Jump to content
2019 Temmuz ve 2023 Mart arası tüm içerik ve üyelikler silinmiştir. Lütfen yeniden kayıt yapınız ×

Cem Boneval

Blogger
  • Toplam İleti

    16.806
  • Katılım

  • Son ziyaret

  • Kazandığı Gün

    714

Cem Boneval tarafından yazılan her şey

  1. Bıkmadan yeniden yazacağım bütün yazdıkların yürüyen motorda da gerçekleştiği için ARAÇ RÖLANTİ TUTMUŞ VE GAZ TEPKİMESİ DOĞALSA DEVİRE DİKKAT EDİLEREK B E K L E M E D E N YALLAH YOLA KOYULABİLİRİZ. Isınma ve yağlanma yola çıktığınızda daha çabuk olacaktır. İsteyen istediğini yapsın, doğrusu budur. Kaynakça çok da bana inanmıyorsanız şununla başlayın: http://www.thehcf.org/antiidlingprimer.html Bir de İngilizcesi iyi olanlar için rölanti konusunda çok kapsamlı bir çalışma da burada: http://www.edf.org/sites/default/files/9236_Idling_Nowhere_2009.pdf
  2. Bakım planında iki yılda bir fren hidroliğinin değişimi öngörülüyor, nedeni de su çeken bir madde olduğundan zamanla nemin etkisi ile kaynama derecesinin düşmesi olasılığı. Ancak ben serviste bunu talep etsem de yağın özelliğini kaybedip kaybetmediğini ölçerek tespit ediyor ve genelde değişmesine gerek yok diyorlar. Yani bugüne kadar iki yılda hiç değiştirtemedim.
  3. Vallahi benim çevremde teknopattan çok psikopat var, yaşam alanına göre müşteri profili değişiyor haliyle. Ve evet aynen öyle herkese cazip gelecek donanım özelliklerini pahalı paketlere gömmektense kolay erişebilir yapsalar daha çok satarlar. Bknz.VW, bazen rakiplerden bir şeyler öğrenmek lazım
  4. Konu bu değil. Konu araç donanım paketleri oluşturulurken tüketici beklentilerinin yeterince dikkate alınmıyor olması. Şu radyolarda dönen garip ötesi bir reklam var hani uzay aracı taklidi, merak ediyorum ka ç kişiyi etkiledi acaba?
  5. Adaş mesajımda neye yanlış dediğimi alıntılaım. Bir adhezyon özelliği nedeniyle yüzeyler asla yağdan arınmış olmaz İki yağ pompasının yağ basması 30 saniye falan sürmez Üç velevki öyle olsa bile yola çıktığında yağ pompası daha da verimli çalışı Dört yağ pompası ne kadar basarsa bassın yağ ideal çalışma ısısına gelmeden etkili bir koruyucu tabaka oluşturmaz Beş motor yola çıktığında daha çabuk ısınır, bu da yağın daha hızlı etkin ısıya ulaşması anlamına gelir. Yineliyorun, boşuna beklemeyin, motora zarar vermeyin.
  6. Bir de yazmayı unuttum, uzunca bir süredir balatalarda asbest kullanılmıyor, uzun süredir metal lifleriyle destekleniyor dolgu malzemesi. Dolgu malzemesi aşındıkça metal lif yoğunluğunun artması da bu sese neden olabiliyor. Balata değişince geçeceği kesin de 12.000'de balata değiştirmek de acıklı bir durum.
  7. Balatanın ne kadar güçlü bastığını düşünürsek balata tozunun ses yapması daha doğrusu ses yapacak kadar var olmasının mümkün olamayacağı sonucuna varabiliriz. Balatalarda belli bir aşınma olduğunda yuvasında titreşime girecek kadar boşluk oluşabiliyor ve hafif bastığımızda bu titreşim rezonanda girerek çınlama yapabiliyor. Daha güçlü basınca ümmüğünü sıktığımız için oynayacak hali kalmıyor. Aınma durumunu kontrol edip yeterli kalınlık varsa yola devam. Disk eğilmesini sakın taşlama ile düzeltmeye çalışmayın, güvenliği önemli ölçüde etkilersiniz ve disklerin çatlaması bile söz konusu olabilir sert frende. Eğer frenlemede sarsıntı varsa diskler de balatalar ile birlikte değişmeli, ilave 200 TL masraf demektir. Zaten disklerin ömrü genelde iki balata ömrü kadar.
  8. İlk paragraf yanlış bilgi, ikincisi doğru
  9. Otosan'a mutlaka bildirin şikayetinizi.
  10. Arkadaşlar çatlaklar en dış kaplamada, lastiğin sağlamlığını ciddi anlamda etkilemez. Dikkatli kullanmak gerekir, ama gider. Zaten iç duvardaki zedelenme balonlaşmaya neden olur.
  11. Ama karşınızda kim var? #direnOtosan
  12. Bu da yanlış bilinen doğrulardan. Motorun ilk çalıştırma esnasındaki sorunu soğuk nedeniyle yağın kalın olması ve verimli bir yağ filmi oluşturamaması. Nasıl düzelir? Yağ ısınınca... Yağ nasıl ısınır? Motor ısınınca... Motor nasıl ısınır? Silindirdeki patlamaların yaydığı ısı ile, bu patlamalar ne kadar güçlü olursa ısınma süresi o kadar kısa, kötü yağlanma o kadar az olur. Güçlü patlama da motora yük binince olur. Hikayeyi keselim: Motor çalıştırdığınızda rölanti tutuyor ve rahat gaz yiyorsa, 2000-2500 dd aşmayarak vites değiştirmek koşulu ile hemen, tekrar ediyorum: hemen, hareket edebilirsiniz. Yüksek devirden kaçının yeter. Rölantide 5 dakikada ısınacak motor aynı duruma yük binince 20-30 saniyede gelir. Motorunuzun uzun ömürlü olmasını arzuluyorsanız böyle yapın. Eksi 20 derecelerde iseniz belki bir 10-15 saniye beklenebilir, dediğim gibi düzgün rölanti ve gaz tepkimesine anlamlı cevap en önemli kriter. Yine de durduğunu yerde ısıtmayı düşünüyorsanız kaş yapayım derken göz çıkartıyorsunuz demektir. Ve bu tartışmalı bir konu değildir, sadece yanlış bilinir!
  13. O değilde ben HTC Sense 5.0'ı hiç beğenmedim.
  14. Öncelikle lastik ömrü: Raf ömrünün 4 yılı aşmaması, kullanım ömrünün de bunun üzerine 4-6 yılı aşmaması öneriliyor. Ancak nem, aşırı ısı farkları, yol kalitesi bu sürelerde revizyon gerektirebilir. Ben imal tarhinden itibaren 6 yıl sonrasını değişim için uygun, 8 yılı da risk sınırı olarak görüyorum. Gelelim bu lastiğin özelin, yüzeyel kauçuk katmanında çatlaklar var. İç katmanların bu düzeyde olması halinde balon yapmasını bekleriz zaten. Hani bu araba benim olsa ve kullanmaya devam edecek olsam değişirim, ama satılacaksa alan istediği gibi değiştirsin derim.
  15. Ortalama %15-20, az mı çok mu sen karar ver...
  16. https://docs.google.com/file/d/0B8BHMC0T29OVQlk2MGF5U3B4cm8/edit?pli=1 Kullanıcıların kişisel bilgilerini ve şifrelerini açıklamak ne zamandan beri halkçılık oldu. Ucuz hareketler bunlar, ego tatmini, başka bir şey değil. Sömürü düzeni ile savaşı daha akılcı bir boyutta sürdürmelerini beklerdim. Kaldı ki insan doğası gereği düzen değişse bile düzülen değişmiyor.
  17. Geçmiş olsun Allah Allah demek ayfonunda sorunları varmış.
  18. Ekonomik kullanmak kolaydır, ama performansı ekonomik olarak sağlamak zordur. Neyse kelime oyunlarına girmeden bir kaç öneride bulunayım. 1.0 EB motoru 1000-2500 dd arasında kullanırsanız azami ekonomi sağlarsınız. Zaten vites değiştirme göstergesi de 2000 dd'yı biraz aştığınız zaman uyarı vermektedir. Kaba bir ifade ile araba hareket eder etmez 2, 30 km/h ile 3, 40 km/h ile 4 ve 50 km/h ile beşinci vitesi seçmek bir kural olarak benimsenebilir. Hızlanma sürecinde de yukarıdaki vites değiştirme koşullarına uyarak gaz pedalına 2/3-3/4 arası basıp bir an önce seyir hızına çıkmanızı öneririm. Geçmişte kullandığım "gaz pedalının altında yumurta var gibi kullanın" ifadesini okuduklarım ve buna yönelik yaptığım denemeler sonucunda revize ettim. Şimdiki sloganım "çabuk hızlan ve bir an önce aracı kendi akışına bırak". Trafiği dikkatli izleyerek en az fren yapacak şekilde kullanmayı ("öngörülü" olarak da tanımlanıyor) hedeflemek lazım. Söz gelimi önünüzde trafik engeli varsa (ışık, tıkanıklık vb.) oraya herkesten önce varmak yerine arabayı en üst viteste kendi akışına bırakarak ulaşmayı hedefleyin. Özellikle meyilleri ve trafik durumunu dikkate alarak olabildiğince aracı kendi akışına bırakın, fazla hızlanmaya çalışmayın. Hızınızı korumak için arada kısa fakat güçlü dokunuşlarla gaz verin. Lastik havalarını kontrol edin, önerilenin altında gitmeyin. Aynı şekilde araçta gereksiz yük taşımayın. 50-80 km/h hıza kadar serinlemek için etkili olacaksa açık camı kullanın, klima fazla yakmanıza neden olur, ancak bu hızlara ulaştığınızda camları kapatıp klimaya geçin hava direncini düşürmek için (hız aralığının değişkenliği aracın aerodinamik özelliklerine bağlı) Sonuçta ekonomik kullanma herşeyden önce eğitim, alışkanlık ve sabır işidir. Trafikte sinirleriniz alınmış halde seyrediyor olmanızı gerektirir. Yazdıklarımı uygulayarak daha iyi kavrarsınız. Kolay gelsin...
  19. Aman ne güzel peki ne işe yaradı bu? Şimdi yakıt fiyatları mı düşecek?
  20. Araçların önce fabrika çıkışı dyno sonuçlarını alıp bir de farklı rodajlar sonrası diyelim ki 10.000 km'deki güç ölçümlerine bakılabilir. Burada bile rodaj süreci yol şartlarında standardize edilemez, yani atölye şartlarında bir deney tezgahında çalışmak lazım. Tabii ölçüm güvenilirliği aradaki farkların geçerliliğini tartışılır hale getireceği için bunu daha geniş bir örneklem ile yapıp istatistiksel olarak anlamlı olup olmadığına da bakmak lazım. Gerisi öznel gözlemdir... Bunları bence üreticilerin ARGE bölümleri fazlası ile yapmıştır. Ve paranoyak hezeyanlarla birisi gene çıkıp "onlar motorlar bir önce patlasın ki yenilerini satalım isterler" diye çıksa bile kullanıcı kılavuzu ve yetkili servis önerilerine güvenmek çok doğru olacaktır.
  21. Donanım tercihleri çok tartışılıyor, ben de kendimce burada bir tüketici tercihleri denemesi yapıyorum. Soru kısa ve basit. Buyrun...: Filan fişmekan donanım paketinde hangisinin olmasını tercih ederdiniz? Otomatik park asistanı mı, deri direksiyon ve kolçak mı? Cevaplar anket tıkıyla lütfen!
  22. Anlamadım şimdi, otomatik park asistanı temel donanım mı? Madem dünyanın her yerinde var şu tarif ettiğin arabadan bana da alsana Türkiye'de, yoksa Türkiye dünyada değil mi (olmayabileceği fikrine sık sık kapılıyorum bu arada)? Açsana abicim söylediğim gibi bir anket, anlayalım kim ne istiyormuş, belki Otosan'ın da işine yarar...
  23. Yazıyla ilgili düşünemi konuda yazdım. Ayrıca rodaj tam bu demek, ya da rodaj süresinde dikkat edilmesi gerek nu... Arkadaşının yazısından alıntıdır: "uygun devirlerde tam gaz vermek " Burada vurguyu tam gaza yaparsanız yeni motoru gereksiz bir yüksek devir stresine sokarsınız, 210 km/h'da devir saati kaç gösteriyor? Limite ne kadar yakın? Neyse, anlaşılan o ki herkes kendince bir rodaj kavramı yaratıp ona göre davranıyor. Sonuçta hep aynı oluyor. Güvenliği ön planda tutup ben zorlamamayı tekrar öneriyorum, siz dilediğinizi yapmakta serbestsiniz...
  24. Ben de... Basit bir anket yapalım: Otomatik park asistanı mı, ya da yerine kolçak ve deri direksiyon mu? Bunu üreticiye değil tüketiciye soralım tabii! İlki daha ucuza mal oluyordur olasılıkla...
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgi

Bu siteyi kullanarak, forum Gizlilik Politikasını kabul etmiş olursunuz.