Jump to content
2019 Temmuz ve 2023 Mart arası tüm içerik ve üyelikler silinmiştir. Lütfen yeniden kayıt yapınız ×

Cem Boneval

Blogger
  • Toplam İleti

    16.804
  • Katılım

  • Son ziyaret

  • Kazandığı Gün

    714

Cem Boneval tarafından yazılan her şey

  1. Sana takılabilir miyim? Bir farkla forever turbo benzin!
  2. Aslında bilgisayar programlarındaki gibi her güncelleme çıktığında bildirilse ve güncellemelerin neler içerdiği listelense ne kadar iyi olur. Birkaç meraklı dışında servistekiler bile program güncellemede nelerin değişeceğini bilmiyorlar, ya da belki uğraşıp öğrenmiyorlar.
  3. Benliğime gösterilecek saygı için kullandığım otomobilin bir gösterge olmasını ben de pek uygun bulmuyorum. Ama burası sonuçta bir otomobil forumu ve kimin arabası daha iyisi onun benliği de daha uzundur, pardon gelişmiştir. :kıhkıh:
  4. Yaz geldi, sıcaklıklar 35-40 arası gezmekte, start-stop çalışmıyor, klima tam gün mesaide, asfaltlar erimeye başladı, benzin tüketimi fırladı... Şu sıralar şehir içi 8,3-8,3 civarında geziyorum. Buna da şükür
  5. O zaman helal olsun, arabayı yapana da kullanana da! Haset haset haset
  6. Almanya araba yetiştiremiyor muhtemelen... Falsolu bir başlangıç oldu, olmayan şeyin tanıtımına başladılar.
  7. Cenk daha önce de yazdım, 1. Bu fiyatlardan kolay kolay 1.0 EB satamazlar 2. Çok da umurlarında olmaz çünkü ellerinde satacak araba yok 3. Yüksek fiyatla giriş yapıp Eylül-Kasım arası siparişleri geldiğinde talep, ya da daha doğrusu talepsizlik ve başka markalara kaçma, şimdiki gibi devam ederse mutlaka cazibeyi arttıracak kampanyalar göreceğiz Bence tam sotaya yatma zamanı, boşuna bir tarafımı yırtmıyorum sonbahar diye!
  8. Antalya yamyam yıkamacı diyarıdır, tavsiye edebileceğim iki yerim var: İkisi de komşu. Çağlayan'da yeni Lara yolunda Sonax (bağlantı kişisi Metin Bey) ve hemen onu geçince göreceğiniz Opet'in (Kaya Akaryakıt vs.vs.) arka alanındaki Valentino (bağlantı kişisi Suat Bey). İkisi de ucuz yıkamaz, ikisinde de aklım kalmaz.
  9. Cem Boneval

    Kürtaj

    Bekir Coşkun'dan güzel bir yazı: Anne karnındaki cenini korumaya alıp “fetva” verdi ya Diyanet... Ama 1970’te anasının karnından çıkmış şairin otel odasında “din adına” benzin dökülerek yakılmasına ilişmedi... Onun gibi 33 göbeği kesilmiş can daha... Şuna da bir fetva isterdi mesela: Hapishanedeki kanserli hastanın, hücre tavanına baka baka ve bağıra bağıra ölmesine ne der din?.. O da cenin olmaktan çıkalı 47 yıl olmuştu... Bayağı nefes alıyordu... Fetva gelmedi... Ceninin hayatı Diyanet’i ilgilendiriyorsa... Cemile’nin hayatı ilgilendirmiyor mu?.. Annesidir... 3 bin 700 hemcinsi gibi takip edildi, kovalandı, kaçtı, sığındı, polise gitti, savcıya başvurdu... Takma isimle girdiği dikiş atölyesinden çıkarken bıçaklanarak öldürüldü... Elinden düşüp açılan pakette bebeği için bisküvi vardı... Diyanet?.. Dönüp bakmak aklından geçmedi... Hadi neyse... “Din adına” dünyayı dolandırdılar... Cennetin anahtarını verenden, deniz feneri dikene... Cami yaptırma derneklerinden, iktidara gelip Türkiye’yi satanlara kadar... Diyanet’in sesi yine çıkmadı... Ama Başbakan “Kürtaj cinayettir” deyince... “Fetva” geldi... Çünkü Türkiye’de kadınlar kürtaj ve sezaryen için sokaklara döküldüğünde, AKP ve onun Başbakan’ı nasıl bir duvara çarptıklarını anladılar... Bir anda sokaklar, caddeler, meydanlar çığlıklarla doldu... Dışarı çıkamaz oldu badem... Çıkmadan koruma kafasını uzatıp baktı, kimse var mı: “Fetva dersem çık, Fatma dersem çıkma...” İşte... Cahil kesimi yanlarına almak için Diyanet’e koştular... Fetva yetişti... “Kürtaj dinen cinayet” oluverdi... Oysa 1982’de anayasa yapılırken soruldu, Diyanet o zaman onay verdi kürtaja... Aradan otuz yıldan fazla zaman geçti... Bu zaman içinde kürtaj “günah” değildi... Eh... Laikliğin bir yana atılıp din tüccarlarının elinde “din devleti” olduysan, duruma göre bakacaksın tabii: Tanrı fikir değiştirdi mi?..
  10. Yol bilgisayarın bozulmuş, bir baktır
  11. Alpaslan Bey bahsettiğniz hızlarda gaz yememe sorunu var mı? Olay hız ile mi ilgili yoksa devirle mi? Söz gelimi 5.vites 2500 dd 100km/h ise, 4.viteste 3000 dd olabilir. Yanı tekrar sorayım, sorun devirle mi ilgili hız ile mi? Eğer devirden bağımsız ise sorun balans ile ilgilidir, değilse daha fazla bilgi lazım....
  12. Bekir bu durumlarda esas suç sırada olup önüne geçilmesine izin verende... Mücadele edeceğiz başka yolu yok, kavga çıkar diye korkmadan. Ne demişti rahmetli İnnöü: "Bir memlekette, namuslular, namussuzlar kadar cesur olmadıkça, o memlekette kurtuluş yoktur"
  13. Avrupa pazarında gerileme devam ediyor. Toplam araç satışında ciddi düşüşler ve belirgin talep azalması yaşanıyor Avrupa pazarında. Ford ilk altı ayda en çok satış yapan ikinci marka olmasına rağmen Haziran ayında satış hacminde %16.1, ve 2012 ilk altı ayında %10 gerileme göstermiş. İngiltere, Macaristan ve Rusya'da oranlarda artış yaşanırken, genelde düşüş dikkat çekici. Bu arada ilgi çekici olan pazar payı oranıyla Türkiye'nin Haziran'da birinci, ilk altı ayda ise ikinci olması. Bir de not düşülmüş basın açıklamasında: 1.0 EB satışları beklenenden iyi gidiyormuş.
  14. Aslında iyi fikir, ne kadar kazandırır zaman gösterecek, ama başka şehirlerde de denenemesini isterim, kendim yıkayacağımdan değil, "arabamla duşta" fantezisi olanlara hizmet olsun diye...
  15. Senin yaşındayken ben de pek farklı düşünmüyordum. Ancak toplumun çoğalma hızı eğitim kapasitesini kat kat aştı. Şu anda tıka basa doldurulmuş her an yırtılmaya hazır bir kesekağıdına benziyor halimiz. Zayıf bir alt yapı ağır bir yükü taşımaya çalışıyor. Ve emin ol etrafını nasıl düzelteceğini bilmeyenlerden bir fayda gelmeyecek, ayrıca çoğunun düzeltme isteği de yok düzensizlikten çıkar sağlama peşindeler. Neyse bunlar Pazar günü tartışılacak konular değil.
  16. Boya sorun olmaz, kartelalarda Ford'un tüm renkleri var, yetkili serviste de dışarıda boyanır, henüz renk orjinalliğini kaybetmemiştir, en kötü ihtimalde tüm kaput boyanır.. Ancak iyi bir kaportacının önce düzeltmesi lazım, rakasını hatırlamıyorum tam ama yapılmayacak birşey değil bence. Mini onarım kapsamını aşabilir, en kötü ihitmalde iyi bir kaportacı ve boyacı ile halledilir.
  17. Bunları konuşmaktan da yazmaktan da bıktım, ama habire gündeme geliyor işte. Değerli arkadaşlarım bizler birlikte yaşamayı öğrenemedik, toplum olmayı beceremiyoruz, bireysel menfaat düzeyinde takılıp kalıyoruz, istediğimizi istediğimiz zaman istediğimiz gibi yapmayı bir kazanç zannediyoruz, herkes bireysel menfaat ve istekleri çerçevesinde yaşayınca da kaos doğuyor. Bu durum giderek kötüleşiyor. Kural tanımazlık genlerimizde var, tarihsel süreçten süzülüp bu güne gelmiş, marifet sayılıyor, ama topluma karşı çalışıyor ve sonuçta topluluğun içinde yaşamak zorunda olan bireyler de şu veya bu şekilde zarar görüyor. Kollektif aklın gelişmesi lazım, sürücü sadece paradan olacağı için değil kaza ve ölüm riski arttığı için hız yapmaması gerektiğini bilmeli ve anlamalı. Bu uzun vadeli eğitimle olur, ama daha eğiticiler buna müdrik değil ki. Polis kendi trafik kurallarına uymuyor, hatta bazen bunu bilmediğinden yapıyor. Kötü niyetten falan değil, tamamen eğitimsizlik ve denetimsizlikten, amacım polisi kötülemek değil, onlar da sonuçta bu tuhaf toplumun bir bileşeni.. Üç şeritten tek şeride inen yolda yaşananları düşünün, herkes önce girmek istiyor, birbirinin üzerine sürüyor, ne oluyor, trafik kilitleniyor, kazancı olsa olsa üç-beş saniye ama halkım bunu hesapsız bir içgüdüsellikle yapıyor ve zaman kaybediyor, sinir harbi cabası. Tipik ilkel toplum örneğidir, gelişmiş toplumlarda, aynı noktada trafik çok daha az yavaşlıyor, çünkü önceden herkes mantık çerçevesinde pozisyon alarak yerleşiyor. Aynı örneği arkadan gelen ambulansta da görüyoruz, geçen yaz Berlin'de sıkışık trafikte ambulansa yol verdik, fermuar yöntemiyle iki şeridin birini boşaltmak 5-10 saniye sürdü. Bizler maalesef işin özünü kavramdan, kavramadığımızı da fark etmeden, bazen de işimize geldiğinden herşeyi "mış" gibi yapıyoruz. İnançsız, göstermelik, şekilci! Sonra iyi eğitim almış birkaç kişiyi oyuna getirip keriz yerine koymaya çalışmayı da marifet sanıyoruz. Bu sistemde yaşamak zorundaysan bir süre sonra sen de bu ilkel yaşam formuna uyum sağlıyor ve yozlaşıyorsun. Son söz: Birey düzelmedikçe toplum ıslah olmaz.
  18. Bu fak fuk fon acaba İngilizce'deki "fu*k" sözcüğünden mi türetildi?
  19. Göstergeler güzel, altı düzleştirilmiş direksiyon da öyle. Ses/navigasyon/iletişim ünitesi eski lambalı radyolara benzemiş, zevksiz, alttaki klima ve diğer kontrol düğmeleri kol mesafesinde görünüyor, ancak bu kadar sık ve yanyana olunca karışıyor. İç tasarım eskisinden iyi yine de, ama dış tasarımda eski kasayı daha başarılı ve kişilikli buluyorum.
  20. Bu durumun sorun hale gelmesinin tek sorumlusu Ferhat Tezcan'dır, olmayanı oldurmuş, duyulamayanı duymuş, herkesin de keyfini kaçırmış ve paranoyak hezeyanlar geçirmemize yol açmıştır. Kendisinin en kısa zamanda Ford tarafından tedavi edilmesini diliyorum. :kıhkıh: Şaka bir yana sorun büyük olasılıkla BT ve harici bağlantı ünitelerinde izolasyon yetersizliğinden kaynaklanıyor, Mertol'un da önerdiği gibi kablo izolasyonları belki bir ölçüde ek sesi giderebilir. Yazılım güncellemsei ile iyileşme sağlanabileceği konusunda kuşkuluyum. Ancak bende keyif veren düzeylerde ne müzik dinlerken, ne eslerde, ne de parça aralarında ek ses duymuyorum, ancak %70'in üzerinde sesi açarsam ve ortam sessiz ise zeminde inceden belli belirsiz bir çınlama ve motor devri paraziti uğraşırsam duyuyorum, sonuçta durum benim için sorun değildir. Ferhat gibi yarasa kulaklı değilim neyse ki...
  21. Ne yalan söyleyeyim bana pek bir ruhsuz geldi, adeta Kore işi gibi. Heyecanlandırmadı... Ve evet eskisinin içi berbattı, bakalım bu nasıl olacak? Böyle bir şey mi? Bu arada gönderdiğim resimler resmi Seat kökenli değil, farklar olabilir gerçek modelde...
  22. Bu hafta içerisinde Seat'ın 3.nesil Leon'u ile ilgili detaylar açıklanacak. Önce resimler geldi. Nasıl buldunuz?
  23. Birkaç not: 1. Teknolojik ürünleri, ki otomobil de onlardan biridir, aldığınız andan itibaren teknik özellik, donanım ve fiyat değişiklikleri yaşamanız olasıdır. Bunu dert etmeye gerek yok, çünkü dert ederseniz sürekli yenilemeyi bekleyerek asla bir ürüne sahip olamazsınız. Ayrıca Otosan bu bağlamda müşterilerini mutsuz etme konusunda sağlam bir geçmiş sahiptir. Yani keşkelere asla girmeyin... 2. PS başarılı bir şanzıman. Sessiz, sarsıntısız ve yeterince hızlı çalışıyor, ben kullandığım yaklaşık bir saatlik sürede hiç falsosunu görmedim. Ancak performans seven biri için 1.6 atmosferik motor biraz cansız kalıyor ve sık sık devirli kullanmaya itiyor bu kişiyi. Sonuçta tüketim de yükselebiliyor. Sonuçta sakin kullanımla Ankara şehir içinde 9-10 l/100km civarı gerçekçi bir değer olur. Tüketim kullanma tarzınızla doğrudan ilintili, uğraşırsanız belki 9 altına bile düşersiniz, ama bunu sürdürülebilir olacağını zannetmiyorum. 3. Titanium donanım olarak fazlası ile yeterli. Yeni serilerde de değişiklik yok, zaten siz de fark etmişsiniz. Sonuçta tez zamanda aracınıza kavuşmanızı ve beklentilerinizi karşılamasını dilerim. Son söz: Elde edemediklerinizin üzüntüsünü yaşamaktansa sahip olduklarınızın keyfini çıkarın.
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgi

Bu siteyi kullanarak, forum Gizlilik Politikasını kabul etmiş olursunuz.