Jump to content
2019 Temmuz ve 2023 Mart arası tüm içerik ve üyelikler silinmiştir. Lütfen yeniden kayıt yapınız ×

Cem Boneval

Blogger
  • Toplam İleti

    16.803
  • Katılım

  • Son ziyaret

  • Kazandığı Gün

    714

Cem Boneval tarafından yazılan her şey

  1. Zarar olması için yağ pompasının yeterli yağı pompalamayı keseceği kadar düşük devire inmek lazım, o da rölanti devrinin altındadır. Bunun dışında düşük devirde ani gaza yüklenirseniz karışımın hepsini yakamayacağı için çiğ yakıt atma ve kurumlanmada bir nebze artış olur, ama yedirerek gaz vermede bu sorunlar da olmaz. Tabii bu kadar düşük devirlerde kullanım ya çılgınca ekonomik gitme ya da vites değiştirmeye üşenme nedeniyle olabilir ancak, çok sık uygulanacak bir durum değil. Ha bir de dizellerde DPF muhtemelen daha çabuk dolar...
  2. Rölanti devrinin altına uzun süre düşmediğiniz sürece bir zararı olmaz. 1000 dd civarında hızlı gaz tepkimesi beklemeyeceksiniz, yedire yedire gaz verirseniz toparlar ve yürür. Verimli bir devir düzeyi değil, ama 1500'e kadar rahatça düşülebilir. Yeterki gazı basınca fırlamasını beklemeyin. Titreme de motorun rezonansa girdiği titreşim frekansının daha düşük düzeylere inmesi nedeniyle hissedilir olması sadece, yoksa zorlandığının bir göstergesi, devri arttıkça aynı titreme gene oluyor ama daha yüksek frekansta gerçekleştiği için motor sesi olarak algılanıyor sadece...
  3. Sevgili Ahmet, ben de yermek amacı ile yazmadım, hele ki günün gazabına uğramış kişisi olarak seni asla üzmek istemem ve de geçmiş olsun demek isterim... Ben de bir şeyler mi kaçırıyorum dedim kendi kendime.
  4. Bu haberde heyecan verici ne bulduğunuzu anlamakta zorlanıyorum. Belki konuya yabancı olduğumdandır... Sonuçta bir android programı indiriyorsunuz ve amazon'dan satın aldığınız müzik parçalarını amazon'un sizin için ücretsiz olarak sakladığı bellek alanından "streaming audio" olarak dinliyorsunuz. Bunu halihazırda BT ile bağlantı kurduğum telefonumdan (ki işletim sistemi önemli değil web bağlantısı olsun yeter) bir sürü internet radyosunu kullanarak (örneğin sky.fm) para ödemeden yapabiliyorum zaten. Ya da farklı kaynaklardan yüklediğim mp3 parçaları USB üzerinden çalıyorum. Burada Sync sistemi ile cloud player menüsünü araç ses sisteminden kumanda etmek gibi bir opsiyon avantajı dışında bir şey görmüyorum. Hal böyle olunca, amazona gir parça satın al, onları bir de internet bağlantını kullanarak dinlemek üzere indir astarı yüzünden pahalıya gelen bir müzik dinleme tarzı olup çıkıyor. Yanlış biliyorsam düzeltin, yok böyle ise meraklısına kolay gelsin, benim işim olmaz...
  5. Cem Boneval

    Vites Geçişi

    2012 model garantideki araçta olan bir sorun için para talep ediyorlarsa her şartta önce garantiden onarım talebinde bulunun! Geçmiş olsun!
  6. Cem Boneval

    Anadol

    Ben de görmüyorum... Ama gözlerim iyi değildir zaten, bir de yaşlılık var... Bu mudur?
  7. Cem Boneval

    Anadol

    O işin esprisi...
  8. Kesinlikle... Rica ederim. Bu arada yanılıyorsunuz, Focus'ta menzil bilgisi Ozan'ın da yazdığı gibi son 15 dakikalık tüketim ortalamasına göre değişir. Bu bence anlık değişimlere göre daha doğru bir yaklaşım. Yakıt almadan almaya litre cinsinden tüketimi hesap ettikten sonra yapılabilir bence. Ancak duyarlılığı ne düzeyde olur bakmak lazım, malum benzinle karışık kullanılabliyor. .
  9. Benim tarzım farklı,çok araba değiştirmektense doğru arabayı alıp hakkını vererek uzun süre kullanmayı yeğliyorum. Mesela 2000 model 2000 motor Focus'u 10+ yıl kullanmak gibi. Yani sürekli sevgili değiştirmektense (hepsinin ortak özelliği sarışın olmaları sanırım), güzel bir evliliği yeğliyorum. Dedim ya tarz meselesi...
  10. Mercedes'i Mercedes yapan özellikler 3K diye özetlenebilir Konforu, kalitesi ve kaya gibi sağlam olması, üçü de yok bunda. Yani bu alınacaksa Mercedes diye değil de özgün dinamik tasarımı olan X marka diye alınır. Adam 1,93 Ve C serisi dar değil. Ayrıca D segmentinde de sayılmamalı bence, olsa olsa Cbuçuk olur E o zaman sormam lazım sayın kullanıcılara Focus dar dar diye dır dır edenler kimlerdi? Mertol lüks, konfor ve imaj yanında BMW'nin özellikle ve özgünlükle daima vurguladığı bir şey var o da sportiflik! Gerek tasarımına, gerek sürüş dinamiklerine bunu hep yansıtıyor. Ve evet iç mekan kullanımında harikalar yaratan bir marka değil, o konuda iyileştirme çabaları bile yok.
  11. Bana size markayla ilgili bu sözü söyleten özellikleri sayar mısınız?
  12. Yeni başlık yaratmadan konuyu bir kademe ileriye taşıyayım: Mercedes C serisi mi, CLA mı? Malum A serisinden sonra aynı dinamik çizgilerle gündeme gelen CLA herkesi heyecanlandırmıştı. Hemen hemen aynı segmentte başka bir modelin varlığı da kafa karıştırmaya yetiyor, ve beklenen soruya sonunda Autobild cevap aramaya niyetlenmiş. resimler zaten pek çok şeyi anlatıyor ama azı ile de özetleyelim... CLA 4 cm daha uzun, 1 cm daha geniş ve 1.5 cm daha alçak. Ama iç mekan ferahlığına etkisi olan önemli unsur dingil mesafesi ki onda da C serisi 6 cm daha kazançlı. Ön CLA'da sürücü ve yolcuyu rahat ettirebilse de arkada son derece basık ve karanlık kalıyor. Yüksek omuz çizgisi, gömük oturma alanı ve küçük yan camlar, yatık inen ön ve arka camlar bu etkinin kaçınılmaz nedenleri. Sonuçta iki karoseri arasındaki en önemli fark tarzlarında, biri dinamik ve saldırgan tarzı ile sportifliği vurgularken, diğeri sakin ve dengeli çizgisi ile rahatlığı vurguluyor.
  13. Cem Boneval

    Anadol

    Çürümezdi, darbe alırdı veya inek yerdi yeşil olanları... Ayrıca bunlar da vardı:
  14. Cem Boneval

    Araç Önerisi

    Tanışmadık daha...!!! Ve evet ya kafam dağılmış, gerçekten ikimiz de doğru yerdeymişiz, sadece farklı yönlere bakıyormuşuz
  15. Cem Boneval

    Araç Önerisi

    Ford'dan memnun ise sen onu yeni Kuga'ya yönlendir, yatar kalkar bize dua eder... Uff tepemdeki cevap ne ya? Ben mi yanlış başlıktayım, Samet mi?
  16. Daha önce yazmıştım, sanırım A serisi sedan başlığı altında, dinamik çizgisine karşılık araç test sürüşünde bende ciddi hayal kırıklığı yaratmıştı. Nedenlerine gelince: - Mezar kıvamında daral getiren iç mekan - Yüksek omuz çizgisi ve küçük cam alanları ile genelde kötü, arka köşelere doğru berbat görüş - Mercedes'e yakışmayan ve ödün vermeye değecek sportiflikle birlikte gelmeyen sert süspansiyon - Göreceli küçük bagaj Salt çzigileri ile öenmli bir çıkış yapamaz diye düşünüyordum. Alman Autobild dergisinden iki test özetini paylaşarak konuya gireyim. İlki olumsuz... Dizeller kıyaslanmış, Golf, A3, BMW 1 ve A 180 CDI Mercedes düzgün çalışsa da 1.5dCi Renault motoru ile yeterince atak bulunmamış, iç mekan hissi, görüş alanlarının bozukluğu ve sert süspansiyon da bunlara eklenince sıralamada en sonda bulmuş kendisini. Sanırım birinciyi tahmin etmek sorun olmamıştır, zorlananlara da A3'ün ikinci geldiğini söylemem yeterli olur sanırım. İkincisi kimilerine olumlu gelebilir. A serisinde hızlı HB sınıfına katkı yapacak bir model de üretime geçmiş: A45 AMG 2L 4-silindirli turbo tamı tamına 360 PS üretiyor, yanında da 450 Nm tork var bonus olarak. Böylelikle 180PS/L değeriyle muhtemelen hacminin en güçlü motoru olma ünvanını kazanıyor. 0-100 km/h 4,6 saniye olarak belirtilmiş, son hız elektronik olarak sınırlı 250 km/h. İlginç yani... Bir "Imagemaker" doğmuş!
  17. Cem Boneval

    Araç Önerisi

    Ben sadece "Allah akıl fikir versin" der kenara çekilirim. Çok yakan, az kaçan, hoplatan zıplatan, yüksek vergili, özellikle uzun yol yapıyor ve araziye girmiyorsa sadece mutsuz eder, özellikle de arkada oturacak zavallı çocukları... Çağdaş o kadar çok çeşit SUV varken bunlara 50.000 TL'ye yakın para vermek öncelikle ağır fanatizm gerektirir.
  18. Özetle, 10 yaşına gelen bir araca yarış arabası muamelesi yapmak, 70'lik dedeye 100 m koşturmaya benzer... Ayrıca Focus motoru 5000-5500 devirden sonra verimli bir performans sunmaz, aracı boşuna yorma, hele ki debriyaj bitmeye yüz tutmuşken... Sadece motordan koku gelmiş neyse ki, bir sonraki aşamada "yandım ben" olmamaya bak...
  19. Tam öyle değil. Orada da salt görsel değişikliklerle yetinen gösteriş meraklıları var, ama bizdeki gibi ön planda değil. Biz motorla oynamadan arkaya dört çıkışlı egzos sistemi takıp güçlüymüş havası yaratıyor, buna hem kendimiz inanıyor hem de çevremiz inansın istiyoruz. "-mış gibi" modifiyecileri bolca var ülkemde. Avrupa ve Amerika daha işlevsel takılıyor, motora giremese bile süspansiyona giriyor, coil-overlarını atıyor, lastik-jant takıyor, yani arabanın gerçekten performansını arttıracak işler yapıyor. Bizimkisi biraz fukaralıktan, biraz bilgisizlikten, biraz gösteriş merakından, zamanla bizde de gelişecek bu işler.
  20. şeklinde başlamıştık 2013 WRC tanıtımına. Geçtiğimiz bir ay içerisinde iki önemli kış rallisi koşuldu, ve kısmen sürpriz sonuçlar elde edildi. Önce takımları bir kez daha hatırlayalım: Citoren Loeb, Hirvonen ve Sordo ile en bir favori ekiplere sahipken, etapların yeni çocuğu VW, Latvala ve Ogier gibi iki güçlü isimle şansını deneyecek. Ford resmen yarışmalardan çekilmiş olsa da M-Sport grubunun teknik, personel ve lojistik desteği ile yine de oyundan uzak kalmamaya özen gösteriyor ve Novikov, Ostberg ve Neuville gibi genç ama yetenekli isimlerle podyum arayışlarına devam edecek gibi görünüyor. Efsanevi Monte Carlo yılın ilk yarışıydı ve kar, buz, ıslak, kuru, her yol vardı. Çok çekişmeli bir yarış oldu. Alışılmışlar yaşandı, Loeb kazandı, Latvala da kaza ile yarış dışı kaldı. Alışılmadık olan ise VW'nin Polo ile ilk yarışında 2.lik kürsüsüne çıkmış olmasıydı! Ford'un ise uzaktan katılım stratejisi çok başarılı görünmüyordu... Sonuçlar: Monte'nin baş aktörleri Takip eden yarış İsveç rallisi oldu, Monte İsveç'e göre neredeyse bir bahar rallisi havasındaydı. Dondurucu soğuklara rağmen yoğun seyirci desteği ile koşulan rallide bir sürpriz ikinci kez yaşandı, 62.kez yapılan yarışta ikinci kez İskandinav coğrafyasından olmayan biri yarışı kazanıyordu. Adı yine Sebastian idi, ama bu sefer Loeb değil Ogier idi podyumun en tepesine tırmanan. VW böylelikle hazırlık çalışmalarını çok verimli geçirdiğini ve her açıdan rekabete hazır olduğunu mesajını veriyordu... Ford ise 3, 5 ve 6.lık ile biraz teselli buldu. Sonuçlar:
  21. Arabaya 50.000 veren kazağa da 50 verir mantığı... Avucunu yalar!
  22. Arabayı alana şunlarda en azından indirim yapsalar, gereksiz pahalı satılıyor...
  23. Yukarıda belirttiğim aracın detayları belli oldu. Kod adı: Focus TrackSTer Ken Block ile beraber bir ABD modifiye firmasının ürünü, motor 2.0 ST motoru, ancak İngiliz Mountune tarafından elden geçirilmiş ve 350 HP üretiyor, 400'e kadar rahat çıkar deniliyor. Tork da 500 Nm üstünde. Önden çekiş, ama Quaife kilitli diferensiyal kullanılmış. Meraklsına daha fazla detay burada var: http://blog.caranddriver.com/they-call-it-trackster-ken-block-inspired-350-hp-ford-focus-st-2013-chicago-auto-show/
  24. Kat iptali ile atmosfere zehir kattığınız için teşekkür eder yeni ürününüzü gönül rahatlığı ile kullanmanızı dilerim...
  25. Var ama önemsemiyorum... Pratik çözümü varsa yaptırırım.
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgi

Bu siteyi kullanarak, forum Gizlilik Politikasını kabul etmiş olursunuz.