Cem Boneval

Oversteer arkadan kayma, understeer önden kayma. Direksiyon oynamasının özel bir adı varsa da ben bilmiyorum. Steershake (milkshakeden esinlendim )

ERC, ya da Türkçe açılımı ile FIA Avrupa Ralli Şampiyonası Boğaziçi Rallisi sessiz sedasız koşuluyor şu anda. Şampiyona lideri Hanninen başta olmak üzere yabancı yarışmacıların da katılımı ile gerçekleşen organizasyonda eş zamanlı mahalli ve historik klasmanlar da yer alıyor. Türkiye'de Fiesta S2000 ile Yağız Avcı'nın iddialı olduğu yarışta bugün ikinci gün etapları yer alıyor. Vakti olan ve yakınlarda olanlar seyretmeyi ihmal etmesinler. Servis alanı da Pendik Greenpark Hotel önünde. Ben de oralardayım... Tüm detaylar için http://www.bosphorusrally.com/tr/ Dünkü shakedowndan birkaç görsel... Şampiyona liderinin Skodası Sahaların yeni yıldızı Mini S2000 Bizim ilk yardım ekipleri Startın genel görüntüsü

Arkadan itişli arabaların genellikle başı kıçı ayrı oynamaz, kıçı oynar, kıçı ne tarafa bakıyorsa başı da onun tersine bakar

Hıı, arkadan itiş diyorlar ona...

Süspansiyon sertliğini nesnel değerlendirmek çok kolay değil, çünkü farkla değerlendirme kriterleri olabilir. İlk anda aklıma gelenler, küçük hızlı darbeye tepki (parke yol, yollardaki plastik hız kesiciler vb.), geniş kasislere, yumuşak dalgalanmalara tepki ve yan yatma miktarı. Hepsi de hızla da ilintili. Lastik de, hava miktarı, hamur kıvamı, yanak genişliği çok etkili olabilecek faktörler. Bu çerçevede değerlendirmek gerekirse benim izlenimlerim şöyle: Küçük darbe karşılamada her iki kasa yakın performansta, geniş salınımlarda Mk.3 daha yumuşak, Aynı şekilde yan yatma da biraz daha belirgin gibi. Genelde sessizlikle birleştiğinde bu çerçevede Mk.3 daha konforlu olarak algılanabilir. Yol tutuşta ise bu artı konforun neden olduğu bir kayıp söz konusu değil...

Laf arasında Otokoç'larda yapılan boya koruma uygulaması maalesef türünün kötü örneklerinden.

Araç her takılacak aksamla garantiden çıkar diye bir kural yok. Ancak takacağınız ürün üretici standartlarında değilse uygunsuzluk ndeniyle vereceği hasarlar garanti kapsamına girmez. Söz gelimi yay taktırdınız, iki gün sonra daha 3000 km'deki aracın motor bloğu çatladı (Allah korusun). Bu durumda garantiden çıkartmaya çalışırlarsa da tüketici mahkemesi ile hakkınızı alırsınız. Ama söz gelimi yürüyen aksamla ilgili bir sorun çıkarsa, amortisör patlaması, rot başı arızası vb. erken bile olsa uygunsuz ürün kullanımına bağlanarak garanti kapsamı dışında bırakılabilir. Servis taksa bile Otosan garanti koşulları haricinde tutabilir, nihayetinde servis bir aracı, garantör değil.

Sabah sabah gene biraz açıklayıcı bilgi yazmak geldi içimden.... Ecomode nedir diye sorulmuştu... Ecomode ekonomik kullanım ile ilgili geniş çaplı bir verit tabanından elde edilmiş verilerle hazırlanan algoritmaların kullanıldığı ve sürücüye ekonomik kullanma konusunda yardımcı olması beklenen bir özelliktir. Yani birincil amaç ekonomik ve verimli kullanımı teşvik etmektir ve bunun dışından bir ayar yapılma olanağı da yoktur. Çoğumuzun da bildiği gibi yol bilgisayarında ortalama tüketim değeri ekranından sağ ok ile girebileceğiniz bir ekranda karşımıza çıkar ve boyanması gereken beşer yapraklı üç çiçekten oluşur. Fiyakalı ekranlarda böyle görünüyor, TR'deki monokrom ekranlarda bunlar yan yana yer almakta... Sistem araç hızı, motor devri, anlık tork değeri, motor ısısı, debriyaj, gaz pedalı ve vites kolu pozisyonlarını izliyor ve elde ettiği verilerle eğer ekonomik kullanma değerlerine uygunsa çiçek yapraklarını boyayarak "doğru yapıldı" mesajını veriyor. Ayrıca soğuk motorda seyir süresini de oranlayarak bu bilgiyi de kullanıcıya aktarıyor. İlk çiçek vites değiştirme alışkanlıklarınıza bakıyor, eğer ekonomik sürüşle uyumlu kullanırsanız, diğer bir deyişle yol bilgisayarı değişim uyarılarına sadık kalırsanız, yaprakları tümden boyanmış bir çiçekle ödüllendiriyor sizi. İkinci çiçek verimli kullanım ile ilgili, anlık hız değişimlerini, sert devirlenme veya frenleme gibi parametreler göre trafikte ne kadar akılcı olduğunuzu, ya da ne kadar öndekinin dibine yanaşıp fren gaz gittiğinize bakıyor. Sakin kullanırsanız burdan da güzel bir çiçek kazanma şansınız var. Üçüncü çiçek ise hız ile ilgili, şartlara en uygun, yani diğer bir deyişle en az yakıt tüketimi sağlayan hızı kullanırsanız bir boyalı çiçek de buradan kazanıyorsunuz. Sonuçta verimli kullanılabilecek en yüksek vitesi kullanıp, diğer araçlarla mesafe bırakarak sakın kullanır ve fazla hız yapmazsanız ödüllendiriliyorsunuz. Verimlilik değerinin %75'ini yakalayan "Aferin" mesajını alırken, %95 alan da "Şampiyon" oluyor. Bu arada ara sıra kullanım tarzınızla ilintili öneriler de çıkabiliyor ekranda, mesela "erken vites değiştirmek tüketimi azaltır" ya da "sakin kullanım tüketimi azaltır" gibi. Kısa sürüşler motor ısınmadan gerçekleştiği ve göreceli yakıt tüketimi de bu şartlarda daha yüksek olacağı için motor ısısı da izleniyor ve ideal ısıdan sapma oranı ekrana mesaj olarak yansıtılıyor. Ayarlar değiştirilebilir mi? Hayır, daha önce de yazdığım gibi ekonomik sürüş desteği özelliği taşıyor ve hedef bu! Sıfırlanabilir mi? Evet, ort. yakıt tüketimini sıfırladığınızda tüm yaprakların içi boşalıyor ve yeniden başlıyorsunuz. Eksik kalan bir şey var mı? Sanmam, ha bir de başka bir özellik var, aslında doğrudan bununla ilgili değil ama değinmek isterim. Yeni nesil araçlarda motor kontrol sistemi sürüş özelliklerini inceleyerek ve hafızasına alarak motor programında uyum sağlayıcı değişiklikler yapabiliyor. Söz gelimi sürekli dip gaz gidiyorsanız gaz pedalı tepkisini arttırabiliyor, overboost kullanımına kolay izin veriyor vb. Markadan markaya modelden modele elbette farklılıklar var, ama sonuçta Focus da kullanım tarzınızı öğrenip ona uyum sağlıyor. uzun süre sakin kullanımlardan sonra örneğin ani ivmeleneme talepleri biraz daha tedirgin karşılanıyor, halbuki sık dip gaz gittiğinizde tepkiler serileşiyor. Ferhat'ın vites değiştirme noktası değişiyor tespitini ben katılamıyorum. Sonuçta bu görsel yardım ekonomik kullanmayı teşvik edecek nitelik taşıdığından amacına aykırı olur değişim. Aklıma iki şey geliyor, bir enerjik gaz verince sistemdeki atalet nedeniyle değişim işareti geç kalıyor olabilir, ya da yukarıda bahsettiğim adaptif kontrol ile ilgili olabilir. Tabii üçüncü bir şık da yazılımın kafayı yemesi olasılığıdır

Ecomode'da neyi değiştirdğini anlamadım. Ben de videolu eğitim istiyorum.

Ben de CPC2 kullanıyorum, fabrika çıkışı taban problemi nedeniyle tümü garantiden değişti... Sorun varsa mutlaka servise gösterin onlar en yakın yetkili Conti bayisine yönlendiriyorlar ve ekspertiz raporuna göre gerekirse değişim yapılıyor. Tabii basınçlı hava ile şiş bir lastikte içe göçüklüğe anlam vermek de zor, fotoğraf görsek!?

Prokit coil-overlar eskilerde 35-65 mm arası ayarlanabilir, onunda ışında hepsi 30 mm. Katalog burada http://performance-suspension.eibach.de/uploads/File/kataloge/Typenliste_2012.pdf Neyse canım inatlaşmak için yazmadım ama yakıştırıp kullanmayı seviyoruz işte...

Eibach'lar 30 mm düşürüyor biliyorsunuz değil mi? Önemi yok belki ama Eibach 35 diye bir ürün yok, o bizim piyasanın uydurması

Bir belgesel, çocukluğumun Istanbul'u, yaklaşık 50 sene öncesi, 1964... Nereden nereye! Ayrıca meraklılarına burada fazlası var: http://www.biristanbulhayali.com/category/eski-istanbul-videolari

Otomatik klimaya güler geçerdim, ve fakat Focus'taki mükemmel kumanda ediyor, habımı ısıtıp, kendimi soğutabiliyorum, ve hiç ayara gerek kalmadan ısıyı bayağı iyi sabitliyor. Çalıştırma düğmesine güler geçerdim, bindiğim her arabada düğme arıyorum, anahtarı cebe atmış olduğumdan, bir de küfrede küfrede çıkarıyorum cepten, şişman olunca da kolay olmuyor Sonradan kolçak taktıranlara güler geçerdim, ne kadar rahat ve işlevsel olduğunu kullanmaya başlayınca anladım. DRL arabanın imajını değiştiriyor, siyah ve parlak DRL'lerle öndeki arabanın aynasında belirdiğinde yol verme oranı bariz fazla, bunu da biri söylese güler geçerdim, şimdi es kaza Fiesta ile yoldaysam niye çekilmiyor ki bunlar diye şaşırır oldum. Bu yüzden röle ile aldatmaya iki senede bir halojenleri taktırıp muayeneye gitmeye de razıyım. Yüklü yol yaptığım da çok çok nadirdir. Diyeceğim o ki beşer rahata kolay alışıyor, yokken ses etmezsin, ama olanı alırlarsa veryansın kaçınılmaz... Titanium olsun, yok X paket olsun diyenlere de dudak bükerdim, artık neden olmasıncıyım.

Gelmedi...

Vermez, kullanabilirsin:.. Cila zarar vermez, pasta boyayı inceltir (ve kilo yapar)

Aldıktan sonra sahip olduğunla mutlu olmayı bileceksin. Sihirli formül budur... Gözün oynaşta ise hiçbiri ile mutlu olamazsın, çünkü her zaman daha iyisi olabilir. Bunu evlilik için düşünmüştüm ama otomobil için revize ettim

Amaç araba yıkamaksa keyfi temizlenmesi ve parlamasındadır, yok amaç köpükle oynamaksa, onu bilemem...

Birkaç not: 1. Cilalı şampuanlar köpürmeden temizler, kullanma talimatındaki ölçekte kullanın. 2. Tam etkisini görmek için üst üste birkaç kez yıkamada kullanmak gerekir. 3. Güneşte ve sıcakta yıkarsanız silemeden kendi kendine kuruyan yerlerde leke yapabilir. 4. Matlaşmış boyayı canlandırmaz, araçtaki var olan parlaklığı geri kazandırır. 5. Markalı ürün kullanın, mesela Meguiars NXT Generation Car Wash, Ultımate Wash & Wax (bu köpürür de) veya Sonax Wash & Wax 6. El sabunu da bu ürünlerden daha ucuza gelmez, gazlama da öyle. Yani hiçbir üründen gerçek anlamda mucize beklememek lazım. İyi bir markanın cilalı şampuanı sonuçta bu iş için geliştirilmiş uygun bir üründür, ama keçiboynuzu özüyle yıkayıp iyi sonuç alıyorum diyen varsa ona da saygı duyarım...

"Altın kimde ise kuralı o koyar, kuralı kim koyduysa altını o alır." (Ben uydurdum diyeceğim ama mutlaka bir yerde okumuşumdur, uydurmayayım şimdi...)

Bence de... Aslında lansman için Trend X'i 44-46 civarına verseler gerçekten iyi bir başlangıç olur. Ancak ben 48-50 arası bir fiyat bekliyorum. Trend X 95 TDCi için 54 civarında olduğunu düşünerek... Aslında donanım olarak bence de yeterli, alaşım jant, hız kontrol sistemi, renkli camlar, sis farları.

@Ahmet: Hayırlı olsun, Adana daha canlı bir şehir, gönlüne göre bir iş de bulursan çok iyi olur, @Alperen: Geçmiş olsun, genelde ufak tefek hasarları olanlara nazar bocuğu olsun, kafayı takmayın falan diye kuru öğütler veriyoruz, aslında doğru da, ama işte insanın başına gelince bir şekilde bir "cızzz" olayı oluyor. Mini onarım sayısı sınırlı, 4 tane yaparlarsa hasarsızlığa dokunabilir ama tatlı dille sempatik kanaldan makul bir pazarlıkla işi bitirirsin. Market arabalarının bile Focus'u çekici bulmaları da albeninin bir tescilidir (ya da oraya doğru savuran magandaların hasetinin) @Aylin, uzun süredir sessiz görüyorum seni, şimdi yeni modellerle bizi dağıtacağın anlaşılan... Ye nedir bu Trend X muhabbeti anlamadım şimdi, bana x files tadında bir gizem hissi uyandırıyor.

Ona ne kuşku, ben de onu vurgulamaya çalıştım zaten...

Cevabını kestim önceden, doğal Test aracı var da biz mi binmedik!?