucunda en yüksek puanı alan da yılın otomobili oluyor. Sıralama yok, tek kazanan var. Bu konuda OGD Yönetim Kurulu Başkanı Ufuk Sandık (Car of the Year jürisi Türkiye üyesidir aynı zamanda), Türkiye’de Yılın Otomobili finalinin oldukça heyecanlı geçtiğini, finalistler arasında kıran kırana bir rekabetin yaşandığını belirtmiş; “Yılın Otomobili 64 otomotiv uzmanı gazetecinin oylarıyla seçildi. Otomobilleri değerlendirirken, fiyat-donanım, tasarım, inovasyon, motor, yol tutuş gibi konuları göz önünde tutuyoruz. Yani dünyadaki otomotiv gazetecileri bir otomobili nasıl değerlendiriyorsa, biz de profesyonel gözle değerlendirmemizi yaptık. Bu bizim kırmızı çizgimiz" diye konuşmuş. Sonuçta her otomobilin o yıl için sınıfındaki başarısı ve yenilikçiliği değerlendiriliyor. En iyi otomobili seçme derdinde değiller yani, öyle olsa belki Bentley Bentayga seçilirdi. Ve daha önce de belirttiğim gibi benim pek itirazım olmayacağı bir liste oluşmuş. Siz devenin altında buzağı arama alışkanlığında iseniz ve de gazetecilerin taraflı davrandığını düşünüyorsanız Egea'nın niye birinci olmadığını sorgulamanız gerekmez miydi? Bu durumda kim kör, kim sağır ve niye rezalet olsun gibi sorular da kafamdan geçmiyor değil...
  11. Yakup sen iyi kahve falı da bakarsın bence...
  12. Emekli olmak için çalıştığım işten ve/veya kurumdan nefret etmem lazım. Bunun dışında işim beni hayata bağlayan önemli bir motivasyon. Bundan kolay kolay ve de isteyerek vazgeçmem diye düşünüyorum. Tabii elim ayağım tuttuğu ve de kafam çalıştığı sürece. Tabii tercih sizin Alparslan Bey, hayırlısı olsun.
  13. Hangi otomobil kaç puan aldı?1-Skoda Superb 30802-Opel Astra 28503-Fiat Egea 26504-Volvo XC90 19605-Hyundai Tucson 19406-Renault Talisman 18307-Audi A4 1690 Aslında oldukça mantıklı ve gerçekçi bir sıralama olmuş.
  14. http://www.bbc.com/turkce/haberler/2016/04/160424_su_savas_ucagi_ilani
  15. Benzinli motor için önerilen yağ standartından farklı bir gereksinim olmayacaktır, yani doğru yağı lullanıyorsun. 5W-20 şimdilik sadece 1.0 EB için düşünülmeli ve onda da LPG kullanımı kapalı kutu, ve bence hiç açılmaması da gerekiyor.
  16. Cem Boneval

    Formula E

    Paris yarışı... Sıcak sıcak...
  17. 4L tam tam geliyor, zaten kullanıcı kılavuzunda filtre değişiminde miktar 4,1L olarak belirtilmiş. Servisler genelde 4,5L koyup üst seviyenin de üstüne çıkmayı yeğliyorlar. Nedeni konusunda fikrim yok, pek de iyi şeyler düşünmüyorum. Genelde 15.000 km'de üst seviyeden ortaya kadar iniyor, yani 0,5L kadar yağı yakıyor. En azından benim motor öyle. Baskı balata herhangi bir tükenme belirtisi vermedi, 120K bulurum en az diye umuyorum. Fren disklerini yamuldukları için balatalarla beraber 35K civarında değiştirmiştim, ikinci set daha dayanıklı çıktı, daha çok zorlamama rağmen.
  18. Tabii ki standartları karşılayanlar: Bununla beraber antifriz ve fren hidrolik sıvılarında standartı tam karşılaması çok da kritik değil, zaten Motorcraft olmadıkça kutuda da belirtilmiyor. Prensip olarak hidrolikte DOT 4 olmalı (kaynama noktasını belirler), antifrizin de rengi tutmalı, kırmızıya kırmızı gibi.
  19. Biraz bakımları şaşırdım. Sanırım 75.000 bakımı oldu zamanından önce. Castrol Magnatec 5W-30 A5 4L yağ, yağ filtresi, orijinal polen filtresi, buji değişimi 245 TL tuttu. Hava filtresi K&N olduğu için kontrol ettik, yaklaşık 10 ay olmasına rağmen hatırı sayılır bir kirlenme olmadığından geri taktık. Hem ustamı hem parçacımı duygusal yaklaşımları nedeniyle seviyorum harbiden...
  20. Şöyle elma - armut olmuş BMW 520i 187 Bin Audi'de karşılığı yok. BMW 520d 260 Bin Audi 2.0TDi 266 Bin BMW 525d xDrive 297 Bin Audi 2.0TDi Quattro 285 Bin 1.6 BMW kağıt üstünde benzer performanslı gibi görünse de kullanınca tork farkını çok kolay hissediyorsunuz. Bununla beraber Audi daha konfor odaklı, BMW performans öncelikli. Bu motor gücünün tekerleğe yansımasında da hissediliyor.
  21. Esas güzeli unutmayalım. Avant...
  22. Benim anılarımdan silinmeyecek parçası Huzur içinde yatsın... Tabii Ailla Özdemiroğlu Üstada rahmet dilemeyi de ihmal etmeyelim.
  23. Ford'un fabrika çıkışı sunduğu ebadlardan herhangi birinin kusurlu sayılması abesle iştigal olur. Bunlar 205/55-16, 215/55-16, 215/50-17 ve 234/40-18. Ayrıca Türkiye'ye sonuncusu fabrika montajlı geldi mi emin değilim ama ilk üçü kesin geldi. Kısacası bu ebadları kusurlu sayamazlar. Sayarlarsa da mahkemeye kadar yolu var, hobi niyetine uğraşılır bu işgüzarlıkla...
  24. Etiketi sökersek neye bakacaklar sence? Ya da farklı bir etiket üretip yapıştırırsak... Çok "Türk gibi" düşünür buldum kendimi!
  25. Citroen olunca insan ister istemez biraz duraklıyor. Fransızların "biraz daha" sorunlu olabildiği konusunda epeyi yazıştık burada. Şans işi her zamankinden fazla şans işi gibi... Benim duyduğum bildiğim konfor ve rahatlık açısından sorunsuz. Motorlarda zaman zaman yağ sızıntısı dışında sıkıntı yok. Şanzıman hakkında bir şey duymadım, ama kullandığım sedanda gayet yeterli gelmişti bana sürüş boyunca. Elektronik ile sıkıntı olabildiğini çok duydum, bir de ön takımlardan aks başları, rotiller ve viraj demir bağlantılarında boşluk olabildiği birkaç sene içerisinde ses yapmaya başladığını okudum birkaç yerde birden. Göbeği dönmeyen direksiyon ilginç bir özellik. Üç parça boya hafiften mide bulandırıyor. İyice denemek ve ekspertiz yaptırmak yerinde olur sanki o kadar para vermeden.
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgi

Bu siteyi kullanarak, forum Gizlilik Politikasını kabul etmiş olursunuz.