Jump to content
2019 Temmuz ve 2023 Mart arası tüm içerik ve üyelikler silinmiştir. Lütfen yeniden kayıt yapınız ×
  • Hoş Geldiniz!

    Tüm özelliklerine erişmek için şimdi kaydolun. Kayıt yaptırdıktan sonra, konu açabilir, konuları yanıtlayabilir, kullanıcıların mesajlarını beğenebilir, özel mesaj yollayabilirsiniz.

    Kayıt olduktan sonra bu mesaj silinecektir.

Motor Gücü Nasıl Ölçülür?


Kaan Yagizer

Önerilen Mesajlar

Biliyorsunuz bir şeyi söylemenin pek çok yolu vardır, kibar olabilir ya da suratınızın ortasına çarpan halk otobüsü zarafeti ile ağzınızdaki baklayı çıkarabilirsiniz.

 

…kimi zaman mühendislikte de böyledir. Analitik kavramlar üzerine inşa edilmiş olsa da mühendislikte de (hele ki işinize öylesi geliyor ise) gerçekleri söylemenin birden fazla yolu vardır.

 

Şimdi gelin bu bilgi ışığında motor gücü konseptine birlikte bakalım. İçten yanmalı motor paracıklarınızı yakar (…kimileri benzin ve/veya dizel ve hatta gaz yaktığını söylese de içten yanmalı motorlar aslında para ile çalışır.) ve bunun karşılığında size güç üretir. Yani finansal işlem size güç olarak geri döner.

 

…olay bu gücü ölçümleme veya daha net konuşmak gerekirse cebinizden akıp giden lahanalar karşılığında ne kadar güç elde ettiğiniz konusunda biter.

 

İçten yanmalı motor hep aynı miktarda güç üretir ve aynı miktarda lahana yakar. Ama bizim ana hareket noktası olarak kabul ettiğimiz o gariban içten yanmalı motorun verdiği güç ne hikmetse ülkeden ülkeye, imalatçıdan imalatçıya değişir.

 

Yanan lahana miktarı aynı ise ve nasıl değerlendirirsek değerlendirelim aslında aynı gariban motordan bahsediyorsak bu nasıl olur? Hadi diyelim oldu … Peki bu etik midir? Ya da yasal mıdır? Yasa denen mereti parası olanların (bkn.bol miktarda lahana) koyduğu gerçeğini gelin bir an için göz ardı edelim. Ama güç birimi ölçümleri arasında ki farklılığın etik olup olmadığını ikincil öğrenim’de dirsek parlatan Mühendislik 101 öğrencisine bile sorsanız size büyük ihtimal ile hem de hiç duraksamadan –evet- diyecektir.

 

Neden?

 

Çünkü ölçüm birimleri arasında aslında fark yoktur … fark onların nasıl hesaplandığında yatar. Yani analitik ve matematiksel açıdan kimse size tabelada sokmaz ama tabelanın nasıl hesaplandığı konusunda … işte orada golü yersiniz.

 

Gelin güç ölçüm birimlerine birlikte bakalım. Ne demek istediğimi daha iyi anlayacaksınız (en azından ben anlayacağınızı umuyorum)

 

Şimdi diyelim ki elimizde 1,600cc’lik bir benzinli motor var, öyle pek ahım şahım bir şey de değil. Yılın motoru ödülünü kazanmak bir yana, o ödüle aday bile gösterilmemiş. Ama sonuçta o bir motor ve varlık nedeni paracıklarınızı kinetik enerjiye çevirmek.

 

Ama bu motoru satacaksınız ki lahana yağmuru sizin tarlaya yağsın … demek ki motoru birilerine çakmak zorundasınız. Ama nasıl?

 

Bu motoru bir fransız’a verdiniz diyelim … ve ona dediniz ki “Ben bu motoru senin ülkende satacağım, bana teknik verileri dök, ama mümkünse satış adına da elimi rahatlat.”

 

Fransız’ı yeterince lahana ile desteklediyseniz size bir Qui Monsieur çekecek ve kâğıda kaleme abanıp size en kralından teknik belge ayarlayacaktır. Bu belgede motor gücünüz OBAREYYY çıkacaktır. Neden?

 

Fransız sizin motorunuzu SAE yani Society Of Automobile Engineers norm’u ile ölçmüştür. Yani sizin motoru alıp araca bağlamadan, üzerindeki alternatörü, marş motorunu ve hatta hava filtresini çıkartarak test’e sokmuştur. Yani size verdiği sonuç matematiksel olarak doğrudur ama bu fabrika verisini asla ve asla yol koşullarında alamazsınız. İşin komik tarafı SAE normları en çok Asya ülkelerinde rağbet görür. Çekik gözlüler yaptıkları dandini motorları SAE ile ölçüp “Oiii…bizim engine var ya on yüz bin milyon SAE PS üretiyooo” demeye bayılırlar. (bkn.***tir git bi çay koy bari)

 

Diyelim ki “Allah Belanı Versin Xavier” dediniz ve motorunuzu alıp Manş denizini geçtiniz, (sonuçta motor sizin, kime ne?) orada yani İngiltere’de bir mühendis buldunuz ve ondan aynı şeyi istediniz. Size “Aye My Old Chap!” çekecek ve çok geçmeden karşınıza bambaşka bir rakam ile gelecektir.

 

“Bu ne leyn?!?” dediğiniz zaman karşınıza gene mantıklı bir açıklama çıkacaktır. (bkn.yersen)

 

Manyak İngiliz motorunuzu su pompasını, alternatör ve hatta şanzıman’ı (ve varsa şaft’ı da) bağlamadan gazlamış, ardından da o motoru durdurmak. Yani motorun ürettiği kinetik enerjiyi sıfırlamak için ne kadar karşı güç kullanması gerektiğini hesaplamıştır.  (ancak bir İngiliz bu şekilde düşünür… motoru niye durduruyorsun be? Salak mısın sen?)

 

Bu anlamsız, bir o kadar da saçma ölçüm biçimine BHP denir … kimileri bunu British Horse Power olarak açsa da BHP’nin gerçek açılımı Brake Horse Power’dır (ben ise bu anagram’ı British Horse Puke olarak çeviririm.)

 

…diyelim ki delirdiniz. Aldınız motoru koltuğunuzun altına ve okyanusu geçtiniz. Gittiniz kendinize Detroit’li, hala alkolik olmamış veya evine gelen üçüncü parti icra nedeni ile kafayı yememiş bir Amerika’lı mühendis buldunuz. (Bulmazsınız ama diyelim ki buldunuz)

 

Ve diyelim ki bu defa ölçümü o yaptı … sonuç? Gene saçmalık … karşınıza “raw” , “net” , “sertifikalı” gibi terimler çıkacaktır. Çünkü Amerika’lı mühendis güç ölçümünü krank üzerinden yani şanzımansız (bir başka deyim ile brüt) yapmaktadır.  Avrupa’da ise bu ölçüm gerçeğe yakın olması adına –aksesuarlı- yapılır.

 

Amerikan HP’si genelde EO (Engine Only) veya sanayi’de dendiği üzere RAW (Çiğ) güç çıktısı verir. Avrupa ise EWA (Engine With All Accesories) yani egzost, alternatör, su pompası, soğutma sistemi vb. ile ölçülür.

 

Bu nedenle bir Amerikan HP’si 736 Watt gelirken Avrupa HP’si 746 – 750 Watt’ı işaret eder, yani Amerikalılar da hafifçe -yaslamaktadır-. (bkn.çüş ya Corç)

 

İşte bu saçmalıklar dizisi nedeni ile Alaman gavurları DIN standart’ını geliştirilmiştir. DIN yani Deutsches Instutude für Normung … kabaca çevirisi ile Alman Ölçümler Enstütüsü kuralları motor gücünü hesaplarken cambazlık yapmanızı engeller. (bkn.höst mein herr) Tabi DIN 70020’ye göre hareket ediyorsanız.

 

…yani yapmanız gereken şey motorunuzu fetbaz Fransızlar, saçmalayan İngilizler ya da kafayı yemiş Amerikalılar yerine DIN’e ölçtürmek ve sonucu PS/DIN ve/veya HP/DIN olarak belgelemektir.

 

Elinizde bir kere DIN ölçümü varsa bunu Fransızlara verir ve onların sonucu SAE’ye, ya da İngilizlerin BHP’ye ve hatta Amerikalıların HP’ye çevirmesine de ses çıkarmazsınız.

 

Ya da bunların alayını ***tir eder ve ben bütün dünya için tek standart’ı kabul ediyorum, yılda 9,000,000+ araç üretiyorum … 140’ı aşkın ülkede araç satıyorum… manyakmıyım? (buna cevap vermeniz gerekmiyor) Her yere göre ayrı standart geliştiremem … isteyen bi zahmet kendi güç çevirisini kendi yapsın diyerek temele … yani buharlı motor imal edildiğinden beri kullanılan o geleneksel KW’ye (Kilowatt) döner ve Ford’un –One Ford- mottosu gereği yaptığı gibi James Watt’ı onurlandırarak NET ölçü birimini kullanırsınız. (bkn.neyse o işte)

 

Artık elinizde tüm dünya’da geçerli bir ölçüm birimi vardır. Kıvırma işini başkalarına havale eder, aradan çıkar ve kurtulursunuz. (bkn.artık sen debelen mirim, ben en fazla oturup seyrederim) 

 

Aracınızı Avrupa’da mı satacaksınız? Sorun değil … piyasaya çıkar ve dersiniz ki ben 50Kw’lik bir motor sahibiyim, motorunuzu alan da sizin KW’yi 1,35 ile çarpar ve bir zahmet HP/DIN değerini bulur.

 

Yani bu söylemin başına dönersek bir motorun ne kadar güç ürettiğini söylemenin (hem de bilimsel olarak) pek çok yolu vardır. Yeter ki siz ne türlü söylemek istediğinize karar verin.

 

…işin komik yanı bütün bu saçmalıklar etik kabul edilir. BAH!

 

edit: imla!  :) 

Kaan Yagizer tarafından düzenlendi
  • Beğen 16
Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Eline ,diline sağlık Kaan Bey,

Türkiye'de araç ruhsatlarında motor gücü olarak kW yazmasının sebebi de bu mudur? Yoksa bizim yaşlı yöneticiler de benim gibi ilkokul Türkçe ders kitaplarındaki okuma parçasında yer alan soba başında anasının çay yapmasını beklerken çaydanlıktan çıkan buharı görerek buhar gücünü keşfedebilen gariban James'in soy adından mı etkilenmişlerdir?

A.Coşar tarafından düzenlendi
Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Türkiye'de araç ruhsatlarında motor gücü olarak kW yazmasının sebebi de bu mudur?

 

aynen ... kimi ülkelerde ithalatçı ve/veya imalatçı farklı güç birimlerine çeviriyor olsa da Ford imal ettiği motorların (nerede imal ettiğine bakmaksızın) teknik verilerini daima (artık) KW olarak hesaplıyor. Çinli Wang Yu bunu kafasına göre SAE'ye çevirip pazara öyle çıkmayı tercih ediyorsa bu çinli'lerin sorunu ... Ford'un değil.

 

Horoz'un "Tavuk mu yumurtadan çıkar, yumurta mı tavuktan?" sorusuna verdiği cevap misali Ford KW değerini veriyor, gerisine karışmıyor.

 

...ülkemize gelince. Ford-Otosan aynen Ford'dan gelen değeri teknik belgesine/ruhsata yazıyor (Yani evet, biz de noktasına virgülüne dokunmadan KW'yi kullanıyoruz) ama aracı satarken/pazarlarken KW konusunda daha fazla ısrarcı tavır sergilemiyor ve insanların derdimizi anlaması için dört işlem yapıp broşürlerde felan motor gücünü PS olarak belirtiyoruz. 

 

edit: Bu arada PS "Pferdestarke" demek ... zamanında bunu bir atın yatay düzlemde çektiği yük anlamında kullanıyorlarmış. ( Oh Mein Herr, benim yeni aldığım at var ya... geçen gün köln yoluna çıkardım. Arka arkaya üç ot arabası bağladım, hepsini tek başına Pferdestarke etti. ) 

Kaan Yagizer tarafından düzenlendi
  • Beğen 4
Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

yani buharlı motor imal edildiğinden beri kullanılan o geleneksel KW’ye (Kilowatt) döner ve Ford’un –One Ford- mottosu gereği yaptığı gibi James Watt’ı onurlandırarak NET ölçü birimini kullanırsınız.

 

peki abi bu kw hesabı yapılırken, aksesuarların kattığı negatif etkilere ne oluyor? hesaba katılıyor mu, katılmıyor mu?

katılıyorsa alman a katılmıyorsa fransız a yakın bir sonuç olmuyor mu kw hesabı?

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

peki abi bu kw hesabı yapılırken, aksesuarların kattığı negatif etkilere ne oluyor? hesaba katılıyor mu, katılmıyor mu?

 

güzel soru... 

 

1 Ocak 2010 yılında yayınlanan AB kararı gereği ( EC80/181EEC ) teknik belgesi alınacak motor satışa çıkacağı tüm standart ekipmanlar/aksesuarlar üzerine takılarak ölçüm'e çıkıyor. Söz gelimi araç emisyon kuralları gereği partikül filtreli olarak pazara sunulacaksa teknik değerlendirmeye de o şekilde alınmak zorunda. Fabrikaların verdiği teknik değerler ve test/ölçüm süreci ayrıca Avrupa Komisyonunun regulasyonu takip için görevlendirdiği DIN tarafınca da kontrol ediliyor ve sonuçlar sertifikalandırılıyor.

 

Yani KW hesabı net'e çok yakın ölçüm koşullarında yapılıyor (zaten bu nedenle de kimse KW'yi tartışmıyor) tabi bu regülasyon Avrupa'da imal edilen veya Avrupa birliği sınırları içine resmen ithal edilen (kişilerin yaptığı bireysel ithalatlar , özel kurum ve orduların alımları hariç) araçlar için geçerli.  Söz gelimi Türkiye'de imal edilen Courier ve/veya Transit'lerden ufak bir "filo" geçici kaydı ile ihraç ediliyor. ENCAP , Emisyon, Dayanıklık, Motor ve Aktarma Organları ve hatta geri dönüşüm testlerinden geçtikten sonra sertifikalanıyor. Üretici bir kere sertifikasını alınca DIN tarafınca rasgele yapılacak ara denetimleri vs. kabul etmiş oluyor ama sertifika bir kere alındı ise ve DIN ara kontrollerinde her hangi bir hata tesbit etmemiş ise bir daha testlere girmiyor. (tabi bir teknolojik değişiklik yapılırsa her şeye yeniden başlanıyor ... mesela Hidrolik Destekli Direksiyondan Elektrik Destekli Direksiyona geçiş veya kasnaklı/mekanik tahrikli klima pompasından elektrikli klima pompasına geçiş.) 

 

Sonuç : Geri kalan ölçüm birimleri için bir şey söyleyemem ama KW'ye güvenebiliriz. 

  • Beğen 3
Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

18 March 2015 - 16:47 tarihinde, Fatih Mehmet USLU yazdı:

1998 model bir tempra 2.0 ie slx o zamanlar söylendiği gibi 148 beygir değil miydi bu durumda.

 

 

 

2.0 tempra bizim şuanki verilerimize göre yani PS olarak;148. 109 kW

  • Beğen 1
Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Hesap oluşturun veya yorum yazmak için oturum açın

Yorum yapmak için üye olmanız gerekiyor

Hesap oluştur

Hesap oluşturmak ve bize katılmak çok kolay.

Hesap Oluştur

Giriş yap

Zaten bir hesabınız var mı? Buradan giriş yapın.

Giriş Yap
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgi

Bu siteyi kullanarak, forum Gizlilik Politikasını kabul etmiş olursunuz.