Levent K. Yanıtlama zamanı: Eylül 9, 2013 Raporla Share Yanıtlama zamanı: Eylül 9, 2013 Seminer işi (eylül başı - haziran sonu) olmasaydı iyi olacaktı. Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Murat U. Yanıtlama zamanı: Eylül 9, 2013 Raporla Share Yanıtlama zamanı: Eylül 9, 2013 9 yıllık öğretmenim. Yaklaşık 2 yıl Fen Bilgisi, 6 yıl Fen ve Teknoloji ve 1 yılık Fen Bilimleri öğretmeniyim. Kusura bakmayım böyle teferruata girdim ama ne yapabilirim. Sürekli ünvan değiştirdiler Üniversitede öğrenci merkezli öğretim modeline göre eğitim gördük. Göreve başladığımda ders kitapları, uygulamalar tamamen öğretmen merkezliyli. 2 yıl sonra müfredat değişti. Kitapların içeriği değişti ve öğrenci merkezli eğitim modeline geçildi. Tabi bu sözde! Zaman içerisinde gördüm ki istediğin kadar içeriği, yaklaşımı değiştir, öğrenci donanımı ve fiziki donanımlar, materyaller yeterli değilse bunu uygulamak imkansız. Öğrenciyi merkeze alamıyorsun yani istesende. En azından çalıştığım okullarda bu mümkün değildi. Aynı hükumet döneminde kaç bakan değişti, kaç defa yönetmelikler değişti artık ben de karıştırıyorum. İşin uygulama kısmına bakmak lazım. Bana göre her şey kağıt üstünde. Vitrin değişiyor, ama ruh aynı kalıyor her şeyin. Lisedek uygulamaları bilmem ama ortaokulda neyin ne olduğu çok açık. Öğrenci 1 gün bile okula gelse geçiriliyor üst sınıfa. Yönetmeliğe bakarsan 20 gün özürsüz devamsızlıkta kalması lazım. Ama olmuyor. Okuma yazma bilmemesine rağmen 6 sınıftan alıp 8. sınıftan mezun ettiğimiz öğrencileri de bilirim. Yine 7-8 zayıfı olan nice öğrenciyi kurul kararlarıyla geçirdiğimizi.... Geçirmeyin hocam diyebilirsiniz. Kurulda itiraz ettiğinizde önce müdür yardımcısı başlar anlatmaya neden bırakılmaması gerektiğini, ardından müdür... Geçirmek zorunda kalırsınız. Aba altından sopa gösterilir. Ha onları da suçlayamam. Onlarada müfettişlerden, İlçe Milli Eğitim müdüründen..... derken en üste bakanlığa kadar çıkar bu aba altından sopa gösterme durumu. Sayfalar dolusu yazsam bitmez sıkıntılar, sistemin sorunları. Ki zaten kimsenin de umrunda değil eğitim-öğretim işi. Başka şeyin peşindeler, başka şeylerin.... Neyse işte. Canım sıkıldı yine. Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Cem Boneval Yanıtlama zamanı: Eylül 9, 2013 Raporla Share Yanıtlama zamanı: Eylül 9, 2013 Sevgili öğretmenlerim, siz de pek iyi biliyorsunuz ki öğrencilerin tek amacı diploma almak, asla bir şeyler öğrenmek değil. Diploma almanın en kolay yolundan gidiyorlar. Ve bu durum üniversiteler için de geçerli... Çoğunluğun havadan para kazandığı bir ülkede bilgiye, beceriye, tutuma ve emeğe ne hacet, ortada binlerle örnek varken nasıl farklı düşünsünler ki? Suçlayamam... Çürüyoruz, içten içe, artık kabuk da renk değiştirmeye başladı! 3 Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Onur Sezgin Yanıtlama zamanı: Eylül 9, 2013 Raporla Share Yanıtlama zamanı: Eylül 9, 2013 http://www.zaman.com.tr/gundem_yurtdisinda-mezun-olana-sinavsiz-universite-mujdesi_2132048.html Müjde kimlere acaba... Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Yakup Ç. A. Yanıtlama zamanı: Eylül 9, 2013 Raporla Share Yanıtlama zamanı: Eylül 9, 2013 http://www.zaman.com.tr/gundem_yurtdisinda-mezun-olana-sinavsiz-universite-mujdesi_2132048.html Müjde kimlere acaba... Vay anasını ya öss'ye boşuna çalışıyoruz...Başka ne diyeyim. 1 Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Ogün Özemre Yanıtlama zamanı: Eylül 9, 2013 Raporla Share Yanıtlama zamanı: Eylül 9, 2013 Vay anasını ya öss'ye boşuna çalışıyoruz...Başka ne diyeyim. Diyecek ne kaldı ki zaten ? Nasıl olsa çoğu bakanın millet vekilinin ve bilimum kodaman ağanın çocukları yurt dışında okuyor. Ne güzel değil mi ? Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Ahmet Polat Yanıtlama zamanı: Eylül 9, 2013 Raporla Share Yanıtlama zamanı: Eylül 9, 2013 tek iyi şey bu. özürsüz devamsızlık 10 gün e düştü. yıllar önce yine 10 a düşmüş ama öğrenciler devamsızlığa devam edince af çıkmış ve 20 ye çıkarılmıştı bakalım bu sefer ki kaç sene direnecek. Garip; ama dediğiniz gibi çok uzun sürmez 20-30 gider bir bakarsınız devamsızlıkla ilgili herhangi bir gün ibaresi bulamayabilirsiniz. (Sonuçta lise zorunlu hale geldi.) Göreve ilk başladığımda (10 yol önce) İlköğretim kurumlarında 20 gün devamsızlık ibaresi vardı. Sonradan kaldırdılar yaklaşık 6-7 yıldır herhangi bir gün ibaresi yok. Yönetmelik dolaylı olarak hiç kimseyi sınıfta bırakmayın diyordu. Geçen sene yapılan düzenlemeyle zaten ilkokullarda (1-4 sınıflar) öğrenciyi sınıfta bırakmak yönetmelik yoluyla kaldırıldı. Çocuk sürekli devamsızlık yapmaz ise yani 1 gün dahi okula gelse öğrenci 1-4. sınıflarda kesinlikle sınıfta bırakılamıyor. 5-8. sınıflarda ise dolaylı olarak öğrenciyi sınıfta bırakmak bir hayli zorlaştırılmış durumda varın lisede bu öğrencilerin ne yapacağını siz düşünün. Sonuç bir diploması olan ama mesleksiz belki de okuma yazma bilmeyen insanlar. 1 Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Ramazan V. Yanıtlama zamanı: Eylül 10, 2013 Raporla Share Yanıtlama zamanı: Eylül 10, 2013 Ben milli eğitimde memurum yönetmelik değişmiş ama daha bize bilgi gelmedi Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Aydın Baran Yanıtlama zamanı: Eylül 10, 2013 Raporla Share Yanıtlama zamanı: Eylül 10, 2013 Vay anasını ya öss'ye boşuna çalışıyoruz...Başka ne diyeyim. Bunun amacının ne olduğunu herkes biliyor herhalde değil mi; afrika da türki cumhuriyetlerde açılan cemaat liselileri Türkiyede istedikleri ünv. ye ellerini kollarını sallayarak girecekler. Normal vatandaşın çocuğu geleceği için ya bunların zorunlu dini eğitimini kabul edecek yada sınırlı kalan kontenjana girebilmek için birbirleriyle yarışacak. Yeri değil dün başlığı kapattık ama o konuda gecen bir muhabbet vardı cami sayısı artacak bu yasa ile birlikte denilmişti; bazı arkadaşlarda buna karşı çıkmışlardı. Dün yayınlanan Çevre ve Şehircilik bakanlığının yeni yönetmeliğinden bir paragraf aşağıdaki gibi. Tüm bunların arka arkaya gelmesi bir planın parçası oldukları gerçeğini gösteriyor. MERKEZLERDEN GAZİNO GİTTİ CAMİ GELDİ Hazırlanan yönetmelikte ilginç bir değişiklik de şehirlerin merkezlerine getirilen merkezi iş alanı tanımında oldu. Eski yönetmelikte merkezi iş alanı tanımı yapılırken olması gerekenler arasında sayılan gazino yeni tanımda yerini camiye bıraktı. Yeni yönetmeliğe göre kentin merkezinden uzakta olan yerleşim yerlerinde merkezi iş alanları olmayacak, daha önce merkezi iş alanlarında gazino açılabiliyordu şimdi açılamayacak. Şimdiye kadar merkezi iş alanlarında mescit açılmakta, ancak alan tanımında cami olmadığından cami açılamasında imar planı yönünden zorluklar bulunuyordu, şimdi bu alanlarda cami yapılabilecek. Vergi.com.tr internet sitesi uzmanları yapılan bu değişikle ilgili olarak “Yapılan bu değişikliklere göre, kent merkezlerinde örneğin Beyoğlu Caddesi, Bağdat Caddesi ve Kadıköy meydanı ile ilgili imar planlarında gazino yer almayacağından bu yerlerde içkili gazinolar açılamayacak” yorumunda bulundu. 1 Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Aydın Genç Yanıtlama zamanı: Eylül 10, 2013 Raporla Share Yanıtlama zamanı: Eylül 10, 2013 Yılmaz Özdil ‘in “Dershane” başlıklı yazısı; Boğaziçi Üniversitesi Türkiye 7’ncisinden YGS dersleri verilir. Dereceli ODTÜ’lüden saati 50 liraya matematik-fizik-kimya. Galatasaray Üniversitesi ve Sion Üniversitesi diplomalıdan Fransızca. İTÜ’lüden sayısal. Türkiye 12’ncisinden sözel. Westminster Üniversitesi sertifikalı öğretmenden British English. TÜBİTAK masterli’den garantili, hızlandırılmış fizik, evlere gidilir. Maryland Üniversitesi mezunundan American English, işyerlerine gelinir. Sorbonne’ludan Fransızca. Devlet Konservatuarı ve Berklee mezunundan gitar-armoni dersleri. Yurtdışında masterli araştırma görevlisinden 25 saatte YGS. Yıldız Teknik’liden geometri. Boğaziçi’liden fizik… İTÜ’lüden biyoloji… ODTÜ’lüden kimya… * Küçük ilanları açın. Hepsi orda. * Çünkü, iş yok. Seçkin üniversitelerden mezun olan pırıl pırıl gençler, sigortayı zaten boşverdik, üç beş kuruş harçlık için adeta çırpınıyor. * Ve siz… Boğaziçi Üniversitesi’ne Türkiye 7’nciliğiyle girenden ders aldırıyorsunuz ki, çocuğunuz sınavı kazanıp, Boğaziçi’ne girsin ve işsiz kalıp evlere derse gitsin diye. * Netice? ODTÜ’de derece yapan süper zekayı evine getiriyorsun, çocuğunun beynini parlatsın diye, 50 lira… Neredeyse okuma yazma bile bilmeyen temizlikçiyi evine getiriyorsun, taşları parlatsın diye, 80 lira! * Vay efendim, dershaneleri kaldıracakmışsın da, eğitim meselesini halledecekmişin filan… Hikâye anlatma. * Kırık karneden çok… Kırık kalp var bu ülkede. Sayende. NE GÜZEL YAZMIŞ ÜSTAD, BİZİM ÜLKEMİZDE AMELE EKSİĞİ VAR FİLMLERDE OLURDU DİPLOMALI HIYARCI FELAN AMA ARTIK GERÇEKTEN OLACAK , DİPLOMALI İNŞAATÇI, DİPLOMALI DEMİRCİ, ODTÜ MEZUNU BAKKAL, İMAMLIKTAN GELME DOKTOR, İMAMLIKTAN GELME ÖĞRETMEN, İMAMLIKTAN GELME POLİS, ASKER NE GÜZEL OLUR HAAA ÜLKENİN EĞİTİM SEVİYESİ ARTAR DİNİ BÜTÜN BİR NESİL MEYDANA GELİR. Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Hesap oluşturun veya yorum yazmak için oturum açın
Yorum yapmak için üye olmanız gerekiyor
Hesap oluştur
Hesap oluşturmak ve bize katılmak çok kolay.
Hesap OluşturGiriş yap
Zaten bir hesabınız var mı? Buradan giriş yapın.
Giriş Yap