Cem Boneval

Bu kızı şarki söylerken dinlemeye ve izlemeye bayılıyorum. Maaşallah...

HB ve SW için daha fazla ayrıntı burada.

Hakikaten... İki takılalım dedim kardeşimin yüzü Civic'e benzedi (hani konu ile alakası olsun diye), bana ayar çekip duruyor. @Tevfik ayrı geçen yıllarda değişmişsin galiba sen.

Rekabet çok arttı. Hemen tüm üst sınıf aletler benzer işlemci grubunu kullanıyor, yakın performans veriyor. Hepsi makyajlı android kullandığı için temelde yazılımda da pek fark olmuyor. Benim için artık belirleyici fiay açıkcası. Metal gövde+ IP68 uyumlu diye 2500 TL üstüne çıkarsa uzun süre alıcı bekler. Kamerada 23 MP olması marifet değil, o boyutlara ihtiyaç yok, dev fotoğraflar hem bellekte gereksiz yer kaplıyor hem de işlemesi vakit alıyor. 16 MP yeter, aynı sensör boyutunda piksel sayısını azaltmak loş ışık performansını olumlu etkiler. Ve artık o kadar çok standart üstü bir kullanıcının bile taleplerini kolaylıkla karşılayabilecek kalitede telefon varki oyunun heyecanı kalmadı.

Çözüm basit, Tevfik Abinin mesajlarını bolca beğenin, gururu okşansın, konu unutulur gider.

Çok uzağa bakmaya gerek yok 1000-1100 TL arasında LG G3 bulursun, çok da memnun kalırsın.

Binmede sorun olmaz da inme nasıl olur bilemedim, birkaç kişinin çekmesi lazım (bkn. geçmişte WRC aracın koltuğuna sıkışıp kalan ve epeyi bir süre kurtarılmayı bekleyen kişinin deneyimi)

Konuya çok uzağım. Ama akıllı telefonlarda sürekli gündeme geldiği için yazıyorum. İthalatı yapan resmi distribütor veya farklı bir iş adamı olabilir. İthalat izni verilirken kimin garanti hizmetini vereceği de tanımlanmış. Nitekim bir sürü telefon distribütör değil ithalatçı garantili diye satılıyor ve daha ucuz oluyor. Bu durum otomobil için geçerli değil mi? İthal edenin ithalat izni varsa garanti servisi verme yükümlülüğü ile almış demektir, bu durumda ya kedni servis ağını kuracaktır ya da Otosan ile bir anlaşma yapacaktır. İkisi de yoksa hukuksal açıdan tartışılır bir ithalat gerçekleştirilmiş demektir.

Arkadaş 1.83 boyunda.

Yok artık...

Miata'nın pabucu dama atıldı. Fiat 124 Spider Abarth tacı ele geçirdi yürüyor. Cenevre'de tanıtımı yapıldı. Ama stüdyo çekimleri daha güzel. Sürücü koltuğuna oturunca araba ile bütünleşme hissi ve kokpitteki görüntü ekstra adrenalin deşarjı ile nabzı hızlandırmaya yetiyor. Mazda'nın aksine bunda uzun adamlar bile göreceli rahat bir oturma pozisyonu buluyor. Ele iyi oturan orta nokta işaretli direksiyon niyetin kötü olduğunu hemen farkettiriyor, birbirine yakın alüminyum pedallar ve tıkır tıkır çalışan kısacık kollu 6 ileri şanzıman da öyle. Pratikliğe ve sadeliğe diyecek yok, üstsüz gezme farz olduğu halde yağmur tehdidi oluştuğu anda bir kilidi çözüp aracın üstünü elle çekerek kapatmak taş çatlasın 3 saniye, yani en hızlı elektronik sistemnden kat kat hızlı. Kaput ve bagaj kapağı mat siyah folyo ile kaplı, seçimlik renkler ise mavi, gri, kırmızı, siyah ve beyaz, sanırım beyaz ve kırmızı satış lideri olur. 17" jantlar, Bilstein süspansiyon, Brembo'dan gelen dört pistonlu fren sistemi ve dört çıkışlı egzoz sistemi küçük canavarın haşarılığını kontrol altında tutmak için olmazsa olmazlar. 1.4 Turbo benzinli motor 170 PS ve 250 Nm tork ile bir performans makinesi gibi görünmese de 1000 kg civarındaki ağırlığı 7 saniye altında 100 km/h hıza çıkarmaya ve otoyolda da saatte 230 km üstünde yol almaya yetiyor. 50:50 ağrılık dağılımı ve kısa boyu da hafiflikle birleşince hiç olmadığı kadar kıvrak ve canlı kullanıma izin veren bir "oyuncak" çıkıveriyor ortaya... @Ozan Kar kardeşime ithaf olunur

Yazdım daha önce fazla sake... Ama işin komiği tasarımı Avrupa zevkine göre Avrupa'daki bir ekip yapmış. Kadehte durduğu gibi durmuyor demek ki. Yahu zaten şu anda satılan Civic RS de performans uğruna katlanılan bir çirkinlik abidesi değil mi? Farklı bir gözle bakmak lazım, biz bundaki güzelliği görmüyoruz, bir tek @Tevfik Abi aydınlanmış... Bir tür Belmondo güzelliği, ya da çirkinliğin cazibesi.

Avrupa spec olunca hem adı hem içi değişiyor. Bakalım bizde ne nasıl çıkacak. Ama Ege iyi satacak...

Focus HB butiklikte Mazda ile yarışır, haksızlık etmeyelim. Zaten ben arabamın biraz da bu yönünü seviyorum.

Hayır... Zaten IstanbulPark yönetiminin seri için talep edilen bedeli ödemeyi kabul etmesi gerekiyor, onlar da yaptıkları masrafların karşılığını alamadıkları için istememdiler bu sene. Maliyet yönetimi açısından doğru elbette. Ne yazk ki bu sporun ülkede gerçek meraklısı yok. Bu nedenle teker teker tüm uluslararası yarışları kaybettik. Şu anda sadece European Rally Trophy'e aday ve konfirmasyon bekleyen Marmaris Rallisi var (eski Boğaziçi Rallisi yerine). Şimdilerde sanki biraz abartılı bir ifade ile hali vakti yerinde küçük bir grup kendi kendine kumda oynuyor. Tabii burada sanırım Ford Castrol Ralli Takımını ayrı tutmak lazım, Türkiye Şampiyonası dışında ERT'de de Murat Bostancı şampiyonluğa imza atarak takdir edilmesi gereken bir başarı kazandı.

Beğendirmek kaygısı ile yazmadım, hanımları aşağılamak gibi bir niyetim de olmaz zaten. Ancak ben bu araca baktığım zaman gerçek kişiliğinin dışında aşırı makyajlı ve frapan bir giysiye bürünmüş tuhaf bir araç görüyor ve neresinden baksam yakıştıramıyorum. Civic sonuçta alt orta sınıfta kullanışlı ve ekonomik bir küçük aile otomobili değil mi? Farklı bir hedef kitleye mi yöneliyorlar? Nasıl bir müşteri profili hedefleniyor, sürüden ayrı dursun, farklılığı ile öne çıksın, ama içten içe ekonomik bir aile arabası olsun mu? Sedanda bu kadar olmasa bile benzer frapanlık onda da var. Beğenen beğenir, bakalım oldukça başarısız seyreden satış rakamlarına bir faydası olacak mı. Beni hiç cezbetmediği ve etmeyeceği aşikar. Ve ilk defa bir model bana "itici" geldi. Yoksa oturup çocukluğumu mu anlatsam? Neyse dediğim gibi zevkler ve renkler...

XL Extra Load demek, yani yanak daha fazla yük kaldırıyor, 91 yük indeksli lastiği 3 Psi fazla hava basarak 94 V olarak kullanabiliyorsunuz. Lastik yanağında yazıyor XL olarak. Bu lastiklerde yanak ve dolayısı ile lastik sert oluyor. Mesela benim Cross Climate'lar öyle. Bir de sizin 55 ve 60 yanak kışlıklar aynı marka/model mi?

Cenevre'den dumanı üsütünde görüntüler. Yeni HB ve steyşın Ege, alias Tipo. Bence gayet iyi olmuşlar.. Bunlar da stüdyo çekimi

Yanlış olmuş, WRC değil WRX olacak. Bana biraz ağır kalır gibi geliyor. Göreceğiz bakalım... Sebastian Loeb de Peugeot Hansen takımı ile sahnede... Bu sene muhteşem olacak. Vural Ak'ın anlaşmaya yanaşmamasına üzüldüm gerçekten.

Bu Türkiye'de satışların artmasından mı, yoksa diğer ülkelerde satışın düşmesinden mi? Bir de grafiğe bakınca tırmanacak ne çok yol var diye düşünmeden edemedim. Opel yeni modellerinin rüzgarı ile bu seneyi daha iyi götürecektir, o kesin. Ford eskiyen yüzleri ile durağanda kalır.

Açıkcası FM800 Dunlop'un Rusya, Orta ve Uzak Doğu pazarı için Uzak Doğu'da ürettiğini düşündüğüm bir lastik. Çok bilgili bir lastikçi kardeşimiz Dunlop'un Uzak Doğu modellerinden özellikle uzak durmamı önermişti. Benim için bu lastik tam bir kapalı kutu, hiç incelemesini de görmedim. Lastik etiket bilgileri fabrika tüketim verileri gibidir, hoş görünür ama hemen hiç ulaşılamaz. Ben yerinizde olsam Efficient Grip Performance 205/55-16 alırdım. Kış lastikleri daha sert olabiliyor, aynı olumsuzluğu yaz lastiğinde yaşamanız kural değil. Bir de kışlıklar XL olabilir mi?

Mertcan zaten bağımsız test kuruluşlarının yöntemleri bu, detayları ADAC için yazdım ve bağlantıyı da verdim. Bir daha yazdırma bana. Ekonomik gücü olmayan amatör inceleme meraklıları haliyle üreticinin ulufesine bakıyor, ama güçlü kurumların buna pek ihtiyacı yok. Ayrıca sektör içi denetleme mekanizmaları var, bakın Michelin hemen nasıl tavır koydu Nokian'a. Sürekli öne çıkan başarısız bir lastik olsa rakipler rahat bırakır mı sence? Ne söylemiş, Ferrari'nin kurallarından sıkıldım demiş. Ben de diyorum ki adamlar zaten müşteriyi bile kurala bağlamışlar, ve fakat optimum performans için desteği de veriyorlar gerektiğinde. Yani kusura bakma ama bu biraz Chris Harris'İn kendini beğenmişliği ve huysuzluğu.

Neyse, daha uzun süre Google bildiğini okumaya devam edecek, ha keza Android'in liderliği de sürecek. "Özel ihtiyaçları" olmayanlara pekala yeterli ve ekonomik bir sistem. Bana fazlası lazım değil. Telefon SMS E-posta Navigasyon Fotoğraf makinası Görüntü işleme Sosyal medya paylaşım aracı Radyo MP3 çalar Kondisyon antrenörü Sanal alışveriş Sanal banka Sanal bellek Seyahat acentası Fener Pusula Su terazisi Yapılacaklar listecisi Takvim ve randevu defteri ve daha hatırıma gelmeyen pek çok şey için kullanıyorum. Hem hızlı, hem verimli, hem de ucuz. Dahası?

Bu konu da maalesef biraz abartıldı. Kötü niyet var mı? Belki... Haksız rekabet koşulları oluşturulmuş. Öykünün özünde Finlandiya'nın ticaret alanında yayın yapan bir dergisi Nokian'ın kurum için e-postalarını ele geçirmiş ve bunlara dayanarak üretim öncesi örneklerin testlere gönderdiğine dair haber yapmış. Konu ortaya çıkınca Nokian üst yönetimi konusunda saygın bir dergi olan European Rubber Journal'e açıklamalarda bulunmuş ve üretimden altı ay önce lastiklerini tanıtmak adına inceleme amaçlı gönderdiklerini, ancak üretime geçildiğinde lastiğin bu örnekten farklı olabildiğini ifade etmiş. Hatta bunun endüstride standart uygulama olduğunu söylemiş. Bir proaktif yaklaşım söz konusu ve erken üretimlerin "test kazanma" amaçlı olmaktan çok tanıtıma erken başlamak hedefli olduğu iyimser bir yaklaşımla düşünülebilir. Tabii bu uygulamanın endüstri standardı olduğu açıklamasına hemen Michelin'den itiraz gelmiş, bunu da not etmek lazım. Şimdi eğer Nokian testlere üretimden "iyi ve başarılı" lastik gönderip de bu sonuçları aldıysa ciddi bir fiyasko var demektir. Çünkü kış lastikleri ve dört mevsimde kısmen rekabetçi olurken yaz lastiklerinde en azından testlerde hiç iştah kabartıcı görünmüyor. Gelelim konu ile ilgili diğer soruya: Peki kime güveneceğiz? 1. Her yazılana inanmayacaksınız. 2. Yayını yapan kuruluşun geçmişini/saygınlığını araştıracaksınız. 3. Farklı inceleme sonuçlarını karşılaştıracaksınız. Bu şekilde ilerlerseniz bir süre sonra sektörü daha iyi tanıyarak sonuçları gerçekçi değerlendirme şansınız olur. Daha önce burada hangi test kuruluşlarının güvenilir olduğunu, hatta ADAC'nin inceleme yöntemlerini de paylaşarak verdim. ADAC gibi, GTÜ gibi, Stiftung Warentest gibi bağımısz ve fakat denetlenebilir kuruluşlar incelemelerini oldukça nesnel bir zemine oturtabilirler. Olmadık bir sonucun çıkmasına zaten lastik endüstrisi izin vermez. Kıyasıya bir rekabet var. Bu nedenle inceleme verilerine güvenmeye devam edin lütfen, hele ki yaygın ve saygın yayın yapan kuruluşlardan gelenlere. Kullanıcı yorumları önemli mi? Kuşkusuz faydası olacaktır. Ama benim değerlendirmemde %80 kurum incelemesi ise en fazla %20 kullanıcı yorumlarını dikkate alırım. Neden derseniz kişin kullanım tarzı, bilgisi, deneyimi, başarı/performans algısı ve egosu (sahip olduğum en iyisidir) değerlendirmeleri son derece öznel bir zemine oturtur. Serkan güldürdün beni, Türk tüketicileri ne zaman hangi markayı bilinçli bir kullanıcı olarak cezalandırdı ki? Sürekli her şeyi gereğinden pahalı aldığımız bir ülkede bana tüketici bilincinden bahsetmesin kimse... Sanırım burada da yanlış bilgilendirme var. Ferrari alıcıyı seçer. Yani kişinin Ferrari almak istemesi (en azından fabrikadan) yetmez, Ferrari almaya ve kullanmaya kalifiye olması gerekir. İlginç bir sorgulama formları var, sonra da değişik bir taahütname hazırlanıyor. Hemen elden çıkaramıyorsunuz falan... Ayrıca Ferrari talep eden müşterilerine belli bir bedel karşılığına "Ferrari Challenge Cup" çerçevesinde değişik pistlere çıkma opsiyonu sunuyor. Aracı taşıyor, bakımını yapıyor ve setup piste göre düzenleniyor. Sonuçta müşterilerine sunduğu bir hizmeti bir test sürücüsüne niye sunmasın. Ayrıca onlarca Ferrari testi izledim ve okudum hem pist hem yol koşullarında... Kısacası fısıltı gazetesinden yayılan aslı belli olmayan zamanlar çoğalarak değişik ağızlardan gerçeklik kılıfı kuşanan haberlere pek itibar etmemek lazım. Bütün bunların sonucunda hiç dolandırıcılık yoktur diyebilir miyiz? Kesinlikle hayır, yalan ve aldatma insan doğasının vazgeçilmez bir parçası. Ama yoktan var etmekle olanı biraz daha güzelleştirmek arasındaki farkı da görebilmek lazım.

Çok güzel bir Dubai tanıtım videosu izledik, yalnız bir türlü yolunu bulamayan ve çok gürültü yapan bir araba vardı, niye koymuşlar onu anlamadım. Bu Dubai'nin sponsor olmadığı ilginç bir etkinlik kaldı mı sahi? Şaka bir yana bu konuda bir efsane oldu adam ve yeni Focus RS RX hoş görünüyor, 9'u heyecanla bekleyeceğiz.