Jump to content
2019 Temmuz ve 2023 Mart arası tüm içerik ve üyelikler silinmiştir. Lütfen yeniden kayıt yapınız ×

Cem Boneval

Blogger
  • Toplam İleti

    16.803
  • Katılım

  • Son ziyaret

  • Kazandığı Gün

    714

Cem Boneval tarafından yazılan her şey

  1. Hepimiz Mustafa'yız, hepimiz taksiciyiz... (sanki) Bereketli olsun!
  2. Tam öyle değil, frene basınca devreden çıkıyor, tekrar elden devreye alman gerekiyor, o işi kendiliğinden yapmıyor. Kullanıcı kılavuzunda epeyi bilgi var, bu akşam iş edinin onu okuyun...
  3. Muhtemelen alarmın kendi kumandası olacaktır. Hala alarm taktıran var demek. Pratikte bir faydası olacak mı?
  4. Silecekler elle farklı bir konuma getirildiğinde kontak açıldığında orijinal konumuna dönme hareketi yapıyor.
  5. Ne çektik bu denizcilerden yahu...!? Hızı güç belirler, etkileyen diğer faktörler arasında karoserinin hava direnci ve şanzıman oranları sayılabilir. Focus'ta karoserinin aynı olduğunu kabul edebiliriz. Güce göre azami hızlar fabrika verilerine göre şöyle: 1.6 Atm125 PS 198 km/h 1.0 EB 125 PS 195 km/h 1.6 EB 182 PS 224 km/h Aynı güçteki ilk iki araçtaki fark şanzıman oranlarından kaynaklanıyor Yani daha fazla güç daha fazla hız demektir. Güç silindir içindeki hava/yakıt karışımının patlamasından sağlanır. Bu karışım ne kadar fazla ise o kadar güçlü olur patlama. Fazla karışım da ya motor hacminin fazla olması ile ya da küçük hacime zorla karışımın basılması ile (turbo) sağlanır. Küçük hacimli turbolu motorlar daha verimli çalıştıklarından ve daha düşük emisyon değerlerine sahip olduklarından son yıllarda tercih edilir oldular. Turbonun bir diğer avantajı da aynı hacimden daha yüksek torku daha düşük devirlerde çıkarabilmesidir. Torka basitçe taşıma gücü denilebilir, ya da mesela yokuş yukarı ağırlık taşıma yeteneği olarak da sembolize edilebilir. 1500 kg ağırlığında bir araçta ikisi de 125 PS ama biri 200 Nm/1500 dd, diğeri 160 Nm/4000 Nm torklu motor olsun, yüksek torklu olan yokuşta diğerini geçer. İşte 1.0EB'un 1.6 atmosferiğe bir avantajı da budur. Ayrıca düşük devirden itibaren bu yüksek torka sahip olduğu için trafikte sollamalardaki ara hızlanmalarda da daha başarılı olur. Ve son olarak hayır ses olarak aralarında önemli bir fark yok. 1.6 EB daha fazla ses versin diye hatta Ford "sound symposer" diye ses üretip içeri veren bir sistem tasarlamış ve kullanmış.
  6. Ucuz olmasının nedenlerinden biri de bu, bu arkadaş ince detay çalışmıyor, geniş yüzeyleri kaplıyor sadece. Kapı kolu, ayna vb. girinti çıkıntı çalışmıyor. Bu durum yönetmeliği karşılamak dışında tasası olmayan taksi sahiplerini rahatsız etmiyor olasılıkla.
  7. Cem Boneval

    Ön Düzen Ses

    İlki normal bence, sonuna dayayıp öyle tutmamak lazım fazla... İkincisi de keyfe keder, çoğu araçta az veya çok olan bir durum, tıkırtı burcu koymuyorlar ondan oluyor bütün bunlar. Garantisi bitmiş olan araçta yaptırmazdım. Bu arada yayı bahane edip garantiyi kırmamışlar, örnek olsun!
  8. Geçmiş olsun, bende de hafiften bir çekme vardı, rotçum beşdakikada hallettiydi. Nadir de olsa böyle aksaklıklar oluyor. Bunlar arabadan soğumak için neden olmamalı. Niye 200 km yol gittiğinizi de anlamadım, çevrenizdeki iyi bir rotçu da hallederdi bunu. Yetkili servis olması şart değil zaten... Tabii ücra bir köşede oturuyorsanız ayrı! Keyfini çıkarmaya bakın, soğumak için bahane aramayın... Bu arada güle güle kullanın...
  9. Kesinlikle, bence zaten öncelikle dizellerde kullanılmalı. Eh panjura dışarıdan bir muşamba bağlamak da bir çözüm olabilir
  10. Gereklilik diye bir şey yok. Aslında jant + lastik çapı uygun lastik kullanıldığında değişmese de nedense büyük jant takıldığında insanlarda bir leylek gibi algısı var. Belki yeterince kauçuk görmediklerindendir... Yürüyen aksam dar yanak kaynaklı sertleşme ve belki de biraz hareketli aksamda ağırlık artışından kaynaklı zorlama olabilir ama bu da çok ciddiye alınacak bir durum değil. Yayla beraber kullaılacaksa iki kere düşünmek gerekir, çünkü sevimsiz düzeyde sertleşebilir.
  11. @İsmail Hakkı Karadağ, güle güle kullanın. 18" jant ofseti uygun olduktan sonra (ET 40-45 civarı) standart pek sorun yaratmayacaktır. Haliyle lastik ebadını önerilen değer olan 235/40-18'e çevireceksiniz. Bu lastiklerle direksiyon tam çevrildiğinde özellikle hafif bir yükseltiye çıkarken lastik çamurluğa sürtebileceğinden Almanya'da fabrika çıkışı tur sınırlayıcı monte ediliyor. Ancak forumda 18" jantı alçaltılmış yayla dahi kullanan ve sorun yaşamayan üyeler var. Lastik taban genişliği ve yanak eninin azalması nedenleriyle: 1. Yolda çizgileri takip eder 2. Benzin tüketimi biraz artar 3. Süspansiyon konforu biraz azalır 4. Tutunma hem kalkışta hem virajda iyileşir Hiçbiri ciddi rahatsız edici düzeyde olmaz.
  12. Hımmm, acaba bendeki bu bilginin kaynağı ne idi? Ya da sonradan programdan çıkardılar da öyle mi aklımda kaldı? Neyse.... Bilgilendirme için teşekkürler!
  13. -1 ile -5 arasında çok fark var. Bir de İzmir'de caddeler kısa sürede ısınır, Isparta'da zor. Dizellerde aktif ızgara yok, sadece EB'larda var.
  14. Focus'larda benzinli - dizel fark etmiyor fanın araç stop ettikten sonra çalışması olağan bir durum. Dizellerde DPF rejenarasyonu nedeniyle olabilir, yaygın bir kanı stop ettikten turboyu rüzgarlayarak soğutmak için olduğu yönünde (nasıl olacaksa), nedeni her ne ise çalışıyor işte...
  15. Anladığım kadarı ile yeni Focus'larda hararet göstergesi ara değerleri göstermiyor, soğuk - normal sıcak - aşırı sıcak olmak üzere üç ön tanımlı konumu var. Dizellerin kış şartlarında doğru dürüst ısınmadığı da düşünülürse ilk iki kademe arasında gidip gelmesi normal sizde rölantide olduğu gibi.
  16. Amma meraklısı var bu kolçağın... En güzelinden kolçak budur bence, 30-40 TL taş çatlasın: Ben kendi adıma 17" Sport paket jantlarını beğendim, seneye bir iyilik düşünebilirim iyi bir fiyat alabilirsem... Lastikler de 215/50-17 olur. Replika olduklarını eklemeyi ihmal etmeyin...
  17. Sadece jant genişliği değil sorun, bu lastik daha geniş tabana sahip ki karda kötü bir özellik, ayrıca çapı 4,5 cm çevresi 14 cm fazla. Araç çekişten düşer ve hız göstergesi %7 fazla gösterir. 7" janta kışın fazla zorlamamak koşulu işe 225 takılabilir, ama haliyle ideal ölçü değil. Kesinlikle uzak durun böyle ne yaptığını bilmeyenlerden (tabii bilerek yapıyor olması uzak durmak için belki de daha güçlü bir neden)
  18. Cem Boneval

    Motor Antifrizi

    Antifriz konusunu pek detaylı ele almamışız. Antifriz suyun donma derecesini düşüren ve bu özelliğini çoğunlukla oldukça toksik bir madde olan (yutmayın sakın) etilen glikol (EG) ile sağlayan bir kimyasal sıvı karışımıdır. Propilen glikol (PG) de daha az toksik olan ve aynı etkiyi gösteren bir maddedir ve bazı üreticiler tarafından kullanılmaktadır. EG/PG saf haliyle sudan daha çabuk donar ve kaynarken, ilginç bir şekilde ancak su ile karıştığında suyun donma noktasını aşağıya çeker. İdeal karışım %50 / 50 şeklindedir. Antifrizin suyun donma noktasını düşürmek dışında başka işlevleri olması da beklenir: Kaynama noktasını yükseltmeli, ısı iletimini kolaylaştırmalı, korozyonu engellemeli ve tortu oluşturmamalıdır. Tüm bu özellikleri de EG/PG yanına eklenen katkılar ile sağlar. Peki neden farklı renklerde antifrizler var? Bunun için biraz tarihsel gelişim sürecine bakmak lazım. Hemen tekrar yazayım. Tüm antifrizlerin rengi ne olursa olsun etken madde olarak EG/PG kullandığını unutmayalım! Antifrizlerin yukarıda saydığım özelliklerini yerine getirmeleri ve farklı materyallerle uyumlu olabilmeleri için içerisine bazı katkılar ekleniyor diye yazdık ya, işte geçmişte bu katkılar inorganik asit teknolojisi (IAT) ile üretiliyorken, içerisine metal uyumluluğu için katılan silikat, fosfat gibi maddeler zamanla bozuluyor ve antifrizin etkinliğini azaltıyor idi. Bu nedenle bu antifrizlerin 3 yılda bir değişimi öngörülüyordu ve renkleri YEŞİL idi. Teknoloji ilerledikçe daha uzun ömürlü ürünler çıktı piyasaya, bunlarda katkılar organik asit teknolojisi (OAT) ile üretiliyor ve ürün ortalama beş yıl dayanabiliyordu. OAT ile üretildiğini belirtmek üzere üreticiler antifrizi boya katkısı ile farklı renkte sunmaya karar verdiler ve başlangıçta turuncu/kırmızı renkler kullanıldı. Derken iş çığırından çıktı ve karma teknoloji ile üretimler başladı, yani İAT ve OAT karışık ve bir süre sonra durumu daha da karıştırmak için antifrizlere boya maddesi gök kuşağının tüm renklerinde katılmaya başlandı. Peki bu durumda renge göre uygun antifrizi seçebilecek miyiz? Maalesef hayır. O zaman nasıl bileceğiz uyumluluğu? Kaliteli ürünlerin üzerinde hangi standartları karşıladığı yazar, bu standartlar el kitabında da vardır. Söz gelimi Ford'un bineklerdeki güncel standartı WSS-M97B44-D olarak kodlanmıştır. Ürünün standartı karşılayıp karşılamadığına bakarız. Bunu yapamıyorsak da alüminyum ile daha uyumlu olan OAT teknolojisi ile üretilmiş ürünleri seçmeye dikkat etmeliyiz. Bu ambalajda mutlaka belirtilmiştir. Prensip olarak beş yılda bir tüm soğutma sıvısının değiştirilmesi önerilir. Bomometre EG/PG düzeyini ölçerek dolaylı bir ısı derecesi verir ama etkinlik için kesin bir gösterge değildir. Ve yazıldığı gibi arıtılmış su kullanılmalıdır, aksi halde kalsiyum ve fosfat çökeltileri sisteme zarar verir. Son olarak İAT ve OAT karıştırılırsa bir facia gerçekleşir mi? Yapılan araştırmalar böyle bir hatanın motor soğutma sistemine kanıtlanmış bir etkisi olmadığı göstermiş, yalnızca sıvının etkinlik süresinin kısaldığı, yani iAT ile uyumlu hale geldiği saptanmış. Umarım daha fazla kafa karıştırmamışımdır.
  19. Yahu arkadaşlar Mustafa yaptırmış ve memnun kalmış, yani sık kullanılan deyimle "alan memnun satan memnun" bu saatten sonra "pişmiş aşa su katılmaz". Aklı yatmayan, Adana'ya gitmek istemeyen gider başka yerde yaptırır. Bence bundan sonra "güle güle kullan" demeli ve forumun tek taksisinin maceralarını hep birlikte izlemeliyiz... Mustafa paylaşırsa mutlu oluruz. Bu arada bizim hastanenin taksi parkına bir steyşın Focus katılmış, fırsat olup da sohbet edemedim...
  20. Yok, aslında aynı şeyden bahsediyoruz, boşa sarmayınca araba yürür ama bunun darbe olarak hissedilmesi için önce biraz kayıp sonra hızlanmış hareketi olan lastiğin yeri birden kavraması lazım. Ve Çağlar haklı aracınıza yapmak isteyeceğiniz bir eylem değil, çok ve sert yük bindiriyor. Dediğim gibi ıslakta çok daha belirgin, patinajla yeri kurutup tutunuyor lastik, sonra yeni ıslağa düşüyor ve bu böyle devam ediyor.
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgi

Bu siteyi kullanarak, forum Gizlilik Politikasını kabul etmiş olursunuz.