Cem Boneval

Tabii AWD ve motor bugüne kadarki en spor model olan ST'ye çok fark sağlar. Kesinlikle denenmesi gereken bir araba. Ah keşke durumları... 0-100 5 saniye altında olur. Ben 5000'den fazla üretileceğini düşünüyorum. Almanya için 36.000€ dolaylarında bir fiyat telaffuz ediliyor. Cazip bir fiyat bence. Türkiye'de siparişe ne zaman açılıyor?

Tamam da ölçümde zaten depo %90 dolu ve sürücü 75 kg eklenmiş olarak değer saptanıyor. Bu durumda veriler 1476 ile 1609 arasında değişiyor donanıma göre, 1880 kg nerede. Ben açıklamayı inandırıcı bulmadım ve kantar isteğine katılıyorum. Tabii tescil belgesinde yazılacağı da görmek lazım.

Her yönden... Şöyle bir deneme de yapabilirsin, aracı kendi başına kullanırken ve dört kişi seyir halindeyken rüzgardan etkilenmede fark oluyor mu? Beklentiler farklı olabilir... O belki eskidendi, yağ yakma sorununu hatırlatmama gerek var mı? Artılarını düşününce eksikleri ile yaşamak pek zor gelmez bana...

Denemeden yorum yapmamak lazım. Kuga çok keyif verici değil ama, aracın tarzı farklı. O kadar ağır kasada EB ile nasıl davranır görmek lazım. "Paşa abi" havasında olacaktır diye düşünüyorum. İlginç... Hoş geyik testini tam yüklüyken başaramadığını yazmış ama video ile desteklememişler ki bu inandırıcılığını zayıflatıyor, yine de Ford'un izahını okumak isterim. Derginin ciddiyetini kimse sorgulanır bulmamış. Gerçekten ilginç. Zaten 1600 kg bile bana çok gelmişti... Yani benim için şimdilik Mondeo

Bende hala heyecan yaratmayan bir araba. Ama şu da var, başka başlıkta da yazdım, liste fiyatlarına bakarsan: 68.210 Focus Titanium 1.0L EcoBoost 125PS 5K 62.200 Golf 1.4 TSI BMT 122 PS Comfortline 69.475 Focus Titanium 1.6L 125PS PowerShift Otm. 5K 71,200 Golf 1.4 TSI BMT 122 PS DSG Comfortline Bu şartlarda gidip Focus alanın (ben dahil) aklından şüphe ederim. Şimdi birileri ama Ford indirim yapıyor diye yazar, ben de "Hı hıı" derim...

1.4 ti 122 PS versiyonu 1.0 EB'a göre 4000 dd üzerinde biraz daha cansız, ama tabii isteksiz demek yanlış olur. Genel kullanımda Golf 1000 dd'dan itibaren çok güzel ivmeleniyor, ancak 4000 dd geçince devam etmek yerine bir üst vitese atmak istiyor insan. Bizim 1.6 EB'larda bu hisse 5000 dd civarında kapılıyorum. Tüketime gelince ev - iş arası benzer kullanma koşullarında benim gözlemime göre benim 1.6 EB'a göre %10 fazla yakıyor. Benim 7,7 civarında, iki gün örtalamam Golf'te 8,6. 1.2 Tsi için geçerli olan yüklenirseniz 1.4'den fazla yakacağıdır, efendi giderseniz altında kalabilir. Hemen tüm düşük hacimli turbo motorlu araçlar için bu geçerli ilkedir... Denemeni tavsiye ederim, DSG ile uyumu ve canlılığı şaşırtıcı. Yüksek hızlarda belirleyici olan ağırlık değil aerodinamidir. Ağırlık benzer süspansiyon trimlerindeki araçlarda yol tutuşa şöyle yansır: Ağır olan araç göreceli zor kopar, ama koparsa çizgisine aynı derecede zor döner. Düz yolda giderken savrulmanın rüzgara dirençtir, ağırlık önemsiz kalır. Aynı güzergahlarda Fiesta ve Focus kullanan ve ikisini de zorlamayı zevk edinmiş bir psikopatın deneyimleridir.

Konuya biraz açıklık getirelim: Start-Stop kullanan araçlar aküye daha fazla yük bindirdiği için dolma boşalma siklusu daha dayanıklı ve verimli akülerin kullanılması şart. Bu amaçla akü üretiminde uygulanan iki teknoloji var. Birinicisi EFB, yani Enhanced Flood Battery (meali: güçlendirilmiş akımlı akü), diğeri de AGM, yani Absorbent Glass Matt (emici cam yünü tabakası). Bizim araçlarda kullanılan EFB aküler. AGM ise daha pahalı araçlar için üretiliyor, haliyle daha dayanıklı ve daha pahalı. Temelde fark akü içindeki artı kutuplu plakaları daha dayanıklı üretmek için EFB'de polyester AGM'de cam yünü ile kaplamaktan ibaret. Markaya takılmadan şematik görsellere bakalım: Özgür kardeşimizin özeline bakarsak takılan akü Mutlu'nun start-stoplu araçlar için ürettiği akü değil, hem EFB hem de AGM farklı modelleri var Mutlu da dahil olmak üzere tüm üreticilerin. Ne olur? Akü ömrü bir yıla kısalır (Servet Özkan tarafından da deneyimlenmişir), Start - Stop bir süre sonra istikrarsız olmaya başlar. Tabii bu arada muhtemelen garanti de biteceği için masraf tüketiciye yüklenmeye çalışılır. Sonuçta akü seçerken nelere dikkat edeceğiz Focus 3'te? 1. Ölçüler 278 x 175 x 175 mm 2. Akım 60-65 Ah arası 3. Soğuk marş akımı > 590 A 4. Start - stoplar için EFB olması @Özgür Yıldız, bence itiraz etmekte haklısınız ve bunun farklı yollarını denemelisiniz. Sonucu merakla bekliyorum. Seçimi revize ediyorum, doğrusu bu: http://www.hepsiburada.com/liste/inci-aku-nanogold-start-stop-ela-12v-65ah-650cca/productDetails.aspx?productId=otincia1006283&categoryId=60003762#Gorseller

Silencer İngilizce susturucu demek zaten. Yani bunu takıp sesin artmasını beklemek biraz anlamsız. Çıkardığınızda sesin artması lazım. Küçük ve iri çıkış borulu bir arka susturucu sesi arttırabilir, buna silencer diye ayrı bir aygıt varsa takıldığında ses normale dönebilir. Daha çok ses almak için orta susturucu iptal edilebilir. Ama çevreyi gürültüye boğma saygısızlığını göstermemenizi dilerim. Ayrıca bu sonradan yapma egzozların atık gaz dinamiklerini nasıl etkileyeceği de ayrı bir bilmece...

Aldanacak bir şey yok ki... Hafif olması verimliliği sağlıyor, performans artıyor, yakıt düşüyor, fren yükü azalıyor. İyi bir süspansiyon trimi ile yol tutuştan ödün vermiyor. Motorlarda küçültme hamlesinden sonra yeni aşama araçların hafifletilmesi. Hyundai uğraşıyor, VW ve Seat başardı. Darısı önce Opel'in başına, Focus'da pek hafif siklet sayılmaz. Önümüzdeki yıllarda gündemde olacak hep... İki gün boyunca Golf DSG 122 PS TSi kullandım. Mükemmel gidiyor. 1.6 EB'a rahat vermem bununla. Arada 60 PS fark var (mı acaba?). Ama VW 100 kg daha hafif ve şanzıman süper.

Bu normal, hepimizde var. Ben motor blok sıcaklığından çok turbo ısınması/soğutması ile ilgili olduğunu düşünüyorum, tamamen işkembeden tabii. Başka türlü hava ve kullanım şartları ile ilintisizliğini açıklayamıyorum. Bir-iki dakika sürebiliyor. Takıntı edinme seçeneklerinde ilk sıralarda... Bırakın çalışsın, o çalışınca biz yorulmuyoruz ya!

Ürün Cartek firması tarafından Focus için üretilmiş farklı bir ürün, detaylarına ulaşmak kolay olmayabilir. Firma sayfasında cihazin özellikleri var. Buna göre: 7" TFT LCD Dokunmatik ekran (800*480 Pixels) DVD/VCD/CD/MP3/MPEG4(AVI)/DIVX/CD-R/CD-RW/WMA/JPEG.desteği USB/SD Card Girişi TV, FM/AM/RDS Radyo Bluetooth ve iPod bağlantısı GPS (Wince 5.0 OS) özelliği var Dokunmatik olduğundan ekranda değişik dillerde menüler çıkar ve kullanılabilir diye düşünüyorum. Genelde kırmızı artı ve siyah şasidir. Genelde ipod'lar Aux in soketinden 3.5mm'lik stereo jak ile bağlanır. Bir diğer olasılık ise sizin arkada bahsettiğiniz soketin CD değiştirici ünite bağlantısı olması, onlar için de özel kablolar var, meslea şu http://www.aliexpress.com/store/product/3-5MM-Aux-Input-Cable-Alpine-KCE-236B-for-iPod-iphone-MP3-PSP-Smart-Cell-etc/410814_694625180.html Tabii soketi görmeden bir şey söylemek zor. Bence en iyisi üretici ile temasa geçmek, buradan yazışın: http://www.made-in-china.com/sendInquiry/prod_uoBnWhZbLqRe_GMoxfkNrXDWd.html?from=shrom&type=down&page=p_detail Benim çok bildiğim bir alan değil. Bilgili arkadaşlardan cevap gelebilir. Tabii bu işlerden anlayan bir usta bulmak da bir seçenek.

Bulguları detaylı yazmıyorum, varmış gibi hissedebillirsiniz Özetle silkeleme, sarsıntılı çalışma, geçişlerde gecikme, vites arama, ses yapma gibi bulguları olabiliyor. Problemlere sık karşılaşılan demek ne kadar doğru bilemedim, en azından VW-Audi grubundan az. Bence kabaca %5 altı gibi. Yazılım güncelleme, keçe değiştirme, kavrama değiştirme ve komple şanzıman değiştirmeye kadar değişik onarım yöntemleri var. Endişenin sonu yok, aracınızın keyfini çıkarın, çok tedirginseniz de garantiyi uzatın.

Mesela

4 (DÖRT)

Yeni bir küçük devin ayak sesleri duyulmaya başlandı. Güncel Fiesta'nın son günlerinde, yani 2017 gibi bir RS versiyonunun çıkması beklentisi var. M-Sport'un ralli deneyimlerinden faydalanılarak geliştirilecek motorda AWD ve 250 PS'i bulabilecek bir 1,6 EB motor beklentisi var. Haber zaman zaman asparagas haberle imza atan bir dergiden: http://www.autoexpress.co.uk/ford/fiesta/85091/sizzling-250bhp-ford-fiesta-rs-to-take-fight-to-polo-r Yakıştırma resmi de böyle

@Barbaros Karaca, çift kavramalı şanzımanlar klasik tork konvertörlülere göre daha verimli ve hızlı, ancak arıza konusunda göreceli riskli. Bu yine de kullanılmalarına engel değil, süreçte garanti var, endişeli iseniz baştan beş yıla uzatabilirsiniz garantinizi, zaten bu kadar süre içerisinde sorunlu şanzıman kendini belli ediyor. Forumda yazanlar genelde sorun yaşayanlar ve tüm otomatik araç kullanıcılarını temsil etmiyorlar. Burada edindiğiniz izlenim gerçekçi olmaz. Arıza açısından endişe etmezdim, ancak düşük torklu motorlarda otomatik şanzıman çok da keyifli bir kullanıma izin vermiyor. Tabii bütçenizi bilemem ama gelecek yeni modelleri de değerlendirmek isterdim ben olsam.

Kazaya neden olacak bir değişim "kör gözüm parmağına" sırıtmıyorsa tescil belgesi haricinde lastik ebadlarına hiçbir sigorta şirketi ses çıkarmaz. Somut örnek, bir arkadaşa 16 yerine 18 jant alarak 225/45 lastik taktık (Focus değil), fabrika verilerinde yok, bunu aksesuar olarak ek prim ile sigorta poliçesine eklediler ve teminat altına alındı. Almanya'da buna benzer değişiklikler yapıldığında TÜV'e tescil ettirmeniz gerekiyor, kabul edilmez ise trafiğe çıkmanıza izin verilmiyor. Bizde böyle bir uygulama yok şimdilik. Sonuçta başta da yazdığım gibi çok radikal bir değişiklik olmadığı sürece sorun çıkmaz, sigorta şirketleri çok nadir olabilecek böyle bir durum için sevimsiz olmak istemezler ayrıca. Dert etmeyin...

Powershift şanzımanlarda zaman zaman ortaya çıkan sorunları düşününce (etkilenmiş araç sayısı çok olmasa da varlığı yadsınamaz) servisin LPG takıldı diye aracınızı olası şanzıman sorunları karşısında garanti dışı bırakmayacağından emin olun. Üzücü olabilir, ve yanlış yerden tasarruf etmiş olabilirsiniz.

Ben "overrated" tanımlamasının dizel benzinli ayırımı yapılmadan kolaylıkla kullanılabileceğini düşünüyorum. Ayrıca sana kapris yapan araç Focus'mu? Çünkü ben de yıllardır, durduğum hafif yokuş aşağıda motoru uyandırmadan yavaşcacık aşağıya kaymayı becerebilmenin uğraşını veriyorum, namert küt çalışıyor bana inat. Yani belli ki bir kontrol/ayar sorunu var.

7.0" genişlikte 235, 7.5" ile 245 taban genişliği mümkün. Ben 225/55-16 kış lastiği ile 1000 km yaptım, pütürlü asfaltta çok iyi vairaj hızlarına izin veriyordu. Tabii çap da bir etken... 16" için 225/50-16 +%1,8 235/50-16 +%0,2 245/50-16 -%1,3 (7,5 jant lazım) 245/45-16 +%2,5 17" için 215/50-17 -%0,6 225/50-17 -%2,2 225/45-17 +%1,3 235/45-17 -%0,1 245/45-17 -%1,5 (7.5 jant lazım) 245/40-17 +%2,3 Tabii üretim durumlarını bilmiyorum. Tercihlerimi kalın gösterdim. Lastik tabanı genişledikçe ıslak performansı ve suda kızaklama korkutucu boyutlara ulaşıyor. Güvenliği ön planda tutup hevese gem vurmak lazım. Ya da yağmurlu günler için toplu taşımayı veya ikinci bir arabayı tercih etmek...

Kaan bir kez daha yapıcı bilgilendirmeler için teşekkür ederim. Yakubun karşılıklı bilgi akışı sağlama konusundaki özenli çabası benim bu forumda kalıcı olmaya çalışmamın nedenlerinden biridir. Tabii başta Sayın Yağızer olmak üzere çok sayıda cevval arkadaşın varlığı bunu daha da zevkli hale giriyor. Eksikler konusunda görüşlerimi de eklemek isterim... Dizelde start stop: Her ne kadar SS sisteminin akü ve marş sistemi üzerine yük getirdiği iddia edilse de uzun beklemelerde motorun çalışmaması hem konfor, hem çevre kirliliği ve hem de yakıt ekonomisi açısından önemli bir avantaj. Benim arabamda kontrol mekanizmaları nedeniyle zaman zaman SS çalışmaması bile beni sinir eder oldu, o derece alıştım yani, bundan dizellerin de mahrum kalmaması lazım. Bu kullanıcı talebinden çok çevre bilincine indekslenebilecek bir durum. Adaptif hız kontrol sistemi: Dikkat azalmasına neden olmasından korktuğum bir özelliktir. Türkiye gibi istikrarsız sürücülerin cirit attığı bir ortamda faydasını da pek kestiremiyorum. Standart olanını dahi nadir kullanıyorum. Ama haliyle bu çok bireysel bir yaklaşım. Alarm: Çaldığı halde sahibinin kayıtsız kaldığı ve çevreyi gürültüye boğan o kadar çok örnek var ki, işlevinin daha çok ruh halini rahatlatmaktan ibaret olduğuna inanıyorum. Alarm varmış gibi gösteren bir düzenek yeter Sedanda LED stop: Şık durduğu kesin, ama kendi aracımın arkasını seyretmek zorunda olmadığım sürece umurumda olmaz. Direksiyon mandallı PS: Vites kolunda düğme çözümü bu konudaki en başarısız örneklerden, kınanası bir durum. Bir arkadaşıma Golf önerdim, gidip aldık, şanzımana hayran kaldım bir kez daha, yağ gibi akıcı geçişler, hızlı tepkime ve son derece kullanışlı direksiyon mandalları. Çıta budur, tamam arıza oranı göreceli yüksek ama bu kullanım rahatlığına o riski almayı kabul ederim. Bir de konu dışı ama Golf BMT 1.4 TSi 122 PS DSG Comfortline alışı 68.500, Focus HB 1.0 125 PS EB Titanium 68.200, HB 1.6 125 PS Powershift 69.475. Bu fiyattan alsa alsa AVIS alır Ford'u, pardon yani... Yani FORD lütfen şu otomatik şanzıman konusunda güzel gelişmelerle bizleri mutlu edin. Müzik sistemi: Sony bir kalite simgesi değil gözümde, hele ki eski kullanışsız düğme çorbası cilalı yüzeyli tuhaf arayüzü düşünürsek. Ben var olan sistemi de müzikalite açısından oldukça yeterli buluyorum. Sadece hoparlör kalitesinin artması iyi olurdu, mesela arkalara da ya "component" ya da "co-axial" tizler eklenmesi gibi. DRL için Xenon far zorunluluğu saçmalık. Maliyet/imaj karşılığı bence çok verimli bir iyileştirme olur DRL için LED grubun kullanılması. Ayrıca eski Xenon'lardaki düzenlemeyi yenisine göre çok daha alımlı buluyorum. Eksik ve güdük hissi var yeni far grubundaki gündüz farında. Cık, olmamış, negatif... Kış paketi: Etkili ön cam ısıtma haricindekileri bu sınıfta gereksiz bir maliyet olarak görüyorum. Kıçım ısınmasada olur, güzel goretexli sürücü eldivenlerim var, vs vs., anladınız siz onu... Spor paket: İçimdeki az gelişmiş ergen böyle şeylerle hava atmayı sevdiği için tarafsız olamıyorum. Ama sportif imaj böyle dinamik bir tasarıma olumlu katkıda bulunur, sipariş listesinde kolay erişilebilir olmalı. Değişik jant kombinasyonları ciddi bir meraklı kitlesine hitap edecektir, ancak ya sipariş ile araç üzerinde gelmeli ya da eski jantlarla takasa sokmanın bir yolu olmalı, yoksa aksesuar olarak maliyet satışların önünde önemli bir engel. Kapı koruma: Tüm marka ve arabalarda olursa iyi, yoksa salt bende olursa kendimi hedef tahtası gibi hissederim o kadar. Ayrıca Avrupa'da kullananlar çok kolay kırıldığından şikayetçiler, kimisi değiştirmekten bıkmış ve kullanmaktan vazgeçmiş. Anahtarsız giriş: Düğme ile motor çalıştırmaya evet ama kapı açmak için kumandada bir düğmeye basmak son derece basit bir iş, ekstra donanıma gerek yok. Belki anahtarını çantasında taşıyan hanımlar için önemi olabilir, eşimde olduğu gibi. Böyle işte, elinize sağlık Yakup ve tüm katılımcılar.

Kullanım şekli ile ilintili çok öznel bir ifade bu. Antalya'da soğuk da olmadığı için havaya bağlamak zor. Özenli geçirme gayretlerinize rağmen kalıcı bir olumsuz his olursa servise uğramakta yarar var. Genelde şanzıman sorunsuz, ancak biraz senkromeçlerin zayıf olduğu ve bu yüzden özellikle 3.vites senkromeçi değişen araçların bulunduğu ifade ediliyor.

Aynen, MCA için de eskisi için de aynı ölçüler geçerli, 205/55-16, 215/55-16, 215/50-17, 235/40-18. 205 -215 farkına gelirsek, lastiklerin performans farkı aradaki fiyat farkını pek haklı gösterecek düzeyde değil. Mantık böyle, gönül ne der bilinmez...

Yazık geçen Cuma çok uygun bir Jazz'ı 20'ye Konya'ya verdik. Kısmet...

Olmuş olmuş...